sealed - Turkish English Dictionary
History

sealed

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "sealed" in Turkish English Dictionary : 20 result(s)

English Turkish
Common Usage
sealed adj. mühürlü
General
sealed adj. gizli
sealed adj. mühürlenmiş
sealed adj. kapalı
sealed adj. geri dönülemez şekilde belirlenmiş, son sözü söylenmiş
Trade/Economic
sealed adj. damgalanmış
sealed adj. kapalı
sealed adj. mühürlü
Law
sealed adj. mühürlü
Politics
sealed adj. damgalanmış
sealed adj. mühürlenmiş
sealed adj. mühürlü
Technical
sealed adj. contalı
sealed adj. contalanmış
sealed adj. sızdırmaz mahfazalı
sealed adj. sızdırmaz
Computer
sealed adj. (nesneye dayalı programlamada) alt sınıflara ayrılamayan
Construction
sealed adj. sıva ile kaplı (duvar)
sealed adj. döşenmiş
Apiculture
sealed adj. sırlanmış

Meanings of "sealed" with other terms in English Turkish Dictionary : 144 result(s)

English Turkish
General
sealed orders n. denize çıktıktan sonra açılmak üzere kaptana verilen kapalı zarf içindeki emir
sealed sample n. mühürlü örnek
sealed road (aus) n. asfalt yol
sealed book n. anlaşılması mümkün olmayan şey
be locked up and sealed v. mühürlenmek
be locked up and sealed v. mühür yemek
sealed off adj. mühürlü
sealed for life adj. açılmamak üzere mühürlenmiş
hermetically sealed adj. hava geçirmez bir biçimde
sealed-for-life adj. açılmamak üzere mühürlenmiş
by sealed tender adv. kapalı zarf usulü ile
Phrases
your fate is sealed expr. kaderini değiştiremezsin
Proverb
fate is sealed kaderi değiştiremezsin
fate is sealed kaderi yazılmış/mühürlenmiş/çizilmiş
fate is sealed kaderi/akıbeti/sonu belli
Colloquial
signed and sealed adj. resmi olarak imzalandı/imzalanan
someone's fate is sealed expr. kaderi yazılmış/mühürlenmiş/çizilmiş
Idioms
keep (one's) lips sealed v. çenesini/ağzını kapalı tutmak
keep (one's) lips sealed v. ağzını açmamak
keep (one's) lips sealed v. ağzını/çenesini tutmak
keep (one's) lips sealed v. dilini tutmak
sealed with a kiss (swak) adj. öpücükle mühürlenmiş
signed sealed and delivered adj. resmi olarak imzalanmış
(all) sealed up adj. mühürlenmiş
(all) sealed up adj. tamamen kapatılmış
(all) sealed up adj. bağlanmış
(all) sealed up adj. bantlanmış
(all) sealed up adj. açık bir yeri bırakılmamış/kalmamış
(all) sealed up adj. tamamen sonuçlanmış
(all) sealed up adj. tamamen hallolmuş
swalk (sealed with a loving kiss) adj. sevgi dolu bir öpücükle mühürlenmiş
swalk (sealed with a loving kiss) adj. sevgiyle/içten duygularla yazılmış/yollanmış
(one's) fate is sealed expr. (birinin) kaderi yazılmış/mühürlenmiş/çizilmiş
(one's) fate is sealed expr. (birinin) kaderi/akıbeti/sonu belli
(one's) fate is sealed expr. (birinin) kaderi değişmez
(one's) lips are sealed expr. (biri) kimseye söylemez/anlatmaz
(one's) lips are sealed expr. (biri) bunu sır olarak saklar
(one's) lips are sealed expr. (birinin) ağzı sıkıdır
(one's) lips are sealed expr. (birinin) dudakları mühürlü
(one's) lips are sealed expr. (birinin) dudakları mühürlüdür
(one's) lips are sealed expr. (birinden) laf çıkmaz
(one's) lips are sealed expr. (biri) hiçbir şeyi açık etmez
your lips are sealed expr. asla anlatamaz
your lips are sealed expr. bununla ilgili konuşmaz
your lips are sealed expr. ağzı sıkıdır
your lips are sealed expr. dudakları mühürlü
your lips are sealed expr. laf çıkmaz
your lips are sealed expr. hiçbir şeyi açık etmez
Speaking
lips are sealed expr. asla anlatamam
lips are sealed expr. bununla ilgili konuşmayacağım
my lips are sealed expr. bunu kimseye söylemem
it's a sealed book to me expr. buna aklım ermez
my lips are sealed expr. bu bende kalır
keep your lips sealed expr. çeneni kapa
my lips are sealed expr. dudaklarım mühürlüdür
my lips are sealed expr. dudaklarım mühürlü
the door is sealed shut expr. kapı sımsıkı kapatılmış
Trade/Economic
sealed instrument n. imzalayanın mühür veya işaretini taşıyan belge
sealed bid method n. kapalı teklif usulü
sealed-bid pricing n. kapalı zarfla fiyat verme yöntemi
sealed bid n. kapalı teklif
sealed tender n. kapalı zarf usulü ile artırma
sealed tender n. kapalı zarf usulü ihale
sealed tender n. kapalı zarfla ihale
sealed-bid tender n. kapalı zarf usulü ile ihale
sealed tender n. kapalı zarf usulüyle artırma
sealed conveyance n. mühürlenmiş taşıyıcılarla yük taşınması
sealed bank bill n. eski bir ingiltere bankası banknotu
Law
sealed indictment n. bir süreliğine halktan gizli tutulan iddianame
sealed indictment n. gizli iddianame
sealed tender n. kapalı zarf usulü teklif
sealed verdict n. mühürlü bir zarfa konan karar
Technical
sealed/maintenance-free battery n. bakım gerektirmeyen kuru akü
sealed area n. contalı kısım
disk-sealed tube n. disk ızgaralı tüp
sealed headlamp n. grupfar
sealed anodic oxidation coating n. gözenek kapatma işlemi görmüş anodik oksidasyon (eloksal) kaplama
hermetically sealed door n. hermetik sızdırmaz kapı
hermetically sealed monostable electrical relay n. hermetik olarak kapatılmış tek durumlu elektrik rölesi
hermetically sealed device n. hermetik olarak sızdırmazlığı sağlanmış cihaz
sealed condensing unit n. hermetik kondenser ünitesi
hermetically sealed door n. hermetik kapı
sealed-unit compressor n. hermetik kompresör
sealed headlamp n. kapalı ışıtaç
sealed system n. kapalı sistem
hermetically sealed relay n. kapalı olarak mühürlenmiş röle
sealed source n. kapalı ışınım kaynağı
sealed system n. kapaklı sistem
sealed radioactive source n. kapalı radyoaktif kaynak
non-room-sealed heating appliances n. oda ile bütünleşik olmayan ısıtma cihazları
sealed-for-life n. ömür boyu yağlamalı
portable sealed rechargeable battary n. sızdırmaz doldurulabilir taşınabilir batarya/pil
sealed anodic oxide coating n. sızdırmaz anodik oksit kaplama
liquid-sealed gland n. sıvılı salmastra
sealed nickel-cadmium small prismatic rechargeable single cell n. sızdırmaz nikel-kadminyum küçük prizmatik tekrar doldurulabilir tek hücre
hermetically sealed device n. sıkıca contalanmış cihaz
sealed source n. sızdırmaz kaynak
glass-sealed ceramic quad flatpack n. seramik sızdırmazlık elemanlı cam
sealed tube n. sızdırmaz tüp
liquid sealed bell n. sızdırmaz sıvılı çan
sealed radioactive source n. sızdırmaz şekilde kapatılmış radyoaktif kaynak
water sealed gland n. sulu salmastra
sealed portable secondary cells and batteries n. taşınabilir sızdırmaz ikincil hücreler ve piller
portable sealed secondary cells n. taşınabilir sızdırmaz ikincil hücreler
portable sealed alkaline secondary battery n. taşınabilen sızdırmaz alkalin sekonder pil
sealed and lubricated track n. yağlı palet zinciri
sealed-for-life adj. bakım gerektirmeyen
hermetically sealed adj. hava geçirmez
hermetically sealed adj. hava geçirmeyecek şekilde sızdırmazlığı sağlanmış
hermetically sealed adj. hava sızdırmaz
hermetically sealed adj. hermetik sizdırmaz
hermetically sealed adj. hermetik olarak kapatılan
hermetically sealed adj. hermetik olarak kapatılmış
hermetically sealed adj. hermetik sızdırmaz
hermetically sealed adj. hava almayacak şekilde sıkıştırılmış
sld (sealed) abrev. kapalı
sld (sealed) abrev. contalı
sld (sealed) abrev. sızdırmaz
Computer
sealed-case pc n. mühürlü kasa pc
liquid sealed bell n. sızdırmaz sıvılı çan
sealed unit n. hasara uğramaması için okuma-yazma kafasına kalıcı olarak kapatılmış sabit disk
Construction
sealed [australia/new zealand] adj. sert yüzeyli (yol)
sealed [australia/new zealand] adj. asfaltlanmış (yol)
sealed [australia/new zealand] adj. betonla kaplanmış (yol)
Lighting
sealed beam lamp n. tanımlı ışık demeti lambası
sealed-beam adj. dar hüzmeli
Automotive
sealed unit n. hermetik kompresör
sealed bearing n. yalıtılmış yatak
sealed fuel pump n. yalıtımlı yakıt pompası
sealed beam headlight n. yekpare far
sealed bearing n. yalıtılmış yatak
sealed beam headlight n. yekpare far
sealed-beam adj. far camı ve ön odaklamalı reflektörü lamba vakumuna gömülü olan (araba farı)
Aeronautic
sealed-beam landing lamp n. dar hüzmeli iniş farı
Medical
sealed source radiotherapy n. brakiterapi
Food Engineering
sealed-end manometer n. kapalı uçlu manometre
Gastronomy
kebap cooked in a sealed clay pot n. testi kebabı
Environment
sealed source n. kapalı kaynak
sealed bag n. mühürlü torba
Military
sealed orders n. kapalı zarf emirleri
sealed cabin n. sızdırmaz kapalı kabin
Chess
sealed move n. gizli hamle
sealed move n. ertelemeli partilerde notasyonu rakibe gösterilmeksizin zarfa yerleştirilip hakeme teslim edilen ve oyuna devam edilirken oynanan hamle
Slang
sealed (up) adj. çözülmüş/aşılmış