start ! - Turkish English Dictionary

start !

Meanings of "start !" with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)

English Turkish
Common Usage
start n. başlangıç
That is at least a start.
Bu en azından bir başlangıç.

More Sentences
start v. başlamak
It is now very striking that the governments are starting to attack the European Parliament and its rights.
Şu anda hükümetlerin Avrupa Parlamentosu'na ve haklarına saldırmaya başlaması çok çarpıcıdır.

More Sentences
start v. başlatmak
So now we have time to start a real public debate.
Yani şimdi gerçek bir kamuoyu tartışması başlatmak için zamanımız var.

More Sentences
General
start n. kalkış
I'm all set to start.
Kalkışa hazırım.

More Sentences
start n. öncelik
For a start, most of the territory of Turkey is not in Europe.
Öncelikle Türkiye topraklarının büyük bir kısmı Avrupa'da değildir.

More Sentences
head start n. avans
Tom got a head start.
Tom bir avans aldı.

More Sentences
start n. başlangıç
They represent an attempt at making a new start and desisting from the disputes of the past.
Bunlar yeni bir başlangıç yapma ve geçmişin anlaşmazlıklarından vazgeçme girişimini temsil etmektedir.

More Sentences
fresh start n. yeni bir başlangıç
There are some who think that it is more in our interests to let bygones be bygones and make a fresh start.
Geçmişi geçmişte bırakmanın ve yeni bir başlangıç yapmanın çıkarlarımıza daha uygun olduğunu düşünenler var.

More Sentences
head start n. avantaj
Tom gave me a head start.
Tom bana avantaj sağladı.

More Sentences
early start n. erken başlangıç
His early start disqualified him from the race.
Erken başlangıcı onu yarıştan diskalifiye etti.

More Sentences
start v. fırlamak
You'll have to start at once.
Hemen fırlamak zorundasın.

More Sentences
start the car v. arabayı çalıştırmak
John started the car.
John arabayı çalıştırdı.

More Sentences
start to work v. işe başlamak
His wife has started to work out of necessity.
Karısı zorunluluktan dolayı işe başlamıştır.

More Sentences
start v. hareket etmek
The train is ready to start.
Tren hareket etmeye hazırdır.

More Sentences
start v. kalkmak
He started early in the morning.
Sabah erken kalktı.

More Sentences
start back v. geri dönmek
Tom started back.
Tom geri döndü.

More Sentences
start out as v. olarak çalışmaya başlamak
Tom started out as a janitor.
Tom bir kapıcı olarak çalışmaya başladı.

More Sentences
start v. girmek
Dan started a physical altercation with Matt.
Dan, Matt ile fiziksel bir tartışmaya girdi.

More Sentences
start v. çıkarmak
I don't know who started the fire, but I'm sure it wasn't Tom.
Yangını kimin çıkardığını bilmiyorum ama Tom olmadığına eminim.

More Sentences
start playing v. oynamaya başlamak
Please also ensure that we can start playing a meaningful role in the future of the industry.
Lütfen sektörün geleceğinde anlamlı bir rol oynamaya başlayabilmemizi de sağlayın.

More Sentences
start v. yola çıkmak
We basically start from the premise that we are competitors.
Temelde rakip olduğumuz önermesinden yola çıkıyoruz.

More Sentences
start up v. çalıştırmak
Tom started up the car.
Tom arabayı çalıştırdı.

More Sentences
start out v. yola çıkmak
Including those in my report, we started out with 240 amendments.
Raporumdakiler de dahil olmak üzere 240 değişiklikle yola çıktık.

More Sentences
start work v. iş başı yapmak
When can you start working?
Ne zaman iş başı yapabilirsiniz?

More Sentences
start off v. yola koyulmak
A group of people started off in snow boots.
Bir grup insan kar botlarıyla yola koyuldular.

More Sentences
start a fire v. yangın çıkarmak
Their plot to start a fire was discovered by the police.
Yangın çıkarma planları polis tarafından ortaya çıkarıldı.

More Sentences
start up v. çalışmak
My computer won't start up anymore.
Bilgisayarım artık çalışmayacak.

More Sentences
start off v. başlamak
We cannot start off the day running overtime.
Güne fazla mesai yaparak başlayamayız.

More Sentences
start v. koyulmak
Tom took his coat off and started working.
Tom paltosunu çıkarıp işe koyuldu.

More Sentences
start v. kurmak
The cost of starting up a business varies across the European Union and there is some progress.
Bir iş kurmanın maliyeti Avrupa Birliği genelinde farklılık göstermektedir ve bu konuda bazı ilerlemeler kaydedilmiştir.

More Sentences
start a business v. bir işe başlamak
Starting a business is hard.
Bir işe başlamak zordur.

More Sentences
start in v. başlamak
Innovation must start in the small units.
İnovasyon küçük birimlerden başlamalıdır.

More Sentences
start over v. baştan almak (işi/konuyu)
Can we start over?
Baştan alabilir miyiz?

More Sentences
start works v. çalışmalara başlamak
This working group is about to start work.
Bu çalışma grubu çalışmalarına başlamak üzeredir.

More Sentences
start thinking v. düşünmeye başlamak
Then we should start thinking about principles.
O zaman ilkeler hakkında düşünmeye başlamalıyız.

More Sentences
delay the start v. başlamasını geciktirmek
The weather will delay the start of the race.
Hava yarışın başlamasını geciktirecek.

More Sentences
start a campaign v. kampanya başlatmak
A group started a campaign to preserve rain forests.
Bir grup yağmur ormanlarını korumak için bir kampanya başlattı.

More Sentences
start smoking v. sigaraya başlamak
We must therefore do everything to prevent people from starting smoking.
Bu nedenle insanların sigaraya başlamasını önlemek için her şeyi yapmalıyız.

More Sentences
start v. çalışmak
We welcome the fact that Europol has finally been able to start work.
Europol'ün nihayet çalışmaya başlayabilmiş olmasını memnuniyetle karşılıyoruz.

More Sentences
start v. çalıştırmak
Tom wasn't able to start his car.
Tom arabasını çalıştıramadı.

More Sentences
start over v. baştan başlamak
I'm going to start over.
Baştan başlayacağım.

More Sentences
start over v. başa dönmek
Tom says he's too old to start over.
Tom, başa dönmek için çok yaşlı olduğunu söylüyor.

More Sentences
start school v. okula başlamak
Tom starts school next year.
Tom gelecek yıl okula başlıyor.

More Sentences
start to study v. çalışmaya başlamak
Tom didn't start to study French until he was thirty.
Tom otuzuna kadar Fransızca çalışmaya başlamadı.

More Sentences
start to work v. çalışmaya başlamak
The network has, in fact, already started to work along these lines.
Şebeke aslında bu doğrultuda çalışmaya başladı bile.

More Sentences
start shooting v. ateş etmeye başlamak
Tom started shooting.
Tom ateş etmeye başladı.

More Sentences
start a family v. yuva kurmak
Tom is ready to settle down and start a family.
Tom yuva kurmaya ve bir aile kurmaya hazır.

More Sentences
start dancing v. dans etmeye başlamak
Small things, like marbles, would start dancing.
Küçük şeyler, misketler gibi, dans etmeye başlar.

More Sentences
start the engine v. motoru çalıştırmak
Tom got in his car and started the engine.
Tom arabasına bindi ve motoru çalıştırdı.

More Sentences
start early v. erken başlamak
Would it be better to start early?
Erken başlasak daha mı iyi olur?

More Sentences
start late v. geç başlamak
You will note that we are starting late today, but not as late as on other occasions.
Bugün geç başladığımızı fark etmişsinizdir, ancak diğer günlerdeki kadar geç değil.

More Sentences
start to understand v. anlamaya başlamak
I think I'm starting to understand exactly what real love is.
Sanırım gerçek aşkın ne olduğunu anlamaya başlıyorum.

More Sentences
start the day v. güne başlamak
My sister can't start the day without reading her horoscope.
Kız kardeşim burç yorumunu okumadan güne başlayamaz.

More Sentences
start wearing glasses v. gözlük takmaya başlamak
When did you start wearing glasses?
Ne zaman gözlük takmaya başladın?

More Sentences
start swimming v. yüzmeye başlamak
I'll start swimming very soon.
Çok yakında yüzmeye başlayacağım.

More Sentences
at the start adv. başlangıçta
It was a pity that the Committee headed off in the wrong direction right at the start.
Komite'nin daha başlangıçta yanlış bir yöne sapmış olması üzücüydü.

More Sentences
to start with adv. önce
To start with, who is that man?
Her şeyden önce, o adam kim?

More Sentences
to start with adv. başlangıçta
The countries involved should be the poorest ones, to start with.
İlgili ülkeler başlangıçta en yoksul ülkeler olmalıdır.

More Sentences
Phrasals
start on v. başlamak
It is good that there is emphasis on us now having to start on the real work.
Şimdi gerçek çalışmalara başlamamız gerektiğinin vurgulanması iyi bir şey.

More Sentences
start by v. (söyleyerek/yaparak vb) başlamak
Let me start by saying that the agreement offers more certainties than are currently laid down formally.
Anlaşmanın şu anda resmi olarak belirlenmiş olandan daha fazla kesinlik sunduğunu söyleyerek başlayayım.

More Sentences
start from (something) v. (bir durumdan/seviyeden) başlamak
We started from a traditional situation where we were funding quite a wide range of different activities.
Oldukça geniş bir yelpazede farklı faaliyetleri finanse ettiğimiz geleneksel bir durumdan başladık.

More Sentences
Common Usage
start n. başlama
General
start n. iptida
start n. mühlet
start n. irkilme
start n. yola çıkma
start n. sıçrama
head start n. üstünlük
start n. hareket
the start n. çıkış (yarış)
start n. fırlama
start n. ürkme
start up n. başlangıç
start n. hareket etme
martensite start temperature n. martensit başlama sıcaklığı
start n. avantaj
solid start n. iyi başlangıç
solid start n. sağlam başlangıç
section start n. bölüm başlangıcı
lease start n. kira başlangıcı
start date n. başlangıç tarihi
start date n. başlama tarihi
fresh start n. temiz bir sayfa
opportunity to start over n. yeni bir başlangıç
opportunity to start over n. temiz bir sayfa
year of start up n. başlangıç yılı
year of start n. başlangıç yılı
latest start date n. en son işe başlama tarihi
early start time n. erken başlama günü
kick-start n. teşvik eden insan
kick-start n. motive eden insan
jump-start n. aküsü bitmiş motorun aküsünden başka bir motorun aküsüne tel bağlayarak aracı çalıştırma
start-up n. çalıştırma
start of season n. sezon başı
slow start n. yavaş başlangıç
jump start n. hızlı başlatma
jump-start n. hızlı başlangıç
jump start n. hızlı başlangıç
jump-start n. hızlı başlatma
start n. başlama noktası
start n. başlangıç noktası
late start n. geç başlangıç
start off as a waiter and end up as the owner of the restaurant n. restoranda garson olarak çalışmaya başlayıp sonunda restoranın sahibi olmak
bump start n. iterek çalıştırma
bump start n. vurdurma
start-up n. başlama
start position n. başlangıç konumu
head start n. iyi başlangıç
head start n. avantajlı başlangıç
head start n. erken başlama
running start n. istek
running start n. güç
running start n. avantaj
running start n. etkili başlangıç
flying start n. hızlı başlangıç
flying start n. iyi başlangıç
flying start n. güzel başlangıç
flying start n. başta elde edilen avantaj
flying start n. gelecek vadeden başlangıç
start n. aniden gelişen konuşma
start n. sözcüklerin aniden ağızdan çıkması
start n. ani konuşma
start n. aniden çıkan ses
start n. şaşırtıcı olay
start n. olağandışı gelişme
start n. ilginç olay
start n. tuhaf durum
start n. enteresan olay
start n. kayma
start n. yer değiştirme
start point n. başlangıç noktası
start-off n. yarışma başlangıcı
start-off n. (yarışmada) başla komutu
start to one's feet v. birdenbire ayağa sıçramak
start on v. ilgilenmek (hobi vb)
start war v. savaş başlatmak
start an uproar v. gürültü koparmak
start someone in as v. birini belirli bir işte çalışmaya başlatmak
start a meeting v. toplantıyı açmak
start work (in a workplace) v. işbaşı yapmak
start v. desteklemek
start work v. işbaşı yapmak
give someone a start v. birini irkiltmek
get start v. başlamak
start to move v. harekete geçmek
give someone a start in life v. birinin hayata atılmasını sağlamak
start out to do something v. belirli bir amaç güderek yola çıkmak
start off v. koyulmak
start in v. koyulmak
start to talk v. dile gelmek
start using v. kullanıma başlamak
start up v. hareket ettirmek
start someone in business v. birinin iş hayatına atılmasına yardım etmek
start v. irkilmek
start v. ürkmek
start up v. şaha kalkmak
start back v. dönmek
start v. ürkütmek
start from v. fışkırmak
start out v. koyulmak
start v. gevşemek
start the ball rolling v. işi başlatmak
start a quarrel v. hır çıkarmak
start v. yol vermek
start walking v. ayaklanmak
start v. gevşetmek
start up v. fırlamak
make a new start v. yeniden başlamak
start something up v. bir makineyi çalıştırmak
start up v. sıçramak
start v. yola koyulmak
start v. çalışmak (motor)
start a fire in v. yakmak
start v. kaynaklanmak
give a start v. başlatmak
give a start v. ürkütmek
start off v. yola çıkmak
start something up v. bir şeyi başlatmak
start a fire in v. ateş yakmak
start on a new bottle of wine v. yeni bir şişe şaraba başlamak
start a quarrel v. hırgür çıkarmak
start something going v. bir şeyi başlatmak
start a job v. iş başı yapmak
start to v. koyulmak (bir şeyi yapmaya)
start to talk v. dili çözülmek
start burning v. yanmaya başlamak
marry and start a family v. aile kurmak
start spinning its cocoon v. askıya çıkmak
start from scratch v. (bir yarışta) hareket çizgisinden koşuya başlamak
start back v. ürküp gayriihtiyari bir hareket yapmak
start in v. atılmak
start a prosecution v. kovuşturma açmak
start someone out as v. birini belirli bir işte çalışmaya başlatmak
start out v. yolculuğa çıkmak
start something going v. bir makineyi çalıştırmak
start out v. yola koyulmak
start with fear v. ürkmek
give someone a start v. arabasının motorunu çalıştırmak
start v. yöneltmek
start from v. birdenbire ayağa sıçramak
start talking incessantly v. çenesi düşmek
start work on with purpose and vigor v. atağa geçmek
start from one's sleep v. uykusundan sıçrayarak uyanmak
start quarreling v. kavgaya tutuşmak
start v. çatmak
start preseason training v. kampa girmek
cause to start v. başlamasına neden olmak
start doing v. el atmak
start a baby on solid food v. bebeğe katı mama vermeye başlamak
start something over v. bir şeye tekrar başlamak
start a gang v. çete kurmak
start fire v. yangın çıkarmak
start production v. üretime geçmek
start anew v. baştan almak (işi/konuyu)
start afresh v. baştan almak (işi/konuyu)
start feel enjoyment v. zevkine varmak
start to think he's/she's something special v. ne oldum delisi olmak
start from the beginning v. başından başlamak
just start working v. işe yeni başlamak
start working recently v. işe yeni başlamak
start studies v. çalışmalara başlamak
start a work v. çalışma başlatmak
start behaving sensibly v. akıllanmak
start a tab v. adisyon açmak
start to descend v. inişe geçmek
start descending v. inişe geçmek
start to decline v. inişe geçmek
start a family v. aile kurmak
start out v. girişmek
start up a hospital v. hastane kurmak
start to bathe v. yıkanmaya başlamak
start out on one's career v. kariyerine başlamak
start a new life v. yeni bir yaşama kapılarını açmak
start a new life v. yeni bir hayata başlamak
start one's career v. kariyerine başlamak
start to rise v. yükselişe geçmek
start to increase v. artışa geçmek
start to increase v. yükselişe geçmek
start a diet v. rejime girmek
start a diet v. diyete başlamak
start a diet v. diyete girmek
start an enterprise v. girişimde bulunmak
start an enterprise v. teşebbüste bulunmak
start treatment v. tedaviye başlamak
start a job v. işe girmek
give a head start v. avantaj vermek
start up a company v. şirket açmak
start a company v. şirket açmak
start with a clean slate v. beyaz bir sayfa açmak
start with a clean slate v. beyaz sayfa açmak
start a war v. savaş açmak
start the car v. araba çalıştırmak
(fire) to start v. yangın çıkmak
start (out) v. yola revan olmak
start (out) v. yola koyulmak
start the war v. savaş başlatmak
start divorce proceedings v. boşanma işlemlerine başlamak
start divorce proceedings v. boşanma işlemlerini başlatmak
start the legal divorce process v. boşanma işlemlerine başlamak
start the legal divorce process v. boşanma işlemlerini başlatmak
start service v. hizmete başlamak
start doing something v. işe elatmak
start doing something v. işe el atmak
start the operation v. operasyona başlamak
start an investigation v. inceleme başlatmak
start the engine v. kontağı çevirmek
start mass production v. seri üretime geçmek
start with v. ile başlamak
start off v. hareket etmek
start v. harekete geçirmek
start v. geri dönmek için yola çıkmak
start v. sıçramak
start competing v. rekabete girmek
start a season v. sezona girmek
give a start v. yürütmek
not to start v. marş basmamak
start the operation v. harekatı başlatmak
start the operation v. operasyonu başlatmak
start training v. idmanlara başlamak
start training v. antrenmanlara başlamak
start feeling awkward v. garip bir hisse kapılmak
start feeling awkward v. tuhaf bir hisse kapılmak
start over v. silbaştan başlamak
start all over again v. sil baştan yapmak
start over v. silbaştan yapmak
start over v. sil baştan yapmak
start the school v. okula başlamak
start a topic v. konu açmak
start a (new) hobby v. yeni bir hobi edinmek
start a (new) hobby v. hobi edinmek
get a brand new start v. yepyeni bir başlangıç yapmak
start an age v. çağ başlatmak
start the training course v. eğitim kursuna başlamak
start the training course v. kursa başlamak
start a party v. parti başlatmak
start the gym v. spora başlamak
start to become v. olmaya başlamak
jump-start v. aküsü bitmiş aracın motorunu takviye kablosuyla ya da vurdurmak suretiyle çalıştırmak
start a census v. sayım başlatmak
start dialysis v. diyalize başlamak
start chemotherapy v. kemoterapiye başlamak
start calling someone out of the clear blue v. birini birdenbire (telefonla) aramaya başlamak
start a surveillance v. gözetim başlatmak
start seeing his/her ex again v. eski sevgiliyle yeniden görüşmeye başlamak
start seeing his/her ex again v. eski sevgilisi ile yeniden görüşmeye başlamak
start to remember v. hatırlamaya başlamak
start keeping a diary v. günlük tutmaya başlamak
start from somewhere v. bir yerden başlamak
jump start v. hızlı başlatmak
jump-start v. hızlı başlamak
jump-start v. hızlı başlatmak
make a good start v. iyi bir başlangıç yapmak
start an engine v. motoru çalıştırmak
start the lesson v. derse başlamak
roll start a car v. arabayı iterek çalıştırmak
roll start a car v. arabayı vurdurmak
kick-start v. harekete geçirmek
kick-start v. yeniden canlandırmak
kick-start v. enerji vermek
start someone out at $1000 v. birini 1000 dolarla işe başlatmak
start legal proceedings against somebody v. biri aleyhinde yasal takibat başlatmak
start teaching v. öğretmenliğe başlamak
start to get hungry v. acıkmaya başlamak
get a start in business v. iş hayatına atılmak
start v. start almak
start v. start vermek
start a diet v. rejime başlamak
to read the koran from start to finish (or from beginning to end) v. hatim indirmek
start the construction v. inşaata başlamak
start a business v. iş kurmak
start/initiate the transactions v. işlemlere başlamak
start to get ready v. hazırlanmaya başlamak
be bound to start v. başlayacağı kesin olmak
start to get tired v. yorulmaya başlamak
start a prosecution against v. soruşturma açmak
roots start to show v. dip boyası gelmek
start a conversation v. sohbet başlatmak
start getting bored v. sıkılmaya başlamak
jump-start v. (bir şeye) yeni enerji vermek
jump-start v. yenilenmiş enerji katmak
jump-start v. canlandırmak
jump-start v. şenlendirmek
jump-start v. canlılık kazandırmak
re-start v. yeniden başlatmak
re-start v. yeniden başlamak
re-start v. tekrar başlamak
re-start v. tekrar başlatmak
start v. aniden uyanmak
start v. (ok) aniden yaydan çıkmak
start v. (ok) birden fırlamak
start v. (kitap sayfaları) kaymak
start v. (kitap sayfaları) yerinden çıkmak
start v. sunmak
start v. ileri sürmek
start v. öne sürmek
start v. öne çıkarmak
start v. göz önüne getirmek
start v. tartışmaya açmak
start v. değerlendirmeye açmak
start v. gevşetmek
start v. yavaşlatmak
start v. işe almak
start v. bakmak
start v. büyütmek
start v. yetiştirmek
start v. ilgilenmek
start v. ilk adımı atmak
start v. ilk aşamayı gerçekleştirmek
start v. (sıvıyı) boşaltmak
start v. (sıvıyı) tahliye etmek
start v. (kutuyu) boşaltmak
ready to start adj. şevke hazır
start-up adj. yeni bir girişime ait
start-up adj. yeni bir girişim ile ilgili
start-up adj. başlangıç masraflarına ait
start-up adj. başlangıç masrafları ile ilgili
for a start adv. başlangıç için
to start with adv. ilk zamanlar
at a start adv. bir kerede
at a start adv. bir anda
Phrasals
start after v. izlemek
start against v. rakip aday olarak karşısına çıkmak
start for v. bir makam için aday olmak
start up v. ayağı kalkmak
start up v. öne çıkmak
start after v. takip etmek
start up v. fark edilmek
start up v. değere binmek
start from some place v. bir yerden yola çıkmak
make a start on v. başlamak
make a start on v. başlangıç yapmak
start on v. başlangıç yapmak
start for v. bir yere gitmek
start off from some place v. bir yerden yola çıkmak/koyulmak
start with v. ile başlamak
start as v. olarak başlamak
start in on someone or something v. (biri/bir şey ile) uğraşmaya başlamak
start out with someone v. (bir çalışmaya vb) biri ile başlamak
start for v. yola çıkmak
start off from v. (yolculuğa vb) -den başlamak
start (off) with someone v. (bir çalışmaya vb) biri ile başlamak
start out from (something) v. yolculuğa (bir yerden) başlamak
start out from (something) v. yolculuğa belli bir noktadan başlamak
start out from (something) v. (bir yerden) yola çıkmak
start out from (something) v. belli bir noktadan yola çıkmak
start out from (something) v. seyahate (bir yerden) başlamak/çıkmak
start out from (something) v. seyahate belli bir noktadan başlamak/çıkmak
start out from (something) v. (bir şeyden) ortaya/yola çıkmak
start out from (something) v. belli bir durumdan oluşmak/ortaya çıkmak
start out from (something) v. belli bir durumdan yola çıkmak
start out from (something) v. belli şartlarda ortaya çıkmak/başlamak
start off with (something) v. bir yolculuğa (bir şeyle) çıkmak
start off with (something) v. yola (bir şeyle) çıkmak
start off with (something) v. bir sürece (bir şeyle) başlamak
start off with (something) v. bir şeyi yapmaya (bir şeyle) başlamak
start off with (something) v. bir işe/çalışmaya (bir şeyle) başlamak
start off with (something) v. bir belirtiyle başlamak
start off with (something) v. (bir şeyle) başlamak
start off with (something) v. oyuna bir karakterle başlamak
start up with (something) v. (bir şeyle) açılmak
start up with (something) v. (bir şeyle) çalışmaya başlamak
start up with (something) v. (bir şeyle) çalıştırmak
start up with (something) v. (bir şey) kullanarak çalıştırmak
start up with (something) v. işi, girişimi (bir şeyle) başlatmak/kurmak
start up with (something) v. işi, girişimi (biriyle) birlikte başlatmak
start up with (something) v. işi girişimi (biriyle) birlikte kurmak
start something up with something v. bir şeyi bir şeyle çalıştırmak
start something up with something v. bir şeyi bir şey kullanarak çalıştırmak
start up with someone or something v. işe biriyle/bir şeyle başlamak
start up with someone or something v. biriyle/bir şeyle başlamak
start out at (something or some place) v. (bir şeyde/yerde) meslek hayatına başlamak
start out at (something or some place) v. (bir okulda) eğitim hayatına başlamak
start out at (something or some place) v. (bir kulüpte) spor hayatına başlamak
start out at (something or some place) v. (bir şeyde/yerde) bir şeye başlamak
start out at (something or some place) v. (bir şeyde/yerde) bir şey yapmaya başlamak
start out at (something or some place) v. (bir şeyde/yerde) bir şeye giriş yapmak
start out at (something or some place) v. kariyerine (bir şeyde/yerde) başlamak
start out at (something or some place) v. takımda bir pozisyonda oynamaya başlamak
start out at (something or some place) v. takıma bir pozisyonda başlatmak
start out at (something or some place) v. takımda oynatmaya bir pozisyonda başlamak
start out at (something or some place) v. belirli bir maaşla işe başlamak
start out at (something or some place) v. belirli bir ücretle işe başlamak
start out at (something or some place) v. işe belirli bir maaşla/ücretle girmek
start out at (something or some place) v. belirli bir maaşla işe başlatmak
start out at (something or some place) v. belirli bir ücretle işe başlatmak
start out at (something or some place) v. işe belirli bir maaşla/ücretle işe almak
start out at (something or some place) v. belirli bir fiyattan başlamak
start out at (something or some place) v. belirli bir değerden başlamak
start in on v. -i yapmaya başlamak
start in on v. '-e başlamak
start in on v. '-e girişmek
start in on v. -i eleştirmeye başlamak
start in on v. '-i azarlamaya başlamak
start in on v. '-e sözlü saldırıda bulunmak
start in on v. '-e ağzını açıp gözünü yummak
start in on v. '-e saydırmaya başlamak
start in on v. '-e sayıp sövmeye başlamak
start in on v. '-e çıkışmaya başlamak
start in on v. '-e azar kaymak
start in on v. '-e başlamak
start in on someone or something v. biriyle/bir şeyle ilgilenmeye başlamak
start in on someone or something v. birini/bir şeyi ele almak
start in on someone or something v. birini/bir şeyi eleştirmeye başlamak
start in on someone or something v. birini/bir şeyi azarlamaya başlamak
start in on someone or something v. birine/bir şeye saydırmaya başlamak
start in on someone or something v. birine/bir şeye sayıp sövmeye başlamak
start in on someone or something v. birine/bir şeye başlamak
start in on someone or something v. birine/bir şeye girişmek
start off at (something or some place) v. (bir şeyden/yerden) başlamak
start off at (something or some place) v. kariyerine (bir şeyde/yerde) başlamak
start off at (something or some place) v. bir takımda bir pozisyonda oynamaya başlamak
start off at (something or some place) v. bir takımda (bir şeyde/yerde) oynamaya başlamak
start off at (something or some place) v. bir takımda bir pozisyonda oynatmaya başlamak
start off at (something or some place) v. bir takımda (bir şeyde/yerde) oynatmaya başlamak
start off at (something or some place) v. kariyerine belli bir maaşla başlamak
start off at (something or some place) v. belli bir maaşla başlamak
start off at (something or some place) v. belli bir maaşla işe girmek/başlamak
start off at (something or some place) v. kariyerine belli bir maaşla başlatmak
start off at (something or some place) v. belli bir maaşla başlatmak
start off at (something or some place) v. belli bir maaşla işe almak/başlatmak
start off at (something or some place) v. belli bir ücretten/değerden başlamak
start off at (something or some place) v. minimum belli bir ücret/değer olmak
start back (to some place) v. (bir yere geri dönmek için) yola çıkmak
start (one) out as (something) v. (birini bir şey) olarak başlatmak
start (one) out as (something) v. (birini en alt kademeden) başlatmak
start as (something) v. (bir şey) olarak başlamak
start as (something) v. (bir seviyeden) başlamak
start at (something) v. (bir fiyattan) başlamak
start for (some place) v. (bir yere) doğru yola çıkmak
start for (some place) v. (bir yere) gitmek için yola çıkmak
start from (something) v. (bir yerden) başlamak
start from (something) v. (bir şeyden) ortaya çıkmak
start from (something) v. (bir durumdan/seviyeden) gelmek
start from (something) v. (yolculuğu bir yerden) başlatmak
start from (something) v. (bir yerden) yola çıkmak
start from (something) v. (bir durumdan) başlatmak
start from (something) v. (bir şeyden) ortaya çıkarmak
start from (something) v. (bir durumdan) alıp ilerletmek
start from (something) v. (belirli bir noktadan) başlamak/başlatmak
start from (something) v. (bıraktığı yerden başlamak/başlatmak

Meanings of "start !" with other terms in English Turkish Dictionary : 46 result(s)

Turkish English
Sport
start start n.
Rather, it is the starting pistol.
Aksine, bu bir start düdüğü niteliğindedir.

More Sentences
General
start sınırı barrier n.
start take-off n.
start vermek start v.
start almak start v.
start almak begin v.
start almak commence v.
start vermek commence v.
start vermek begin v.
start almak be started v.
Phrases
start veriliyor the balloon goes up expr.
Idioms
start vermek ring up the curtain v.
(bir şeye) start vermek ring the curtain up (on something) v.
(bir şeye) start vermek ring up the curtain (on something) v.
Trade/Economic
start-up şirket start up n.
Technical
kendi gücüyle start alma self-sufficient power start n.
start-up kazanı start-up boiler n.
start momenti starting torque n.
start akımı starting current n.
start şalteri starting switch n.
start zamanı starting time n.
start torku starting torque n.
start zamanı running-up time n.
türbin start süreci turbine start sequence n.
tam yükte start start under full load n.
yakıtsız start cold start n.
yüksüz start unloaded start n.
start dışı sebepler için motoru startelerle döndürmek motoring v.
Computer
start menu start menu n.
tam yükte start start under full load n.
Electric
start akımı starting current n.
Automotive
hareketli start rolling start n.
iyi start alma line job n.
start hakemi starter n.
start pozisyonu on the grid n.
Aeronautic
kuru start dry motor n.
yakıtsız start dry motor n.
Biology
start kodonu start codon n.
Sport
start start signal n.
start kapısı starting gate n.
start kapısı starting stall n.
start kapıları starting stalls [uk] n.
start vermek give the start signal v.
Slang
start vermek tee off v.
motora start verip ısıtmak stoke up v.
motora start verip ısıtmak stoke something up v.