to death - Turkish English Dictionary
History

to death

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "to death" in Turkish English Dictionary : 3 result(s)

English Turkish
General
to death adv. ölüme
to death adv. ölümüne
to death adv. ölümüne (aşırı derecede)

Meanings of "to death" with other terms in English Turkish Dictionary : 364 result(s)

English Turkish
General
putting to death n. öldürme
war to the death n. ölümüne savaş
war to the death n. ölesiye savaş
fight to death n. ölümüne savaş
fight to death n. ölümüne dövüş
stone to death n. recm
duel to death n. ölümüne düello
starve to death v. acından ölmek
starve to death v. açlıktan öldürmek
be bored to death v. sıkıntıdan patlamak
scare somebody to death v. ödünü koparmak
talk somebody to death v. kafese almak
bore somebody to death v. baygınlık getirmek
be scared to death v. ödü kopmak
be sick to death of v. illallah demek
ride to death v. çatlatmak
be frightened to death v. ödü patlamak
stone someone to death v. taşlayarak öldürmek
squeeze almost to death v. posasını çıkarmak
trample someone to death v. ayak altında çiğneyerek birini öldürmek
be sick to death of v. canına tak demek
frighten somebody to death v. ödünü koparmak
starve someone to death v. açlıktan öldürmek
stone someone to death v. birini recmetmek
be frozen to death v. soğuktan donmak
do to death v. bıktırmak
sick to death v. değişiklik istemek (sıkıntıdan/bıkkınlıktan)
love someone to death v. ölümüne sevmek
condemn to death v. idama mahkum etmek
challenge to death v. ölüme meydan okumak
do to death v. katletmek
bore someone to death v. birinin canını çok sıkmak
put someone to death v. birini idam etmek
be frightened to death v. ödü kopmak
get bored to death v. can sıkıntısından patlamak
put to death v. idam etmek
put to death v. infazı gerçekleştirmek
put to death v. öldürmek
starve to death v. açlıktan ölmek
be sentenced to death v. ölüme mahkum edilmek
be sentenced to death v. idam almak
beat somebody to death v. döve döve öldürmek
beat somebody to death v. döverek öldürmek
freeze to death v. donarak ölmek
bleed to death v. kan kaybından ölmek
stab somebody to death v. bıçaklayarak öldürmek
burn to death v. yanarak ölmek
threaten to death v. öldürmekle tehdit etmek
torture somebody to death v. işkence ederek öldürmek
bore somebody to death v. içini baymak
be bored to death v. sıkıntıdan ölmek
beat to death v. ölümüne dövmek
beat to death v. öldürene kadar dövmek
worry oneself to death v. meraktan ölmek
be sick to death of v. canına tak etmek
love somebody to death v. ölesiye sevmek
worry oneself to death v. (üzüntüden/endişeden/meraktan) kendini yiyip bitirmek
be scared half to death v. çok korkmak
come to the threshold of death v. ölümün eşiğine gelmek
beat to death v. döverek öldürmek
flog someone to death v. ölene kadar kırbaçlamak
flog someone to death v. kırbaçlayarak öldürmek
fight to death v. ölümüne dövüşmek
fight to death v. ölümüne savaşmak
shoot to death v. silahla vurarak öldürmek
stone to death v. taşlayarak öldürmek
be shot to death v. vurularak öldürülmek
lead to death v. ölüme neden olmak
lead to death v. ölüme sebep olmak
be embarrassed to death v. çok utanmak
be embarrassed to death v. ölümüne utanmak
choke to death v. boğularak ölmek
choke to death v. havasız kalarak ölmek
cause the crisis which led to patient’s death v. hastanın ölümüyle sonuçlanan krize yol açmak
be tortured to death v. işkence edilerek öldürülmek
be stabbed to death v. bıçaklanarak öldürülmek
do to death v. idam etmek
do to death v. infaz etmek
do to death v. öldürmek
fall to death v. düşerek ölmek
tired to death adj. bitkin
condemned to death adj. idamlık
from birth to death adv. beşikten mezara kadar
to the death adv. ölümüne
Proverb
give a beggar a horse, and he'll ride it to death çingeneye beylik vermişler önce babasını asmış
Colloquial
be scared half to death v. yusuf yusuf etmek
be starving to death v. açlıktan ölmek
be done to death v. artık ilginç olmayıp bıkkınlık vermek
hang on (to) like grim death v. asılmak
cling on (to) like grim death v. asılmak
bore someone to death v. birinin canını sıkmak
bore someone to death v. birisini çok sıkmak
be bored to death v. çok sıkılmak
badger to death v. canını sıkmak
be put to death v. idam edilmek
flog to death v. işin içinden çıkıncaya kadar bıktırma pahasına uğraşmak
beat to death v. işin içinden çıkıncaya kadar bıktırma pahasına uğraşmak
fight to the death v. ölümüne dövüşmek
be done to death v. kabak tadı vermek
worry to death v. sıkıntı vermek
be bored to death v. sıkıntıdan patlamak
badger to death v. rahatsız etmek
worry to death v. sıkmak
cling on (to) like grim death v. sıkıca elinden tutmak
hang on (to) like grim death v. sıkıca elinden tutmak
worry to death v. (birini) çok üzmek
be scared half to death v. üç buçuk atmak
sick to death adj. bıkmış
sick to death adj. gına gelmiş
scared to death adj. ödü bokuna karışmış
scared to death adj. ödü kopmuş/patlamış
sick to death adj. usanmış
tickled to death expr. çok sevinçli
scared to death expr. çok korkmuş
struggle to the death expr. ölümüne mücadele
death toll reach to 38 expr. ölenlerin sayısı 38'e ulaştı
death toll reach to 38 expr. ölü sayısı 38'e ulaştı
tickled to death expr. zevkten dört köşe
Idioms
fight to the death n. ölümüne dövüş
fight to the death n. ölümüne savaş
fight to the death n. kıyasıya savaş/mücadele
be scared silly to death v. korkudan ölmek
be scared silly to death v. korkudan kaskatı kesilmek
be scared silly to death v. korkudan altına etmek/yapmak/kaçırmak
be scared silly to death v. ölümüne korkmak
be scared silly to death v. deli gibi korkmak
be scared silly to death v. korkudan çıldırmak
be scared silly to death v. korkudan deliye dönmek
be scared silly to death v. dehşete düşmek/kapılmak
be scared stiff to death v. korkudan ölmek
be scared stiff to death v. korkudan kaskatı kesilmek
be scared stiff to death v. korkudan altına etmek/yapmak/kaçırmak
be scared stiff to death v. ölümüne korkmak
be scared stiff to death v. deli gibi korkmak
be scared stiff to death v. korkudan çıldırmak
be scared stiff to death v. korkudan deliye dönmek
be scared stiff to death v. dehşete düşmek/kapılmak
hold on (to) like grim death v. asılmak
nickel-and-dime someone to death v. azar azar harcama yaptırarak mali açıdan güç durumda bırakmak
thrill someone to death v. birisini çok heyecanlandırmak
scare someone to death v. birisini çok korkutmak
hog something to death v. berbat etmek
badger someone to death v. başının etini yemek
badger someone to death v. birine hiç rahat vermemek
do to death v. bıktırmak
tickle someone to death v. birisini çok sevindirmek
badger someone to death v. birini ölesiye rahatsız etmek
gore to death v. boynuzlu bir hayvan tarafından öldürülmek
badger someone to death v. birine aşırı rahatsızlık vermek
gore to death v. boynuzlanarak ölmek
tickle someone to death v. birisini zevkten dört köşe etmek
frighten someone to death v. birisini çok korkutmak
badger someone to death v. birine musallat olmak
tickle someone to death v. birini çok/neredeyse ölene kadar gıdıklamak
badger someone to death v. birinin kafasını ütülemek
badger someone to death v. birinin yakasına yapışmak
bore somebody to death v. birisini çok sıkmak
send one to one's death v. birisini ölüme yollamak
bore someone to death v. birisini çok sıkmak
do to death v. bıktırıncaya kadar yapmak/söylemek
be bored to death v. çok sıkılmak
plunge to one's death v. düşerek/düşme (neticesinde) ölmek
scare half to death v. duman attırmak
frighten someone to death v. çok korkutmak
badger someone to death v. canını sıkmak
frightened to death v. çok korkmak
be scared to death v. çok korkmak
frighten to death v. çok korkmak
scare someone to death v. çok korkutmak
frighten to death v. dehşete düşmek
crush to death v. ezerek öldürmek
work someone to death v. eşek gibi çalıştırmak
do to death v. gına getirmek
crush to death v. ezilerek ölmek
bore someone to death v. içini baymak
frighten to death v. korkudan dili tutulmak
frighten someone to death v. ödünü koparmak
defend to the death v. ölümüne savunmak
frighten to death v. ölecek kadar korkmak
work someone to death v. öldüresiye çalıştırmak
work someone to death v. ölümüne çalıştırmak
frightened to death v. ödü kopmak
be scared to death v. ödü patlamak
nickel-and-dime someone to death v. küsuratlarla hesabı şişirmek
frighten someone to death v. ödünü bokuna karıştırmak
love someone to death v. ölümüne sevmek
scare someone to death v. ödünü bokuna karıştırmak
be scared to death v. ödü bokuna karışmak
frightened to death v. ödü bokuna karışmak
be scared to death v. ödü kopmak
scare someone to death v. ödünü patlatmak
frighten someone to death v. ödünü patlatmak
scare someone to death v. ödünü koparmak
frightened to death v. ödü patlamak
hold on (to) like grim death v. sıkıca elinden tutmak
do to death v. tekrarlayıp durmak
thrill someone to death v. yüreğini hoplatmak
nickel-and-dime someone to death v. ufak harcamalarla yiyip bitirmek/eritmek
thrill someone to death v. yürek hoplatmak
be tickled pink/to death v. zevkten dört köşe olmak
burn someone to death v. yakarak öldürmek
badger someone to death v. yakasından düşmemek
flog something to death [uk] v. bir şeyden gına getirmek
flog something to death [uk] v. bir şeyden baymak
flog something to death [uk] v. bir şeyden bıktırmak
flog something to death [uk] v. bir şeyden sıkmak
flog something to death [uk] v. konuyu çok uzatmak
flog something to death [uk] v. konuyu fazla sündürmek
flog something to death [uk] v. kabak tadı vermek
freeze to death v. dondurarak öldürmek
freeze to death v. soğuktan donmak
freeze to death v. ölümüne donmak/üşümek
freeze to death v. soğuktan dondurmak
freeze to death v. aşırı üşütmek
freeze to death v. ölümüne üşütmek
badger someone or something to death v. birinin/bir şeyin canını sıkmak
badger someone or something to death v. birini/bir şeyi rahatsız etmek
badger someone or something to death v. birinin/bir şeyin başının etini yemek
badger someone or something to death v. birine/bir şeye aşırı rahatsızlık vermek
badger someone or something to death v. birine/bir şeye hiç rahat vermemek
badger someone or something to death v. birinin/bir şeyin yakasına yapışmak
badger someone or something to death v. birinin/bir şeyin yakasından düşmemek
put (someone or some creature) to death v. (birini/bir canlıyı) öldürmek
be sick to death of (someone or something) v. (bir şeyden) bıkıp usanmak
be sick to death of (someone or something) v. (bir şeyden) çok yorulmak
be sick to death of (someone or something) v. (bir şeyden) gına gelmek
be sick to death of (someone or something) v. (bir şeyden) çok sıkılmak
be sick to death of (someone or something) v. (bir şeyden) bezmek
be sick to death of (someone or something) v. (bir şeyden) illallah demek/etmek
be sick to death of (someone or something) v. (bir şey) canına tak etmek
be sick to death of (someone or something) v. (bir şeyden) nefret etmek
be sick to death of (someone or something) v. (bir şeyden) artık midesi bulanmak
be tickled to death v. zevkten dört köşe olmak
be tickled to death v. çok sevinmek/memnun olmak
be tired to death of (something) v. (bir şeyden) çok yorulmak
be tired to death of (something) v. (bir şeyden) çok sıkılmak
be tired to death of (something) v. (bir şeyden) bezmek
be tired to death of (something) v. (bir şeyden) illallah demek/etmek
be tired to death of (something) v. (bir şey) canına tak etmek
beat (something) to death v. (bir şeyden) bıktırmak
beat (something) to death v. (bir şeyin) suyunu çıkartmak
beat (something) to death v. (bir şeyi) fazla uzatmak
bore (one) to death v. (birini) çok sıkmak
bore (one) to death v. (birini) can sıkıntısından öldürmek
bore (one) to death v. (birini) çok fena baymak
bore (one) to death v. (birinin) içini baymak
bore to death v. çok sıkmak
bore to death v. can sıkıntısından öldürmek
bore to death v. çok fena baymak
bore to death v. içini baymak
bore to death/tears v. çok sıkmak
bore to death/tears v. can sıkıntısından öldürmek
bore to death/tears v. çok fena baymak
bore to death/tears v. içini baymak
do (something) to death v. bir şeyi bıktırana kadar yapmak
do (something) to death v. bir şeyi gına getirene kadar yapmak
do (something) to death v. sürekli bir şey yapıp durmak
freeze someone or something to death v. birinin/bir şeyin donarak ölmesine sebep olmak
freeze someone or something to death v. birini/bir şeyi dondurarak öldürmek
freeze someone or something to death v. birini/bir şeyi ölümüne üşütmek
freeze someone or something to death v. birini/bir şeyi soğuktan dondurmak
frighten (one) to death v. (birini) çok korkutmak
frighten (one) to death v. (birinin) ödünü patlatmak
frighten (one) to death v. (birinin) ödünü koparmak
frighten (one) to death v. (birini) korkudan öldürmek
frighten (someone or an animal) to death v. (birini/bir hayvanı) korkudan öldürmek
frighten (someone or an animal) to death v. (birini) çok korkutmak
frighten (someone or an animal) to death v. (birinin) ödünü patlatmak
frighten (someone or an animal) to death v. (birinin) ödünü koparmak
scare someone or an animal to death v. (birini/bir hayvanı) korkudan öldürmek
scare someone or an animal to death v. (birini) çok korkutmak
scare someone or an animal to death v. (birinin) ödünü patlatmak
scare someone or an animal to death v. (birinin) ödünü koparmak
hang on to (someone or something) like grim death v. (birine/bir şeye) asılmak
hang on to (someone or something) like grim death v. (birinin/bir şeyin) sıkıca elinden tutmak
hang on to (someone or something) like grim death v. (birine/bir şeye) sımsıkı tutunmak
hang on to (someone or something) like grim death v. (birine/bir şeye) sıkıca tutunmak
hang on to (someone or something) like grim death v. (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak
hold on to (someone or something) like grim death v. (birine/bir şeye) sıkıca tutunmak
hold on to (someone or something) like grim death v. (birine/bir şeye) yapışmak
hold on to (someone or something) like grim death v. düşmemek için (birini/bir şeyi) sıkıca tutmak
love (someone or something) to death v. (birini/bir şeyi) dünyalar kadar sevmek
love (someone or something) to death v. (birinden/bir şeyden) çok hoşlanmak
love (someone or something) to death v. (birini/bir şeyi) çok sevmek
love (someone or something) to death v. (birini/bir şeyi) ölesiye sevmek
love (someone or something) to death v. (birini/bir şeyi) ölümüne sevmek
nickel and dime (one) to death v. (birinin) parasını tırtıklamak
nickel and dime (one) to death v. (birini) ufak ufak söğüşlemek
nickel and dime (one) to death v. azar azar harcama yaptırarak (birini) mali açıdan güç durumda bırakmak
nickel and dime (one) to death v. (birini) ufak harcamalarla yiyip bitirmek/eritmek
nickel and dime (one) to death v. küsuratlarsa (birinin) hesabını şişirmek
nickel and dime someone (to death) v. (birinin) parasını tırtıklamak
nickel and dime someone (to death) v. (birini) ufak ufak söğüşlemek
nickel and dime someone (to death) v. azar azar harcama yaptırarak (birini) mali açıdan güç durumda bırakmak
nickel and dime someone (to death) v. (birini) ufak harcamalarla yiyip bitirmek/eritmek
nickel and dime someone (to death) v. küsuratlarsa (birinin) hesabını şişirmek
put (one) to death v. (birini) idam etmek
put (one) to death v. (birini) infaz etmek
send to death v. ölüme yollamak/göndermek
tickle to death v. zevkten dört köşe etmek
tickle to death v. çok sevindirmek
tickle to death v. çok/neredeyse ölene kadar gıdıklamak
tickle to death v. öldüresiye gıdıklamak
work (one or oneself) to death v. (birini) eşek gibi çalıştırmak/eşek gibi çalışmak
work (one or oneself) to death v. (birini) öldüresiye çalıştırmak/ölesiye çalışmak
work (one or oneself) to death v. (birini) ölümüne çalıştırmak/ölümüne çalışmak
work yourself/somebody to death v. ölümüne çalışmak/çalıştırmak
work yourself/somebody to death v. eşek gibi çalışmak/çalıştırmak
bored to death adj. sıkıntıdan patlamış
bored to death adj. sıkıntıdan ölmüş
sick to death of (someone or something) adj. (birinden/bir şeyden) bıkmış usanmış
sick to death of (someone or something) adj. (birinden/bir şeyden) bezmiş
sick to death of (someone or something) adj. (birinden/bir şeyden) çok sıkılmış
sick to death of (someone or something) adj. (birinden/bir şeyden) çok yorulmuş
sick to death of (someone or something) adj. (biri/bir şey) canına tak etmiş
sick to death of (someone or something) adj. (birinden/bir şeyden) gına gelmiş
sick to death of (someone or something) adj. (birinden/bir şeyden) artık midesi bulanmış
tired to death of (something) adj. (bir şeyden) çok yorulmuş
tired to death of (something) adj. (bir şeyden) çok sıkılmış
tired to death of (something) adj. (bir şeyden) bezmiş
tired to death of (something) adj. (bir şeyden) illallah demiş/etmiş
tired to death of (something) adj. (bir şey) canına tak etmiş
thrilled to death expr. çok heyecanlanmış
thrilled to death expr. çok sevinmiş
bored to death expr. çok sıkılmış
thrilled to death expr. sevinçten/heyecandan kalbi duracak gibi
yes (one) to death expr. sıkılmaktan ya da rahatsız olmaktan ötürü soruları tekrar tekrar "evet" diyerek yanıtlama
(someone or something) is going to be the death of (one) expr. (biri/bir şey birini) öldürecek
(someone or something) is going to be the death of (one) expr. (biri/bir şey birinin) yüreğine indirecek
(someone or something) is going to be the death of (one) expr. (biri/bir şey birinin) ölümüne sebep olacak
(someone or something) is going to be the death of (one) expr. (birinin) ölümü (birinin/bir şeyin) elinden olacak
be thrilled to death aşırı sevinmek/mutlu olmak
be thrilled to death mutluluktan/sevinçten havalara uçmak
be thrilled to death mutluluktan/sevinçten/heyecandan kalbi duracak gibi olmak
be thrilled to death mutluluktan ölmek
Speaking
it's a matter to life and death n. hayat memat meselesi
I am bored to death expr. çok sıkıldım
you scared me to death expr. ödümü kopardınız
you scared me to death expr. ödümü kopardın
you scared me to death expr. ödümü patlattınız
you scared me to death expr. ödümü patlattın
I love her to death expr. onu ölesiye seviyorum
I am bored to death expr. ölesiye sıkıldım
I was scared to death expr. ölümüne korkmuştum
he was almost beaten to death expr. neredeyse ölene kadar dayak yedi
you scared me to death expr. ödümü kopardın
it's a matter to life and death expr. ölüm kalım davası
I'll beat you to death expr. seni ölene kadar döveceğim
may he/she/you choke to death on it! expr. zehir zıkkım olsun
Law
sentence to death n. ölüm cezası verme
sentence to death n. ölüme mahkum etme
condemn to death v. idama mahkum etmek
sentence to death v. idam kararı vermek
sentence someone to death v. ölüm cezası vermek
be sentenced to death for treason v. vatan hainliği suçuyla idama mahkum olmak
Medical
death due to failed intubation n. başarısız entübasyona bağlı ölüm
addiction leading to death n. ölüme neden olan bağımlılık
addiction leading to death n. ölüme yol açan bağımlılık
death-to-case ratio n. vaka ölüm oranı
death to case ratio n. vaka ölüm oranı
lead to death v. ölüme yol açmak
progress to death from respiratory failure v. solunum yetersizliğinden ölüme doğru ilerlemek
Slang
do it to death v. bir işi çok önemsemek
look fresh to death v. gıcır gıcır/yepyeni görünmek