Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
... eşliğinde
... eşliğinde
Historia
Frases
Significados de
"... eşliğinde"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
Phrases
1
Phrases
... eşliğinde
in accompaniment with
expr.
Significados de
"... eşliğinde"
con otros términos en diccionario inglés turco: 94 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
eşliğinde
with
prep.
They were dancing
with
the music.
Onlar müzik
eşliğinde
dans ediyorlardı.
More Sentences
2
General
eşliğinde
to
prep.
I like waking
to
the sound of a radio.
Radyo ses
iyle
uyanmayı seviyorum.
More Sentences
Phrasals
3
Phrasals
(müzik) eşliğinde dans etmek
dance to
v.
They were
dancing to
the music.
Onlar müzik
eşliğinde dans ediyorlardı.
More Sentences
General
4
General
monoton bir melodi eşliğinde söylenen sözler
chant
n.
5
General
rehber eşliğinde gezinti
guided walk
n.
6
General
koro eşliğinde dini tören
choral service
n.
7
General
rehber eşliğinde yürüyüş
guided hike
n.
8
General
iskoç ya da irlanda halkının müzik, dans vs. eşliğinde gerçekleştirdiği geleneksel buluşma
ceilidh
n.
9
General
1996'da popüler olan macarena şarkısı eşliğinde yapılan bir el-kol dansı
macarena
n.
10
General
ragga müzik eşliğinde yapılan ritmik bir dans
bogle
n.
11
General
(tiyatro) müzik eşliğinde okunan veya söylenen şiir, piyes bölümü veya opera
melodrama
n.
12
General
şarkı ve ritim eşliğinde yapılan geleneksel bir polinezya dansı
hula-hula
n.
13
General
insanların yüksek sesli rock müzik eşliğinde kendilerini çılgınca ve şiddetli bir şekilde oradan oraya savurdukları bir dans şekli
mosh
n.
14
General
şiir gibi metinleri genelde müzik eşliğinde ezbere okuyan yetenekli ve profesyonel kimse
diseur
n.
15
General
(eskiden) genelde müzik eşliğinde dramatik resitaller sergileyen erkek tiyatro oyuncusu
diseur
n.
16
General
bahama adaları'na özgü, enstrümanlar eşliğinde yapılan bir dans
goombay
n.
17
General
törenle eşliğinde açma
inauguration
n.
18
General
piyano eşliğinde yapılan komik monolog
pianologue
n.
19
General
rehber eşliğinde geziye çıkmak
go on a guided tour
v.
20
General
punk müzik eşliğinde çılgınca dans etmek
mosh
v.
21
General
ragga müzik eşliğinde ritmik dans yapmak
bogle
v.
22
General
arp eşliğinde oynamak
harp [obsolete]
v.
23
General
arp eşliğinde söylemek
harp [obsolete]
v.
24
General
rehberli/rehber eşliğinde
guided
adj.
25
General
enstrüman/vokal eşliğinde çalınıp söylenen
attended
adj.
26
General
kar eşliğinde
white
adj.
27
General
guruldama veya gümbürdeme eşliğinde olan
rumbly
adj.
28
General
canlı müzik eşliğinde
accompanied with live music
adv.
29
General
canlı müzik eşliğinde
accompanied by live music
adv.
30
General
eşliğinde
in fere
adv.
31
General
eşliğinde
to the accompaniment of
prep.
32
General
eşliğinde
in company with
prep.
33
General
eşliğinde
amid
prep.
34
General
eşliğinde
amidst
prep.
Phrasals
35
Phrasals
(müzik) eşliğinde dans etmek
dance to (something)
v.
Phrases
36
Phrases
(biri/bir şey) eşliğinde
in company with (someone or something)
expr.
37
Phrases
biri/bir şey eşliğinde
in company with somebody/something
expr.
Colloquial
38
Colloquial
genellikle ritüel içeren ve ayrıntılı tuzaklar eşliğinde yapılan karmaşık tören
mumbo jumbo
n.
39
Colloquial
pop müzik eşliğinde dans etmek
bop
v.
40
Colloquial
bir şey eşliğinde
accompanied by something
adj.
41
Colloquial
(biri/bir şey) eşliğinde
accompanied by (someone or something)
adj.
42
Colloquial
eşliğinde
on
prep.
Idioms
43
Idioms
alkollü bir içecek eşliğinde bir bebeğin doğum gününü kutlamak
wet the baby's head
v.
Trade/Economic
44
Trade/Economic
artan hayat standardı eşliğinde ekonomisi hızlı bir büyüme gösteren ülke ekonomisi
tiger economy
n.
Technical
45
Technical
ışık ve renklerin müzik ve ses efektleri eşliğinde değişik desenler oluşturmasından meydana gelen gösteri şekli
light show
n.
Medical
46
Medical
bt eşliğinde perkütan biyopsi
ct-guided percutaneous biopsy
n.
47
Medical
bt eşliğinde yapılan perkütan biyopsi
ct-guided percutaneous biopsy
n.
48
Medical
endometrial polip eşliğinde uterin septum
uterine septum with an endometrial polyp
n.
49
Medical
transrektal ultrasonografi eşliğinde prostat biyopsisi
transrectal ultrasonography-guided prostate biopsy
n.
50
Medical
transrektal ultrasonografi eşliğinde yapılan prostat biyopsisi
transrectal ultrasonography guided prostate biopsy
n.
51
Medical
ultrasonografi eşliğinde yapılan internal juguler ven kateterizasyonu
ultrasound-guided catheterization of internal jugular vein
n.
52
Medical
ultrasonografi eşliğinde amniyodrenaj işlemi
ultra-sound-guided amniodrainage
n.
53
Medical
ultrasonografi eşliğinde perkütan teknik
ultrasound -guided percutaneous technique
n.
54
Medical
literatür verileri eşliğinde tartışılmak
be discussed with literature
v.
Gastronomy
55
Gastronomy
pilav, ekmek eşliğinde servis edilen bir miktar et veya sebze yemeğinden oluşan öğün
thali [indian]
n.
56
Gastronomy
balık, et, yumurta ve sebzelerden oluşan ve pirinç ile umeboshi eşliğinde servis edilen japonya'ya özgü bir tür hazır yemek
makunouchi
n.
Education
57
Education
(posterler ve eğitici materyaller eşliğinde uygulanan) farkında olmadan öğrenme tekniği
peripheral learning
n.
58
Education
(massachusetts'deki devlet liselerinde) öğrencinin kendi hızında ve bireysel gözetim eşliğinde üstlendiği ders modüllerinden her biri
contract
n.
History
59
History
(antik yunan'da) dionysus anısına dans eşliğinde söylenen ditiramp korosu
cyclic chorus
n.
60
History
flüt eşliğinde yapılan eski bir yunan savaş dansı
pyrrhic
n.
Religious
61
Religious
(hinduizm'de) müzik aletleri eşliğinde ilahi söyleme
kirtan
n.
Geography
62
Geography
gök gürültüsü eşliğinde yıldırım çarpması
thunderstroke
n.
Sport
63
Sport
müzik eşliğinde yapılan yüzme ve suya dalma gösterisi
aquacade
n.
64
Sport
genellikle müzik eşliğinde sergilenen yüzme ve dalış gösterisi
aquashow
n.
65
Sport
genellikle müzik eşliğinde sergilenen yüzme ve dalış gösterisi
aquacade
n.
66
Sport
latin amerika müzikleri eşliğinde yapılan egzersiz dansı
zumba®
n.
67
Sport
müzik eşliğinde kendi kendine dövüş hareketlerinin yapıldığı bir tür egzersiz programı
body combat®
n.
68
Sport
(buz pateninde) sporcunun hareket ve figürleri istediği şekilde düzenleyip seçtiği müzik eşliğinde sergilediği yarışma kategorisi
free skating
n.
Art
69
Art
kontrast bir arka plan eşliğinde klasik motiflerin seramiklere kabartmalı olarak işlenmesi
cameo ware
n.
70
Art
genellikle piyano eşliğinde resitalde söylenmek üzere bestelenmiş şarkı
art song
n.
Music
71
Music
çift vuruşlu ritmi olan ve tef eşliğinde yapılan bir çeşit dans
tambourin
n.
72
Music
ritmik melodi eşliğinde hızlı ve tekdüze monolog söyleyerek yapılan müzik türü
rap music
n.
73
Music
antik yunanistan'da sadece enstrümantal performans için ya da destanlar eşliğinde icra edilen müzikal bir kompozisyon
nome
n.
74
Music
çalgı eşliğinde söylenip birden fazla bölümden oluşan müzik eseri
cantate
n.
75
Music
funk müzik eşliğinde yapılan bir tür dans
boogaloo
n.
76
Music
1960'ların ortalarında popüler olan bir soul müzik tarzı eşliğinde yapılan dans
bugalu
n.
77
Music
funk müzik eşliğinde yapılan bir şehir dansı türü
locking
n.
78
Music
solo parça eşliğinde tek enstrümanla icra edilen müzik parçası
obligato
n.
79
Music
(klasik yunan tiyatrosunda) koro eşliğinde icra edilen od
choral ode
n.
80
Music
dansçıların koreografisi yapılmış pop şarkılar eşliğinde dans ettiği bir dans gösterisi
dancical
n.
81
Music
klasik yunanistan'da genellikle dans eşliğinde festival veya tiyatroda icra edilen koro şarkısı
ode
n.
82
Music
(galler) arp eşliğinde halk şarkısı okuma sanatı
penillion
n.
83
Music
(galler'de) arp eşliğinde halk şarkısı okuma sanatı
pennillion
n.
84
Music
müzikle eşliğinde okunan kısa lirik hikaye
romance
n.
85
Music
punk müzik eşliğinde çılgınca dans etmek
thrash
v.
86
Music
punk müzik eşliğinde çılgınca dans etmek
slam dance
v.
87
Music
menuet eşliğinde dans etmek
minuet
v.
88
Music
eşliğinde
accompanied
adj.
89
Music
şarkı eşliğinde olan
choral
adj.
Theatre
90
Theatre
(eskiden) genelde müzik eşliğinde dramatik resitaller sergileyen kadın oyuncu
diseuse
n.
Cinema
91
Cinema
(sinema filmi) 17 yaşından küçükler için sadece bir yetişkin eşliğinde uygun olan
r-rated
adj.
Archaic
92
Archaic
şarkı eşliğinde halka olarak yapılan eski geleneksel ingiliz dansı
carol
n.
93
Archaic
şarkı eşliğinde daire kurularak olarak yapılan eski geleneksel ingiliz dansı
carrol
n.
Modern Slang
94
Modern Slang
japonya'da icat edilen ve giyinik vaziyetteki kadın ve erkeklerin müzik eşliğinde birbirleriyle seyirci önünde hayali partnerlerle abartılı şekilde seks yapar gibi hareketler yaptıkları yarışma/performans
air sex
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of ... eşliğinde
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy