Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
aynı olmak
Significados de
"aynı olmak"
en diccionario inglés turco : 3 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
aynı olmak
be the same
v.
Idioms
2
Idioms
aynı olmak
correspond with
v.
3
Idioms
aynı olmak
correspond to
v.
Significados de
"aynı olmak"
con otros términos en diccionario inglés turco: 274 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
Common Usage
1
Common Usage
aynı fikirde olmak
agree
v.
General
2
General
ile aynı fikirde olmak
hold with
v.
3
General
aynı fikirde olmak
subscribe to
v.
4
General
tamamen aynı görüşte olmak
be solidly for
v.
5
General
ile aynı fikirde olmak
be one with
v.
6
General
tamamen aynı fikirde olmak
see eye to eye
v.
7
General
aynı görüşlerde olmak
be eye to eye
v.
8
General
aynı fikirde olmak
see eye to eye
v.
9
General
aynı fikirde olmak
see eye to eye with
v.
10
General
aynı ayarda olmak (birisiyle)
be in step with somebody
v.
11
General
aynı fikirde olmak
agree with
v.
12
General
aynı hizada olmak
be in alignment
v.
13
General
aynı anda olmak
synchronize
v.
14
General
ile aynı olmak
be tantamount to
v.
15
General
aynı düzeyde olmak
equal
v.
16
General
aynı şeye sahip olmak
own something in common
v.
17
General
aynı düşüncede olmak
go along with somebody
v.
18
General
aynı frekansta olmak
be on the same wavelength
v.
19
General
aynı fikirde olmak
concur
v.
20
General
aynı fikirde olmak
agree
v.
21
General
aynı düşüncelere sahip olmak
be on the same wavelength
v.
22
General
aynı işleve sahip olmak
have the same function
v.
23
General
aynı işleve sahip olmak
serve the same purpose
v.
24
General
aynı ayarda olmak
be in step with something
v.
25
General
aynı fikirde olmak
weigh in with
v.
26
General
aynı kafada olmak
be of the same opinion
v.
27
General
biriyle aynı fikirde olmak
hold opinion with
v.
28
General
aynı fikirde olmamaya razı olmak
agree to disagree
v.
29
General
aynı zamanda olmak
concur
v.
30
General
aynı düşüncede olmak
go along with
v.
31
General
aynı düşüncede olmak
go along
v.
32
General
aynı fikirde olmak
go along
v.
33
General
aynı görüşte olmak
go along with
v.
34
General
aynı düşüncede olmak
hold with
v.
35
General
aynı anda olmak
concur
v.
36
General
aynı anlamda olmak
have the same meaning
v.
37
General
aynı anlamda olmak
have same meaning
v.
38
General
aynı görüşlere sahip olmak
hold similar views
v.
39
General
aynı anda iki eşe birden sahip olmak
have two spouses at the same time
v.
40
General
aynı anda var olmak
coexist
v.
41
General
aynı kulvarda olmak
be on a par with someone
v.
42
General
beklenenle aynı oranda olmak
be in the right ballpark
v.
43
General
aynı türden olmak
be from the same species
v.
44
General
aynı uçakta/uçuşta olmak
be on the same flight
v.
45
General
aynı kafadan olmak
be of the same mind
v.
46
General
aynı kafadan olmak
share the same opinion/view
v.
47
General
aynı kafadan olmak
be on the same wavelength
v.
48
General
aynı fikirde olmak
be all of one mind about
v.
49
General
aynı kafadan olmak
think the same
v.
50
General
neredeyse/yaklaşık (bir şeyle) aynı/benzer olmak
come close
v.
51
General
sıralamada aynı değerde olmak
rank pari passu
v.
52
General
aynı düzeyde olmak
rank pari passu
v.
53
General
aynı anda olmak
synchronise
v.
54
General
aynı ilgi alanlarına sahip olmak
have the same interests
v.
55
General
yeniden aynı fikirde olmak
reagree
v.
56
General
aynı görüşten olmak
share the same opinion
v.
57
General
aynı görüşten olmak
share the same view
v.
58
General
aynı görüşten olmak
share the same opinion/view
v.
59
General
aynı hizada olmak
track
v.
60
General
aynı fikirde olmak
underwrite
v.
61
General
aynı fikirde olmak
jibe
v.
62
General
aynı fikirde olmak
meet
v.
63
General
aynı fikirde olmak
fall in
v.
64
General
aynı fikirde olmak
comprobate
v.
65
General
aynı fikirde olmak
gee [dialect]
v.
66
General
aynı renk olmak
shadow [obsolete]
v.
67
General
aynı fikirde olmak
sit
v.
68
General
aynı görüşte olmak
syncretise
v.
69
General
aynı görüşte olmak
syncretize
v.
Phrasals
70
Phrasals
aynı tarafta olmak
stand for
v.
71
Phrasals
aynı fikirde olmak
run in with
v.
72
Phrasals
karşı taraftan biriyle aynı fikirde olmak
pair off
v.
73
Phrasals
aynı tarafta olmak
strike in with
v.
74
Phrasals
neredeyse aynı olmak
border on (something)
v.
75
Phrasals
neredeyse aynı olmak
border upon (something)
v.
76
Phrasals
neredeyse aynı olmak
border on something
v.
77
Phrasals
neredeyse aynı olmak
border upon something
v.
78
Phrasals
aynı bakış açısına sahip olmak
be at one with
v.
79
Phrasals
aynı düzeyde olmak
measure up to
v.
80
Phrasals
aynı fikirde olmak
be at one with
v.
81
Phrasals
aynı görüşte olmak
agree with
v.
82
Phrasals
aynı yolda olmak
fall in with something
v.
83
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) aynı fikirde/hemfikir olmak
fall in with (someone or something)
v.
84
Phrasals
bir şeyde biriyle aynı seviyede olmak
match someone or something in something
v.
85
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) aynı fikirde olmak
swing with (someone or something)
v.
86
Phrasals
tadı bir şeyle aynı olmak
taste of something
v.
87
Phrasals
bir şeyle aynı tatta olmak
taste of something
v.
88
Phrasals
biriyle aynı fikirde olmak
agree with someone
v.
89
Phrasals
biriyle aynı görüşte olmak
agree with someone
v.
90
Phrasals
biriyle/bir şeyle aynı fikirde olmak
align oneself with someone or something
v.
91
Phrasals
biriyle aynı fikirde olmak
agree with someone
v.
92
Phrasals
biriyle aynı görüşte olmak
agree with someone
v.
93
Phrasals
biriyle/bir şeyle aynı fikirde olmak
align oneself with someone or something
v.
94
Phrasals
aynı düzeyde olmak
measure up (to)
v.
95
Phrasals
ile aynı olmak
check with
v.
96
Phrasals
(bir şeyle) aynı olmak
check with (something)
v.
97
Phrasals
(bir şeyle) aynı olmak
coincide with (something)
v.
98
Phrasals
(biriyle) biri/bir şey hakkında aynı fikirde olmak
concur on someone or something (with someone)
v.
99
Phrasals
(biriyle) biri/bir şey hakkında aynı fikirde olmak
concur (on someone or something) with someone
v.
100
Phrasals
hakkında aynı fikirde olmak
concur on
v.
101
Phrasals
(bir şeyle) aynı olmak
correspond to (something)
v.
102
Phrasals
(bir şeyle) aynı olmak
correspond with (something)
v.
103
Phrasals
aynı zamanda bir şey daha olmak
double as
v.
104
Phrasals
aynı zamanda bir şey de olmak
double as
v.
105
Phrasals
bir şeyde biriyle/bir şeyle aynı seviyede olmak
equal someone or something in something
v.
106
Phrasals
bir şeyde biriyle/bir şeyle aynı olmak
equal someone or something in something
v.
107
Phrasals
aynı fikirde olmak
go into [obsolete]
v.
108
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) aynı fikirde/görüşte olmak
get down with (someone or something)
v.
109
Phrasals
'-de aynı seviyede olmak
match in
v.
110
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) aynı seviyede/düzeyde olmak
measure up (to someone or something)
v.
111
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) aynı düzeyde olmak
rank with (someone or something)
v.
112
Phrasals
aynı fikirde olmak
come to [dialect]
v.
Phrases
113
Phrases
aynı (biri) gibi olmak
is (someone) all over
expr.
Colloquial
114
Colloquial
biriyle aynı görüşte/fikirde olmak
be with (one)
v.
115
Colloquial
biriyle aynı görüşte/fikirde olmak
be with somebody
v.
116
Colloquial
(biriyle) aynı fikirde olmak
be down
v.
117
Colloquial
(biriyle) aynı fikirde olmak
be down with
v.
118
Colloquial
(biri) için hepsi bir/aynı olmak
be all the same to (one)
v.
119
Colloquial
biri için hepsi bir/aynı olmak
be all the same to somebody
v.
120
Colloquial
(biri için/birine) hepsi aynı olmak
be just the same (to someone)
v.
121
Colloquial
neredeyse aynı olmak
be much of a muchness
v.
122
Colloquial
nerdeyse birbirinin aynı olmak
be much of a muchness
v.
123
Colloquial
hemen hemen aynı olmak
be much of a muchness
v.
124
Colloquial
tamamen aynı fikirde olmak/hemfikir olmak
couldn't agree more
v.
125
Colloquial
tamamen aynı görüşte olmak
couldn't agree more
v.
126
Colloquial
aynı yoldan/yollardan geçmiş olmak
have been there
v.
127
Colloquial
aynı şeyi deneyimlemiş/yaşamış olmak
have been there
v.
128
Colloquial
aynı şeyi daha önce yaşamış olmak
have been there
v.
129
Colloquial
aynı yoldan/yollardan geçmiş olmak
have been there before
v.
130
Colloquial
aynı şeyi deneyimlemiş/yaşamış olmak
have been there before
v.
131
Colloquial
aynı şeyi daha önce yaşamış olmak
have been there before
v.
132
Colloquial
aynı yoldan/yollardan geçmiş olmak
have been here before
v.
133
Colloquial
aynı şeyi deneyimlemiş/yaşamış olmak
have been here before
v.
134
Colloquial
aynı şeyi daha önce yaşamış olmak
have been here before
v.
135
Colloquial
(biriyle/bir şeyle) tamamen aynı fikirde (olmak)
(be) at one (with somebody/something)
expr.
Idioms
136
Idioms
aynı fikirde olmak
sing off the same songbook
v.
137
Idioms
biriyle aynı görüşte olmak
sing placebo
v.
138
Idioms
aynı fikirde olmak
read from the same hymn book
v.
139
Idioms
aynı kafada olmak
read from the same hymn book
v.
140
Idioms
aynı frekansta olmak
read from the same hymn book
v.
141
Idioms
aynı fikirde olmak
sing from the same songbook
v.
142
Idioms
aynı kafada olmak
sing from the same songbook
v.
143
Idioms
aynı frekansta olmak
sing from the same songbook
v.
144
Idioms
aynı fikirde olmak
sing off the same hymnbook
v.
145
Idioms
aynı kafada olmak
sing off the same hymnbook
v.
146
Idioms
aynı frekansta olmak
sing off the same hymnbook
v.
147
Idioms
aynı (birisi) olmak
be the (very) image of (someone)
v.
148
Idioms
aynı gemide olmak (aynı şartlarda olmak)
be in the same boat
v.
149
Idioms
aynı anda bir sürü planı olmak
have many irons in the fire
v.
150
Idioms
aynı barın müdavimi olmak
prop up the bar
v.
151
Idioms
aynı düşüncede olmak
be of the same mind
v.
152
Idioms
aynı düşüncede olmak
fall into line with
v.
153
Idioms
aynı fikirde olmak
read from the same page
v.
154
Idioms
aynı fikirde olmak
be of a single mind about something
v.
155
Idioms
aynı fikirde olmak
speak with one voice
v.
156
Idioms
aynı fikirde olmak
hold by
v.
157
Idioms
aynı fikirde olmak
get on board
v.
158
Idioms
aynı fikirde olmak
sing from the same hymnbook
v.
159
Idioms
aynı fikirde olmak
be of one mind about something
v.
160
Idioms
aynı fikirde olmak
speak with a single voice
v.
161
Idioms
aynı hamurdan yoğrulmuş olmak
be cast in the same mould
v.
162
Idioms
aynı hamurdan yoğrulmuş olmak
be cut from the same cloth
v.
163
Idioms
aynı hamurdan yoğrulmuş olmak
be made from the same mold
v.
164
Idioms
aynı hamurdan yoğrulmuş olmak
be cast in the same mold
v.
165
Idioms
aynı hamurla yoğrulmuş olmak
be cast in the same mold
v.
166
Idioms
aynı hamurla yoğrulmuş olmak
be cast in the same mould
v.
167
Idioms
aynı isteklere veya ihtiyaçlara sahip olmak
be bitten by the same bug
v.
168
Idioms
aynı kafada olmak
be on the same wavelength
v.
169
Idioms
aynı kafada olmak
be of one mind
v.
170
Idioms
aynı kafada olmak
be of the same mind
v.
171
Idioms
aynı kafada olmak
be of like mind
v.
172
Idioms
aynı kanaatte olmak
see eye to eye
v.
173
Idioms
aynı kulvarda olmak
be in the same league
v.
174
Idioms
aynı özellikte olmak
be in the same ballpark
v.
175
Idioms
aynı şartlarda olmak
be in the same boat
v.
176
Idioms
aynı şartlarla karşı karşıya olmak
be in the same boat
v.
177
Idioms
aynı şey olmak
add up to the same thing
v.
178
Idioms
aynı şey olmak
amount to the same thing
v.
179
Idioms
aynı şey olmak
come to the same thing
v.
180
Idioms
aynı yolun yolcusu olmak
be tarred with the same brush
v.
181
Idioms
birisiyle aynı durumda olmak
be in the same boat as someone
v.
182
Idioms
hemfikir/aynı kanıda/aynı görüşte olmak
be of like mind
v.
183
Idioms
hemfikir/aynı kanıda/aynı görüşte olmak
be of one mind
v.
184
Idioms
hemfikir/aynı kanıda/aynı görüşte olmak
be of the same mind
v.
185
Idioms
taban tabana aynı olmak
be cast in the same mold
v.
186
Idioms
tam tersi olmak (aynı okulda öğrenciyken öğretmen olmak gibi)
have the shoe on the other foot
v.
187
Idioms
taban tabana aynı olmak
be cast in the same mould
v.
188
Idioms
(bir şeyle) aynı oranda olmak
keep in step
v.
189
Idioms
aynı zamanda farklı bir pozisyonu/rolü daha olmak
wear a different hat
v.
190
Idioms
aynı zamanda başka bir pozisyonu/rolü daha olmak
wear another hat
v.
191
Idioms
aynı anda birden fazla rolde/görevde olmak
wear another hat
v.
192
Idioms
aynı anda başka bir rolü/görevi daha olmak
wear another hat
v.
193
Idioms
(biriyle veya bir şeyle) aynı derecede olmak
be (right) up there with (someone or something)
v.
194
Idioms
(biriyle) aynı fikirde/çizgide olmak
be in line
v.
195
Idioms
(biriyle) aynı yaşta olmak
be one age with (someone) [dated] [ireland]
v.
196
Idioms
(biriyle) aşağı yukarı aynı yaşta olmak
be one age with (someone) [dated] [ireland]
v.
197
Idioms
aynı şeyin göstergesi olmak
tell the same tale (of something)
v.
198
Idioms
aynı (bir şey) hikayesinin göstergesi olmak
tell the same tale (of something)
v.
199
Idioms
aynı şeyin göstergesi olmak
tell the same story (of something)
v.
200
Idioms
aynı (bir şey) hikayesinin göstergesi olmak
tell the same story (of something)
v.
201
Idioms
aynı soydan olmak/gelmek
be flesh and blood
v.
202
Idioms
biriyle aynı durumda olmak
be in (someone's) shoes
v.
203
Idioms
sadece güzel veya yakışıklı değil aynı zamanda akıllı da/yetenekli de/başarılı da olmak
be not just another pretty face
v.
204
Idioms
aynı şey olmak
come to the same thing
v.
205
Idioms
aynı şey olmak
amount to the same thing
v.
206
Idioms
aynı şey olmak
come to the same thing
v.
207
Idioms
aynı şey olmak
amount to the same thing
v.
208
Idioms
hepsi aynı olmak
be (all) of a piece
v.
209
Idioms
(bir şeyle) aynı çizgide olmak
be along the lines of (something)
v.
210
Idioms
(bir şeyle) aynı tarzda olmak
be along the lines of (something)
v.
211
Idioms
aynı, benzer kalıptan çıkmış gibi olmak
be cast in a (some kind of) mold
v.
212
Idioms
aynı, benzer hamurla/hamurdan yoğrulmuş olmak
be cast in a (some kind of) mold
v.
213
Idioms
taban tabana benzemek, aynı olmak
be cast in a (some kind of) mold
v.
214
Idioms
aynı, benzer hamurla/hamurdan yoğrulmuş olmak
be cast in a ... mould
v.
215
Idioms
taban tabana benzemek, aynı olmak
be cast in a ... mould
v.
216
Idioms
biriyle aynı durumda olmak
be in another person's shoes
v.
217
Idioms
(biriyle/bir şeyle) aynı çizgide olmak
be in line with (someone or something)
v.
218
Idioms
(biriyle/bir şeyle) aynı ritimde olmak
be in sync (with someone or something)
v.
219
Idioms
(biriyle) aynı görüşte olmak
be in sync (with someone)
v.
220
Idioms
aşağı yukarı aynı olmak
be in the same ballpark [us]
v.
221
Idioms
aşağı yukarı aynı olmak
be in the right ballpark [us]
v.
222
Idioms
(biriyle/bir şeyle) aynı ritimde olmak
be in time (with someone or something)
v.
223
Idioms
aynı anda iki yerde birden olmak
be in two places at once
v.
224
Idioms
sadece güzel/yakışıklı olmamak (aynı zamanda akıllı, yetenekli olmak)
be not just a pretty face
v.
225
Idioms
(biri/bir şey konusunda) aynı kafada olmak
be of one/the same mind (about/on somebody/something)
v.
226
Idioms
(biri/bir şey hakkında) aynı düşüncede olmak
be of one/the same mind (about/on somebody/something)
v.
227
Idioms
(biri/bir şey hakkında) aynı görüşte olmak
be of one/the same mind (about/on somebody/something)
v.
228
Idioms
aynı kafada olmak
be of one/the same mind
v.
229
Idioms
aynı düşüncede olmak
be of one/the same mind
v.
230
Idioms
aynı görüşte olmak
be of one/the same mind
v.
231
Idioms
biriyle/bir şeyle aynı düzeyde olmak
be on a par with somebody/something
v.
232
Idioms
biriyle/bir şeyle aynı kulvarda olmak
be on a par with somebody/something
v.
233
Idioms
aynı duygu ve düşüncelere sahip olmak
be on the same wavelength
v.
234
Idioms
aynı frekansta olmak
be on the same wavelength
v.
235
Idioms
aynı kafada olmak
be on the same wavelength
v.
236
Idioms
(biriyle/bir şeyle) aynı fikirde olmak
be in tune (with somebody/something)
v.
237
Idioms
aynı (birisi) olmak
be the dead spit of (someone) [uk]
v.
238
Idioms
aynı birisi/bir şey olmak
be the image of somebody/something
v.
239
Idioms
aynı birisi/bir şey olmak
be the living image of somebody/something
v.
240
Idioms
aynı birisi/bir şey olmak
be the spitting image of somebody/something
v.
241
Idioms
aynı birisi/bir şey olmak
be the very image of somebody/something
v.
242
Idioms
aynı (birisi) olmak
be the spit of (one)
v.
243
Idioms
aynı (birisi) olmak
be the spitten image of (one) [old-fashioned]
v.
244
Idioms
aynı (birisi) olmak
be the spitting image of (one)
v.
245
Idioms
(biriyle/bir şeyle) aynı amaçlara, beğenilere, görüşlere sahip olmak
get in sync (with someone or something)
v.
246
Idioms
(biriyle/bir şeyle) aynı/benzer bakış açısına/fikirlere sahip olmak
get in sync (with someone or something)
v.
247
Idioms
diğerleriyle aynı seviyede olmak
hold your own
v.
248
Idioms
tıpatıp aynı olmak
look for all the world like
v.
249
Idioms
bire bir benzemek/aynı olmak
look for all the world like
v.
250
Idioms
(birine/bir şeye) bire bir benzemek/aynı olmak
look for all the world like (someone or something)
v.
251
Idioms
(bir konuda) aynı kanaatte olmak
see eye to eye about (something)
v.
252
Idioms
(bir konuda) aynı kanaatte olmak
see eye to eye on (something)
v.
253
Idioms
(biriyle) aynı kanaatte olmak
see eye to eye with (someone)
v.
254
Idioms
(biriyle) aynı düşüncede olmak
see eye to eye with (someone)
v.
255
Idioms
(biriyle) aynı dertten muzdarip olmak
share (one's) pain
v.
256
Idioms
(biriyle) aynı dertten muzdarip olmak
share (one's) sorrow
v.
257
Idioms
aynı fikirde olmak
sing from the same hymn book
v.
258
Idioms
aynı fikirde olmak
sing off the same hymn sheet [uk]
v.
259
Idioms
aynı fikirde olmak
sing off the same song sheet [uk]
v.
Law
260
Law
(bir kimsenin) halefi olmak için aynı soydan gelen en değerli kişi
worthiest of blood
n.
261
Law
(iskoç hukukunda) aynı meseleyi inceleyen, biri ceza davası ve diğeri hukuk davası olmak üzere iki davanın ortaya çıkması
concourse
n.
Marine
262
Marine
başta ve kıçta çektiği su aynı olmak
be on an even keel
v.
Medical
263
Medical
aynı özelliklere sahip olmak
interosculate
v.
Zoology
264
Zoology
(flamingo vb. hayvanlar için) yaşamları boyunca aynı eşle birlikte olmak
mate for life
v.
Religious
265
Religious
(isa'nın bedeni ve kanı ile komünyondaki ekmek ve şarabın özü) aynı anda var olmak
consubstantiate
v.
266
Religious
aynı anda birden fazla arpalığa sahip olmak
pluralize
v.
267
Religious
aynı anda birden fazla arpalığa sahip olmak
pluralise
v.
Archaic
268
Archaic
aynı görüşte olmak
take with
v.
269
Archaic
aynı fikirde olmak
fay
v.
270
Archaic
aynı fikirde olmak
sort
v.
Slang
271
Slang
aynı durumda olmak
in the same boat
v.
272
Slang
aynı frekansta olmak
get on like a house on fire
v.
273
Slang
aynı frekansta olmak
get on real well with someone
v.
274
Slang
aynı frekansta olmak
be extremely happy in someone's company
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of aynı olmak
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy