Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
bead
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Significados de
"bead"
en diccionario turco inglés : 60 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
Common Usage
1
Common Usage
bead
n.
boncuk
General
2
General
bead
n.
arpacık (silahta)
3
General
bead
n.
tespih
4
General
bead
n.
tane
5
General
bead
n.
tespih tanesi
6
General
bead
n.
kolye
7
General
bead
n.
arpacık
8
General
bead
n.
damla
9
General
bead
n.
hava kabarcığı
10
General
bead
n.
çıta
11
General
bead
n.
çubuk
12
General
bead
n.
küre biçiminde cisimcik
13
General
bead
n.
tüfek arpacığı
14
General
bead
n.
ergitilip arıtılmış maden
15
General
bead
n.
nem damlası
16
General
bead
n.
amaç
17
General
bead
n.
(bir şey hakkında bilinen) kesin bilgi
18
General
bead
n.
idrak
19
General
bead
n.
durumu kavrama
20
General
bead
n.
sıvı damla
21
General
bead
v.
boncuk dizmek
22
General
bead
v.
boncukla süslemek
23
General
bead
v.
boncuk boncuk olmak
24
General
bead
v.
bir şeyin üstünde boncukların oluşmasına neden olmak
25
General
bead
v.
nişan almak
Technical
26
Technical
bead
n.
damak
27
Technical
bead
n.
kürecik
28
Technical
bead
n.
ufak yuvarlak cisim
29
Technical
bead
n.
metal çözümlemedeki küpelasyon işleminden elde edilen bir değerli metal küresi
30
Technical
bead
n.
madeni para, jeton, madalya ve plakaların üzerindeki kabartılar
31
Technical
bead
n.
fıçı başlığının dış kenarı
32
Technical
bead
n.
ipe dizme veya iplikten geçirmek için kullanılan delikli küçük bir cam, plastik veya ahşap parçası
33
Technical
bead
n.
yöntem bilgisi
34
Technical
bead
n.
yapabilme bilgisi
35
Technical
bead
n.
teknik bilgi
36
Technical
bead
n.
geniş ve yuvarlak kenar çıkıntısı
37
Technical
bead
n.
kavanoz veya şişe kapağını kaldırmaya yardımcı çıkıntı
38
Technical
bead
n.
kavanoz yüzeyindeki silindirik oluk
39
Technical
bead
n.
kutu yüzeyinde silindirik yükselti
40
Technical
bead
n.
kapı veya pencere kenarına şerit şeklinde döşenen malzeme
41
Technical
bead
n.
kesintisiz çizgi halinde uygulanan sünebilir malzeme
42
Technical
bead
v.
boncuk şekli vermek
Computer
43
Computer
bead
n.
küçük bir alt program
Electric
44
Electric
bead
n.
koaksiyel kabloda iletkeni içeren ve destekleyen cam, seramik veya plastik yalıtkan
Architecture
45
Architecture
bead
n.
bombeli küçük kalıp
Automotive
46
Automotive
bead
n.
kaynak dikişi
47
Automotive
bead
n.
lastiklerde jantla kavranan kısmin içerisindeki çelik tel
48
Automotive
bead
n.
topuk
49
Automotive
bead
n.
topuk
50
Automotive
bead
n.
topuk
51
Automotive
bead
n.
tane
52
Automotive
bead
n.
(pnömatik lastikte) çıkıntı yapan jant veya kenar
53
Automotive
bead
n.
lastik tekerleğin güçlendirilmiş bölümü
Aeronautic
54
Aeronautic
bead
n.
kordon kaynak
55
Aeronautic
bead
n.
lastik kardunu
Chemistry
56
Chemistry
bead
n.
boncuk testinde kullanılan erimiş boraks veya akı küresi
Archaeology
57
Archaeology
bead
n.
pervaz
Military
58
Military
bead
n.
arpacık
Hunting
59
Hunting
bead
n.
küre şekilli arpacık
60
Hunting
bead
n.
silahta arpacık
Significados de
"bead"
con otros términos en diccionario inglés turco: 185 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
blue bead
n.
mavi boncuk
2
General
glass bead
n.
boncuk
3
General
blue bead worn against the evil eye
n.
nazar boncuğu
4
General
bead seat
n.
tırnak yuvası
5
General
bead molding
n.
tespih silme
6
General
add-a-bead
n.
ekli boncuk
7
General
rosary bead
n.
tespih tanesi/taşı
8
General
quirk bead
n.
dar oyuntulu köşebent
9
General
bead and quirk
n.
dar oyuntulu köşebent
10
General
draw a bead on
v.
nişan almak
Phrasals
11
Phrasals
bead up
v.
boncuk gibi dizilmek
12
Phrasals
bead up
v.
boncuk boncuk dizilmek
13
Phrasals
bead up
v.
boncuk taneleri halinde dizilmek
14
Phrasals
bead up
v.
boncuk boncuk terlemek
15
Phrasals
bead up
v.
boncuklaşmak
16
Phrasals
bead up
v.
boncuklanmak
Idioms
17
Idioms
take a bead on someone
v.
birisine silah doğrultmak
18
Idioms
get a bead on someone
v.
birisine nişan almak
19
Idioms
draw a bead on someone
v.
birisine silah doğrultmak
20
Idioms
take a bead on someone
v.
birisine nişan almak
21
Idioms
draw a bead on someone
v.
birisine nişan almak
22
Idioms
draw a bead on
v.
dikkatle nişan almak
23
Idioms
draw a bead on
v.
göz koymak
24
Idioms
draw a bead on
v.
tüm ilgisini birine yöneltmek
25
Idioms
draw a bead on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) nişan almak
26
Idioms
draw a bead on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) namlu/silah doğrultmak
27
Idioms
draw a bead on (someone or something)
v.
tüm dikkatini (birine/bir şeye) vermek
28
Idioms
draw a bead on (someone or something)
v.
birine/bir şeye odaklanmak
29
Idioms
draw a bead on (someone or something)
v.
birini/bir şeyi hedef almak
30
Idioms
draw a bead on (someone or something)
v.
birini/bir şeyi idrak etmek/anlamak
31
Idioms
draw a bead on (someone or something)
v.
birini/bir şeyi takdir etmek
32
Idioms
get a bead on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) nişan almak
33
Idioms
get a bead on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) namlu/silah doğrultmak
34
Idioms
get a bead on (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) hedef almak
35
Idioms
get a bead on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) dikkat çekmek
36
Idioms
get a bead on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) odaklanmak
37
Idioms
get a bead on (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) iyice anlamak
38
Idioms
get a bead on (someone or something)
v.
iyice farkına varmak
39
Idioms
get a bead on (someone or something)
v.
anlamak
40
Idioms
take a bead on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) nişan almak
41
Idioms
take a bead on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) silah doğrultmak
42
Idioms
take a bead on (someone or something)
v.
dikkatini (birine/bir şeye) yöneltmek
43
Idioms
take a bead on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) odaklanmak
44
Idioms
take a bead on (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) hedef almak
45
Idioms
take a bead on (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) farkına varmak
46
Idioms
take a bead on (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) anlamak
47
Idioms
take a bead on (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) takdir etmek
48
Idioms
get a bead on
v.
dikkatle hedef almak
49
Idioms
draw a bead on someone/something
v.
birine/bir şeye nişan almak
50
Idioms
draw a bead on someone/something
v.
birine/bir şeye silah doğrultmak
51
Idioms
draw a bead on someone/something
v.
birini/bir şeyi hedef almak
52
Idioms
draw a bead on someone/something
v.
birine/bir şeye namlu doğrultmak
53
Idioms
draw a bead on someone/something
v.
birine/bir şeye silah çekmek
54
Idioms
take a bead on someone/something [us]
v.
birine/bir şeye nişan almak
55
Idioms
take a bead on someone/something [us]
v.
birine/bir şeye silah doğrultmak
56
Idioms
take a bead on someone/something [us]
v.
birini/bir şeyi hedef almak
57
Idioms
take a bead on someone/something [us]
v.
birine/bir şeye namlu doğrultmak
58
Idioms
take a bead on someone/something [us]
v.
birine/bir şeye silah çekmek
59
Idioms
draw a bead on
v.
azimli bir planı olan
60
Idioms
draw a bead on
v.
büyük amacı olan
Technical
61
Technical
bead test
n.
boncuk testi
62
Technical
dispersion using a bead mill
n.
boncuk bilyalı öğütücü kullanılarak dispersiyon
63
Technical
bead weld
n.
boncuk kaynağı
64
Technical
draw bead
n.
çekme boncuğu
65
Technical
glass bead
n.
cam boncuk
66
Technical
bead down
n.
cam elyafı kopması
67
Technical
tire bead seat
n.
damağın janta oturma yüzeyi
68
Technical
stop bead
n.
durdurma biti
69
Technical
weave bead
n.
dikiş boncuğu
70
Technical
premix glass bead
n.
hazır karışım cam kürecik
71
Technical
parting bead
n.
kılavuz çıtası
72
Technical
weld bead
n.
kaynak dikişi
73
Technical
weave bead
n.
kaynak boncuğu
74
Technical
corner bead
n.
köşe silmesi
75
Technical
angle bead
n.
köşe çubuğu
76
Technical
bad bead
n.
kordonlu kesme
77
Technical
bead blasting
n.
kum raspası
78
Technical
bead-blasting
n.
kum püskürtme
79
Technical
protecting corner bead
n.
koruyucu köşe profil
80
Technical
bead blasting
n.
kum püskürtme
81
Technical
bead blasting
n.
kum raspalama
82
Technical
bead weld
n.
kordon kaynağı
83
Technical
crush bead
n.
model girintisi
84
Technical
tyre bead wire
n.
oto lastiği damak teli
85
Technical
fused cast bead method
n.
pişirilmiş dökme boncuk yöntemi
86
Technical
mother-of-pearl bead
n.
sedef kaplama boncuk
87
Technical
bead plane
n.
silme rendesi
88
Technical
bead seat
n.
tırnak yuvası
89
Technical
bead and quirk
n.
süslediği yüzeyden dar bir olukla ayrılan boncuk
90
Technical
bead test
n.
bir mineralin metal bileşenlerini belirlemeye yönelik bir test
91
Technical
bead tool
n.
boncuklama için kullanılan kesici bir alet
92
Technical
bead proof
n.
alkollü likörlerin cam yüzeyinde oluşturduğu baloncuklarla ölçülen sertlik derecesi
93
Technical
bead and butt
n.
aralarında silindirik oluk bulunan iki çerçeveyi içeren bağlantı
Textile
94
Textile
bugle bead
n.
tüp şeklinde giysi boncuğu
Architecture
95
Architecture
bead and reel
n.
boncuk ve makara şeklindeki motiflerden oluşan bombeli silme
Construction
96
Construction
glazing bead
n.
cam çıtası
97
Construction
staff bead
n.
iç pencere çıtası
98
Construction
angle bead
n.
köşe metali
99
Construction
corner bead
n.
köşe koruyucu
100
Construction
plaster bead
n.
köşelik
101
Construction
corner bead
n.
köşe metali
102
Construction
angle bead
n.
köşe çubuğu
103
Construction
angle bead
n.
köşe çıtası
104
Construction
edge bead
n.
köşe çıtası
105
Construction
corner bead
n.
köşe silmesi
106
Construction
corner bead
n.
köşe çıtası
107
Construction
angle bead
n.
köşelik
108
Construction
corner bead
n.
köşelik
109
Construction
hip-bead
n.
mahyalık
110
Construction
plaster bead
n.
sıva köşe koruyucusu
Automotive
111
Automotive
glass bead
n.
cam küre
112
Automotive
dual bead tire
n.
çift topuklu lastik
113
Automotive
dual bead tires
n.
çift damak telli lastik
114
Automotive
bead core
n.
çelik tel
115
Automotive
bead seat band
n.
çember
116
Automotive
bead heel
n.
damak topuğu
117
Automotive
bead zone
n.
damak bölgesi
118
Automotive
bead toe
n.
damak burnu
119
Automotive
bead seat contour
n.
damak oturma yeri şekli
120
Automotive
bead bundle
n.
damak teli paketi
121
Automotive
bead seat
n.
damak oturma yeri
122
Automotive
bead wire
n.
damak teli
123
Automotive
bead seat
n.
damak
124
Automotive
bead heel
n.
dış topuk
125
Automotive
tapered bead seat rim
n.
eğimli damaklı jant
126
Automotive
safety bead seat
n.
güvenlik damağı
127
Automotive
weld bead
n.
kaynak dikişi
128
Automotive
bead blasting
n.
kumlama
129
Automotive
tyre bead
n.
lastik kordonu
130
Automotive
tyre bead
n.
lastik ökçesi
131
Automotive
tire bead
n.
lastik damağı
132
Automotive
tire bead
n.
lastiğin janta oturma yüzeyi
133
Automotive
tyre bead wire
n.
oto lastiği topuk teli
134
Automotive
bead breaker
n.
topuk düşürücü
135
Automotive
bead breaker
n.
topuk düşürme aparatı
136
Automotive
bead wire
n.
topuk teli
137
Automotive
bead wire
n.
topuk teli
138
Automotive
single bead
n.
tek damak telli
139
Automotive
single bead
n.
tek topuk telli lastik
140
Automotive
bead separation
n.
topuk ayrılması
141
Automotive
bead filler
n.
topuk dolgusu
142
Automotive
bead expander
n.
topuk genişletme aleti
143
Automotive
bead movement
n.
topuk hareketi
144
Automotive
bead lock
n.
topuk kilidi
145
Automotive
bead chafer
n.
topuk takviye bezi
146
Automotive
bead wires
n.
topuk teli demeti
147
Automotive
bead core
n.
topuk telleri
148
Automotive
bead toe
n.
topuk ucu
149
Automotive
adhesive bead
n.
yapıştırıcı damlası
Aeronautic
150
Aeronautic
tire bead seat
n.
damağın canta oturma yüzeyi
Medical
151
Medical
glass bead
n.
cam boncuk
Chemistry
152
Chemistry
borax bead
n.
boraks incisi
Biology
153
Biology
bead mold
n.
gövdeleri boncuk dizisine benzeyecek şekilde gevşek bir şekilde birleşmiş tekil hücrelerden oluşan bir mantar veya küf türü
Botanic
154
Botanic
black bead
n.
küçük dikenleri, beyaz veya sarı çiçekleri olan bir çalı
155
Botanic
black bead
n.
kavisli sivri tohum zarfları ve siyah parlak tohumları olan dik çalı türü
156
Botanic
bead-tree
n.
tespih ağacı
157
Botanic
jet bead (rhodotypos scandens)
n.
gülgiller familyasına ait beyaz çiçekleri ve parlak siyah meyveleri olan bir çalı
158
Botanic
blue-bead lily (clintonia borealis)
n.
sarı çiçekleri ve yuvarlak mavi meyveleri olan yaygın bir kuzey amerika bitkisi
159
Botanic
bead tree (adenanthera pavonina)
n.
süs olarak yetiştirilen bir batı hint adaları ağacı
160
Botanic
bead-ruby
n.
çan şeklinde küçük beyaz çiçekleri ve küçük kırmızı yemişleri olan bir ılıman bölge zambak bitkisi
161
Botanic
bead-ruby (maianthemum canadense)
n.
abd'nin kuzeyi ve kanada'da yetişen iki yapraklı küçük bir ot
162
Botanic
jumbie bead (ormosia coarctata)
n.
sirari
163
Botanic
jumby bead
n.
sirari
164
Botanic
bead tree
n.
tespih ağacı
165
Botanic
black bead
n.
batı hint adaları ve florida'ya özgü beyaz ila sarı çiçekli bir çalı
166
Botanic
white bead
n.
kuzey amerika'ya özgü zehirli meyveleri olan bir ot
167
Botanic
bead tree (ormosia monosperma)
n.
batı hint adaları ve venezüela'da yetişen herdem yeşil bir ağaç
168
Botanic
jumby bead
n.
ormosia monosperma bitkisinin tohumu
169
Botanic
bead fern (onoclea sensibilis)
n.
kuzey amerika ve doğu asya'ya özgü olup batı avrupa'da da yetişen bir eğrelti otu
170
Botanic
bead tree
n.
mısır akasyası
171
Botanic
bead tree
n.
hint leylağı
172
Botanic
bead tree
n.
çin leylağı
173
Botanic
prayer bead
n.
gözyaşı otu
Religious
174
Religious
bead-roll
n.
dua edilecek ölülerin adını gösteren liste
175
Religious
bead-roll
n.
isim listesi
176
Religious
bead-roll
n.
uzun çizgi
177
Religious
bead-roll
n.
katalog
178
Religious
bead-roll
n.
şecere
Military
179
Military
ring and bead sight
n.
dairesel gez-çubuk arpacıklı nişan tertibatı
180
Military
stringer bead
n.
stringer boncuğu
Hunting
181
Hunting
draw a bead on someone
v.
nişan almak
Reptiles
182
Reptiles
bead snake
n.
doğu mercan yılanı
183
Reptiles
bead snake
n.
amerika'ya özgü, parlak kırmızı, siyah, beyaz veya sarı şeritleri olan zehirli bir yılan
British Slang
184
British Slang
pure bead
adj.
pahalı
185
British Slang
pure bead
expr.
aşırı zengin
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bead
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy