|
Categoría |
Turco |
Inglés |
|
General |
|
1 |
General |
abd'de gizli bir yasadışı grup |
cosa nostra n.
|
|
2 |
General |
bir yönetim altında bulunan aynı türden bir grup ticari kuruluş |
syndicate n.
|
|
3 |
General |
bir grup grev gözcüsü |
picket n.
|
|
4 |
General |
bir grup danışman |
brain trust n.
|
|
5 |
General |
çatılmış bir grup (silah) |
stack n.
|
|
6 |
General |
güney sudan’da yaşayan etnik bir grup |
tacho n.
|
|
7 |
General |
bir grup içindeki birlik ruhu |
esprit de corps n.
|
|
8 |
General |
bir ihtilal veya darbe ertesinde iktidarı ele geçiren siyasi veya askeri grup |
junta n.
|
|
9 |
General |
fransa'nın kuzeybatı kıyıları açıklarında bir grup ingiliz adası |
channel islands n.
|
|
10 |
General |
bir grup nöbetçi asker |
picket n.
|
|
11 |
General |
tanzaya'da yaşayan etnik bir grup |
kwere n.
|
|
12 |
General |
ortak bir amaç veya çıkarla bağlanan bir grup insan |
affinity group n.
|
|
13 |
General |
geçici bir süre için işbirliği yapanlardan oluşan grup |
task force n.
|
|
14 |
General |
bir grup insanın oturduğu yer |
homeland n.
|
|
15 |
General |
bir grup damızlık at |
stud n.
|
|
16 |
General |
belirli bir amaçla bir araya gelen insanların veya milletlerin oluşturduğu grup |
league n.
|
|
|
17 |
General |
grup halinde sözde ciddi bir maksatla seyahat etme |
junketing n.
|
|
18 |
General |
java adasında yaşayan bir etnik grup |
sundanese n.
|
|
19 |
General |
kuzey afrika'da yaşayan etnik bir grup |
nubian n.
|
|
20 |
General |
kalabalık bir grup |
bevy n.
|
|
21 |
General |
bir grup insana sunma |
exposal n.
|
|
22 |
General |
bir grup insan |
passel n.
|
|
23 |
General |
bir grup insanın aynı sigarayı sırayla içmesi |
chainsmoke n.
|
|
24 |
General |
meksika'nın hermosillo bölgesinde bulunan etnik bir grup |
yaquis n.
|
|
25 |
General |
abhazlara bağlı bir alt etnik grup |
jigets n.
|
|
26 |
General |
abhazlara bağlı bir alt etnik grup |
sadz n.
|
|
27 |
General |
abhazlara bağlı bir alt etnik grup |
asadzwa n.
|
|
28 |
General |
filipinler'de bir etnik grup |
bicolano n.
|
|
29 |
General |
kuzey namibya'da bir etnik grup |
himba n.
|
|
30 |
General |
kuzey namibya'da yaşayan bir etnik grup |
himba n.
|
|
31 |
General |
güney amerika'da bir etnik grup |
fuegians n.
|
|
32 |
General |
burundi ve ruanda'da bulunan bir etnik grup |
hutu n.
|
|
33 |
General |
yunanistan'da yaşayan etnik bir grup |
arnavit n.
|
|
34 |
General |
rusya'da yaşayan bir etnik grup |
udmurtia n.
|
|
35 |
General |
tayland'da yaşayan bir etnik grup |
saisiat n.
|
|
36 |
General |
bir grup insan |
a score of people n.
|
|
|
37 |
General |
kalabalık bir grup insan topluluğu |
a bevy of people n.
|
|
38 |
General |
acaristanda yaşayan etnik bir grup |
ajar n.
|
|
39 |
General |
(bir konserdeki) ana grup |
headliner n.
|
|
40 |
General |
ortak bir çıkar veya hedef paylaşan küçük grup |
clique n.
|
|
41 |
General |
ortak bir çıkar veya hedef paylaşan küçük grup |
ingroup n.
|
|
42 |
General |
ortak bir çıkar veya hedef paylaşan küçük grup |
coterie n.
|
|
43 |
General |
ortak bir çıkar veya hedef paylaşan küçük grup |
camp n.
|
|
44 |
General |
ortak bir çıkar veya hedef paylaşan küçük grup |
pack n.
|
|
45 |
General |
ortak bir çıkar veya hedef paylaşan küçük grup |
inner circle n.
|
|
46 |
General |
hindistan'da yaşayan bir etnik grup |
rath n.
|
|
47 |
General |
bir grup kaynak veya stratejiden takip edilecek veya seçilecek bir tanesi |
arrow in the quiver n.
|
|
48 |
General |
ellerini ve parmaklarını masaya koymuş bir grup insanın bulunduğu masanın sözde ruhlar tarafından hareket ettirilmesi |
table-turning n.
|
|
49 |
General |
fransa pireneler' de yer alan bir azınlık grup |
cagot n.
|
|
50 |
General |
bu tür bir grup tarafından yapılan gürültü |
racquette n.
|
|
51 |
General |
kalvinizm doktrinine inanan bir grup vaftizci |
calvinistic baptist n.
|
|
52 |
General |
(bir grup talicinin/izcinin kullandığı) geçici konaklama yeri |
camp n.
|
|
53 |
General |
bir doktrin veya teoriyi destekleyen grup |
camp n.
|
|
54 |
General |
mahkumların tutulduğu bir grup hücre |
cellblock n.
|
|
55 |
General |
belli bir sınıf veya tür oluşturan grup (köpekler, kuşlar, vb.) |
regiment [obsolete] n.
|
|
56 |
General |
birbirine yakın olacak veya birbiri içine sığacak şekilde yerleştirilmiş bir grup nesne |
nest n.
|
|
57 |
General |
bir grup insanın oluşturduğu çevre |
network n.
|
|
58 |
General |
bir grup çadır |
tentage n.
|
|
59 |
General |
mücadele edilen (bir grup) rakip |
the competition n.
|
|
60 |
General |
ortak inanca veya ilgiye sahip bir grup insan |
the fold n.
|
|
61 |
General |
postanede dağıtılması için gönderilmek üzere bağlanmış bir grup posta |
tie-out n.
|
|
62 |
General |
kız izci birliğine yardım ve danışmanlık etmek üzere kurulmuş bir grup ebeveyn ve diğer ilgili yetişkinlerden oluşan komite |
troop committee n.
|
|
63 |
General |
herhangi bir grup |
any body n.
|
|
64 |
General |
bir etnik grup veya topluluğun geleneksel müziği |
ethnic music n.
|
|
65 |
General |
belirli bir grup mensubu kişilerin eşlerinin üye olduğu dernek |
auxiliary n.
|
|
66 |
General |
belirli bir grup mensubu kişilerin akrabalarının üye olduğu dernek |
auxiliary n.
|
|
67 |
General |
kabile ve sosyal sınıf gibi belirli bir grup içinde gerçekleşen evlilik |
endomy n.
|
|
68 |
General |
birbirini tamamlayan parçalardan oluşan bir birim veya grup |
ensemble n.
|
|
69 |
General |
guangşi zhuang özerk bölgesi'nde yaşayan bir etnik grup |
zhuang n.
|
|
70 |
General |
guangşi zhuang özerk bölgesi'nde yaşayan bir etnik grup |
chuang n.
|
|
71 |
General |
çin'de bir etnik grup |
zhuang n.
|
|
72 |
General |
flamayı takip eden bir grup adam veya ordu |
banner n.
|
|
73 |
General |
bir grup şövalye |
banner n.
|
|
74 |
General |
benzer türden bir grup eşya |
barrel n.
|
|
75 |
General |
benzer türden bir grup nesne |
barrel n.
|
|
76 |
General |
belirli bir grup tarafından bilinen sırlar |
esoterica n.
|
|
|
77 |
General |
bir ilkeyi savunan grup |
bastion n.
|
|
78 |
General |
bir kimse veya bir grup insanla akrabalığı bulunan kimse |
kinsperson n.
|
|
79 |
General |
yaşlı ve muhafazakar iktidara karşı kontrolü ele geçirmeye çalışan bir grup genç |
young turk n.
|
|
80 |
General |
komplo düzenleyen bir grup nüfuzlu kimse |
magic circle n.
|
|
81 |
General |
bir grup olarak görülen ortalama işletme ve haneler |
main street n.
|
|
82 |
General |
güneydoğu pennsylvania'da bir grup banliyö |
main-line n.
|
|
83 |
General |
birbirine yakın konumlanmış ve grup olarak kabul edilen bir dizi yer |
vicinage n.
|
|
84 |
General |
bir grup utanç verici insan arasındaki normal ve iyi huylu kimse |
white sheep n.
|
|
85 |
General |
keşif yapılmamış bir bölgedeki bir grup kasaba |
block (canada) n.
|
|
86 |
General |
sürüsüne otlak bulmak için dolaşan bir grup çoban |
boley n.
|
|
87 |
General |
sürüsüne otlak bulmak için dolaşan bir grup çoban |
booly n.
|
|
88 |
General |
bir grup garaj |
mews n.
|
|
89 |
General |
bir milyonluk grup |
million n.
|
|
90 |
General |
bir grup ögesi |
word n.
|
|
91 |
General |
ortak bağa sahip bir grup insan |
herd n.
|
|
92 |
General |
(insanları, hayvanları) grup halinde bir araya getirmek |
herd together n.
|
|
93 |
General |
min dillerini konuşan bir etnik grup |
min n.
|
|
94 |
General |
papua yeni gine'nin sandaun eyaletinde yaşayan bir etnik grup |
min n.
|
|
95 |
General |
kötü davranışlı bir grup genç |
bratpack n.
|
|
96 |
General |
eskiden londra belediye başkanına eşlik eden uzun kıyafetli bir grup erkekten biri |
budge bachelor n.
|
|
97 |
General |
rastgele bir araya getirilmiş bir grup şey |
hill n.
|
|
98 |
General |
insanların vücutlarını sallayarak hareket ettikleri dairesel bir grup dansı |
hokey cokey [uk] n.
|
|
99 |
General |
grup üyelerine samimi ve gayriresmi olarak tanışma fırsatı vermek için bir partide yapılan oyun, gösteri veya dans |
mixer n.
|
|
100 |
General |
rastgele bir grup şey |
mob n.
|
|
101 |
General |
pek ilişkili olmayan bir grup şey |
mob n.
|
|
102 |
General |
bir grup kalıp |
mold n.
|
|
103 |
General |
sosyete bireyin kendi sosyal çevresindeki şık veya modaya uygun bir grup insan |
monde n.
|
|
104 |
General |
bir araya gelip iş yönetimi meselelerini görüşen grup |
mote [obsolete] n.
|
|
105 |
General |
bir grup eşya |
rendezvous [obsolete] n.
|
|
106 |
General |
dağınık haldeki bir grup şey |
gaggle n.
|
|
107 |
General |
öğle yemeklerinde bir araya gelen grup |
luncheon club n.
|
|
108 |
General |
bir grup tarafından üretilip propagandası yapılan mitler bütünü |
mythoi n.
|
|
109 |
General |
erkek soyundan ortak atalara sahip bir grup insan |
gens n.
|
|
110 |
General |
bir grup kedi |
glaring [rare] n.
|
|
111 |
General |
glasgow sanat okulu çevresinde toplanmış ve 19. yüzyılın sonu ile 20. yüzyılın başında etkili olmuş bir grup tasarımcı |
glasgow school n.
|
|
112 |
General |
bir grup müzisyen |
music n.
|
|
113 |
General |
toplu konuşma için bir araya gelen grup |
choir n.
|
|
114 |
General |
toplu konuşma için bir araya gelen grup |
quire n.
|
|
115 |
General |
(amerika erkek izcileri'nde) iki veya daha fazla yavru kurt grubunu kapsayıp tek bir devriyeyi oluşturan alt grup |
den n.
|
|
116 |
General |
taşrada bir grup erkeğe yemek pişiren aşçı |
greasy n.
|
|
117 |
General |
bir eylem hakkındaki görüş ve duyguları ısrarla ifade eden bir grup insan |
greek chorus n.
|
|
118 |
General |
mağlup bir kimseye sadık olan grup |
guard n.
|
|
119 |
General |
zamanı geçmiş bir ilkeye sıkı sıkıya bağlı grup |
guard n.
|
|
120 |
General |
kendini farklı bir grup ile özdeşleştirme |
identification n.
|
|
121 |
General |
grup içinden birinin bozuk paraların eşleştirilmesiyle seçildiği bir oyun |
odd man out n.
|
|
122 |
General |
grup içinden birinin bozuk paraların eşleştirilmesiyle elendiği bir oyun |
odd man out n.
|
|
123 |
General |
sekizli bir grup |
ogdoad n.
|
|
124 |
General |
köklü bir amaç veya ilke uğruna çalışan grup |
old guard n.
|
|
125 |
General |
demode bir amaç veya ilke uğruna çalışan grup |
old guard n.
|
|
126 |
General |
ayrıcalıklı bir azınlığın kontrol ettiği grup |
oligarchy n.
|
|
127 |
General |
bir grup insanın yaşadığı bölge |
community n.
|
|
128 |
General |
yazı tipini istenen hale getirerek basıma hazırlayan kişinin altında çalışan bir grup dizgici |
companionship [uk] n.
|
|
129 |
General |
kurum, grup gibi bir oluşumla ilişiğini kesme |
dismemberment n.
|
|
130 |
General |
belirli bir sektörde birbiriyle ilişkili unsurların yer aldığı grup |
basket n.
|
|
131 |
General |
bir grup kişinin sırayla ziyaret ettiği belirlenmiş güzergah |
circuit n.
|
|
132 |
General |
bir grup kedi |
cludder [obsolete] n.
|
|
133 |
General |
bir grup kedi |
clutter [obsolete] n.
|
|
134 |
General |
bir grup takipçi |
comitiva n.
|
|
135 |
General |
aynı yuvada yaşayan bir grup çayır köpeği |
coterie n.
|
|
136 |
General |
bir topluluk veya kuruluşun bünyesindeki diğerlerinden ayırt edilebilen grup |
contingent n.
|
|
137 |
General |
görevi gereği gezici çalışan bir grup insan |
itinerancy n.
|
|
138 |
General |
ortak inanç ve amaçlar etrafında birleşmiş bir grup kuruluş |
fold n.
|
|
139 |
General |
hükümdar veya devlet eliyle verilen itibara sahip bir grup insan |
order n.
|
|
140 |
General |
birlikte çalışan bir grup insan |
organisation n.
|
|
141 |
General |
içerisinden yeni bir grup çıkaran kuruluş |
parent n.
|
|
142 |
General |
bir grup yerleşim yerinden oluşan idari bölge |
pargana [india] n.
|
|
143 |
General |
bir grup yerleşim yerinden oluşan idari bölge |
pergunnah [india] n.
|
|
144 |
General |
birlikte tüneyen bir grup kümes hayvanı |
roost n.
|
|
145 |
General |
sendika temsilcisinin o gün çalışacak ekipten seçtiği bir grup tersane işçisi |
shapeup n.
|
|
146 |
General |
sendika temsilcisinin o gün çalışacak ekipten seçtiği bir grup tersane işçisi |
shape-up n.
|
|
147 |
General |
bir grup insan arasında doğal olarak oluşan dostluk ve iyi niyet |
freemasonry n.
|
|
148 |
General |
belirli bir amaç için ortak fonda para biriktiren bir grup insan |
slate club [uk] n.
|
|
149 |
General |
biyografileri büyük ölçüde izlenemeyen bir grup insanın ortak özelliklerinin araştırılması |
prosopography n.
|
|
150 |
General |
bir grup üyesi |
stablemate n.
|
|
151 |
General |
bir grup sporcunun temposunu ayarlamak |
set the pace for v.
|
|
152 |
General |
hazırlamak (bir durum/grup veya kullanım için) |
gear v.
|
|
153 |
General |
(okul çalışması/ders aktivitesi için) birisiyle ikili bir grup oluşturmak |
buddy up v.
|
|
154 |
General |
bir grup insandan bağış toplamak |
pass around the hat v.
|
|
155 |
General |
büyük bir grup halinde ileri götürmek |
herd v.
|
|
156 |
General |
büyük bir grup halinde ilerletmek |
herd v.
|
|
157 |
General |
(bir grup insanı) bir hedefe götürmek |
herd v.
|
|
158 |
General |
(bir grup insanı) bir hedefe yönlendirmek |
herd v.
|
|
159 |
General |
(bir grup av hayvanı) avcıyı rahatsız etmek |
mob v.
|
|
160 |
General |
kendini belirli bir grup ile bağdaştırmak |
self-identify v.
|
|
161 |
General |
özel görev teklifiyle bir kurum/grup için üye toplamak |
proselyte v.
|
|
162 |
General |
bir grup içinden kura ile seçilen |
draft adj.
|
|
163 |
General |
belirli bir grup tarafından anlaşılan veya onlara hitap eden |
esoterical adj.
|
|
164 |
General |
bir grup içinden kura ile seçilen |
draught adj.
|
|
165 |
General |
orta amerika'da eskiden yaşamış bir etnik grup |
zapotecan adj.
|
|
166 |
General |
belirli bir grup ile ilgili |
inside adj.
|
|
167 |
General |
bir grup ile ilgili |
squadronal adj.
|
|
168 |
General |
belirli bir grup tarafından anlaşılacak veya onlara hitap edecek şekilde |
esoterically adv.
|
|
169 |
General |
halkalı bileşiklerde orta konum veya ortada yer alan grup için kullanılan bir ön ek |
mes- pref.
|
|
170 |
General |
halkalı bileşiklerde orta konum veya ortada yer alan grup için kullanılan bir ön ek |
meso- pref.
|
|
171 |
General |
bir atom, radikal veya grup içeren anlamı veren ön ek |
mon- pref.
|
|
172 |
General |
bir atom, radikal veya grup içerme anlamı veren ön ek |
mono- pref.
|
|
173 |
General |
(belirli bir) doğal grup ile ilgili |
-id suf.
|
|
174 |
General |
(belirtilen sayıda) üyeden veya kişiden oluşan grup anlamını veren bir son ek |
-some suf.
|
|
Phrasals |
|
175 |
Phrasals |
belirli bir grup arasından seçmek |
pick out v.
|
|
176 |
Phrasals |
belli bir başlık/grup altına girmek |
belong under (something) v.
|
|
177 |
Phrasals |
belli bir başlık/grup altında gruplamak |
belong under (something) v.
|
|
178 |
Phrasals |
belli bir başlık/grup altına girmek |
belong under something v.
|
|
179 |
Phrasals |
belli bir başlık/grup altında gruplamak |
belong under something v.
|
|
180 |
Phrasals |
bir grup insan ya da şey arasından tercihte bulunmak |
choose among (people or things) v.
|
|
181 |
Phrasals |
bir grup insan ya da şey arasından tercihte bulunmak |
choose among someone or something v.
|
|
182 |
Phrasals |
biri ya da bir grup karşısında geri çekilmek |
concede something to someone or something v.
|
|
183 |
Phrasals |
biri ya da bir grup karşısında bir şeyi kabul etmek |
concede something to someone or something v.
|
|
184 |
Phrasals |
biri ya da bir grup karşısında bir şeyden vazgeçmek |
concede something to someone or something v.
|
|
185 |
Phrasals |
bir grup içinde birleşmek |
band together v.
|
|
186 |
Phrasals |
bir grup içinden seçmek |
pick out v.
|
|
187 |
Phrasals |
birini bir yerden (grup/organizasyon) kovmak |
kick somebody off something v.
|
|
188 |
Phrasals |
(bir gruptan/topluluktan/bir grup insan arasından) birini seçmek |
pick someone out of something v.
|
|
189 |
Phrasals |
(bir gruptan/topluluktan/bir grup insan arasından) birini seçmek |
pick someone out v.
|
|
190 |
Phrasals |
bir grup insanın bir şekilde dizilmesi |
form (up) into something v.
|
|
191 |
Phrasals |
bir grup insanın bir şekil oluşturması |
form (up) into something v.
|
|
192 |
Phrasals |
birini bir şeye/birine (iş, grup) vermek |
detail someone to someone or something v.
|
|
193 |
Phrasals |
birini bir şeye/birine (iş, grup) tahsis etmek |
detail someone to someone or something v.
|
|
194 |
Phrasals |
birini bir şeye/birine (iş, grup) seçmek |
detail someone to someone or something v.
|
|
195 |
Phrasals |
biri/bir grup ile toplantı, etkinlik, görüşme organize etmek |
line someone or something up with someone or something v.
|
|
196 |
Phrasals |
biri/bir grup ile toplantı, etkinlik, görüşme planlamak |
line someone or something up with someone or something v.
|
|
197 |
Phrasals |
biri/bir grup ile toplantı, etkinlik, görüşme tarihi belirlemek |
line someone or something up with someone or something v.
|
|
198 |
Phrasals |
biri/bir grup ile toplantı, etkinlik, görüşme ayarlamak |
line someone or something up with someone or something v.
|
|
199 |
Phrasals |
ile çalışacak bir şirket, grup, kişi bulmak |
place with v.
|
|
200 |
Phrasals |
yerleşeceği bir şirket, grup bulmak |
place with v.
|
|
201 |
Phrasals |
çalışacağı bir şirket, grup, kişi bulmak |
place with v.
|
|
202 |
Phrasals |
yanına yerleştirecek bir kişi, çift, grup bulmak |
place with v.
|
|
203 |
Phrasals |
ile ilgilenecek bir kişi, çift, grup bulmak |
place with v.
|
|
204 |
Phrasals |
'-e bakacak bir kişi, çift, grup bulmak |
place with v.
|
|
205 |
Phrasals |
ile çalışacak bir şirket, grup, kişi bulmak |
put with v.
|
|
206 |
Phrasals |
yerleşeceği bir şirket, grup bulmak |
put with v.
|
|
207 |
Phrasals |
çalışacağı bir şirket, grup, kişi bulmak |
put with v.
|
|
208 |
Phrasals |
grup/sürü halinde (bir şeye/yere) girmek |
troop into (something or some place) v.
|
|
209 |
Phrasals |
grup/sürü halinde (bir şeye/yere) girmek |
troop in (something or some place) v.
|
|
210 |
Phrasals |
grup/sürü halinde (bir şeye) girmek |
troop into (something) v.
|
|
211 |
Phrasals |
grup/sürü halinde (bir şeye) girmek |
troop in (something) v.
|
|
212 |
Phrasals |
birini/bir şeyi üstün bir grup içerisinde saymak |
reckon someone or something among something v.
|
|
213 |
Phrasals |
bir grup içerisinde yayılmak/dönmek |
swirl about v.
|
|
214 |
Phrasals |
bir grup içerisinde yayılmak/dönmek |
swirl around v.
|
|
215 |
Phrasals |
(belli bir başlık/grup) altına girmek |
belong under v.
|
|
216 |
Phrasals |
(belli bir başlık/grup) altında gruplamak |
belong under v.
|
|
217 |
Phrasals |
(belli bir başlık/grup) altında bulunmak |
belong under v.
|
|
218 |
Phrasals |
(biriyle) ikili bir grup oluşturmak |
buddy up (with someone) v.
|
|
219 |
Phrasals |
(bir grup tarafından üstlenilmiş göreve, etkinliğe) katkıda bulunmak/katkı sağlamak |
chip in on (something) v.
|
|
220 |
Phrasals |
(bir grup tarafından üstlenilmiş göreve, etkinliğe) katkıda bulunmak/katkı sağlamak |
chip in with (something) v.
|
|
221 |
Phrasals |
bir bilgiyi bir grup içerisinde dolaştırmak |
circulate something through something v.
|
|
222 |
Phrasals |
bir bilgiyi bir grup içerisinde dolaştırmak |
circulate through v.
|
|
223 |
Phrasals |
(birilerini/bir şeyleri birinin/bir şeyin) etrafında grup yapmak |
group (someone or something) around (someone or something) v.
|
|
224 |
Phrasals |
(birilerini/bir şeyleri) grup haline getirmek |
group (someone or something) together v.
|
|
225 |
Phrasals |
birilerini/bir şeyleri grup halinde bir araya getirmek |
herd someone or something together v.
|
|
226 |
Phrasals |
birilerini/bir şeyleri sürü/grup halinde toplamak |
herd someone or something together v.
|
|
227 |
Phrasals |
(birine/bir şeye bir topluluk/grup) içinde yer vermek |
include (someone or something) among (something) v.
|
|
228 |
Phrasals |
(bir gruptan/topluluktan/bir grup insan arasından) seçmek |
pick out of v.
|
|
229 |
Phrasals |
(bir şey, bir yer, bir grup içerisinde) dalga dalga yayılmak |
ripple through (something) v.
|
|
230 |
Phrasals |
(bir şey, bir yer, bir grup içerisinde) söylentilerle/mırıldanmalarla yayılmak |
ripple through (something) v.
|
|
231 |
Phrasals |
(bir şey, bir yer, bir grup içerisinde) küçük küçük/kulaktan kulağa yayılmak |
ripple through (something) v.
|
|
232 |
Phrasals |
(bir grup içerisinden) seçmek |
select from (something) v.
|
|
233 |
Phrasals |
(birileri/bir grup) arasından seçmek |
select from (something) v.
|
|
234 |
Phrasals |
(biriyle/bir şeyle) bir takım/grup yapmak |
team up (with one) v.
|
|
235 |
Phrasals |
(bir şey/bir yer) boyunca grup halinde/grupça/topluca yürümek |
troop across (something or some place) v.
|
|
236 |
Phrasals |
(bir şeyden/bir yerden) grup halinde/grupça/topluca yürüyerek geçmek |
troop across (something or some place) v.
|
|
237 |
Phrasals |
(biri/bir grup) için mahkemede tanıklık/şahitlik etmek |
witness for (someone or something) v.
|
|
238 |
Phrasals |
birini bir grup insan içerisinden/arasından seçmek |
pick someone or something from someone or something
|
|
239 |
Phrasals |
bir şeyi bir grup başka şey arasından seçmek |
pick someone or something from someone or something
|
|
Phrases |
|
240 |
Phrases |
bir grup (ağaç/bitki) |
a clump of expr.
|
|
241 |
Phrases |
gençlerden oluşan kızlı erkekli bir grup |
a group of young people of both sexes expr.
|
|
242 |
Phrases |
komite, dakikaları sayıp saatleri harcayan bir grup adam demektir |
a committee is a group of men who keep minutes and waste hours expr.
|
|
Proverb |
|
243 |
Proverb |
içten bölünen bir grup/kurum ayakta kalamaz |
a house divided against itself cannot stand
|
|
244 |
Proverb |
kendi içerisinde bölünen bir grup/kurum ayakta kalamaz |
a house divided against itself cannot stand
|
|
245 |
Proverb |
kendi içerisinde çatışma/çekişme yaşayan bir grup/kurum sonunda dağılır |
a house divided against itself cannot stand
|
|
Colloquial |
|
246 |
Colloquial |
bir grup erkek |
the boys n.
|
|
247 |
Colloquial |
bir grup iş arkadaşı |
the boys n.
|
|
248 |
Colloquial |
bir lideri, partiyi veya politikayı ölümüne destekleyen grup |
amen corner n.
|
|
249 |
Colloquial |
bir grup insanın telefonla sık sık plan değişikliği yaparak ayarladığı esnek buluşma |
approximeeting n.
|
|
250 |
Colloquial |
büyük/kocaman mutlu bir grup |
one big happy family n.
|
|
251 |
Colloquial |
erkek hakları ve erkeklik konusu çevresinde yoğunlaşan/bir araya gelen grup |
manosphere n.
|
|
252 |
Colloquial |
bir grup erkek |
boy n.
|
|
253 |
Colloquial |
işçi sınıfının iyileştirilmesi için devlet yardımı yapılması gerektiğini savunan bir grup alman siyasal iktisatçı |
socialism of the chair n.
|
|
254 |
Colloquial |
bir grup çalışanın çalışma koşullarını iyileştirmek için hayata geçirdiği düzensiz uygulamalar |
spanish customs n.
|
|
255 |
Colloquial |
bir grup çalışanın çalışma koşullarını iyileştirmek için hayata geçirdiği düzensiz uygulamalar |
spanish practices n.
|
|
256 |
Colloquial |
bugün hepimiz (zor durumda olan o bir grup insandan biriyiz) |
today, we are all (some group of people) expr.
|
|
257 |
Colloquial |
bugün hepimiz (zor durumda olan o bir grup insanla) özdeşiz |
today, we are all (some group of people) expr.
|
|
258 |
Colloquial |
bugün hepimiz (zor durumda olan o bir grup insanın) acısını/yaşadıklarını hissediyoruz |
today, we are all (some group of people) expr.
|
|
Idioms |
|
259 |
Idioms |
çok geniş siyasi görüşleri bünyesinde toplayan siyasi parti benzeri bir grup |
a big tent n.
|
|
260 |
Idioms |
bir grup/millet ya da kültür içinde en çok saygı ve takdir gören kuş |
king of birds n.
|
|
261 |
Idioms |
bir grup içindeki sadakat ruhu |
esprit de corps n.
|
|
262 |
Idioms |
bir topluluk veya grup içerisindeki lobi |
a ginger group n.
|
|
263 |
Idioms |
bir grup güzel kız (güzellik yarışması vb) |
bevy of beauties n.
|
|
264 |
Idioms |
bir grup veya organizasyon içerisinde gayri-resmi bir iletişim sistemi (kuşların haber uçurması) |
jungle telegraph n.
|
|
265 |
Idioms |
değişime direnen küçük bir grup |
pocket of resistance n.
|
|
266 |
Idioms |
bir grup insanın geçmiş bir olayı/bir şeyi yanlış hatırladığı durum (nelson mandela'nın 1980'de hapishanede öldüğü konusundaki yaygın yanlış anlaşılmaya gönderme yapılarak türetilmiş bir ifade) |
mandela effect n.
|
|
267 |
Idioms |
bir grup, organizasyon, kampanyadaki skandal davranışlar |
sleaze factor n.
|
|
268 |
Idioms |
bir haberi/bilgiyi alıp kendi yararına çeviren kitlesel grup hareketi |
spin machine n.
|
|
269 |
Idioms |
tek bir marifeti/becerisi olan kimse, grup, şey |
a one-trick pony [us] n.
|
|
270 |
Idioms |
tek bir alanda uzman/başarılı olan kimse, grup, şey |
a one-trick pony [us] n.
|
|
271 |
Idioms |
sadece tek bir işi becerebilen kimse, grup, şey |
a one-trick pony [us] n.
|
|
272 |
Idioms |
tek bir marifeti/becerisi olan kimse, grup, şey |
one-trick horse [us] n.
|
|
273 |
Idioms |
tek bir alanda uzman/başarılı olan kimse, grup, şey |
one-trick horse [us] n.
|
|
274 |
Idioms |
sadece tek bir işi becerebilen kimse, grup, şey |
one-trick horse [us] n.
|
|
275 |
Idioms |
bir grup tarafından benimsenmiş teoriler/düşünceler |
a school of thought n.
|
|
276 |
Idioms |
(kendine) uygun bir grup |
(one's) tribe n.
|
|
277 |
Idioms |
(kendi) kafasına göre bir grup |
(one's) tribe n.
|
|
278 |
Idioms |
(kendi) kafasına uygun bir grup |
(one's) tribe n.
|
|
279 |
Idioms |
bir grup kaynak veya stratejiden takip edilecek veya seçilecek bir tanesi |
an arrow in the quiver n.
|
|
280 |
Idioms |
bir grup kaynak veya stratejiden takip edilecek veya seçilecek bir tanesi |
an arrow in the quiver n.
|
|
281 |
Idioms |
küçük/dar bir grup içerisinde önem/nüfuz sahibi |
big fish in a small pond n.
|
|
282 |
Idioms |
çok büyük bir grup insan |
a cast of thousands [cliché] n.
|
|
283 |
Idioms |
bir araya gelen iki farklı görüşteki/karakterdeki/tarzdaki insan veya grup |
odd bedfellows n.
|
|
284 |
Idioms |
daha önce kabul edilmedikleri bir grup veya aktivitenin parçası olmak/kabul edilmek |
come in from the cold v.
|
|
285 |
Idioms |
(bir grup insan vb) arasından seçmek |
take one's pick of someone v.
|
|
286 |
Idioms |
bir parçası olduğu grup sebebiyle iftiraya uğramak |
damn by association v.
|
|
287 |
Idioms |
insanları/hayvanları kalabalık bir grup halinde bir araya toplamak/getirmek |
bring someone or something out in droves v.
|
|
288 |
Idioms |
bir grup içerisinde yer almaya/bulmaya çalışmak |
be knocking on the door v.
|
|
289 |
Idioms |
(biri/bir grup) tarafından ilgilenilmek |
be taken up with (someone or something) v.
|
|
290 |
Idioms |
(biri/bir grup) tarafından üstlenilmek |
be taken up with (someone or something) v.
|
|
291 |
Idioms |
(bir grup insanı) takımlara ayırmak |
choose sides v.
|
|
292 |
Idioms |
(bir grup insanı) takımlara ayırmak |
choose up v.
|
|
293 |
Idioms |
(bir grup insanı) takımlara ayırmak |
choose up sides v.
|
|
294 |
Idioms |
küçük bir grup içerisinde |
in a smoke-filled room expr.
|
|
295 |
Idioms |
birkaç kişi/küçük bir grup arasında bilinen |
on the hush expr.
|
|
296 |
Idioms |
birkaç kişi/küçük bir grup arasında bilinen |
on the hush-hush expr.
|
|
Trade/Economic |
|
297 |
Trade/Economic |
bir grup büyük amerikan şirketinin hisse senedi fiyatlarının günlük ortalaması |
the dow n.
|
|
298 |
Trade/Economic |
bir grup büyük amerikan şirketinin hisse senedi fiyatlarının günlük ortalaması |
the dow-jones industrial average n.
|
|
299 |
Trade/Economic |
bir grup zengin iş adamı |
tycoonery n.
|
|
300 |
Trade/Economic |
avrupa konseyi'nin bir önceki, şimdiki ve gelecek olan başkanlarının oluşturduğu üçlü grup |
troika n.
|
|
301 |
Trade/Economic |
bir grup yatırımcının aynı anda bir hisse senedine yasa dışı olarak oynamaları |
painting the tape n.
|
|
302 |
Trade/Economic |
bir grup halinde yapılan mal satın alımı |
basket purchase n.
|
|
303 |
Trade/Economic |
bir şirketin yönetimini elinde tutan grup |
managing group n.
|
|
304 |
Trade/Economic |
işçi-işveren anlaşmazlığında gerçeği araştırmak ve kamuoyuna açıklamalarda bulunmak için tarafsız kişilerden oluşturulan bir grup |
fact finding board n.
|
|
305 |
Trade/Economic |
insanları etkileme ve onların grup amaçları doğrultusunda daha arzulu ve heyecanlı bir biçimde çaba göstermelerini sağlama sanat veya süreci |
leadership n.
|
|
306 |
Trade/Economic |
ödenen ücretler hakkında çıkan anlaşmazlıkların bir arabulucu veya tarafsız bir grup aracılığıyla çözülmesi |
wage arbitration n.
|
|
307 |
Trade/Economic |
1960 başında ingiltere'nin öncülüğünde avrupa ekonomik topluluğu'na üye olmayan bir grup ülke arasında kurulmuş |
european free trade association n.
|
|
308 |
Trade/Economic |
belirli bir grup insan tarafından arz edilen ticaret veya satış imkanları |
market n.
|
|
309 |
Trade/Economic |
yıllık bütçelerin arasında önerilen bir grup ekonomik tedbir |
minibudget n.
|
|
310 |
Trade/Economic |
bir grup ipotek bir araya getirilip tahviller diğer kuruluşlara veya halka satıldığında oluşan menkul kıymet |
mortgage-backed security n.
|
|
311 |
Trade/Economic |
tek veremeyecekleri büyüklükteki bir krediyi vermek için bir araya gelmiş bir grup bankanın paylaştığı kredi |
loan participation n.
|
|
312 |
Trade/Economic |
(yeterince temsilcisi olmayan bir grup için) belirli bir maddi imkan oranını gerekli kılan program türü |
set-aside n.
|
|
313 |
Trade/Economic |
1980 ve 1990'larda baskın olan yatırım bankalarının oluşturduğu bir grup |
harm abrev.
|
|
Law |
|
314 |
Law |
calabasas kaliforniya'da oturan sekiz genç ve bir grup yetişkinden oluşan bir hırsız çetesi |
bling ring n.
|
|
315 |
Law |
calabasas kaliforniya'da oturan sekiz genç ve bir grup yetişkinden oluşan bir hırsız çetesi |
hollywood hills burglar bunch n.
|
|
316 |
Law |
calabasas kaliforniya'da oturan sekiz genç ve bir grup yetişkinden oluşan bir hırsız çetesi |
the burglar bunch n.
|
|
317 |
Law |
calabasas kaliforniya'da oturan sekiz genç ve bir grup yetişkinden oluşan bir hırsız çetesi |
the hollywood hills burglars n.
|
|
318 |
Law |
aralarından jüri seçilecek olan bir grup insan |
venire n.
|
|
319 |
Law |
bir grup borçlunun toplam borçtan belirli oranlarda sorumlu olduğunu ileri süren bir kavram |
division n.
|
|
Politics |
|
320 |
Politics |
bolivya'da pek çok yerel bölücü grup için şemsiye görevi gören bir terör örgütü |
national liberation army n.
|
|
321 |
Politics |
bolivya'daki çok sayıda küçük, yerel ve yıkıcı grup için şemsiye görevi gören bir terör örgütü |
nestor paz zamora commission n.
|
|
322 |
Politics |
düşman milletler veya devletler arasında arabuluculuk yapan bir grup insan veya millet |
third force n.
|
|
323 |
Politics |
aktif olarak yasama organını etkilemeye çalışan bir grup insan |
third house [usa] n.
|
|
324 |
Politics |
aktif olarak yasama organını etkilemeye çalışan bir grup insan |
pressure group [usa] n.
|
|
325 |
Politics |
haritada sıra oluşturan bir grup siyasi veya coğrafi bölge |
tier n.
|
|
326 |
Politics |
(ingiltere'de) sol parti üyelerinden oluşan bir grup |
tribune group n.
|
|
327 |
Politics |
che guevara tarafından eğitilmiş bolivyalı isyancılardan oluşan bir terörist grup |
tupac katari guerrilla army n.
|
|
328 |
Politics |
che guevara tarafından eğitilmiş bolivyalı isyancılardan oluşan bir terörist grup |
egtk n.
|
|
329 |
Politics |
abhazya’da yaşayan etnik bir grup |
abazgi n.
|
|
330 |
Politics |
abhazya’da yaşayan etnik bir grup |
abzhui n.
|
|
331 |
Politics |
afganistan ve bae’de yaşayan etnik bir grup |
balouch n.
|
|
332 |
Politics |
afganistan ve bae’de yaşayan etnik bir grup |
balooch n.
|
|
333 |
Politics |
afganistan ve bae’de yaşayan etnik bir grup |
baloch n.
|
|
334 |
Politics |
afganistan ve bae’de yaşayan etnik bir grup |
baloosh n.
|
|
335 |
Politics |
afganistan ve bae’de yaşayan etnik bir grup |
baluch n.
|
|
336 |
Politics |
afganistan ve bae’de yaşayan etnik bir grup |
baloush n.
|
|
337 |
Politics |
afganistan ve bae’de yaşayan etnik bir grup |
balosh n.
|
|
338 |
Politics |
afganistan ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
brahui n.
|
|
339 |
Politics |
afganistan ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
brohi n.
|
|
340 |
Politics |
afganistan ve iran’da yaşayan etnik bir grup |
badakhshoni n.
|
|
341 |
Politics |
afganistan ve iran’da yaşayan etnik bir grup |
badakhshani n.
|
|
342 |
Politics |
afganistan ve pakistan’da yaşayan etnik bir grup |
hindki n.
|
|
343 |
Politics |
afganistan, tacikistan, pakistan ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
khik n.
|
|
344 |
Politics |
afganistan/tacikistan/pakistan ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
khik n.
|
|
345 |
Politics |
afganistan’da yaşayan etnik bir grup |
pashai n.
|
|
346 |
Politics |
afganistan'da yaşayan bir etnik grup |
aimaq n.
|
|
347 |
Politics |
afrika'da etnik bir grup |
serahuli n.
|
|
348 |
Politics |
afrika'da etnik bir grup |
soninke n.
|
|
349 |
Politics |
afrika'da etnik bir grup |
kele n.
|
|
350 |
Politics |
afrika'da etnik bir grup |
seraculeh n.
|
|
351 |
Politics |
afrika'da etnik bir grup |
sarakole n.
|
|
352 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
harratin n.
|
|
353 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
argeta n.
|
|
354 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
aweer n.
|
|
355 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
tsamako n.
|
|
356 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
amri n.
|
|
357 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
kele n.
|
|
358 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
tsemai n.
|
|
359 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
armaf n.
|
|
360 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
tsamay n.
|
|
361 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
tsamai n.
|
|
362 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
akele n.
|
|
363 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
haratine n.
|
|
364 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
tsimihety n.
|
|
365 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
tsemay n.
|
|
366 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
haratin n.
|
|
367 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
tsamakko n.
|
|
368 |
Politics |
afrika'da yaşayan etnik bir grup |
aja n.
|
|
369 |
Politics |
afrika'da yaşayan tüccar bir etnik grup |
umbundu n.
|
|
370 |
Politics |
afrika'da yaşayan tüccar bir etnik grup |
ovimbundu n.
|
|
371 |
Politics |
ağırlıklı olarak burkina faso'da yaşayan etnik bir grup |
gourma n.
|
|
372 |
Politics |
ağırlıklı olarak burkina faso'da yaşayan etnik bir grup |
gurma n.
|
|
373 |
Politics |
angola ve kongo cumhuriyeti'nde yaşayan etnik bir grup |
balunda n.
|
|
374 |
Politics |
angola ve kongo cumhuriyeti'nde yaşayan etnik bir grup |
lunda n.
|
|
375 |
Politics |
angola'da etnik bir grup |
mbundu n.
|
|
376 |
Politics |
aos ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
khuen n.
|
|
377 |
Politics |
arabistan'da yaşayan etnik bir grup |
rashaida n.
|
|
378 |
Politics |
aures bölge ve aures dağlarında yaşayan etnik bir grup |
chaoui n.
|
|
379 |
Politics |
avustralya ve fransız guyanası’nda yaşayan etnik bir grup |
hmong n.
|
|
380 |
Politics |
avustralya ve fransız guyanası’nda yaşayan etnik bir grup |
mong n.
|
|
381 |
Politics |
avustralya ve ingiltere’de yaşayan etnik bir grup |
jat n.
|
|
382 |
Politics |
avustralya ve ingiltere’de yaşayan etnik bir grup |
jatt n.
|
|
383 |
Politics |
azerbaycan’da yaşayan etnik bir grup |
karachi n.
|
|
384 |
Politics |
azerbaycan’da yaşayan etnik bir grup |
badugh n.
|
|
385 |
Politics |
azerbaycan’da yaşayan etnik bir grup |
karaci n.
|
|
386 |
Politics |
azerbaycan’da yaşayan etnik bir grup |
garachi n.
|
|
387 |
Politics |
bangladeş’de yaşayan etnik bir grup |
tanchangya n.
|
|
388 |
Politics |
batı afrika'da yaşayan etnik bir grup |
bono n.
|
|
389 |
Politics |
batı afrika'da yaşayan etnik bir grup |
abron n.
|
|
390 |
Politics |
bangladeş ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
cakm n.
|
|
391 |
Politics |
benin'de yaşayan etnik bir grup |
somba n.
|
|
392 |
Politics |
batı afrika'da yaşayan etnik bir grup |
mande n.
|
|
393 |
Politics |
balkanlar ve ortadoğu'da yaşayan bir etnik grup |
dom n.
|
|
394 |
Politics |
balkanlar ve ortadoğu'da yaşayan bir etnik grup |
domi n.
|
|
395 |
Politics |
batı afrika'da yaşayan etnik bir grup |
bobo n.
|
|
396 |
Politics |
bangladeş ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
chakma n.
|
|
397 |
Politics |
batı sahra ve moritanya'da yaşayan etnik bir grup |
kounta n.
|
|
398 |
Politics |
batı afrika'da yaşayan etnik bir grup |
aro n.
|
|
399 |
Politics |
batı sahra'da yaşayan etnik bir grup |
znaga n.
|
|
400 |
Politics |
bangladeş ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
changma n.
|
|
401 |
Politics |
batı sahra'da yaşayan etnik bir grup |
sahrawi n.
|
|
402 |
Politics |
benin'de yaşayan bir etnik grup |
bariba n.
|
|
403 |
Politics |
batı zambiya'da yaşayan etnik bir grup |
lozi n.
|
|
404 |
Politics |
batı sahra'da yaşayan etnik bir grup |
zenaga n.
|
|
405 |
Politics |
benin'de yaşayan etnik bir grup |
mahi n.
|
|
406 |
Politics |
bolivya'da yaşayan etnik bir grup |
bororo n.
|
|
407 |
Politics |
birmanya/burma/myanmar/tayland ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
paganyaw n.
|
|
408 |
Politics |
birmanya’da/burma’da/myanmar’da yaşayan etnik bir grup |
rakhaine n.
|
|
409 |
Politics |
butan’da yaşayan etnik bir grup |
shin n.
|
|
410 |
Politics |
birmany/burma/myanmar ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
lechi n.
|
|
411 |
Politics |
burkina faso'da yaşayan etnik bir grup |
mandingo n.
|
|
412 |
Politics |
birmanya, burma, myanmar ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
khamti n.
|
|
413 |
Politics |
birmanya, burma, myanmar ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
jingpo n.
|
|
414 |
Politics |
burma/tayland ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
s’gaw n.
|
|
415 |
Politics |
bir grup mülteci |
a group of refugees n.
|
|
416 |
Politics |
birmanya, burma, myanmar ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
kachin n.
|
|
417 |
Politics |
burkina faso ve mali'de yaşayan etnik bir grup |
bwa n.
|
|
418 |
Politics |
birmanya’da, burma’da, myanmar’da yaşayan etnik bir grup |
rakhaine n.
|
|
419 |
Politics |
burkina faso'da yaşayan etnik bir grup |
bisa n.
|
|
420 |
Politics |
butan’da yaşayan etnik bir grup |
layap n.
|
|
421 |
Politics |
birmanya, burma, myanmar ve tayland’ da yaşayan etnik bir grup |
bulong n.
|
|
422 |
Politics |
birmanaya, burma, myanmar, bangladeş ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
zomi n.
|
|
423 |
Politics |
buryatya’da yaşayan etnik bir grup |
buriyad n.
|
|
424 |
Politics |
birmanya’da’burma’da, myanmar’da yaşayan etnik bir grup |
chin n.
|
|
425 |
Politics |
burkina faso'da yaşayan etnik bir grup |
bissa n.
|
|
426 |
Politics |
bir etnik grup |
aimak n.
|
|
427 |
Politics |
butan ve nepal’de yaşayan etnik bir grup |
rongpa n.
|
|
428 |
Politics |
birmanya’da/burma’da/myanmar’da yaşayan etnik bir grup |
taron n.
|
|
429 |
Politics |
butan’da yaşayan etnik bir grup |
kheng n.
|
|
430 |
Politics |
birmanya/burma/myanmar ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
jingpo n.
|
|
431 |
Politics |
butan ve nepal’de yaşayan etnik bir grup |
rongke n.
|
|
432 |
Politics |
bir grup sığınmacı |
a group of refugees n.
|
|
433 |
Politics |
birmanya/burma/myanmar ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
tsaiva n.
|
|
434 |
Politics |
bostvana ve namibya'da yaşayan etnik bir grup |
nama n.
|
|
435 |
Politics |
birmanya/burma/myanmar ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
khamti n.
|
|
436 |
Politics |
bostvana ve namibya'da yaşayan etnik bir grup |
namaqua n.
|
|
437 |
Politics |
butan’da yaşayan etnik bir grup |
ngalop n.
|
|
438 |
Politics |
birmanya/burma/myanmar ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
jinhpaw n.
|
|
439 |
Politics |
butan’da yaşayan etnik bir grup |
brokpa n.
|
|
440 |
Politics |
birmanya, burma, myanmar, tayland ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
paganyaw n.
|
|
441 |
Politics |
birmanya, burma, myanmar ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
jinhpaw n.
|
|
442 |
Politics |
birmanya’da, burma’da, myanmar’da yaşayan etnik bir grup |
taron n.
|
|
443 |
Politics |
burma, tayland ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
s’gaw n.
|
|
444 |
Politics |
birmanya, burma, myanmar ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
tsaiva n.
|
|
445 |
Politics |
burkina faso'da yaşayan etnik bir grup |
malinke n.
|
|
446 |
Politics |
birmanya’da/burma’da/myanmar’da yaşayan etnik bir grup |
naga n.
|
|
447 |
Politics |
butan ve nepal’de yaşayan etnik bir grup |
lepcha n.
|
|
448 |
Politics |
burkina faso'da yaşayan etnik bir grup |
mandinka n.
|
|
449 |
Politics |
birmanya, burma, myanmar ve tayland’da yaşayan etnik bir grup |
karen n.
|
|
450 |
Politics |
birmanya/burma/myanmar ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
kachin n.
|
|
451 |
Politics |
buryatya’da yaşayan etnik bir grup |
semeiki n.
|
|
452 |
Politics |
birmanya’da, burma’da, myanmar’da vetayland’da yaşayan etnik bir grup |
blang n.
|
|
453 |
Politics |
botsvana'da yaşayan etnik bir grup |
bayei n.
|
|
454 |
Politics |
birmanya/burma/myanmar ve tayland’da yaşayan etnik bir grup |
karen n.
|
|
455 |
Politics |
birmanya’da, burma’da, myanmar’da yaşayan etnik bir grup |
naga n.
|
|
456 |
Politics |
birmany, burma, myanmar ve çin’de yaşayan etnik bir grup |
lechi n.
|
|
457 |
Politics |
çagos’da yaşayan etnik bir grup |
ilois n.
|
|
458 |
Politics |
çad ve sudan'da yaşayan etnik bir grup |
shuweihat n.
|
|
459 |
Politics |
çin ve tayland’da yaşayan etnik bir grup |
thai dom n.
|
|
460 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
tujia n.
|
|
461 |
Politics |
çin'de yaşayan etnik bir grup |
bonan n.
|
|
462 |
Politics |
çin'de yaşayan etnik bir grup |
benglong n.
|
|
463 |
Politics |
çin ve ukrayna’da yaşayan etnik bir grup |
nanai n.
|
|
464 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
bengru n.
|
|
465 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
naqxi n.
|
|
466 |
Politics |
çad ve sudan'da yaşayan etnik bir grup |
maba n.
|
|
467 |
Politics |
çad ve kamerun'da yaşayan etnik bir grup |
buduma n.
|
|
468 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
drung n.
|
|
469 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
hakka n.
|
|
470 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
anan n.
|
|
471 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
moinba n.
|
|
472 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
khitan n.
|
|
473 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
derung n.
|
|
474 |
Politics |
çin'de yaşayan etnik bir grup |
deang n.
|
|
475 |
Politics |
çin ve vietnam’da yaşayan etnik bir grup |
yi n.
|
|
476 |
Politics |
çin ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
magar n.
|
|
477 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
oroqen n.
|
|
478 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
parauk n.
|
|
479 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
va n.
|
|
480 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
donxiang n.
|
|
481 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
kwongsai n.
|
|
482 |
Politics |
çad'da yaşayan etnik bir grup |
bilala n.
|
|
483 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
nashi n.
|
|
484 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
mulam n.
|
|
485 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
utsat n.
|
|
486 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
tanka n.
|
|
487 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
moxiayi n.
|
|
488 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
nahi n.
|
|
489 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
pimi n.
|
|
490 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
loba n.
|
|
491 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
rauz n.
|
|
492 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
erma n.
|
|
493 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
monba n.
|
|
494 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
mulao n.
|
|
495 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
lhoba n.
|
|
496 |
Politics |
çin ve vietnam’da yaşayan etnik bir grup |
dong n.
|
|
497 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
naxi n.
|
|
498 |
Politics |
çin'de yaşayan etnik bir grup |
bao'an n.
|
|
499 |
Politics |
çin’de yaşayan etnik bir grup |
monpa n.
|
|
500 |
Politics |
çin ve hindistan’da yaşayan etnik bir grup |
xong n.
|
|