Historia

düzgünce

Significados de "düzgünce" en diccionario inglés turco : 17 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	düzgünce	smoothly adv.
2	General	düzgünce	neatly adv.
3	General	düzgünce	properly adv.
4	General	düzgünce	normally adv.
5	General	düzgünce	tidy [dialect] adv.
6	General	düzgünce	trim adv.
7	General	düzgünce	evenly adv.
8	General	düzgünce	level adv.
9	General	düzgünce	comptly [obsolete] adv.
10	General	düzgünce	politely [obsolete] adv.
11	General	düzgünce	fetisely adv.
12	General	düzgünce	sleek adv.
13	General	düzgünce	slick adv.
14	General	düzgünce	snug adv.
15	General	düzgünce	suent [dialect] adv.
16	General	düzgünce	suently adv.
Music
17	Music	düzgünce	grazioso adv.

Significados de "düzgünce" con otros términos en diccionario inglés turco: 31 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	düzgünce kesilmiş bıyık	neatly trimmed mustache n.
2	General	düzgünce gözetleyememe	misobservance n.
3	General	düzgünce gözetleyemeyen kimse	misobserver n.
4	General	müzikal aralıkları düzgünce veremeyen veya ayırt edemeyen kimse	monotone n.
5	General	düzgünce sabitlenmiş saç teli	lick n.
6	General	birbirine düzgünce geçme	dovetailing n.
7	General	birbirine düzgünce oturma	dovetailing n.
8	General	(nesneyi) düzgünce fırlatamamak	misthrow v.
9	General	saçın orta kısmının düzgünce arkaya doğru tarandığı (kadın saçı)	madonna adj.
10	General	düzgünce hizalanmış	fair adj.
11	General	düzgünce adlandırılmayan	improper adj.
12	General	düzgünce şekillendirilmiş (saç)	coiffured adj.
Phrasals
13	Phrasals	tamamen/düzgünce karıştırmak	whip through v.
Proverb
14	Proverb	düzgünce sorulan soruya düzgünce cevap verilir	a civil question deserves a civil answer
15	Proverb	düzgünce bir soru sorulduysa düzgünce cevap verilir	a civil question deserves a civil answer
Idioms
16	Idioms	düzgünce çalışmak	be in a groove v.
17	Idioms	işini/görevini düzgünce yapmak	be in a groove v.
18	Idioms	düzgünce çalışmak	be in the groove v.
19	Idioms	işini/görevini düzgünce yapmak	be in the groove v.
20	Idioms	parası çok olup onu düzgünce harcayacak akla sahip olmamak	have more money than sense v.
21	Idioms	bir şeyi düzgünce organize etmek	put something straight v.
22	Idioms	insan elmalarla armutları düzgünce karşılaştıramaz	comparisons are odious expr.
Technical
23	Technical	düzgünce ayarlamak	tram v.
Railway
24	Railway	(tekerlek çifti) raylara düzgünce oturmak	track v.
Chemistry
25	Chemistry	ısıtıldığında düzgünce kavisli bir forma sahip olan (polimer molekülleri)	wormlike adj.
Botanic
26	Botanic	yaprakları düzgünce ayrılmış bitki	maidenweed n.
Painting
27	Painting	fırçanın altında iplik gibi kalıp düzgünce düzleşmeyen (boya)	ropy adj.
Printery
28	Printery	baskıda karşılıklı sayfaları düzgünce hizalama	registration n.
29	Printery	(yeni basım harfini) düzgünce hazneye yerleştirmek	lay v.
Slang
30	Slang	düzgünce çalışan	in the groove adj.
31	Slang	işini/görevini düzgünce yapan	in the groove adj.