dikilen - Turco Inglés Diccionario
Historia

dikilen



Significados de "dikilen" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

Turco Inglés
General
dikilen standing adj.

Significados de "dikilen" con otros términos en diccionario inglés turco: 73 resultado(s)

Turco Inglés
General
temsili mezara dikilen taş cenotaph n.
giysiye dikilen veya yapıştırılan, sahibinin adını gösteren şerit nametape n.
nehir tabanı aşınmasını en aza indirgemek için dikilen alçak korkuluk lip n.
çocukların eldivenlerini kaybetmemeleri için dikilen bağcıklar idiot strings n.
yere dikilen kazık paal [caribbean] n.
(kriket) kaleye dikilen kazık peg n.
dini kıyafete dikilen işlemeli kenar orfray n.
dini kıyafete dikilen işlemeli kenar orfrey n.
süs amaçlı ayakkabının dış üst bölümüne dikilen deri parçası cuff n.
saksıya dikilen potted adj.
Idioms
birinin tepesinde biten/dikilen in someone's hair expr.
Advertising
trafiğin tam akış yönüne karşı dikilen reklam standı head-on-position n.
Technical
kıyafetleri vücut kıvrımlarına oturtmak için dikilen sivri kat dart n.
burgulu kazık üzerine dikilen screw-pile adj.
burgulu kazık üzerine dikilen screw-piled adj.
Textile
renkli baskılı kumaştan dikilen ve kısa kollu gevşek yakalı gömlek aloha shirt n.
renkli baskılı kumaştan dikilen ve kısa kollu gevşek yakalı gömlek hawaiian shirt n.
elde dikilen gizli dikiş prickstitch n.
elle dikilen peru stili duvar süsü arpillera n.
mont ve ceket yakalarına dikilen kumaş parçası bridle n.
yelkeni daha fazla indirebilmek için altobaşo yakasına dikilen kanvas parçası drabler n.
yelkeni daha fazla indirebilmek için altobaşo yakasına dikilen kanvas parçası drabbler n.
kumaştan yapılmış eşyalara dikilen kenar süsü pipe n.
içlik paçasına dikilen fırfır pantalet n.
pantolon bacağına dikilen fırfır pantalet n.
içlik paçasına dikilen fırfır pantalette n.
pantolon bacağına dikilen fırfır pantalette n.
içlik paçasına dikilen fırfır pantalets n.
içlik paçasına dikilen fırfır pantalettes n.
kumaşı dikilen yama etrafında desteklemek için kullanılan yumurta biçimli bir alet darning egg n.
Construction
üzerine dikilen superstructive adj.
Marine
gemilerin teknesine dikilen ve tüm güvertelerin içinden dik olarak yukarı çıkan yüksek direk mast n.
yelken yüzeyini genişletmek için yelkenin altobaşo yakasına dikilen bir kanvas şeridi bonnet n.
yelkeni güçlendirmek için camadan astarının altına dikilen şerit bellyband n.
gemilerin teknesine dikilen ve tüm güvertelerin içinden dik olarak yukarı çıkan yüksek direği sökmek unmast v.
Medical
sağ atriuma dikilen pulmoner arter kateteri pulmonary artery catheter suturing to the right atrium wall n.
Botanic
süs olarak dikilen, doğu avrupa ve anadolu'ya özgü büyük bir ağaç silver lime (tilia tomentosa) n.
süs olarak dikilen, doğu avrupa ve anadolu'ya özgü büyük bir ağaç silver linden n.
avustralya'da gölge yapası amacıyla dikilen bir ağaç tulipflower (stenocarpus sinuatus) n.
avustralya'da gölge yapası amacıyla dikilen bir ağaç wheel tree n.
avustralya'da gölge yapası amacıyla dikilen bir ağaç firewheel tree n.
avrupa'da yetişen, yol kenarlarına yaygın olarak dikilen yaprak döken ağaç benzeri bir çalı twist wood (viburnum lantana) n.
avrupa'da yetişen, yol kenarlarına yaygın olarak dikilen yaprak döken ağaç benzeri bir çalı wayfaring tree n.
avrupa'da yetişen, yol kenarlarına yaygın olarak dikilen yaprak döken ağaç benzeri bir çalı twistwood n.
avrupa'da yetişen, yol kenarlarına yaygın olarak dikilen yaprak döken ağaç benzeri bir çalı wayfarer n.
meksika ve teksas'ın güneyinde bazen gölgesi için dikilen bir ağaç anaqua (ehretia elliptica) n.
meksika ve teksas'ın güneyinde bazen gölgesi için dikilen bir ağaç knockaway n.
meksika ve teksas'ın güneyinde bazen gölgesi için dikilen bir ağaç sandpaper tree n.
cezayir'de atlas dağlarında yetişen, yaygın süs bitkisi olarak dikilen mavi-yeşil yapraklı uzun boylu bir sedir ağacı atlas cedar (cedrus atlantica) n.
genellikle gölgesi için dikilen bir avustralya incir ağacı australian banyan (ficus macrophylla) n.
genellikle gölgesi için dikilen bir avustralya incir ağacı moreton bay fig (ficus macrophylla) n.
hastalıksız bölgeleri belirlemek için dikilen bir afrika ağacı fever tree (acacia xanthophloeas) n.
kuzey amerika'nın pasifik kıyılarına özgü, salata olarak tüketilen veya saksıya dikilen yapraklı etli bir ot winter purslane n.
kuzey amerika'nın pasifik kıyılarına özgü, salata olarak tüketilen veya saksıya dikilen yapraklı etli bir ot cuban spinach n.
kuzey amerika'nın pasifik kıyılarına özgü, salata olarak tüketilen veya saksıya dikilen yapraklı etli bir ot miner's lettuce n.
kuzey amerika'nın pasifik kıyılarına özgü, salata olarak tüketilen veya saksıya dikilen yapraklı etli bir ot montia perfoliata n.
japonya'da yetişen, sürünücü dalları, parlak yaprakları ve beyaz çiçekleri olan, genellikle mezarlıklara dikilen yaprak dökmeyen bir gül memorial rose (rosa wichuraiana) n.
kuzey amerika'nın pasifik kıyılarına özgü, salata olarak tüketilen veya saksıya dikilen yapraklı etli bir ot claytonia perfoliata n.
kuzey amerika'nın pasifik kıyılarına özgü, salata olarak tüketilen veya saksıya dikilen yapraklı etli bir ot indian lettuce n.
kuzey amerika'nın pasifik kıyılarına özgü, salata olarak tüketilen veya saksıya dikilen yapraklı etli bir ot winter purslane (montia perfoliata) n.
Social Sciences
hindistan'da bir yeri ziyaret eden önemli kişi onuruna dikilen geçici kemer toran n.
hindistan'da bir yeri ziyaret eden önemli kişi onuruna dikilen geçici kemer torana n.
History
antik yunan veya roma'da askeri bir zafer anısına dikilen anıt tropaion n.
antik yunan veya roma'da askeri bir zafer anısına dikilen anıt trophaeum n.
antik çağda göle dikilen kazıklar üzerine konulmuş kamıştan yapılan dikdörtgen platformların üzerine toprak konularak yapılan bir tarım şekli chinampa n.
(roma hukukunda) başkasının toprağına dikilen superficiary adj.
Religious
mizpeh zaferinin ardından samuel tarafından dikilen taşa verilen isim ebenezer n.
vaaz yerinin belirtilmesi amacıyla dikilen haç preaching cross n.
Sport
havaya dikilen top pop n.
havaya dikilen top pop-fly n.
Football
(amerikan futbolunda) sahanın uç kısımlarına dikilen işaret pylon n.
Baseball
havaya dikilen top pop fly n.
Archaic
(tiyatroda) ayakta dikilen kimse understander n.