Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
en alt
Significados de
"en alt"
en diccionario inglés turco : 5 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
en alt
bottom
n.
2
General
en alt
underneath
n.
3
General
en alt
lowermost
adj.
4
General
en alt
desinent
adj.
Astronomy
5
Astronomy
en alt
nadiral
adj.
Significados de
"en alt"
con otros términos en diccionario inglés turco: 157 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
bir şeyin en alt kısmı
bottom
n.
2
General
en alt sınıf
lowest class
n.
3
General
en alt/düşük değer
lowest value
n.
4
General
en alt sınır
lowest limit
n.
5
General
insan türünün en alt formu
lowest form of human species
n.
6
General
en alt bölüm
lowest part
n.
7
General
toplumun en alt kesimi
tag-rag
n.
8
General
toplumun en alt kesimi
the rabble
n.
9
General
en alt seviyedeki insan güruhu
tag and rag
n.
10
General
en alt rütbeli şövalye
bachelor-at-arms
n.
11
General
en alt sosyal sınıf
lag [obsolete]
n.
12
General
ayakkabının en alt bölümü
bottom
n.
13
General
hmong'ların en büyük alt gruplarından birinin üyesi
mong leng
n.
14
General
toplumun en alt tabakasından olan kimse
mudsill
n.
15
General
en alt nokta
mudsill
n.
16
General
çift kanatlı uçağın üst ve alt kanat düzlemleri arasındaki en kısa mesafe
gap
n.
17
General
en alt nokta
bathos
n.
18
General
armanın en üst bölümü ile en alt bölümünden başlayan iki ayrı kıvrımlı çizginin orta kısımda birleştiği hanedan arması
gore
n.
19
General
yapay kanalın iç kesitindeki en alt nokta
invert
n.
20
General
en alt şövalyelik rütbesini temsil eden flama
pennon
n.
21
General
en alt şövalyelik rütbesini temsil eden flama
penon
n.
22
General
en alt nokta
perigee
n.
23
General
toplumun en alt tabakası
scouring
n.
24
General
en alt rütbe
scouring
n.
25
General
en alt tabaka hizmetçi
servant of servants
n.
26
General
hindu kastının en alt tabakasında yer alan kimse
shudra
n.
27
General
hindu kastının en alt tabakasında yer alan kimse
sudra
n.
28
General
en alt düzeye inmek (fiyat)
touch bottom
v.
29
General
en alt seviyeye düşmek
hit rock bottom
v.
30
General
(bir şeyin) en alt noktasına ulaşmak
plumb
v.
31
General
üst dudağın en üst noktası ile alt dudağın en alt noktası arasında
bilabial
adj.
32
General
en alt düzeyde
bottom
adj.
33
General
avrupa triasik döneminin en alt bölümüne ait veya ilgili
bunter
adj.
Phrasals
34
Phrasals
en yakın alt sayıya yuvarlamak
round something down
v.
35
Phrasals
(birini en alt kademeden) başlatmak
start (one) out as (something)
v.
Colloquial
36
Colloquial
hindistan'da toplumun en alt tabakasında yer alan kimse
untouchable
n.
37
Colloquial
(bir şeyin) en alt seviyesine gelmek
be down to (something)
v.
38
Colloquial
hindistan'da toplumun en alt tabakasında yer alan
untouchable
adj.
39
Colloquial
en alt düzeyde
bare something
adv.
Idioms
40
Idioms
en alt basamaktaki kişi
low man on the ladder
n.
41
Idioms
en alt/düşük konum
the lowest rung of the ladder
n.
42
Idioms
en alt basamaktaki pozisyon
the lowest rung of the ladder
n.
43
Idioms
en alt basamaktaki kişi
the lowest rung on the ladder
n.
44
Idioms
en alt seviye
bottom of the ladder
n.
45
Idioms
en alt statü
bottom of the ladder
n.
46
Idioms
bir organizasyonun (en) alt basamaklarından başlayıp (en) üstlere çıkmak
come up through the ranks
v.
47
Idioms
bir şirkette en alt kademeden çalışmaya başlamak
get one's get a foot in the door
v.
48
Idioms
bir şirkette en alt kademeden çalışmaya başlamak
get a leg in the door
v.
49
Idioms
bir şirkette en alt kademeden çalışmaya başlamak
get a foot in the door
v.
50
Idioms
bir organizasyonun (en) alt basamaklarından başlayıp (en) üstlere çıkmak
rise from the ranks
v.
51
Idioms
fiyatları en alt düzeye indirmek
cut prices to the bone
v.
52
Idioms
en alt kademeden gelmek
come up through the ranks
v.
53
Idioms
en alt kademeden gelmek
rise through the ranks
v.
54
Idioms
en alt düzeye indirmek
cut to the bone
v.
55
Idioms
en alt seviyeye indirmek
cut something to the bone
v.
56
Idioms
bir şirkette en alt kademeden çalışmaya başlamak
get foot in the door
v.
57
Idioms
bir şirkette en alt kademeden çalışmaya başlamak
have a foot in the door
v.
58
Idioms
bir şirkette en alt kademeden çalışmaya başlamak
get a foot in the door
v.
59
Idioms
bir şirkette en alt kademeden çalışmaya başlamak
have one's foot in the door
v.
60
Idioms
en alt kademede çalışma
at the bottom of the food chain
adv.
61
Idioms
şans en iyi oyuncuyu bile bir gün alt eder
the cards beat all the players [obsolete]
expr.
62
Idioms
en alt seviyede/seviyeden
at the bottom of the ladder
expr.
63
Idioms
en alt basamakta/basamaktan
at the bottom of the ladder
expr.
64
Idioms
en alt seviyede/seviyeden
on the bottom rung (of the ladder)
expr.
65
Idioms
en alt basamakta/basamaktan
on the bottom rung (of the ladder)
expr.
66
Idioms
en alt statüde
at the bottom of the ladder
expr.
67
Idioms
en alt statüden
at the bottom of the ladder
expr.
68
Idioms
en alt statüde
on the bottom rung (of the ladder)
expr.
69
Idioms
en alt statüden
on the bottom rung (of the ladder)
expr.
70
Idioms
toplumun en alt kesiminde
at the top bottom of the heap
expr.
Trade/Economic
71
Trade/Economic
az gelişmiş ülkelerin en alt grubunda yer alanlar
least developed country
n.
72
Trade/Economic
en alt kademe yöneticisi
supervisor
n.
73
Trade/Economic
iktisadi dalgalanmanın en üst ve en alt noktaları
peaks and throughs of business activity
n.
74
Trade/Economic
kabul edilen en alt teklif
bottom-line position
n.
75
Trade/Economic
makao patakasının en küçük alt para birimi
avo
n.
Industry
76
Industry
topuklu ayakkabının en alt kısmını makineyle topuğa çivileyen kimse
slugger
n.
Technical
77
Technical
en alt düzey
rock bottom
n.
78
Technical
bazı vida dişlerinin en alt veya en üstünde bulunan tesviye eğrisinin silindirik kısmı
flat
n.
Informatics
79
Informatics
en büyük alt sınır
greatest lower bound
n.
Telecom
80
Telecom
en alt seviyede çalışma
quantum-limited operation
n.
81
Telecom
en alt nokta
nadir
n.
82
Telecom
bir işletim sisteminin en alt düzeyine erişim sağlama
rooting
n.
Textile
83
Textile
topuklu ayakkabının en alt kısmı
top lift
n.
Construction
84
Construction
en alt tahtası
cross-piece
n.
85
Construction
pencere alt en kirişi
end window frame bottom rail
n.
86
Construction
geminin ambarındaki en alt su fıçısı sırası
ground tier
n.
87
Construction
geminin ambarındaki en alt yük sırası
ground tier
n.
88
Construction
tiyatrodaki en alt izleyici bölmesi sırası
ground tier
n.
Automotive
89
Automotive
aracın en alt kısmının yerden yüksekliği
road clearance
n.
90
Automotive
taşıtın en alt noktasının yerden yüksekliği
road clearance
n.
Marine
91
Marine
en alt güverte
orlop deck
n.
92
Marine
geminin seren yelkenlerindeki en alt yelken
course
n.
93
Marine
en alt güvertenin yanında bulunan
lower deck
adj.
Anatomy
94
Anatomy
mastoid çıkıntının en alt kısmı
mastoidale
n.
95
Anatomy
alt çene kemiğinin geliştiği en öndeki iç organ yayı
mandibular arch
n.
96
Anatomy
çenenin orta aksının en alt noktası
menton
n.
97
Anatomy
göz çukurunun alt kenarındaki en alçak noktadaki kraniyometrik nokta
orbital point
n.
98
Anatomy
omurganın en alt kısmının üzerinde yer alan
supersacral
adj.
99
Anatomy
omurganın en alt kısmının sırt tarafında yer alan
supersacral
adj.
Dermatology
100
Dermatology
epiderminin yumuşak olan en alt tabakası
malpighian layer
n.
Printing
101
Printing
sayfaları bir arada tutması için el yapımı kitapların sırtının en üst ve en alt kısmına atılan ilmek
kettle-stitch
n.
Math
102
Math
lineer bağımsız alt matrislerden en büyük olanının derecesi
rank
n.
103
Math
en büyük alt sınır
greatest lower bound
n.
104
Math
örgüdeki iki elemanın en büyük alt sınırı
intersection
n.
105
Math
alt sınırı olan her kümenin en büyük alt sınıra sahip olduğu (örgü)
complete
adj.
106
Math
en büyük alt sınır
glb (greatest lower bound.)
abrev.
Chemistry
107
Chemistry
(bileşik dizisinde) en alt pozisyonda
hyp-
pref.
Biology
108
Biology
derinin en alt tabakası
endodermis
n.
109
Biology
epidermiste en alt tabaka
rete malpighii
n.
110
Biology
epidermiste en alt tabaka
stratum basale
n.
111
Biology
epidermiste en alt tabaka
stratum germinativum
n.
Zoology
112
Zoology
sternumun en alt kısmını oluşturan kıkırdaklı yapı
xiphisternum
n.
113
Zoology
en alt hayvan grubu
oozoa
n.
Botanic
114
Botanic
yapracığının en alt katmanı bitki sapına en alt süperior katmandan daha yakın olan (bitki)
catadromous
adj.
Agriculture
115
Agriculture
(toprağı) kürek derinliğinin en az iki katı kadar deşip alt üst etmek
trench
v.
Social Sciences
116
Social Sciences
bir topluluğun en alt sınıfları
mobile
n.
117
Social Sciences
halkın en alt ve yoksul tabakası
lumpen
n.
118
Social Sciences
halkın en alt tabakasında yer alan kimse
lumpen
n.
119
Social Sciences
halkın en alt ve yoksul tabakası
lumpenproletariat
n.
120
Social Sciences
hmongların en büyük alt gruplarından birine mensup kimse
hmong daw
n.
121
Social Sciences
kast sisteminde en alt sınıf
soodra
n.
122
Social Sciences
halkın en alt ve yoksul tabakası ile ilgili
lumpen
adj.
Education
123
Education
en alt sosyal sınıftan üniversiteye hak kazanan ve en düşük ücreti ödemesi gereken üniversite öğrencisi
ternar
n.
124
Education
en alt sosyal sınıftan üniversiteye hak kazanan ve en düşük ücreti ödemesi gereken üniversite öğrencisi
terner
n.
Linguistics
125
Linguistics
en alt düzey edinç sınavı
minimum competence testing
n.
History
126
History
(antik yunan'da) atina’da yaşayan hür kimseler arasında en alt tabakada yer alan kimse
thete
n.
127
History
şovalyelikteki en alt rütbe
knight bachelor
n.
128
History
almanya’da aristokrasinin en alt sınıfının bir üyesi
ritter
n.
129
History
avusturya’da aristokrasinin en alt sınıfının bir üyesi
ritter
n.
130
History
antik atinalılar arasında en büyük siyasi alt bölüm
phyle
n.
Religious
131
Religious
(protestanlık'ta) presbiteryen kilisesi'nin en alt mahkemesi
kirk session
n.
132
Religious
insana atfedilen en alt üç gnostik emri kapsayan doktrin
hylicism
n.
133
Religious
insana atfedilen en alt üç gnostik emri kapsayan doktrinler
hylism
n.
134
Religious
presbiteryen kilisesinin en alt düzey mahkemesi
church session
n.
135
Religious
en alt seviyedeki kilise üyesi
porter
n.
136
Religious
(presbiteryen kilisesinde) cemaatin kilisedeki en alt düzey mahkemeye üye seçtiği kimse
presbyter
n.
137
Religious
(presbiteryen kilisesinde) cemaatin en alt düzey kilise mahkemesine üye seçilen kimse
prester [obsolete]
n.
Geography
138
Geography
wealden kayaç katmanının en alt bölümü ile ilgili
wealden
adj.
139
Geography
wealden kayaç katmanının en alt bölümüne ait
wealden
adj.
Geology
140
Geology
avrupa'daki kireçtaşı formasyonunun en alt seviyesi
neocomian
n.
141
Geology
kanada en-alt proterozoik’inde bir kat
aphebian
n.
142
Geology
jura dönemi kayaçlarının en alt serisi
lias
n.
143
Geology
en alt toprak tabakası
c horizon
n.
144
Geology
en alt tortul kayaç tabakasının en yaşlı olduğunu öne süren bir jeoloji ilkesi
superposition
n.
145
Geology
avrupa'daki kireçtaşı formasyonunun en alt seviyesine ait veya ilgili
neocomian
adj.
146
Geology
jeolojik zamana göre en son alt bölüm anlamı veren ön ek
neo-
pref.
147
Geology
jeolojik zamana göre en son alt bölüm anlamı veren ön ek
ne-
pref.
Hunting
148
Hunting
şarjörde en alt mermiyi yay tazyiki ile üstünde taşıyan eleman
follower
n.
Theatre
149
Theatre
tiyatronun en alt katı
pit
n.
150
Theatre
tiyatronun en alt katının arka bölümü
pit
n.
Librarianship
151
Librarianship
kitap sırtının en alt kısmında görünen raf bilgileri
shelf mark
n.
Bookbindery
152
Bookbindery
sayfaları bir arada tutması için el yapımı kitapların sırtının en üst ve en alt kısmına atılan ilmek
kettle stitch
n.
Reptiles
153
Reptiles
içine bilinen en eski sürüngenlerin dahil olduğu bir alt takım
subclass anapsida
n.
154
Reptiles
içine bilinen en eski sürüngenlerin dahil olduğu bir alt takım
anapsida
n.
Slang
155
Slang
en alt seviye
cellar
n.
156
Slang
spor liginin en alt sırasındaki takım
cellar dwellers [aus]
n.
Paleontology
157
Paleontology
etçil dinozorları içine alan bilinen en büyük alt takım
suborder carnosaura
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of en alt
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy