Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
geçerli olan
Significados de
"geçerli olan"
en diccionario inglés turco : 3 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
geçerli olan
effective
adj.
2
General
geçerli olan
at work
adv.
Trade/Economic
3
Trade/Economic
geçerli olan
prevalent
adj.
Significados de
"geçerli olan"
con otros términos en diccionario inglés turco: 49 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
hastanedeki hastalar için geçerli olan kurallar
standing orders
n.
2
General
geçerli olan bir durum veya ilişkinin ifade edilmesi
rule
n.
3
General
çoğunlukla geçerli olan genelleme
rule
n.
4
General
karar veya kanun yürürlüğe girmeden öncesi için geçerli olan
expostfacto
adj.
5
General
geçmişteki bir süre için de geçerli olan
retroactive
adj.
6
General
her zaman geçerli olan
standing
adj.
7
General
geçerli bir biçimde var olan
validly existing
adj.
8
General
doğum ve doğuma yakın dönem için geçerli olan
maternity
adj.
9
General
toplumun her üyesi için geçerli olan
horizontal
adj.
10
General
toplumun tabanında geçerli olan
grassroot
adj.
11
General
toplumun yerel düzeyinde geçerli olan
grassroot
adj.
12
General
toplumun tabanında geçerli olan
grassroots
adj.
13
General
toplumun yerel düzeyinde geçerli olan
grassroots
adj.
14
General
çoğunlukla geçerli olan
ruling
adj.
15
General
aksi ispatlanana kadar geçerli olan
prima facie
adj.
16
General
herkes için geçerli olan
shotgun
adj.
17
General
il çapında geçerli olan
provincewide
adj.
Proverb
18
Proverb
senin/benim için iyi/geçerli/yeterli olan benim/senin için de iyidir/geçerlidir/yeterlidir
what's good for the goose is good for the gander
19
Proverb
senin/benim için iyi/geçerli/yeterli olan benim/senin için de iyidir/geçerlidir/yeterlidir
what's sauce for the goose is sauce for the gander
Trade/Economic
20
Trade/Economic
belirli bir tarihe kadar geçerli olan piyasa fiyatı ile sipariş
orders good until a specified time
n.
21
Trade/Economic
daha önce geçersiz olan blokları veya işlemleri geçerli kılan (ya da tam tersi) protokolde gerçekleşen değişikliğe verilen isim
hard fork
n.
22
Trade/Economic
geçerli ekonomik koşullardan bağımsız olan ve ekonomik koşullar değiştikçe sabit tutulan politikalar
nonactivist policy
n.
23
Trade/Economic
herhangi bir anda piyasada geçerli olan faiz
nominal rate of interest
n.
24
Trade/Economic
iptal edilinceye kadar geçerli olan sipariş
resting order
n.
25
Trade/Economic
tersi kesinlik kazanıncaya kadar geçerli olan kanıt
prima facie evidence
n.
26
Trade/Economic
yapılış özelliği dolayısıyla zaman içinde her an geçerli olan bir özdeşlik
accounting identity
n.
Law
27
Law
hükümleri gelecekte bir tarihte geçerli olacak olan kira sözleşmesi
reversionary lease
n.
28
Law
tersi ispatlanmadıkça geçerli olan delil
prima facie evidence
n.
29
Law
yapılır yapılmaz geçerli olan akit
executed contract
n.
30
Law
bir süreliğine geçerli olan, belirli sayıdaki hisse senedini sabit fiyata satma veya alma hakkı
option
n.
31
Law
şahsa bağlı olmayıp herkese karşı geçerli olan (hak)
real
adj.
32
Law
öldükten sonra geçerli olan
post-obit
adj.
Politics
33
Politics
(eskiden britanya'da) postaneden satın alınabilen ve belirli ülkelerde geçerli olan bir pasaport türü
visitor's passport
n.
34
Politics
(eskiden britanya'da) postaneden satın alınabilen ve belirli ülkelerde geçerli olan bir pasaport türü
british visitor's passport
n.
35
Politics
avrupa birliği ülkelerinin hepsinde geçerli olan
eu-wide
adj.
Insurance
36
Insurance
bir yıldan fazla süre için akdedilen hayat poliçesi dışındaki poliçe için geçerli olan indirimli oran
term rate
n.
37
Insurance
geçerli olan poliçe
policy being in force
n.
Tourism
38
Tourism
belirli bir dönem içinde seyahat için geçerli olan bilet
season ticket
n.
39
Tourism
bir günlüğüne geçerli olan indirimli seyahat tarifesi
day return
n.
40
Tourism
bir günden daha uzun süre geçerli olan (paso, bilet)
multiday
adj.
Logic
41
Logic
(ilişki, ifade, işlem) bir alandaki iki şey için geçerli olan
binary
adj.
Linguistics
42
Linguistics
sayı, durum ya da her ikisi için geçerli olan dilbilimsel form
nominal
n.
43
Linguistics
aynı oranda geçerli olan
equipollent
adj.
Card
44
Card
bazı poker oyunlarında geçerli olan bir el
cat
n.
45
Card
bazı poker oyunlarında geçerli olan bir el
big cat
n.
46
Card
bazı poker oyunlarında geçerli olan bir el
cat
n.
47
Card
bazı poker oyunlarında geçerli olan bir el
little cat
n.
Art
48
Art
klasik sanat, edebiyat ve müziğin evrensel olarak geçerli olan karakteristik ve ilkelerine bağlılık
neoclassicism
n.
Slang
49
Slang
sadece belli bir yerde kullanılabilen/geçerli olan para
funny money
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of geçerli olan
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy