meta- - Turco Inglés Diccionario
Historia

meta-

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "meta-" en diccionario turco inglés : 18 resultado(s)

Inglés Turco
General
meta- pref. dışındaki-
meta- pref. sonra gelen-
meta- pref. üst-
meta- pref. başkalaşım anlamı veren bir ön ek
meta- pref. başkalaşımla meydana gelen anlamı veren bir ön ek
meta- pref. ötesi anlamı veren bir ön ek
meta- pref. daha kapsamlı anlamı veren bir ön ek
meta- pref. gerçekleşen veya tartışılan etkinliğin farkındalığını tanımlayan anlamı veren bir ön ek
meta- pref. gerçekleşen veya tartışılan etkinliğin farkındalığını gösteren anlamı veren bir ön ek
meta- pref. özgönderimsel anlamı veren bir ön ek
meta- pref. söz konusu disiplinin kavramları ve sonuçları ile ilgili anlamı veren bir ön ek
Psychology
meta- pref. meta
Chemistry
meta- pref. bir şey ile izometrik, polimerik veya ilgili olan anlamı veren bir ön ek
meta- pref. bir tane karbon atomuyla ayrılmış benzen halkasındaki iki konumla ilgili anlamı veren bir ön ek
meta- pref. benzer konumlarda olan birbirinin yerine geçen iki gruba sahip türev anlamı veren bir ön ek
meta- pref. su kaybından türetilen anlamı veren bir ön ek
meta- pref. mevcut suyun bir kısmının veya tamamının kaybından üretilen anlamı veren bir ön ek
Marine Biology
meta- pref. meta-

Significados de "meta-" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

Turco Inglés
Marine Biology
meta- meta- pref.

Significados de "meta-" con otros términos en diccionario inglés turco: 59 resultado(s)

Inglés Turco
General
meta n. meta
meta-criticism n. üst eleştiri
meta skills n. meta beceriler
meta n. normalden fazla olan şey
meta n. normalin ötesinde olan kimse
meta n. sınır işareti
meta n. bilinçli ve esprili bir şekilde kendine işaret eden bir hikaye, konuşma
meta n. soyut düşünce
meta n. yüksek analiz seviyesi
meta n. açıklama
meta v. özgönderimsel bir şekilde analiz etmek
meta v. özgönderimsel bir şekilde yorumlamak
meta-theoretical adj. üst kuramsal
meta-intuitive adj. meta sezgisel
meta adj. soyut düşünce ile ilgili
meta adj. soyut düşünceyi gösteren
meta adj. yüksek analiz seviyesi ile ilgili
meta adj. açıklama ile ilgili
Trade/Economic
meta-means n. kapitalizmin tüketimi kolaylaştırmak için kullandığı tüketim araçları
meta marketing n. pazarlama ve insan ilişkisini inceleme yöntemi
Technical
meta-analysis n. geçmiş verilerin analizi
meta! plating n. maden kaplama
meta-toluidine n. metatoluidine
meta-material n. metamalzeme
meta anthracite n. meta antrasit
meta-analysis n. toplu analiz
meta-analysis n. toplu çözümleme
meta-analysis n. üst-çözümleme
Computer
meta information n. öte bilgi
meta-data n. tanımlayıcı veri
Informatics
meta information n. meta bilgi
meta tag n. meta eklentisi
Telecom
meta-signalling n. otomatik işaretleşme
Architecture
meta n. roma sirkinde konik sütun
Psychology
meta message n. meta mesaj
meta-analysis n. meta-analiz
meta adj. kendine işaret eden
meta adj. özgönderimsel
meta adj. gerçekleşen bir etkinliğin farkındalığını sağlayan
meta adj. gerçekleşen bir etkinliğin farkındalığını gösteren
Food Engineering
meta-stable equilibrium n. yarı kararlı denge
Math
meta mathematics n. metamatematik
Statistics
meta-analysis n. meta çözümlemesi
Chemistry
meta n. meta
meta-anthracite n. meta-antrasit
meta-amphetamine n. met
meta-amphetamine n. metamfetamin
meta boric adj. metaborik
meta adj. bir tane karbon atomuyla ayrılmış benzen halkasındaki iki konuma ait
meta adj. bir tane karbon atomuyla ayrılmış benzen halkasındaki iki konumla ilgili
Marine Biology
meta-larva n. meta-larva
Social Sciences
meta culture n. meta kültür
Linguistics
meta language n. üstdil
meta cognition theory n. üstbiliş kuramı
Philosophy
meta-ethics n. metaetik
meta-ethics n. normatif etiğin yargılarını felsefi olarak irdeleyen çalışma alanı
Geography
meta n. missouri eyaletinde şehir
meta n. meta ırmağı
meta n. güney amerika'da bir ırmak