pişmiş - Turco Inglés Diccionario
Historia

pişmiş



Significados de "pişmiş" en diccionario inglés turco : 5 resultado(s)

Turco Inglés
General
pişmiş done adj.
pişmiş baked adj.
pişmiş prepared adj.
Idioms
pişmiş been around adj.
Gastronomy
pişmiş cooked adj.

Significados de "pişmiş" con otros términos en diccionario inglés turco: 197 resultado(s)

Turco Inglés
General
pişmiş alçı taşı nail pop n.
yağsız pişmiş sosis saveloy n.
pişmiş kil burnt clay n.
pişmiş kil baked clay n.
pişmiş toprak terra-cotta n.
pişmiş toprak heykeltıraşlığı terra-cotta sculpture n.
pişmiş toprak gereçler ware n.
antik roma' da taş veya pişmiş toprak ya da tunçtan yapılan vazoya benzer kapaklı veya kapaksız kap urn n.
(almanya/avusturya'ya özgü) kalıpta pişmiş kek kugelhof n.
(almanya/avusturya'ya özgü) kalıpta pişmiş kek gugelhupf n.
pişmiş yiyecekler cooked foods n.
az pişmiş biftek rare steak n.
pişmiş kilden küp earthenware jar n.
(fırında) pişmiş yiyecek bake n.
tam pişmiş yumurta hard-cooked egg n.
pişmiş alıç hawebake [obsolete] n.
pişmiş topraktan yapılan tuğla mud brick n.
pişmiş toprak kap china n.
pişmiş kilden yapılan mermer crockie n.
pişmiş kuzu kelle smiley [south africa] n.
pişmiş toprak terracotta n.
pişmiş kelle gibi sırıtmak simper v.
pişmiş kelle gibi sırıtmak smirk v.
pişmiş aşa su katmak throw cold water over (an idea/a plan) v.
pişmiş aşa su katmak throw cold water over v.
pişmiş kelle gibi sırıtmak grin like a cheshire cat v.
pişmiş aşa soğuk su katmak upset the applecart v.
pişmiş aşa su katmak upset the apple-cart v.
pişmiş kelle gibi sırıtmak smerk [dated] v.
iyi pişmiş short adj.
az pişmiş rare adj.
çok pişmiş overdone adj.
iyi pişmiş done adj.
kanlı (az pişmiş) underdone adj.
kıvamında pişmiş done to a turn adj.
az pişmiş underdone adj.
yarı pişmiş half baked adj.
tam kararında pişmiş done to a turn adj.
yarı pişmiş half-baked adj.
iyi pişmiş well-done adj.
(yumurta) çok pişmiş hard-boiled adj.
çok pişmiş hard-burned adj.
fazla pişmiş overdone adj.
(et) az pişmiş rare adj.
yetersiz pişmiş underburnt adj.
az pişmiş underburnt adj.
tam pişmiş well done adj.
tam pişmiş well-done adj.
az pişmiş undercooked adj.
olması gerekenden oldukça fazla pişmiş grossly overcooked adj.
sert/iyi pişmiş hard-baked adj.
sertleşinceye kadar pişmiş hard-baked adj.
evde pişmiş home-cooked adj.
ön pişmiş prebaked adj.
alevde pişmiş flame-grilled adj.
az pişmiş rear [dialect] adj.
mangalda pişmiş charbroiled adj.
çok pişmiş katı (yumurta) overboiled adj.
pişmiş kilden earthenware adj.
az pişmiş (yumurta) over easy adj.
kötü pişmiş slack-baked adj.
yarı pişmiş half-cooked adj.
(meyve, sebze) fazla pişmiş overripe adj.
(yemek) tamamen pişmiş pukka adj.
(meyve) fazla pişmiş squashy adj.
(sebze) tam pişmiş squashy adj.
Phrases
pişmiş kelle gibi with a big grin expr.
Colloquial
iyice pişmiş done to a turn adj.
güzel pişmiş done to a turn adj.
sahanda iyi pişmiş (yumurta) over hard adv.
iyi pişmiş (yumurta) over hard [us] adv.
az pişmiş (yumurta) easy hard [us] adv.
orta pişmiş (yumurta) medium hard [us] adv.
Idioms
pişmiş kelle gibi sırıtma coprophagous grin n.
pişmiş kelle gibi sırıtma smiling like a cheshire cat n.
pişmiş kelle cheshire cat n.
pişmiş kelle gibi sırıtan kimse cheshire cat n.
pişmiş aşa su katmak pour cold water on v.
pişmiş aşa su katmak throw a monkey wrench in something v.
pişmiş aşa su katmak throw cold water on v.
pişmiş aşa su katmak put a spanner in the works v.
pişmiş aşa su katmak throw a spanner in the works v.
pişmiş aşa su katmak throw a monkey wrench into the works v.
pişmiş aşa su katmak upset the applecart v.
pişmiş kelle gibi sırıtmak grin like a cheshire cat v.
pişmiş kelle gibi gülmek grin like a cheshire cat v.
pişmiş aşa soğuk su katmak throw cold water v.
kıvamında pişmiş olmak be done to a turn v.
tam kararında pişmiş olmak be done to a turn v.
iyice pişmiş olmak be done to a turn v.
güzel pişmiş olmak be done to a turn v.
doğru sürede pişmiş olmak be done to a turn v.
pişmiş kelle gibi sırıtmak/gülmek be grinning like a cheshire cat v.
pişmiş kelle gibi sırıtmak/gülmek be smiling like a cheshire cat v.
pişmiş kelle gibi sırıtmak smile like a cheshire cat v.
çok pişmiş burned to a crisp expr.
Speaking
pişmiş kelle gibi sırıtmayı kes wipe that smile off your face expr.
pişmiş kelle gibi sırıtmayı kes wipe that smirk off your face expr.
yemek çok pişmiş the food is overcooked expr.
Technical
iyice pişmiş dolomit double burnt dolomite n.
pişmiş lüleci çamuru terra cotta n.
pişmiş toprak gereçler ceramics n.
pişmiş şekilli refrakter mamul burned shaped refractory product n.
yarı pişmiş dolomit half-burnt dolomite n.
perdahlama sırasında seramik objeyi desteklemesi için kullanılan pişmiş kil saddle n.
(pişmiş tuğlayı) ocaktan çıkarmak draw v.
az pişmiş underburning adj.
iyi pişmiş hard-burnt adj.
tam pişmiş deadburnt adj.
tam pişmiş doubleburnt adj.
pişmiş kilden earthen adj.
Textile
pişmiş ipek boiled silk n.
Construction
az pişmiş tuğla grizzle n.
doğal olarak bulunan ve yanardağ etkisiyle pişmiş ateş kili grog n.
kırmızı pişmiş kil ürünü terra cotta n.
pişmiş lüleci çamuru terra-cotta n.
pişmiş kil terra-cotta n.
pişmiş toprak boru earthenware pipe n.
pişmiş toprak düz kiremit clay shingle n.
pişmiş veya çimentolaşmış kil kırıntısı turface n.
pişmiş toprak earthenware n.
pişmiş toprak karo clay slate n.
pişmiş blok tuğla fired block brick n.
pişmiş topraktan yapılmış kiremit burnt clay roofing tile n.
Mining
pişmiş kilden yapılan seramikler clays n.
Food Engineering
pişmiş ürün cook n.
yetersiz pişmiş undercooked adj.
Gastronomy
unla kıvamlı hale getirilen pişmiş domuz eti suyuna kahve eklenerek yapılan sos redeye gravy n.
unla kıvamlı hale getirilen pişmiş domuz eti suyuna kahve eklenerek yapılan sos red-eye gravy n.
japon tenceresinde pişmiş güveç ya da çorba nabe n.
toprak güveçte pişmiş ve soğuk servis edilen paté terrine n.
sığ, oval, topraktan güveçte pişmiş yemek tian n.
az pişmiş et rare cooked n.
az pişmiş et rare n.
acı sosta pişmiş fasulye ve kıyma chilli con carne n.
çok pişmiş et well done cooked n.
çok pişmiş et well done n.
iyi pişmiş biftek well done n.
orta pişmiş et medium n.
orta az pişmiş et medium rare n.
orta çok pişmiş et medium well n.
pişmiş tavuk cooked chicken n.
pişmiş havuç cooked carrots n.
pişmiş yemekleri vakumlu poşetlere koyup tükeninceye kadar muhafaza tekniği sous vides n.
kenarları kıtır, içi pişmiş ve dilimli elmayla dolu tatlı apple pandowdy n.
mangalda pişmiş et barbeque n.
genellikle sirke aromalı pirinç ile çiğ veya pişmiş balıktan oluşan, bir tür su yosununa sarılmış ve tek ısırımlık parçalar halinde servis edilen bir suşi maki n.
pişmiş hamurun üzerinde oluşan kabarcık blister n.
tandırda pişmiş yemek hangi [new zealand] n.
tandırda pişmiş yemek için yapılan buluşma hangi [new zealand] n.
buharda pişirilmiş pirinç, pişmiş soya fasulyesi ve tuz karışımının öğütülüp salamuraya yatırılması ile yapılan bir tür hamur miso n.
japon mutfağında pişmiş yapışkan pirincin dövülerek top haline getirilmesiyle elde edilen bir yiyecek mochi n.
un, yumurta ve sütle yapılıp biftekle servis edilen pişmiş bir puding yorkshire pudding [uk] n.
pişmiş ıstakozla doldurulmuş hamur işi lobster tart n.
halka şeklindeki pişmiş gıda ring n.
pişmiş hazır yemekler cooked ready-to-eat meals n.
pişmiş et üzerine eritilmiş tereyağı veya sos döken aşçı baster n.
aparat yardımıyla tepsiye veya pişmiş hamurun üzerine sıkılan hamur veya krema piping n.
pişmiş üründen artakalan mayalı kabarık hamurla yapılan ekmek salt-rising bread n.
içi az pişmiş ve hamurla kaplanmış mantar ezmeli dana bonfile filet de boeuf en croute n.
içi az pişmiş ve hamurla kaplanmış mantar ezmeli dana bonfile beef wellington n.
pişmiş dana billuru prairie oyster n.
pişmiş fasulyeden yapılan bir dip sos bean dip n.
yüksek ateşte pişmiş yemek stir-fry n.
(pişmiş yemeğin) üzerine ince ve eşit bir katman halinde sos veya et suyu dökmek nap v.
(kurabiye hamurunu, şekerli karışımı) aparat yardımıyla tepsiye veya pişmiş hamurun üzerine sıkmak pipe v.
(pişmiş eti) diderek servis etmek pull v.
içi az pişmiş olan kızarmış et rare-roasted adj.
hazır pişmiş halde satılan (yemek) ready-cooked adj.
mangalda pişmiş char-grilled adj.
ağır ateşte pişmiş braised adj.
az pişmiş half-baked adj.
az pişmiş underdone adj.
çok pişmiş overcooked adj.
fırında pişmiş baked adj.
fazla pişmiş overcooked adj.
ızgarada pişmiş broiled adj.
orta pişmiş medium-cooked adj.
yarı pişmiş half-boiled adj.
yarı pişmiş underbake adj.
orta pişmiş (yumurta) over medium adj.
bir tarafı iyi bir tarafı orta pişmiş (yumurta) over medium adj.
az pişmiş (yumurta) over easy adj.
iyi pişmiş (yumurta) over hard adj.
bir tarafı iyi bir tarafı az pişmiş (yumurta) over easy adj.
mangalda pişmiş barbecued adj.
yarı pişmiş half-raw adj.
kısmen pişmiş half-raw adj.
(biftek) çok az pişmiş blue adj.
az pişmişle çok pişmiş arasında olan (et) medium adj.
iyi pişmiş percoct adj.
fazla pişmiş percoct adj.
yüksek ateşte pişmiş stir-fry adj.
Agriculture
pişmiş pirinç cooked rice n.
Archaeology
anadolu, afrika, italya ve hindistan'daki antik kentlerin kalıntılarında bulunan ve eğirme tekeri olarak kullanıldığı düşünülen pişmiş topraktan disk whorl n.
Slang
pişmiş koyun kellesi jemmy n.
aşırı pişmiş yiyecek burnt offering n.