pollution - Turco Inglés Diccionario
Historia

pollution

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "pollution" en diccionario turco inglés : 21 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
pollution n. kirlilik
General
pollution n. bozulma
pollution n. kirletme
pollution n. pislik
pollution n. çevre kirliliği
pollution n. kirlenme
pollution n. (cinsel birliktelik harici gerçekleşen) boşalma
pollution n. çapraz çiftleştirme
Trade/Economic
pollution n. çevre kirlenmesi
pollution n. hava, su ve ses kirlenmesi
pollution n. kirlenme
Technical
pollution n. kirlilik
pollution n. pislenme
Automotive
pollution n. kirletme
Medical
pollution n. polüsyon
Marine Biology
pollution n. pollusyon
Environment
pollution n. atık, gürültü gibi zararlı etkenler yoluyla çevrenin bozulması
pollution n. kirli olma durumu
pollution n. kirletme
pollution n. kirlenme
pollution n. pislik

Significados de "pollution" con otros términos en diccionario inglés turco: 254 resultado(s)

Inglés Turco
General
pollution prevention n. kirliliği önleme
air pollution n. hava kirlenmesi
liability for oil pollution damages n. petrol kirliliği zararlarında sorumluluk
environmental pollution n. çevre kirliliği
water pollution n. su kirlenmesi
indoor air pollution n. ev içi hava kirliliği
radioactive pollution n. radyoaktif kirlenme
electromagnetic pollution n. elektromanyetik kirlilik
tobacco smoke pollution n. sigara dumanı kirliliği
pollution prevention n. kirlenme önlemesi
general directorate of environmental pollution prevention and control n. çevre kirliliğini önleme ve kontrol genel müdürlüğü
pollution control n. kirlenme denetimi
light pollution n. ışık kirliliği
water pollution n. su kirliliği
pollution from agriculture n. tarımsal kaynaklı kirlenme
river pollution n. nehir kirlenmesi
pollution control n. kirlilik kontrolü
environmental pollution n. çevre kirlenmesi
pollution control equipment n. kirlenme kontrol donanımı
pollution control industry n. kirlenme kontrol endüstrisi
marine pollution n. deniz kirlenmesi
pollution control n. kirlenme kontrolü
noise pollution n. gürültü kirliliği
stream pollution n. akarsu kirliliği
integrated pollution prevention and control directive n. entegre kirlilik önleme ve kontrolü direktifi
sound pollution n. gürültü kirliliği
water pollution control regulations n. su kirliliği kontrol yönetmeliği
urban pollution n. kentsel kirlilik
visual pollution n. görüntü kirliliği
information pollution n. bilgi kirliliği
aesthetic pollution n. estetik kirlilik
pollution problem n. kirlilik sorunu
pollution problem n. kirlilik problemi
info pollution n. bilgi kirliliği
major source of pollution n. başlıca kirlilik kaynağı
causes of water pollution n. su kirliliğinin nedenleri
power pollution n. güç kirlenmesi
land pollution n. toprak kirliliği
mercury pollution n. cıva kirlenmesi
noise pollution n. ses kirliliği
abate pollution v. kirliliği azaltmak
lead to visual pollution v. görüntü kirliliği yaratmak
cause visual pollution v. görüntü kirliliği yaratmak
cause visual pollution v. görüntü kirliliğine neden olmak
lead to visual pollution v. görüntü kirliliğine neden olmak
prevent marine pollution v. deniz kirliliğini engellemek
prevent marine pollution v. deniz kirliliğini önlemek
minimize the pollution v. kirliliği en aza indirmek
pollution-related adj. kirlilik ile ilgili
Speaking
we should use public transport in order to prevent air pollution expr. hava kirliliğini önlemek için toplu taşıma kullanmalıyız
Trade/Economic
pollution charge n. çevre kirliliği vergisi
pollution tax n. çevre kirliliği vergisi
pollution trade-offs n. kirlenme dengeleri
transboundary air pollution n. sınır ötesi hava kirliliği
Politics
regional marine pollution emergency response centre for the mediterranean sea n. akdeniz bölgesel deniz kirliliği acil müdahale merkezi
convention for the protection from marine pollution of the mediterranean n. akdenizin korunması sözleşmesi
committee on safe seas and prevention of pollution from ships n. güvenli denizler ve gemilerden kaynaklanan kirliliğin önlenmesi komitesi
the commission on the protection of the black sea against pollution n. karadeniz'in kirliliğe karşı korunması komisyonu
urban pollution n. kentsel kirlenme
pollution prevention n. kirliliğin önlenmesi
water pollution n. suların kirlenmesi
convention on long-range transboundary air pollution n. uzun menzilli sınır ötesi hava kirliliği kongresi
Institutes
international convention for the prevention of pollution from ships n. gemilerden kaynaklanan kirliliğin önlenmesi uluslararası sözleşmesi
Insurance
marine pollution n. deniz kirliliği
pollution hazard clause n. kirlenme tehlikesi klozu
Technical
atmospheric pollution n. atmosfer kirlenmesi
iron pollution n. demir kirliliği
vertical zone of pollution n. düşey kirlenme zonu
exhaust pollution reduction n. egzoz gazı arıtma
noise pollution n. gürültü pisliği
noise pollution n. gürültü kirliliği
pollution by backflow n. geri akış nedeniyle oluşan su kirliliğini
atmospheric pollution n. hava kirliliği
harmonic pollution n. harmonik kirlenmesi
air pollution n. hava kirliliği
air pollution measurement vehicle n. hava kirliliği ölçüm aracı
air pollution concentration n. hava kirliliği konsantrasyonu
protection against pollution of potable water in drinking water installations n. içme suyu tesisatlarındaki su kirliliğinin önlenmesi
pollution source n. kirlilik kaynağı
pollution control n. kirlilik denetimi
use of coating or moulding for protection against pollution n. kirlenmeye karşı koruma amacıyla kaplama ve kalıp kullanımı
organic pollution n. organik kirlenme
water pollution n. su kirliliği
water pollution n. su kirlenmesi
dust pollution n. toz kirletmesi
artificial pollution test n. yapay kirlenme deneyi
surface pollution n. yüzeyde kirlenme
surface pollution n. yüzey kirlenmesi
radiactive pollution v. ışınetkin kirlenme
Telecom
noise pollution n. gürültü kirliliği
Automotive
exhaust pollution reduction n. egzoz gazlarının filtre edilmesi
air pollution n. hava kirliliği
air pollution score n. hava kirliliği skoru
measures to be taken against air pollution by emission from motor vehicles n. motorlu taşıtlardan yayılan emisyonların oluşturduğu hava kirliliğine karşı alınacak tedbirler
measures to be taken against air pollution by gases from positive-ignition engines of motor vehicles n. motorlu araçların pozitif ateşleme sisteminden çıkan gazların neden olduğu hava kirliliğine karşı alınacak tedbirler
noise pollution n. ses kirliliği
Marine
heavy metal pollution n. ağır metal kirlenmesi
basic law for environmental pollution control n. çevre kirliliği kontrolü temel kuralı
law on the prevention of marine pollution n. deniz kirliliğinin önlenmesi için kanun
marine pollution n. deniz kirliliği
law concerning marine pollution and prevention of marine act n. deniz kirlenmesi ve deniz kazalarının önlenmesi ile ilgili yasa
sea pollution n. deniz kirlenmesi
pollution protection fence n. kirliliği önleme çiti
pollution free chemical n. kirliliğe yolaçmayan kimyasallar
port pollution control facilities n. liman kirliliğini engelleme çalışmaları
oil pollution prevention n. petrol kirliliği önlenmesi
thermal pollution n. termal kirlilik
international air pollution prevention certificate n. uluslararası hava kirliliğini önleme sertifikası
international sewage pollution prevention certificate n. uluslararası atık su kirliliği önleme sertifikası
international oil pollution prevention certificate n. uluslararası petrol kirliliği önleme sertifikası
prevention of marine pollution n. yat limanı kirliliğinin engellenmesi
Petrol
international oil pollution compensation funds n. uluslararası petrol kirliliği tazminat fonları
Mining
mine pollution n. maden ocakları kirliliği
oil pollution n. petrol kirliliği
Medical
hazardous air pollution n. tehlikeli hava kirliliği
Psychology
air pollution adaptation n. hava kirliliğine uyum
air pollution syndome n. hava kirliliği sendromu
Chemistry
air-pollution n. hava kirliliği
Biology
genetic pollution n. genetik kirlenme
Marine Biology
genetic pollution n. genetik kirlilik
pollution load n. kirlilik yükü
point source pollution n. nokatasal kirlilik
water pollution n. su kirlilği
soil pollution n. toprak kirlenmesi
Agriculture
agricultural pollution n. tarımsal kirlilik
agricultural pollution n. tarımsal artıkların çevreyi kirletmesi
History
convention on the prevention of marine pollution by dumping of waste and other matter n. londra sözleşmesi
convention on the prevention of marine pollution by dumping of waste and other matter n. denize boşaltılan atıklara ilişkin londra sözleşmesi
Environment
nonbiodegradable pollution n. biyolojik olarak çözünemeyen kirlilik
nonbiodegradable pollution n. bakterilere ayrışmayan atık
thermal pollution n. göl ve nehirlerin aşırı atık ısı salınımından ötürü gördüğü hasar
heavy metal pollution level n. ağır metal kirlilik seviyesi
open sea pollution n. açık deniz kirliliği
high seas pollution n. açık deniz kirliliği
vehicular pollution n. araç kirliliği
vehicular pollution n. araçlardan kaynaklanan kirliliği
asbestos pollution n. asbest kirliliği
atmospheric pollution n. atmosfer kirliliği
atmospheric pollution n. atmosferik kirlilik
bacterial water pollution n. bakteriyel su kirliliği
pollution caused by certain dangerous substances n. belirli tehlikeli maddelerden kaynaklanan kirlenme
regional marine pollution emergency response centre n. bölgesel deniz kirliliği acil müdahale merkezi
environmental pollution control n. çevre kirliliği kontrolü
environmental pollution n. çevre kirliliği
environmental pollution n. çevre kirlenmesi
zinc water pollution n. çinkolu su kirliliği
marine pollution inspector n. deniz kirliliği denetçisi
marine pollution monitoring programme n. deniz kirliliğini izleme programı marpolmon
marine pollution n. denizel kirlenme
marine pollution n. deniz kirliliği
marine pollution monitoring programme n. deniz kirliliğini özleme programı
marine pollution convention n. deniz kirliliği sözleşmesi
sea pollution n. deniz kirliliği
smoke pollution area n. duman kirlilik bölgesi
industrial air pollution n. endüstriyel hava kirliliği
industrial pollution n. endüstriyel kirlenme
exhaust pollution n. egzoz kirliliği
industrial air pollution n. endüstriyel kaynaklı hava kirliliği
photochemical air pollution n. fotokimyasal hava kirliliği
visual pollution n. görüntü kirliliği
noise pollution n. gürültü kirliliği
lake pollution n. göl kirliliği
visual pollution n. görsel kirlilik
air pollution forecasting system n. hava kirliliği tahmin sistemi
air pollution filter n. hava kirliliği süzgeci
air pollution concentration n. hava kirliliği konsantrasyonu
hydrocarbon pollution n. hidrokarbon kirliliği
air pollution control n. hava kirliliği denetimi
air pollution measurement n. hava kirliliğinin ölçülmesi
air pollution epidose n. hava kirliliği olayı
airborne pollution n. hava yoluyla taşınan kirlilik
air pollution n. hava kirliliği
air pollution measurement n. hava kirliliği ölçümü
light pollution n. ışık kirliliği
river pollution n. ırmak kirlenmesi
pollution by backflow of potable water n. içilebilir suların geri kaçmasıyla oluşan kirlenme
coarse pollution n. kaba kirlilik
indoor radon pollution n. kapalı ortamda radon kirliliği
pollution indicator n. kirlenme indikatörü
pollution control n. kirlilik denetimi
level of pollution n. kirlilik seviyesi
chemical pollution n. kimyasal kirlilik
pollution control equipment n. kirlenme kontrol donanımı
source of pollution n. kirlilik kaynağı
pollution control costs n. kirlilik denetim faaliyetleri
pollution control system n. kirlilik kontrol sistemi
pollution load n. kirlilik yükü
pollution abatement n. kirlenme azaltılması
level of pollution n. kirlilik düzeyi
nature protection against pollution n. kirlenmeye karşı doğanın korunması
pollution source n. kirlilik kaynağı
measurement of pollution n. kirliliğin ölçülmesi
pollution control industry n. kirlenme kontrol endüstrisi
pollution control n. kirlenme kontrolü
air pollution caused by sulfur dioxide n. kükürt diyoksitten kaynaklanan hava kirliliği
mining pollution n. madencilik kirliliği
performance of the pollution control systems integrated in machines n. makinelere entegre kirlenme kontrol sistemlerinin performansı
marine pollution monitoring programme n. marpolmon
sulphur dioxide pollution n. kükürt dioksit kirliliği
air pollution from emission from motor vehicles n. motorlu taşıtlardan yayılan emisyonlardan kaynaklanan hava kirliliği
point source pollution n. noktasal kaynaklı kirlilik
point source pollution n. nokta kaynaklı kirlenme
river pollution n. nehir kirlenmesi
river pollution n. nehir kirliliği
non-point source pollution n. nokta kaynaklı olmayan kirlenme
radioactive pollution n. radyoaktif kirlilik
industrial air pollution n. sanayi kaynaklı hava kirliliği
industrial air pollution control regulation n. sanayi kaynaklı hava kirliliğinin kontrolü yönetmeliği
sound pollution n. ses kirliliği
transboundary pollution n. sınır ötesi kirlilik
liquid pollution n. sıvı kirlilik
noise pollution n. ses kirliliği
transfrontier pollution n. sınır ötesi kirlilik
thermal pollution n. sıcak su kirliliği
tobacco smoke pollution n. sigara dumanı kirliliği
specific pollution load n. spesifik kirlilik yükü
water pollution control regulation n. su kirliliği kontrolü yönetmeliği
water pollution control regulations n. su kirliliği kontrol yönetmeliği
pollution in the aquatic environment n. sucul ortamdaki kirlilik
water pollution n. su kirlenmesi
water pollution control n. su kirliliği kontrolü
water pollution sources n. su kirliliği kaynakları
sources of water pollution n. sularda kirlilik kaynakları
vehicular pollution n. taşıtların neden olduğu kirlilik
vehicular pollution n. taşıt kirliliği
thermal pollution n. termik kirlenme
soil pollution n. toprak kirlenmesi
traffic pollution n. trafik kirliliği
soil pollution n. toprak kirliliği
protection and pollution of the soil n. toprak kirlenmesi ve korunması
non-point source pollution n. yayılı kaynaklı kirlilik
artificial pollution test n. yapay kirlilik deneyi
groundwater pollution n. yer altı suyu kirliliği
nonpoint source pollution n. yayılı kaynaklı kirlilik
ground water pollution n. yeraltı suyu kirliliği
groundwater pollution n. yeraltı suyu kirlenmesi
biodegradable pollution n. doğada çözünebilir kirlilik
consequences of air pollution n. hava kirliliğinin sonuçları
small-particle pollution n. küçük is partiküllerinden kaynaklı hava kirliliği
fine particle pollution n. ince partikül kirliliği
make studies on prevention of noise pollution v. gürültü kirliliğini önleyici çalışmalar yapmak
conduct studies on prevention of noise pollution v. gürültü kirliliğini önleyici çalışmalar yapmak
conduct researches on prevention of noise pollution v. gürültü kirliliğini önleyici çalışmalar yapmak
carry out studies on prevention of noise pollution v. gürültü kirliliğini önleyici çalışmalar yapmak
pollution-induced adj. kirlenme kaynaklı
Geography
stream pollution n. akarsu kirliliği
marine pollution convention n. marpol
tanker owners' voluntary agreement concerning liability for oil pollution n. tovalop
Meteorology
atmospheric pollution n. atmosferik kirlilik
air pollution n. hava kirliliği
Geology
transmedia pollution n. birden fazla ortamı etkileyen kirlenme
pollution model n. kirlenme modeli
chemical pollution n. kimyasal kirlenme
groundwater pollution n. yeraltı suyu kirliliği