Historia

sakıncalı

Significados de "sakıncalı" en diccionario inglés turco : 14 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	sakıncalı	objectionable adj.
General
2	General	sakıncalı	undesirable adj.
3	General	sakıncalı	unfavorable adj.
4	General	sakıncalı	wrong adj.
5	General	sakıncalı	unfavourable adj.
6	General	sakıncalı	disadvantageous adj.
7	General	sakıncalı	prejudicial adj.
8	General	sakıncalı	suspect adj.
9	General	sakıncalı	inconvenient adj.
10	General	sakıncalı	damaging adj.
11	General	sakıncalı	ill-advised adj.
12	General	sakıncalı	unconvenient adj.
Colloquial
13	Colloquial	sakıncalı	a bit dicey adv.
14	Colloquial	sakıncalı	a bit dodgy adv.

Significados de "sakıncalı" con otros términos en diccionario inglés turco: 25 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	müstehcen veya sakıncalı bölümlerini çıkarmak (bir kitap, oyun vb'nin)	expurgate v.
2	General	sakıncalı görmek	find something inconvenient v.
3	General	sakıncalı olabilmek	might be inconvenient v.
4	General	sakıncalı bulmak	mind v.
5	General	sakıncalı bulmak	find something objectionable v.
6	General	sakıncalı bulmak	find something inconvenient v.
7	General	sakıncalı bulunan kısımları çıkarmak	castrate v.
8	General	sakıncalı oluş	disadvantageousness n.
9	General	sakıncalı içerik	explicit content n.
10	General	sakıncalı kısımları makaslama	castration n.
11	General	sakıncalı olmayan	nonprejudicial adj.
12	General	sakıncalı bulunan kısımları çıkarılmamış	uncastrated adj.
13	General	sakıncalı bulunan kısımları çıkarılmamış	uncensored adj.
14	General	sakıncalı olarak	disadvantageously adv.
15	General	sakıncalı olarak	objectionably adv.
Phrasals
16	Phrasals	(kitaptan, gösteriden) bazı sakıncalı bulunan sahneleri veya bölümleri çıkarmak/kesmek	expurgate something from something v.
17	Phrasals	(kitapta, gösteride) bazı sakıncalı bulunan sahneleri veya bölümleri sansürlemek	expurgate something from something v.
Idioms
18	Idioms	bıraktığı sakıncalı/zararlı bir şeye geri başlamak (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme)	fall off the wagon v.
19	Idioms	son verdiği sakıncalı/zararlı bir şeye geri dönmek (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme)	fall off the wagon v.
20	Idioms	bıraktığı sakıncalı/zararlı bir şeye geri başlamak (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme)	fall off the wagon v.
Informatics
21	Informatics	yaş-sakıncalı içerik	adult content n.
Linguistics
22	Linguistics	söylenmesi kaba ve sakıncalı kavramların değişik sözlerle daha uygun ve edepli bir biçimde anlatılması	euphemisation n.
23	Linguistics	söylenmesi kaba ve sakıncalı kavramların değişik sözlerle daha uygun ve edepli bir biçimde anlatılması	euphemization n.
Military
24	Military	sakıncalı bölge	reserved area n.
25	Military	sakıncalı hava sahası	airspace reservation n.