vision - Turco Inglés Diccionario
Historia

vision

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "vision" en diccionario turco inglés : 40 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
vision n. görme
General
vision n. görüm
vision n. görme kuvveti
vision n. evham
vision n. tasavvur
vision n. imgelem
vision n. önsezi
vision n. rüyet
vision n. kuruntu
vision n. ileriyi görme
vision n. hayal gücü
vision n. öngörü
vision n. görüntü
vision n. çok güzel kimse
vision n. rüya
vision n. bakış
vision n. görme gücü
vision n. görülmeye değer şey
vision n. düş
vision n. hayal
vision n. görme
vision n. görüş
vision n. geniş görüş
vision n. görü
vision n. görüm
vision n. basiret
vision n. vizyon
vision v. hayal gibi görmek
vision v. görüşe açık hale getirmek
vision v. hayal görmek
vision v. hayal gibi görmek
vision adj. görüntü ile ilgili
Trade/Economic
vision n. vizyon
Politics
vision n. görüş
vision n. vizyon
Technical
vision n. geniş görüş
vision n. görü
Computer
vision n. uzgörüş
Lighting
vision n. görme
Optics
vision n. görme

Significados de "vision" con otros términos en diccionario inglés turco: 264 resultado(s)

Inglés Turco
General
inner vision n. içgörü
binocular vision n. iki gözle görme
line of vision n. bakış açısı
scotopic vision n. gece görme
vision perception n. görsel algı
computer vision n. bilgisayar görüntüsü
line of vision n. görüş hattı
peripheral vision n. kenardan görme
color vision n. renkli görme
persistance of vision n. görme sürerliği
robot vision n. robot görüntüsü
vision holder n. vizyon sahibi
contemporary vision n. çağdaş vizyon
modern vision n. çağdaş vizyon
acuity of vision n. görüş keskinliği
binocular vision n. binoküler görüş
field of vision n. görüş açısı
vision of world n. dünya görüşü
range of vision n. görüş mesafesi
people with poor vision n. görme kusuru olan/kusurlu insanlar
clarity of vision n. görüş berraklığı
clarity of vision n. vizyon berraklığı/netliği
twenty-twenty vision n. net görme
vision blind n. stor perde
pick vision n. akıllı gözlük ile sipariş toplama
education vision n. eğitim vizyonu
field of vision n. görüş alanı
distance vision n. uzağı görme
distance vision n. uzak görüşü
field of vision n. sabit gözle algılanabilen tüm fiziki çevre
acquire a vision v. vizyon edinmek
have a vision v. vizyon sahibi olmak
have a broad vision v. geniş vizyonlu olmak
have a broad vision v. geniş vizyona sahip olmak
have a broad vision v. geniş vizyonu olmak
have a broad vision v. vizyonu geniş olmak
determine a vision v. vizyon belirlemek
have a vision v. vizyonu olmak
create a vision v. vizyon oluşturmak
lack vision v. vizyonu olmamak
lack vision v. vizyonsuz olmak
have no vision v. vizyondan yoksun olmak
have no vision v. vizyonsuz olmak
have no vision v. vizyonu olmamak
lack vision v. vizyondan yoksun olmak
Phrases
within the range of vision expr. görüş mesafesinde
Colloquial
you are a vision expr. bu ne güzellik
you look a vision expr. bu ne güzellik
Idioms
tunnel vision n. dar bakış açısı
tunnel vision n. sınırlı bakış açısı
have tunnel vision v. at gözlüğü ile bakmak
have tunnel vision v. at gözlüğüyle bakmak
Speaking
i have excellent vision expr. gözlerim/görüşüm çok iyidir
Trade/Economic
silo vision n. dışarıya/iletişime kapalı (bilgi sistemi)
silo vision n. iletişimsiz bilgi sistemi
silo vision n. içe dönük/kapanık (bilgi sistemi)
type-approval of devices for indirect vision and of vehicles equipped with these devices n. motorlu araçların dolaylı görüş cihazlarının tip onayı
our mission and vision n. misyonumuz ve vizyonumuz
strategic vision group n. stratejik vizyon grubu
expand vision v. vizyon genişletmek
extend vision v. vizyon genişletmek
Politics
national vision movement n. milli görüş hareketi
vision statement n. vizyon bildirisi
vision statement n. vizyon bildirisi
Media
vision mixer n. birleşik program yapmak için kameralardan, filmlerden ve diğer kaynaklardan gelen televizyon sinyallerini seçen ve yöneten kimse
vision mixer n. (yayıncılıkta) görüntü birleştirme için kullanılan ekipman
vision-mixer n. birleşik program yapmak için kameralardan, filmlerden ve diğer kaynaklardan gelen televizyon sinyallerini seçen ve yöneten kimse
vision-mixer n. (yayıncılıkta) görüntü birleştirme için kullanılan ekipman
Technical
near vision n. 60 cm veya daha yakın olan nesneler için görüş mesafesi
vision control n. alıcı deneti
vision control supervisor n. alıcı denetçisi
twilight vision n. az ışıkta görebilme
artificial vision n. bilgisayarla görme
direct-vision prism n. doğru gören prizma
line of vision n. görüş çizgisi
vision signal n. görüntü sinyali
vision break n. görüntü kesilmesi
persistence of vision n. görme sürerliği
obscuration hazard of vision n. görüntüde kararma tehlikesi
angle of vision n. görüş açısı
vision light n. gözetleme camı
angle or vision n. görüş açısı
line of vision n. görüş hattı
field of vision n. görüş alanı
binnocular vision n. iki gözle görüş
vision control n. kamera kontrol
laser vision n. lazer görüntü
vision frequency n. resim taşıyıcı frekans
vision intermediate frequency n. resim ara frekansı
vision break n. resim kesilmesi
vision carrier n. resim taşıyıcı dalga
vision modulation n. resim modülasyonu
vision modulation n. resim değiştirimi
vision carrier frequency n. resim taşıyıcı frekans
vision frequency n. resim frekansı
operator's field of vision n. sürücü görüş alanı
stereoscopic vision n. stereoskopik görüş
single-vision hydrogel lens n. tek odaklı hidrojel kontak lens
full-vision cabin n. tam görüşlü kabin
clear-vision cabin n. tam görüşlü kabin
spatial vision n. uzamsal görme
vision control supervisor n. video mühendisi
machine vision n. yapay görme
enhance the low vision v. zayıf görüşü iyileştirmek
night-vision adj. gece görüşü
Computer
computer vision n. bilgisayarla görme
machine vision n. bilgisayarla görü
computer vision n. bilgisayar görüşü
artificial vision n. bilgisayarla görme
computer vision n. bilgisayar görüntüsü
about media vision mixer driver expr. media vision karıştırıcı aygıtı hakkında
Informatics
vision inspection n. görmeye dayalı denetim
vision system n. görü sistemi
vision sensor n. görsel algılayıcı
persistence of vision n. görme sürerliği
sound and vision information technology system n. segbis (ses ve görüntü bilişim sistemi)
spatial vision n. uzamsal görme
vision-based adj. görmeye dayalı
Television
vision control n. alıcı deneti
vision control supervisor n. alıcı denetçisi
peripheral vision n. çevresel görüş
peripheral vision n. çevresel görme
vision break n. görüntü kesilmesi
vision signal n. görüntü sinyali
vision control n. kamera kontrol
vision modulation n. resim değiştirimi
vision carrier n. resim taşıyıcı dalga
vision frequency n. resim frekansı
vision carrier frequency n. resim taşıyan frekans
vision carrier frequency n. resim taşıyıcı frekans
vision frequency n. resim taşıyıcı frekans
vision modulation n. resim modülasyonu
vision intermediate frequency n. resim ara frekansı
vision break n. resim kesilmesi
vision signal n. televizyon işareti
vision control supervisor n. video mühendisi
Textile
achromatic vision n. renksiz görüntü
Lighting
mesopic vision n. akşam görmesi
protanomalous vision n. birinci sapaklık
scotopic vision n. gece görmesi
photopic vision n. gündüz görmesi
deuteranomalous vision n. ikinci sapaklık
defective colour vision n. renk görme sapaklığı
tritanomalous vision n. üçüncü sapaklık
Automotive
outboard vision n. çevresel görüş alanı
indirect vision device n. dolaylı görüş cihazı
night vision sub-system n. gece görüş tali sistemi
night vision n. gece görüş düzeni
night vision plus n. gece görüş düzeni +
vision-based speed control system n. görüntü tabanlı hız kontrol sistemi
field of vision n. görüş alanı
vision & lighting n. görüş ve aydınlatma
vision enhancement for crash avoidance n. kazadan sakınmak için görüşün iyileştirilmesi
field of vision of motor vehicle drivers n. motorlu taşıt sürücülerinin görüş alanı
field of vision of motor vehicle drivers n. motorlu araçların sürücülerinin ön görüş alanı
magic vision control n. sihirli görüş kontrolü
side & rear vision components n. yan ve arka görüş aksamı
side & rear vision subsystem n. yan ve arka görüş tali sistemi
Aeronautic
down-vision n. arka görüntü
over-the-nose vision angle n. burun üzerinden görüş açısı
aviator's night vision goggle n. pilot gece görüş gözlüğü
Marine
field of vision from helm position n. dümen konumundan görüş alanı
Medical
sudden loss of vision n. ani gelişen görme kaybı
sudden vision loss n. ani görme kaybı
sudden loss of vision n. ani görme kaybı
sudden vision loss n. ani körlük
cloudy vision n. bulanık görme
binocular vision n. binoküler görme
binocular vision disability n. binoküler görme eksikliği
blurred vision n. bulanık görme
transient loss of vision n. geçici görme kaybı
vision loss n. görme kaybı
vision disorders n. görme bozuklukları
low-vision specialist n. görme bozuklukları uzmanı
irreversible vision loss n. geri dönüşü olmayan görme kaybı
vision tests n. görme testleri
vision defect n. görme bozukluğu
field of vision n. görme alanı
irreversible vision loss n. geri dönüşü olmayan körlük
progressive vision loss n. ilerleyici görme kaybı
isolated temporal vision loss n. izole temporal görme kaybı
snowy vision n. karlı görüş
permanent vision loss n. kalıcı görüş kaybı
subnormal vision n. normalaltı görme
chromatic vision n. normal görme
pick vision n. pick görüşü
achromatic vision n. tam renk körlüğü
Anatomy
organ of vision n. görme organı
Psychology
achronic vision n. akronik görme
binocular vision n. binoküler görme
binocular vision disability n. binoküler görme bozukluğu
double vision n. çift görme
night vision n. gece görüşü
photopic vision n. fototopik görme
partial vision n. kısmi görme
scoterythrous vision n. kırmızı körlüğü
chromatic vision n. kromatik görme
monocular vision n. monoküler görme
central vision n. merkezi görme
scotopic vision n. skotopik görme
stereoscopic vision n. stereoskopik görme
tunnel vision n. tünel görüşü
peripheral vision n. yandan görme
Young-Helmholtz theory of color vision n. Young-Helmholtz renkli görme teorisi
facial vision n. yüzle görme
Pathology
low vision in one eye n. tek gözde görme azlığı
monochromatic vision n. tam renk körlüğü
Optics
reflected vision n. yansıyan görüntü
low vision aid n. az görenlere yardım
binocular vision n. binoküler görme
double vision n. çift görme
20/20 vision n. dört dörtlük görme
developmental vision analysis n. gelişimsel görme analizi
vision tests n. görme testleri
vision chart n. görme eşeli
magnification vision aids n. görmeyi kolaylaştırıcı büyütücü yardım cihazları
vision defect n. görme bozukluğu
vision disorders n. görme bozuklukları
subnormal vision n. normalaltı görme
single vision lens blank n. tek görüşlü mercek boşluğu
single vision and multifocal lens blanks n. tek görüşlü ve çok odaklı mercek boşluğu
tunnel vision n. tünel görüşü
distant vision chart n. uzak görme eşeli
near vision chart n. yakın görme eşeli
20/20 vision n. 20/20 görme keskinliği
color vision deficiency n. renk görme kusuru
color vision deficiency n. renk görme bozukluğu
direct vision n. görüntünün doğrudan sarı noktaya düşmesi ile gerçekleşen görme
colour vision deficiency n. renk görme kusuru
colour vision deficiency n. renk görme bozukluğu
colour vision deficiency n. renk tonundaki farklılıkların ayırt edilemediği genetik bir bozukluk
daylight vision n. gün ışığında normal görüş
daylight vision n. konilerin aktif olduğu ve renk tonunun algılandığı yeterli aydınlatmayla görme
Food Engineering
blurred vision n. bulanık görme
Physics
persistence of vision n. görme yeteneğinin sürmesi
persistence of vision n. görme sürerliği
Chemistry
chemical vision n. kimyasal görüş
Biology
vision purple n. rodopsin pigmenti
Marine Biology
cone of vision n. görme konisi
Astronomy
arc of vision n. güneş ufkun altındayken güneşe olan en az mesafeyi ölçen yay
Agriculture
field of vision and windscreen wipers for wheeled agricultural or forestry tractors n. tekerlekli tarım veya orman traktörlerinin görüş alanı ve ön cam silecekleri
Apiculture
mosaic vision n. parçalı görme
mosaic vision n. petek gözüyle görme biçimi
Social Sciences
vision quest n. (kuzey amerika yerlilerinde) oruç, dua ve diğer yöntemlerle teşvik edilen tasavvurlar ile ruhlar dünyası ile iletişim kurma ritüeli
Literature
dream vision n. ortaçağ edebiyatında ana karakterin uykuya dalarak alegorik, didaktik veya ahlaki öneme sahip olayları deneyimlediği bir anlatı şiiri
Religious
beatific vision n. tanrı'nın cennetteki sureti
Military
clear vision n. açık görüş
factors effecting night vision n. gece görüşünü etkileyen faktörler
night vision device n. gece görüş cihazı
night vision systems n. gece görüş sistemleri
night vision glasses n. gece görüş dürbünü
night vision training laboratory n. gece görüş eğitim laboratuarı
night vision goggle n. gece görüş gözlüğü
night vision goggles n. gece görüş gözlüğü
vision conditions n. görüş şartları
vision system n. görüş sistemi
field of vision n. görüş sahası
line of vision n. görüş hattı
vision slit n. gözetleme mazgalı
clear vision n. temiz görüş
monocular night vision goggle n. tek tüplü gece görüş gözlüğü
Cinema
persistance of vision n. ağtabaka izlenimi
Photography
point of vision n. bakış noktası
Star Wars
force vision n. güç önsezisi