Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | yavrulama | fall n. |
General | yavrulama | breeding n. |
General | yavrulama | propagation n. |
General | yavrulama | whelping n. |
General | yavrulama | birth n. |
General | yavrulama | increase n. |
General | yavrulama | drop n. |
Breeding | ||
Breeding | yavrulama | calving n. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | yavrulama (kedi) | kittening n. |
General | (hayvan için av yasağının bulunduğu) çiftleşme ve yavrulama dönemi | fence time n. |
Computer | ||
Computer | aşağıya yavrulama | downward hatch n. |
Zoology | ||
Zoology | doğurarak yavrulama | viviparism n. |
Agriculture | ||
Agriculture | yavrulama oranlarını artırmak için dişi koyunlara çiftleşme öncesi fazladan verilen yem | flushing n. |
Breeding | ||
Breeding | yavrulama zamanında koyunların ve yeni doğan kuzuların bakımıyla meşgul olan kimse | lamber n. |
Breeding | çobanın yavrulama zamanında koyun ve yenidoğan kuzulara bakması | lambing n. |
Breeding | yavrulama mevsimi | calving season n. |
Breeding | yavrulama sezonu | calving season n. |
Breeding | domuzun yavrulama sayısı | parity n. |
Breeding | yavrulama döneminde koyun ve yeni doğan kuzuların bakımıyla ilgilenmek | lamb v. |