örtmek - Turco Inglés Diccionario
Historia

örtmek



Significados de "örtmek" en diccionario inglés turco : 77 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
örtmek cover up v.
örtmek cover v.
General
örtmek cloak v.
örtmek cloud v.
örtmek canopy v.
örtmek envelop v.
örtmek bury v.
örtmek shroud v.
örtmek bespread v.
örtmek case v.
örtmek sheet v.
örtmek submerge v.
örtmek shield v.
örtmek cap v.
örtmek cope v.
örtmek incase v.
örtmek shade v.
örtmek clothe v.
örtmek obscure v.
örtmek blanket v.
örtmek hood v.
örtmek enshroud v.
örtmek close v.
örtmek encase v.
örtmek robe v.
örtmek eclipse v.
örtmek wrap v.
örtmek vesture v.
örtmek carpet v.
örtmek shut v.
örtmek encompass v.
örtmek screen v.
örtmek lap v.
örtmek condone v.
örtmek obfuscate v.
örtmek conceal v.
örtmek coat v.
örtmek hide v.
örtmek curtain v.
örtmek cover v.
örtmek earth v.
örtmek nubilate [obsolete] v.
örtmek enclothe v.
örtmek kever v.
örtmek kiver [obsolete] v.
örtmek mail [obsolete] v.
örtmek hap v.
örtmek wry [obsolete] v.
örtmek heal v.
örtmek huddle v.
örtmek revestture v.
örtmek muffle v.
örtmek obduct [obsolete] v.
örtmek obliterate v.
örtmek deck [obsolete] v.
örtmek overcover v.
örtmek overveil v.
örtmek infoliate v.
örtmek do over v.
örtmek feal [dialect] v.
örtmek salve v.
örtmek scoth v.
örtmek scyle v.
örtmek shun v.
örtmek sklere v.
örtmek superinduce v.
örtmek surround v.
Phrasals
örtmek fit around v.
Idioms
örtmek cloak in secrecy v.
Technical
örtmek endue v.
örtmek face v.
örtmek conceal v.
örtmek cover v.
örtmek indue v.
örtmek coat v.
Informatics
örtmek mask v.
Aeronautic
örtmek cover to v.

Significados de "örtmek" con otros términos en diccionario inglés turco: 230 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
peçe ile örtmek veil v.
General
özellikle ispanyol veya latin amerikalı kadınların başlarını ve omuzlarını örtmek için kullandığı genellikle siyah kumaştan yapılan şal manto n.
başı örtmek için takılan sıkı takke coif n.
gece uykusuna yatırılan çocuğun üstünü örtmek tuck someone in v.
saman ile örtmek (dam) thatch v.
önüne bir şey koyarak örtmek screen off v.
parmaklıklarla örtmek bar v.
kuru otla örtmek mulch v.
haşe örtmek caparison v.
üstünü örtmek clothe v.
battaniye ile örtmek blanket v.
ata süslü çul örtmek trap v.
etek ile örtmek skirt v.
çarşaf örtmek sheet v.
tonozla örtmek vault v.
ağ ile örtmek net v.
çatısını örtmek roof v.
kumaşla örtmek drape v.
maske ile örtmek mask v.
açığını örtmek cover up one's fraud v.
yün gibi örtmek fleece v.
örtmek (sahte bir şey gerçek bir şeyi) belie v.
koruyucu bir tabakayla örtmek clad v.
saman örtüsü ile örtmek mulch v.
toprakla örtmek earth v.
üstünü örtmek overlap v.
hasır ile örtmek mat v.
ile örtmek cover with v.
çatı ile örtmek roof v.
üzerini örtmek cover v.
(bitki kökünü) toprakla örtmek earth v.
(kumaş ile) üstünü örtmek drape v.
üstünü örtmek (kara parçası için) top-dress v.
sıkıca örtmek shrink-wrap v.
çalıyla örtmek bush v.
ses çıkarmayacak bir şekilde örtmek veya sarmak muffle v.
üstünü örtmek wreathe v.
kumla örtmek sand v.
üstünü örtmek top v.
başını örtmek cover one's head v.
brandayla örtmek canvas v.
örtü örtmek spread the cover v.
bir şeyi sarmak/örtmek fit around something v.
suç örtmek/gizlemek hide a crime v.
suç örtmek/gizlemek cover up a crime v.
üzerini (üzerine) örtmek draw nigh v.
ambalaj kağıdı ile örtmek overwrap v.
kabukla örtmek epithelialize v.
kabukla örtmek epithelialise v.
tekrar örtmek recover v.
goblenle örtmek tapet v.
kamışla örtmek reed v.
(damı) saman ile örtmek thack [obsolete] v.
branda ile örtmek tilt v.
ağaçlarla örtmek tree v.
yeri örtmek cover the ground v.
önlükle örtmek apron v.
toprakla örtmek eard [scottish] v.
yeşilliklerle örtmek embosk v.
üstünü örtmek emmantle v.
örtü ile örtmek emmantle v.
üstünü örtmek enclothe v.
peçe ile örtmek encurtain v.
kubbe ile örtmek endome v.
etle örtmek enflesh [obsolete] v.
pullarla örtmek enscale v.
kabukla örtmek bark v.
üstünü örtmek baste v.
siperlik ile örtmek visor v.
boyun tüyü ile örtmek hackle [dialect] v.
üstünü örtmek wrap v.
üstünü örtmek wry [obsolete] v.
üzerini örtmek hele [dialect] [uk] v.
örtü örtmek hide v.
korumak için örtmek (kulak, burun) hold v.
sisle örtmek mist v.
dışını örtmek line v.
kovayla örtmek bushel v.
üstünü örtmek garb v.
toprakla örtmek loam v.
ile örtmek obduce v.
örtüyle örtmek obduce v.
üstünü örtmek obduct [obsolete] v.
üstünü örtmek clad v.
(arma üzerindeki işaretler) üzerinden geçmek veya üzerini kısmen örtmek debruise v.
(işaretle) armayı kısmen örtmek debruise v.
(teknede halatı, halkalı cıvatayı veya direği) kısa bir kordon parçasıyla örtmek graft v.
çiçeklerle örtmek overblow v.
üzerini örtmek overcast v.
(bir şeyin) üstünü örtmek overhaile v.
üzerini örtmek overhele [obsolete] v.
iyice örtmek overlard v.
ağ ile örtmek overnet v.
görseller ile örtmek overpicture v.
üzerini örtmek overtop v.
üstünü örtmek overvail v.
halıyla örtmek rug (up) v.
kilimle örtmek rug (up) v.
battaniyeyle örtmek rug (up) v.
(konunun, fiziksel bir şeyin) üstünü örtmek envelop v.
yapraklar ile örtmek infoliate v.
üzerine süslü örtü örtmek barde v.
(giysiyle) üstünü örtmek circumvest v.
tamamen örtmek cover up v.
cüppeyle örtmek cowl v.
baca şapkasıyla örtmek cowl v.
üzerini örtmek crape v.
kumaş katmanlarıyla örtmek drape v.
bulutla örtmek incloud v.
duvakla örtmek inveil v.
üstünü örtmek inwrap v.
boneyle örtmek coif v.
şapkayla örtmek coiffe v.
toprakla örtmek dirt v.
(kar) taneleri ile örtmek flake v.
pazenle örtmek flannel v.
etle örtmek flesh v.
(bir şeyin) üstünü örtmek gather v.
sisle örtmek gauze v.
çatıyla örtmek roof over v.
(yarayı) mumlu bezle örtmek searcloth v.
peçe ile örtmek shroud v.
ipekle örtmek silk v.
ipekle örtmek silken v.
üstünü örtmek forwrap v.
… ile örtmek skim v.
duman ile örtmek smog v.
sisle örtmek smog v.
pelerinle örtmek becloak v.
kabukla örtmek becrust v.
karla kaplar gibi örtmek snow v.
çapraz eleman ile örtmek span v.
(bir yüzeyi) hasır ile örtmek straw v.
(bir yüzeyi) kamışlar ile örtmek straw v.
örtmek anlamı veren ön ek be- pref.
Phrasals
iyice/sıkıca sarmak/örtmek tuck something around someone or something v.
kusurların/sorunların üstünü örtmek buff out v.
sıkıca/her yeri örtmek button up v.
ile örtmek/sarmak swathe with v.
(birinin üzerine) (örtü/battaniye) sermek/örtmek lay something over someone v.
-ile örtmek/kaplamak spread with v.
soğuk, ışık gibi etkilerden korumak için bitkinin bir kısmını toprakla örtmek earth up v.
(birini/bir şeyi bir şeyle) örtmek/kaplamak/sarmak drape (someone or something) with (something) v.
(birinin/bir şeyin) üstünü örtmek/kaplamak draw (something) over (someone or something) v.
örtüyle örtmek draw (something) over (someone or something) v.
birinin/bir şeyin üstünü örtmek draw something over someone or something v.
örtüyle örtmek draw something over someone or something v.
bir şeyi kapatmak/çekmek/örtmek (perde, örtü) draw something to v.
(bir şeyin üstünü bir şeyle) örtmek shroud (something) in (something else) v.
(kendini/birini/bir şeyi) bir şeyle örtmek/kaplamak envelop (oneself, someone, or something) in (something) v.
birini/bir şeyi bir şeyle örtmek envelop someone or something in someone or something v.
üstüne cam örtmek glass over v.
(bir şeyin) üstünü (bir şeyle) örtmek submerge (something) in (something) v.
yatırıp üstünü örtmek tuck into v.
(bir şeyin) üstünü kapatmak/örtmek pave (something) over v.
üstünü kapatmak/örtmek pave over v.
bir şeyi birinin/bir şeyin üzerine örtmek slip something over someone or something v.
üstünü örtmek put over v.
(birinin) yasa dışı/pis işlerini örtmek sweep up after (someone) v.
(birinin) ihmalkarlıklarını örtmek sweep up after (someone) v.
(birinin) arkasından kusurlarını örtmek sweep up after (someone) v.
birini/bir şeyi bir ışıkla, dumanla, renkle örtmek bathe someone or something in something v.
(korumak için) üstünü örtmek bed down v.
birinin üstünü (bir şeyle) sıkı sıkı örtmek bundle someone up (in something) v.
(bir şeyi) sis gibi örtmek mist over v.
kelini örtmek için kafanın yanındaki saçları yukarı doğru taramak comb over v.
(birinin/bir şeyin) üstüne (bir şey) örtmek cover (someone or something) in (something) v.
birinin üstüne bir şey örtmek cover someone in something v.
birinin/bir şeyin üstünü örtmek cover someone or something up v.
bir şeyin üstünü örtmek cover something up v.
(bir şeyin) üzerini örtmek drape over (something) v.
(bir şeyi) örtmek drape over (something) v.
ile örtmek/kaplamak/sarmak drape with v.
ile örtmek shroud in v.
(birinin/bir şeyin) üzerini kaplamak/örtmek spread over (someone or something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyle) örtmek swathe (someone or something) in (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyle) örtmek swathe (someone or something) with (something) v.
bantla kapatmak/örtmek tape out v.
üstünü tamamen örtmek cover over v.
Phrases
(bir şeyi) örtmek blanket (someone or something) with (something) v.
Idioms
(bir şeyi ya da birini) örtmek cloak (someone or something) in secrecy v.
üstünü örtmek cast a veil over (something) v.
üstünü örtmek draw a veil over something [written] v.
üstünü örtmek cast a veil over something [written] v.
üstünü örtmek throw a veil over something [written] v.
hataları örtmek paper over the cracks v.
hataları örtmek smooth over the cracks v.
(kötülükleri) örtmek hide a multitude of sins v.
(kötülükleri) örtmek cover a multitude of sins v.
bir şeyin üzerini örtmek put a lid on something v.
üstünü örtmek draw a veil over v.
(bir şeyin) üstünü örtmek draw the curtain on (something) v.
Law
suçun üstünü örtmek compound a felony v.
müze ve galerilere sanat eseri bağışlayarak diğer işlerin/olayların üstünü örtmek artwash v.
Technical
tente ile örtmek tilt v.
Construction
(başka bir maddeyle) yeniden örtmek reclad v.
tavanla üzerini örtmek ceil [obsolete] v.
kiremit örtmek tile v.
kiremit örtmek cover with roof tiles v.
Marine
teknede delik veya sızıntıyı örtmek için yapılan yama tingle n.
katranlı yelken bezi ile örtmek parcel a seam v.
Medical
cerrahi örtüyle örtmek drape v.
Biology
kabukla örtmek encyst v.
epitel doku ile örtmek epithelize v.
Zoology
salyangozların kış uykusundan önce kabuk açıklığını örtmek amacıyla salgıladığı kalsiyum fosfat ve zamk disk epiphragm n.
salyangozların kış uykusundan önce kabuk açıklığını örtmek için salgıladığı kalsiyum fosfat ve zamk disk hibernaculum n.
Botanic
şili'ye özgü, dam örtmek için kullanılan yaprak dökmeyen bir kayın ağacı coigue (nothofagus dombeyi) n.
(bitkiyi) toprakla örtmek hill v.
yeniden bitki ile örtmek revegetate v.
kütin ile örtmek cutinize [us] v.
kütin ile örtmek cutinise [uk] v.
Agriculture
kuru otla örtmek mulch v.
saman örtmek mulch v.
(tohumları) toprakla örtmek heal [dialect] [uk] v.
rüzgarlı havada sarsıntıyı önlemek amacıyla bitki kökünü toprakla örtmek earth up v.
(damı) samanla örtmek daych [dialect] v.
Literature
(şiirsel) tamamen örtmek fold v.
Meteorology
bulutla örtmek encloud v.
Military
duman ile örtmek smoke v.
sis ile örtmek smoke v.
Art
sanat eserlerinde genellikle cinsel organları örtmek için kullanılan incir yaprağı motifi fig leaf n.
Photography
vinyet efekti vermek veya hassas yüzeyi kısmen örtmek için kullanılan bir tür tasarım mask n.
Archaic
yeniden örtmek reapparel v.
yeniden üstünü örtmek reapparel v.
yeniden örtmek re-apparel v.
yeniden üstünü örtmek re-apparel v.
başı örtmek moble v.
(teknede halatı, halkalı cıvatayı veya direği) kısa kordon parçasıyla örtmek graff v.
Slang
yüzüne bakılmayacak kadar çirkin bir kadınla sevişirken (kadının) yüzüne kese kağıdı örtmek brown-bag it v.
yüzüne bakılmayacak kadar çirkin bir kadınla sevişirken (kadının) yüzüne kese kağıdı örtmek brown bag it v.