1 |
edit |
düzenlemek |
v. |
|
- The article was edited by a famous professor.
- Makale ünlü bir profesör tarafından düzenlenmiştir.
- The author also helped with the editing process of the film.
- Yazar ayrıca filmin düzenleme sürecine de yardımcı olmuştur.
- Tom has edited many books.
- Tom birçok kitap düzenledi.
- He edited videos on his computer.
- Bilgisayarında videolar düzenledi.
Show More (1)
|
2 |
edit |
(yazı) düzenleme |
n. |
|
- The radio edit of the song is better than its original.
- Şarkının radyo düzenlemesi orijinalinden daha güzel.
- To edit a sentence, click on the pencil icon.
- Bir cümleyi düzenlemek için kalem simgesine tıklayın.
- The radio edit of the song is better than its original.
- Şarkının radyo düzenlemesi orijinalinden daha iyi.
Show More (0)
|
3 |
edit |
düzeltmek |
v. |
|
- You should have edited the article before sending it.
- Makaleyi göndermeden önce düzenlemeliydiniz.
Show More (-2)
|
4 |
edit |
editörlüğünü yapmak |
v. |
|
- Emma edits the school newspaper.
- Emma okul gazetesinin editörlüğünü yapıyor.
Show More (-2)
|