|
- A policy of 'an eye for an eye and a tooth for a tooth' will bring no resolution.
- Göze göz, dişe diş' politikası çözüm getirmeyecektir.
- Often there is not enough space inside the mouth for this tooth.
- Çoğu zaman ağız içinde bu diş için yeterli alan yoktur.
- Often there is not enough space inside the mouth for this tooth.
- Çoğunlukla, ağızda bu dişler için yeterli alan yoktur.
- Tom Thumb leaped up, took a big bite from the first plate, and broke his tooth.
- Parmak Çocuk ayağa fırladı, ilk tabaktan büyük bir ısırık aldı ve dişini kırdı.
- Often there is not enough space inside the mouth for this tooth.
- Genellikle bu diş için ağız içinde yeterli alan yoktur.
- An eye for an eye, a tooth for a tooth.
- Göze göz, dişe diş.
- That tooth hurts.
- O diş acıyor.
- Your tooth must be extracted.
- Dişin çekilmesi gerek.
- I had a tooth pulled out last week.
- Geçen hafta bir dişimi çektirdim.
- You should go to the dentist and have that tooth pulled out.
- Dişçiye gidip o dişi çektirmelisin.
- My tooth hurts badly.
- Dişim çok kötü ağrıyor.
- My tooth is killing me.
- Dişim beni öldürüyor.
- He had his tooth pulled.
- Dişini çektirdi.
- This tooth has to have a filling.
- Bu dişe dolgu yapılması gerekiyor.
- This tooth is an incisor.
- Bu diş kesici bir diş.
- I have a loose tooth.
- Sallanan bir dişim var.
- She bought a hair brush and a tooth brush.
- Bir saç fırçası ve bir diş fırçası aldı.
- My front tooth fell out.
- Benim ön dişim düştü.
- My tooth is chipped.
- Dişim kırıldı.
- My lower left back tooth hurts.
- Benim sol alt arka dişim ağrıyor.
- I had a tooth pulled out.
- Bir dişimi çektirdim.
- My tooth is giving me unbelievable pain.
- Dişim bana inanılmaz acı veriyor.
- She had her tooth pulled.
- O, dişini çektirdi.
- He had his tooth pulled.
- O dişini çektirdi.
- That tooth hurts.
- Bu diş acıtıyor.
- You had better go to the dentist to have that tooth pulled out.
- O dişi çektirmek için dişçiye gitsen iyi olur.
- My tooth is really hurting.
- Dişim gerçekten ağrıyor.
- If your tooth hurts, you should see a dentist.
- Dişiniz ağrıyorsa, bir dişçiye görünmelisiniz.
- My lower left back tooth hurts.
- Sol alt arka dişim ağrıyor.
- My tooth is really hurting.
- Dişim çok ağrıyor.
- Tom broke a tooth biting into an apple.
- Tom elmayı ısırırken dişini kırdı.
- This tooth has to have a filling.
- Bu diş doldurulmalı.
- His permanent tooth is coming in behind his baby tooth.
- Onun kalıcı dişi bebek dişinin arkasından geliyor.
- How did you chip your tooth?
- Dişini nasıl kırdın?
- Tom had a tooth pulled out yesterday.
- Tom'un dün bir dişi çekildi.
- You should've gone to the dentist to have that tooth pulled out.
- O dişi çektirmek için dişçiye gitmeliydin.
- I think I have a decayed tooth.
- Sanırım çürük bir dişim var.
- Your tooth must be extracted.
- Dişin çekilmeli.
- He defended himself tooth and nail.
- Kendini dişiyle tırnağıyla savundu.
- This tooth is loose.
- Bu diş gevşek.
- Tom has a loose tooth.
- Tom'un dişi sallanıyor.
- Tom had a tooth pulled out last week.
- Tom geçen hafta bir diş çektirdi.
- I had a tooth pulled.
- Bir dişimi çektirdim.
- Show me the tooth.
- Bana dişi göster.
- Which tooth hurts?
- Hangi dişin ağrıyor?
- My front tooth fell out.
- Ön dişim düştü.
- Tom had a tooth pulled out last week.
- Tom'un geçen hafta bir dişi çekildi.
- Tom broke a tooth biting into an apple.
- Tom bir elmayı ısırırken dişini kırdı.
- I've chipped a tooth.
- Bir dişimi kırdım.
- Your tooth must be extracted.
- Dişinin çekilmesi gerekli.
- She had her tooth pulled.
- Dişini çektirmiş.
- My back tooth has chipped.
- Arka dişim kırıldı.
- You should go to the dentist and have that tooth pulled out.
- Dişçiye gitmelisin ve o dişi çektirmelisin.
- I've chipped a tooth.
- Bir diş kırdım.
- If your tooth hurts, you should see a dentist.
- Eğer dişin ağrırsa, diş hekimi ile görüşmelisin.
- Tom had a tooth pulled out yesterday.
- Tom dün bir diş çektirdi.
- A tooth can be replaced with an implant.
- Bir diş bir implantla değiştirilebilir.
- A tooth can be replaced with an implant.
- Bir diş implant ile değiştirilebilir.
- My tooth is giving me unbelievable pain.
- Dişim inanılmaz ağrı yapıyor.
- If your tooth hurts, you should see a dentist.
- Dişlerin ağrırsa diş hekimine gitmelisin.
- If your tooth hurts, you should see a dentist.
- Eğer dişiniz ağrıyorsa, bir dişçiye görünmelisiniz.
- This tooth is an incisor.
- Bu diş bir kesici diş.
- Your tooth must be extracted.
- Dişinizin çekilmesi gerekli.
- I had a tooth pulled.
- Ben bir diş çektirdim.
- This tooth is loose.
- Bu diş gevşemiş.
- My tooth hurts.
- Dişim ağrıyor.
Show More (63)
|
