|
Catégorie |
Anglais |
Turc |
|
Technical |
|
1 |
Technical |
hedge clippers n.
|
çalı budama makası |
|
The hedge clippers and weed whacker are in the garage.
Çalı budama makası ve ot biçme makinesi garajdadır.
More Sentences
|
General |
|
2 |
General |
hedge cutter n.
|
çalı makası |
|
3 |
General |
hedge shears n.
|
çalı makası |
|
4 |
General |
hedge shears n.
|
bahçe makası |
|
5 |
General |
hedge shears n.
|
budama makası |
|
6 |
General |
hedge shears n.
|
çit makası |
|
7 |
General |
perimeter hedge n.
|
çalı çiti |
|
8 |
General |
hedge marriage n.
|
cahil papaz tarafından kıyılan gizli nikah |
|
9 |
General |
hedge note n.
|
çit kuşu sesi |
|
10 |
General |
hedge note n.
|
kötü yazı |
|
11 |
General |
hedge writer n.
|
önemsiz yazar |
|
12 |
General |
hedge writer n.
|
değersiz yazar |
|
13 |
General |
hedge writer n.
|
yazar bozuntusu |
|
14 |
General |
hedge round v.
|
çevirmek |
|
|
15 |
General |
hedge round v.
|
çit ile çevirmek |
|
16 |
General |
hedge around v.
|
kısıtlamak |
|
17 |
General |
hedge about v.
|
sınırlamak |
|
18 |
General |
hedge in v.
|
çit ile çevirmek |
|
19 |
General |
hedge around v.
|
engellemek |
|
20 |
General |
hedge round v.
|
kuşatmak |
|
21 |
General |
hedge in v.
|
etrafını çevirmek |
|
22 |
General |
hedge about v.
|
kısıtlamak |
|
23 |
General |
hedge off v.
|
sınır koymak |
|
24 |
General |
hedge around v.
|
sınırlamak |
|
25 |
General |
hedge off v.
|
engel koymak |
|
26 |
General |
hedge about v.
|
engellemek |
|
27 |
General |
hedge in v.
|
kuşatmak |
|
28 |
General |
hedge in v.
|
çevirmek |
|
29 |
General |
hedge round v.
|
etrafını çevirmek |
|
30 |
General |
breast up a hedge v.
|
bitkilerin dik saplarını (keserek) çıplak bırakmak |
|
31 |
General |
hang in the hedge v.
|
durma noktasına gelmek |
|
32 |
General |
hedge [obsolete] v.
|
daha büyük bir şeye dahil etmek |
|
33 |
General |
hedge [obsolete] v.
|
daha önemli bir şeye sokmak |
|
Phrasals |
|
34 |
Phrasals |
hedge something against something v.
|
bir şeyi bir riske karşı korumak |
|
35 |
Phrasals |
hedge in v.
|
kısıtlamak |
|
36 |
Phrasals |
hedge in v.
|
sınırlandırmak |
|
37 |
Phrasals |
hedge against v.
|
-e karşı korumak |
|
38 |
Phrasals |
hedge against something v.
|
bir riske karşı korumak |
|
39 |
Phrasals |
hedge against something v.
|
bir şeye karşı tedbir almak |
|
40 |
Phrasals |
hedge against something v.
|
birden fazla seçeneğe yatırım yaparak başarısızlık olasılığını en aza indirmek |
|
41 |
Phrasals |
hedge against something v.
|
tüm yumurtaları aynı sepete koymamak |
|
42 |
Phrasals |
hedge someone or something in v.
|
birini/bir şeyi kuşatmak |
|
43 |
Phrasals |
hedge someone or something in v.
|
birinin/bir şeyin etrafını çevirmek |
|
Proverb |
|
44 |
Proverb |
a hedge between keeps friendship green
|
çok yakın arkadaşlıklarda bile arada mesafe olmalı |
|
45 |
Proverb |
a hedge between keeps friendship green
|
karşılıklı birbirinin mahremiyetine saygı duyulduğunda arkadaşlıklar daha güzel ilerler |
|
46 |
Proverb |
a hedge between keeps friendship green
|
herkesin birbirinin mahremiyetine saygı duyduğu arkadaşlıklarda sorun yaşanmaz |
|
Colloquial |
|
47 |
Colloquial |
hedge one's bets v.
|
para kaybetme riskini azaltmak için kendini korumak |
|
Idioms |
|
48 |
Idioms |
hedge a bet v.
|
iki taraf için de bahis oynamak |
|
49 |
Idioms |
hedge one's bets v.
|
birden fazla seçeneğe yatırım yaparak başarısızlık olasılığını en aza indirmek |
|
50 |
Idioms |
hedge someone in v.
|
birini kısıtlamak |
|
51 |
Idioms |
hedge one's bets v.
|
birden fazla seçeneğe yatırım yaparak hata düzeyini en aza indirmek |
|
52 |
Idioms |
hedge one's bets v.
|
tüm yumurtaları aynı sepete koymamak |
|
53 |
Idioms |
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
saçı başı dağınık görünmek |
|
54 |
Idioms |
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
dağılmış görünmek |
|
55 |
Idioms |
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
düzensiz görünmek |
|
56 |
Idioms |
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
yakası paçası bir yana kaymış olmak |
|
57 |
Idioms |
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
saçı başı dağınık görünmek |
|
58 |
Idioms |
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
dağılmış görünmek |
|
59 |
Idioms |
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
düzensiz görünmek |
|
60 |
Idioms |
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
yakası paçası bir yana kaymış olmak |
|
61 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
darmadağın/darmaduman görünmek |
|
62 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
düzensiz görünmek |
|
63 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
saçı başı birbirine girmiş görünmek |
|
64 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
dağınık görünmek |
|
65 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
paçoz gibi görünmek |
|
66 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
bakımsız görünmek |
|
67 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
derbeder görünmek |
|
68 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
darmadağın/darmaduman görünmek |
|
69 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
düzensiz görünmek |
|
70 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
saçı başı birbirine girmiş görünmek |
|
71 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
dağınık görünmek |
|
72 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
paçoz gibi görünmek |
|
73 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
bakımsız görünmek |
|
74 |
Idioms |
look like (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
derbeder görünmek |
|
75 |
Idioms |
hedge bets v.
|
para kaybetme riskini azaltmak için kendini korumak |
|
76 |
Idioms |
hedge bets v.
|
birden fazla seçeneğe yatırım yaparak başarısızlık olasılığını en aza indirmek |
|
77 |
Idioms |
hedge your bets v.
|
para kaybetme riskini azaltmak için kendini korumak |
|
78 |
Idioms |
hedge your bets v.
|
birden fazla seçeneğe yatırım yaparak başarısızlık olasılığını en aza indirmek |
|
79 |
Idioms |
hedge your bets v.
|
birden fazla seçeneğe yatırım yaparak hata düzeyini en aza indirmek |
|
80 |
Idioms |
hedge your bets v.
|
tüm yumurtaları aynı sepete koymamak |
|
81 |
Idioms |
dragged through a hedge backwards expr.
|
bitkin |
|
82 |
Idioms |
dragged through a hedge backwards expr.
|
yorgun |
|
Trade/Economic |
|
83 |
Trade/Economic |
texas hedge n.
|
aynı türden birden fazla finansal araç satın alındığında riskin arttığı, döviz kuru riskine karşı vadeli piyasalarda işlem yapmanın tam tersi olan işlem |
|
84 |
Trade/Economic |
current hedge account n.
|
döviz kuruna sabitlenmiş hesap |
|
85 |
Trade/Economic |
inflation hedge n.
|
enflasyona karşı korumalı menkul değer |
|
86 |
Trade/Economic |
hedge accounting n.
|
finansal riskten korunma muhasebesi |
|
87 |
Trade/Economic |
hedge effectiveness n.
|
finansal riskten korunma işleminin etkinliği |
|
88 |
Trade/Economic |
hedge funds n.
|
koruma fonları |
|
89 |
Trade/Economic |
hedge-fund bonuses n.
|
koruma fonu ikramiyeleri |
|
90 |
Trade/Economic |
hedge ratio n.
|
korunma oranı |
|
91 |
Trade/Economic |
hedge position n.
|
koruma amaçlı pozisyon |
|
92 |
Trade/Economic |
hedge fund n.
|
koruma fonu |
|
93 |
Trade/Economic |
hedge fund n.
|
koruma amaçlı fon |
|
94 |
Trade/Economic |
cash flow hedge n.
|
nakit akış riskinden korunma işlemi |
|
95 |
Trade/Economic |
hedge fund n.
|
olası riskleri ve zararları en aza indirmek için yapılan yatırım |
|
96 |
Trade/Economic |
money market hedge n.
|
para piyasası yoluyla kur riskinden korunma |
|
97 |
Trade/Economic |
hedge funder n.
|
risk portföyü yöneticisi |
|
98 |
Trade/Economic |
hedge fund n.
|
serbest fon |
|
99 |
Trade/Economic |
hedge fund n.
|
serbest yatırım fonu |
|
100 |
Trade/Economic |
hedge funds n.
|
serbest yatırım fonları |
|
101 |
Trade/Economic |
hedge financing n.
|
şirketin, finansmanını kendi nakit akışı ile karşılaması |
|
102 |
Trade/Economic |
hedge clause n.
|
vadeli satış klozu |
|
103 |
Trade/Economic |
short hedge n.
|
yabancı bir para birimindeki düşüşe karşı vadeli sözleşmelerin satılması. |
|
104 |
Trade/Economic |
long hedge n.
|
yabancı bir paranın değerindeki bir artışa karşı korunmak için vadeli para birimi kontratlarının alınması. |
|
105 |
Trade/Economic |
hedge fund n.
|
yüksek riskli yatırım fonu |
|
106 |
Trade/Economic |
hedge funds n.
|
yüksek riskli yatırım fonları |
|
107 |
Trade/Economic |
hedge fund n.
|
borsacılar |
|
108 |
Trade/Economic |
hedge fund n.
|
risk fonu |
|
109 |
Trade/Economic |
hedge your bets v.
|
yumurtaları farklı sepetlere koymak |
|
Law |
|
110 |
Law |
hedge fund fraud n.
|
koruma fonu dolandırıcılığı |
|
Insurance |
|
111 |
Insurance |
hedge funds n.
|
yüksek riskli yatırım fonları |
|
Technical |
|
112 |
Technical |
hedge trimmer n.
|
çit budayıcı |
|
113 |
Technical |
hedge trimmer n.
|
çalı budama makası |
|
Woodworking |
|
114 |
Woodworking |
hedge bill n.
|
uzun saplı budama bıçağı |
|
Furniture |
|
115 |
Furniture |
winter hedge [dialect] n.
|
çamaşır askısı |
|
Zoology |
|
116 |
Zoology |
hedge sparrow n.
|
çitserçesi |
|
117 |
Zoology |
hedge sparrow n.
|
dağbülbülü |
|
Botanic |
|
118 |
Botanic |
hedge thorn (carissa bispinosa) n.
|
eriğe benzer meyveli, gövdesinde dikenleri olan güney afrika çalısı |
|
119 |
Botanic |
hedge thorn n.
|
çatallı dikenleri ve erik benzeri meyveleri olan bir güney afrika çalısı |
|
120 |
Botanic |
thorn hedge n.
|
çit olarak kullanılan herhangi dikenli ağaç veya çalılık |
|
121 |
Botanic |
hedge parsley n.
|
kuzey yarımkürede bulunan tek yıllık bir yabani ot cinsi |
|
122 |
Botanic |
tall hedge mustard n.
|
uzun meyveli bülbül otu |
|
123 |
Botanic |
tall hedge mustard n.
|
avrupa'da yetişen pennatifit yaprakları olan uzun boylu bir ot |
|
124 |
Botanic |
robin-run-the-hedge n.
|
yoğurtotu |
|
125 |
Botanic |
robin-run-the-hedge n.
|
dil kanatan |
|
126 |
Botanic |
hedge garlic (alliaria officinalis) n.
|
sarımsak otu |
|
127 |
Botanic |
hedge garlic (alliaria officinalis) n.
|
avrupa'da yetişen sarımsak gibi kokan bir bitki |
|
128 |
Botanic |
jack-by-the-hedge n.
|
sarımsak otu |
|
129 |
Botanic |
jack-by-the-hedge n.
|
avrupa'da yetişen sarımsak gibi kokan bir bitki |
|
130 |
Botanic |
hedge bindweed n.
|
boru çiçeği |
|
131 |
Botanic |
hedge bindweed n.
|
çit sarmaşığı |
|
132 |
Botanic |
upright hedge bedstraw n.
|
çobansüzgeci |
|
133 |
Botanic |
hedge bindweed n.
|
kahkahaçiçeği |
|
134 |
Botanic |
hedge bindweed n.
|
kahkaha çiçeği |
|
135 |
Botanic |
hedge violet n.
|
orman menekşesi |
|
136 |
Botanic |
hedge maple n.
|
ova akçaağacı |
|
137 |
Botanic |
hedge pink n.
|
sabun otu |
|
138 |
Botanic |
upright hedge bedstraw n.
|
yoğurt otu |
|
139 |
Botanic |
hedge bindweed (polygonum scandens) n.
|
tek yıllık, ince, sarılıcı bir bitki |
|
140 |
Botanic |
hedge buckwheat (polygonum scandens) n.
|
tek yıllık, ince, sarılıcı bir bitki |
|
141 |
Botanic |
hedge violet n.
|
kayın menekşesi |
|
142 |
Botanic |
hedge nettle n.
|
avrasya'ya özgü, tırmanıcı yeşil kök sapları olan kötü kokulu çok yıllık bir ot |
|
143 |
Botanic |
hedge nettle (stachys palustris) n.
|
gölısırganı |
|
144 |
Botanic |
hedge nettle (stachys palustris) n.
|
kuzey yarım küre'nin nemli bölgelerinde yaygın olarak yetişen, kokusuz köksapları bulunan çok yıllık bir ot |
|
145 |
Botanic |
hedge bells n.
|
çit sarmaşığı |
|
146 |
Botanic |
hedge bindweed n.
|
yalancı sarmaşık çobandeğneği |
|
147 |
Botanic |
hedge bindweed n.
|
tek yıllık, ince, sarılıcı bir bitki |
|
148 |
Botanic |
hedge hyssop n.
|
gratiola cinsine ait bir ot |
|
149 |
Botanic |
hedge hyssop n.
|
gratiola cinsine benzeyen ingiliz bitkileri |
|
150 |
Botanic |
hedge mustard n.
|
bülbül otu yaprağı |
|
151 |
Botanic |
hedge mustard n.
|
bülbül otuyla yapılan ilaç karışımı |
|
152 |
Botanic |
hedge nettle (stachys palustris) n.
|
bataklık çayı |
|
153 |
Botanic |
hedge nettle n.
|
dağ çayı |
|
154 |
Botanic |
hedge woundwort n.
|
dağ çayı |
|
155 |
Botanic |
hedge parsley n.
|
çit maydanozu |
|
156 |
Botanic |
hedge bindweed n.
|
çit sarmaşığı |
|
157 |
Botanic |
hedge bindweed n.
|
kahkaha çiçeği |
|
158 |
Botanic |
hedge maple n.
|
süs olarak kullanılan yaygın bir avrupa akçaağacı |
|
Agriculture |
|
159 |
Agriculture |
turf hedge n.
|
çim ve farklı bitkilerden yapılmış çit |
|
160 |
Agriculture |
hedge trimmer n.
|
çit düzenleyici |
|
161 |
Agriculture |
hedge trimmer n.
|
ot kesme makinesi |
|
162 |
Agriculture |
hedge laying n.
|
çit düzenleme |
|
Education |
|
163 |
Education |
hedge school n.
|
(irlanda'da) taşra okulu |
|
History |
|
164 |
History |
hedge-school [ireland] n.
|
irlanda'da etrafı çitle çevrili açık hava okulu |
|
165 |
History |
hedge-school [ireland] n.
|
köylü okulu |
|
Religious |
|
166 |
Religious |
hedge priest n.
|
cahil papaz |
|
Geography |
|
167 |
Geography |
hedge end n.
|
ingiltere'de yerleşim yeri |
|
168 |
Geography |
hedge [uk] n.
|
set |
|
Slang |
|
169 |
Slang |
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
yakası paçası bir yanda görünmek |
|
170 |
Slang |
look as if (one) has been pulled through a hedge backwards v.
|
saçı başı birbirine girmiş görünmek |
|
171 |
Slang |
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
yakası paçası bir yanda görünmek |
|
172 |
Slang |
look as if (one) has been pulled through a hedge backward v.
|
saçı başı birbirine girmiş görünmek |
|
173 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
saçı başı dağınık olmak |
|
174 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
yakası paçası bir yana kaymış olmak |
|
175 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
dağılmış görünmek |
|
176 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
düzensiz görünmek |
|
177 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
saçı başı birbirine girmiş görünmek |
|
178 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
bakımsız görünmek |
|
179 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
paçoz gibi görünmek |
|
180 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
derbeder görünmek |
|
181 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
darmaduman görünmek |
|
182 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
saçı başı dağınık olmak |
|
183 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
yakası paçası bir yana kaymış olmak |
|
184 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
dağılmış görünmek |
|
185 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
düzensiz görünmek |
|
186 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
saçı başı birbirine girmiş görünmek |
|
187 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
bakımsız görünmek |
|
188 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
paçoz gibi görünmek |
|
189 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
derbeder görünmek |
|
190 |
Slang |
look as if (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
darmaduman görünmek |
|
191 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
saçı başı dağınık olmak |
|
192 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
yakası paçası bir yana kaymış olmak |
|
193 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
dağılmış görünmek |
|
194 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
düzensiz görünmek |
|
195 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
saçı başı birbirine girmiş görünmek |
|
196 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
bakımsız görünmek |
|
197 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
paçoz gibi görünmek |
|
198 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
derbeder görünmek |
|
199 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backward v.
|
darmaduman görünmek |
|
200 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
saçı başı dağınık olmak |
|
201 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
yakası paçası bir yana kaymış olmak |
|
202 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
dağılmış görünmek |
|
203 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
düzensiz görünmek |
|
204 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
saçı başı birbirine girmiş görünmek |
|
205 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
bakımsız görünmek |
|
206 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
paçoz gibi görünmek |
|
207 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
derbeder görünmek |
|
208 |
Slang |
look like (one) has been dragged through a hedge backwards v.
|
darmaduman görünmek |
|
British Slang |
|
209 |
British Slang |
look like you've been dragged through a hedge backwards v.
|
saçı başı dağınık olmak |
|