(zeki - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

(zeki



Sens de "(zeki" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

Turc Anglais
Idioms
(zeki be touched with something v.

Sens de "(zeki" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 319 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
zeki smart adj.
zeki clever adj.
zeki intelligent adj.
General
zeki kimse intellect n.
zeki brain n.
zeki kimse brain n.
zeki quick of comprehension n.
zeki understanding n.
çok zeki kişi brainiac n.
çok zeki kadın minerva n.
zeki hardhead n.
zeki ama anti-sosyal geek n.
zeki ve çekici kadın intelligent and attractive woman n.
zeki yaşam formu intelligent life form n.
zeki kararlar clever decisions n.
zeki oğlan clever boy n.
zeki çocuk clever boy n.
zeki kız clever girl n.
uyanık ve zeki kimse nimblewit n.
zeki olma nerdiness n.
zeki ama asosyal olma nerdiness n.
zekaya aşık kimse. zeki insanı romantik veya cinsel yönden çekici bulan kişi sapiophile n.
çok zeki veya kültürlü olmayan kimse yahoo n.
zeki olmama unintelligence n.
zeki adam bel-esprit n.
zeki ve yaramaz olma waggery n.
oldukça zeki veya başarılı kimse bird n.
kendince zeki kimse witling n.
sözde zeki kimse witling n.
geneli zeki, çalışkan ve yasalara saygılı olma gibi arzu edilen özelliklere sahip olan azınlık grubu model minority n.
zeki manipülatör operative n.
yönetim ekibindeki en zeki kişi rocket scientist n.
çok zeki olmayan kimse feather weight n.
zeki ama anti-sosyal insanlar geekdom n.
zeki ama anti-sosyal insanlara özgü olma geekiness n.
zeki ama anti-sosyal olma geekiness n.
zeki olma geist n.
zeki kimse snollygoster n.
zeki yaşam intelligent life n.
neşeli ve zeki çocuk sunbeam n.
aşırı zeki kimse superbrain n.
çok zeki olmak have a good head on one's shoulders v.
akıllı/zeki geçinmek act as if he/she was smart v.
zeki olmak coruscate v.
zeki olmak cut a rusty v.
daha zeki wittier adj.
zeki sapient adj.
zeki wideawake adj.
zeki witty adj.
zeki apt adj.
zeki ingenious adj.
en zeki wittiest adj.
zeki sagacious adj.
zeki witted adj.
zeki perceptional adj.
zeki neat adj.
zeki discerning adj.
zeki clever adj.
zeki spiritual adj.
zeki sharp witted adj.
zeki brainy adj.
zeki penetrating adj.
zeki astute adj.
zeki clear adj.
zeki intelligent adj.
kadar zeki as wise as adj.
zeki sparkling adj.
zeki sharp adj.
zeki subtile adj.
zeki nifty adj.
zeki quick witted adj.
zeki longheaded adj.
zeki shrewd adj.
zeki olmayan unwise adj.
zeki sharpwitted adj.
zeki intellectual adj.
zeki olmayan unintelligent adj.
zeki cute adj.
zeki brilliant adj.
zeki knowledgeable adj.
zeki acute adj.
zeki keen adj.
yeterince zeki clever enough adj.
zeki as fresh as paint adj.
zeki bright adj.
zeki penetrative adj.
zeki luminous adj.
zeki subtle adj.
zeki nimble adj.
zeki clear eyed adj.
zeki incisive adj.
zeki perspicacious adj.
zeki quickwitted adj.
zeki as sharp as a needle adj.
en zeki sharpest adj.
daha zeki shrewder adj.
zeki shrewdest adj.
zeki daedalian adj.
zeki able-minded adj.
zeki keen-witted adj.
zeki clear-eyed adj.
zeki nimble-witted adj.
zeki quick-witted adj.
zeki sharp-witted adj.
çok zeki fiendish adj.
zeki quick adj.
aşırı zeki overwise adj.
fazlasıyla zeki too clever adj.
son derece zeki too clever adj.
çok zeki too clever adj.
en zeki/akıllı the cleverest adj.
daha zeki/akıllı cleverer adj.
zeki acuminous adj.
zeki canny adj.
zeki nimble-minded adj.
zeki nimblewitted adj.
zeki tidy adj.
aşırı zeki ultrasmart adj.
zeki olmayan unapprehensive adj.
zeki olmayan underwitted adj.
zeki knowing adj.
zeki enginous adj.
zeki olmayan unsmart adj.
zeki olmayan unwitty adj.
zeki volable adj.
zeki old-fashioned [dialect] [uk] adj.
zeki old-fashioned [dialect] [uk] adj.
zeki dexterous adj.
zeki dextrous adj.
yeniliklere meraklı ve zeki in adj.
zeki olmayan inficete adj.
zeki ingenious [obsolete] adj.
zeki good adj.
zeki conceited [obsolete] adj.
zeki conceitful [obsolete] adj.
zeki piercing adj.
zeki clear adj.
zeki feat [dialect] [uk] adj.
aşırı zeki dazzling adj.
zeki fine [obsolete] adj.
zeki ama anti-sosyal insanlara benzeyen geeky adj.
zeki ama anti-sosyal insanlara özgü geeky adj.
çok zeki scholastic adj.
zeki pretty adj.
zeki sleightful adj.
zeki sleighty [dialect] adj.
zeki geçinen smart ass adj.
zeki geçinen smart-assed adj.
zeki snack adj.
zeki solert adj.
süper zeki superintelligent adj.
çok zeki superintelligent adj.
hiper zeki hyperintelligent adj.
aşırı zeki hyperintelligent adj.
çok zeki superbright adj.
aşırı zeki superslick adj.
aşırı zeki supersmart adj.
aşırı zeki supersubtile [obsolete] adj.
aşırı zeki supersubtle adj.
zeki olmayan bir şekilde uncleverly adv.
zeki bir şekilde intellectively adv.
Phrasals
kendinden daha çekici, zeki, yetenekli, üst sınıftan biriyle evlenmek marry up v.
Colloquial
zeki geçinen tip alec n.
bir gruptaki en zeki kişi the brains of the outfit n.
olağanüstü zeki davranış wise move n.
olağanüstü zeki davranış masterly move n.
zeki insan bright spark n.
çok zeki double-dome n.
akıllı/zeki çocuk quiz kid n.
akıllı/zeki genç quiz kid n.
zeki ama popüler olmayan kimse poindexter n.
zeki ve çevik asker guardee [uk] n.
sözde zeki kimse smarty n.
sözde zeki kimse smartie n.
pek akıllı/zeki olmamak be not all there v.
pek akıllı/zeki olmamak be not quite there v.
çok zeki very clever adj.
çok zeki so clever adj.
olağanüstü zeki davranış master-stroke adj.
zeki on the beam adj.
çok zeki whip-smart adj.
çok zeki genius adj.
zeki snazzy adj.
zeki ve sarkastik dry wit adj.
yalnızca güzel değil zeki de not just a pretty face expr.
zeki with all the brains expr.
hiç zeki değil none too clever expr.
pek zeki/çok akıllı biri değil nothing going on upstairs expr.
pek zeki olmayan several bricks short of a (full) load expr.
Idioms
zeki ve aykırı erkek (yardımcı) karakter manic pixie dream boy n.
zeki fire-breather n.
zeki ama aklı bir karış havada kişi absent-minded professor n.
çok zeki kimse a brain box n.
kendisini diğer insanlardan zeki göstermeye çalışan tip a smart aleck n.
kendisini diğer insanlardan zeki göstermeye çalışan tip a smart alec n.
kendini zeki göstermeye çalışan tip clever clever n.
zeki a bright spark n.
zeki geçinen tip smart aleck n.
zeki ve çekici kadın the thinking man's crumpet n.
zeki geçinen tip clever clogs n.
zeki geçinen tip clever dick n.
zeki ve çekici adam the thinking woman's crumpet n.
(karşı cinsin ilgisini çeken) zeki/akıllı ve çekici kimse the thinking man's/woman's crumpet n.
çok zeki ve derin düşünceleri olan kimse deep thinker n.
zeki geçinen tip a smart alec [uk] n.
zeki geçinen tip a smart aleck n.
kendini diğer insanlardan zeki göstermeye çalışan tip a smart alec n.
zeki geçinen tip a smart alec n.
kendini diğer insanlardan zeki göstermeye çalışan tip a smart aleck n.
zeki geçinen tip a smart aleck n.
zeki tip a smart cookie [us] n.
zeki tip one smart cookie [us] n.
zeki gözlemci acute observer n.
çok zeki kimse brain box n.
zeki çocuk brainchild n.
gruptaki en zeki kişi the brains of the outfit n.
bu gruptaki en zeki kişi the brains of this outfit n.
o gruptaki en zeki kişi the brains of that outfit n.
(karşı cinsin ilgisini çeken) zeki/akıllı ve çekici kimse the thinking man's/women's crumpet n.
çok zeki/çok akıllı olmak be all that v.
çok zeki olmak have a mind as sharp as a steel trap v.
zeki olmak have one's head screwed on the right way v.
zeki olmak get all the brains v.
pek zeki olmamak have a few kangaroos loose in the top paddock v.
zeki olmak have a hard head v.
zeki/akıllı olmak have something on the ball v.
kendinden daha başarılı, zeki ve güzel olduğu düşünülen biriyle hit above (one's) weight v.
zeki/akıllı görünmek look smart v.
çok zeki olmak be as sharp as a tack v.
(zeki, hoş) bir yanı olmak be touched with (something) v.
pek akıllı/zeki olmamak be not playing with a full deck v.
pek zeki olmamak be several bricks short of a (full) load v.
pek zeki olmamak be several cards short of a (full) deck v.
pek zeki olmamak be several cards short of a full deck v.
çok zeki olmak have a good head on shoulders v.
çok zeki biri olmak have a good head on your shoulders v.
pek zeki olmamak have kangaroos in the top paddock [australia] v.
pek zeki olmamak have kangaroos one's the top paddock [australia] v.
zeki/akıllı olmak have something/a lot on the ball [us] v.
herkesten zeki bilgili olmak/görünmek have/know all the answers v.
birine kimin daha zeki/usta olduğunu göstermek send a sow to minerva v.
kendini zeki sanan too clever by half adj.
çok/aşırı zeki too clever by half [uk] adj.
çok fazla zeki too clever by half [uk] adj.
çok zeki (as) sly as a fox adj.
pek zeki/çok akıllı biri değil not anything going on upstairs expr.
pek zeki/çok akıllı biri değil not anything upstairs expr.
pek zeki/çok akıllı biri değil not much going on upstairs expr.
pek zeki/çok akıllı biri değil not much upstairs expr.
zeki about it expr.
zeki bout it expr.
çok zeki/akıllı biri (one) smart apple expr.
çok zeki as sharp as a tack expr.
zeki quick on the trigger expr.
zeki quick on the uptake expr.
çok zeki crazy like a fox expr.
(biri) pek zeki değil (one) is not playing with a full deck expr.
(biri) yeteri kadar zeki değil (one's) elevator doesn't go all the way to the top expr.
(biri) kendini çok zeki sanıyor/zannediyor (someone) thinks (they) are so smart expr.
(biri) çok akıllı/zeki olduğunu düşünüyor (someone) thinks (they) are so smart expr.
çok zeki as clever as they come expr.
son derece zeki as clever as they come expr.
çok zeki as clever as they come expr.
oldukça zeki as clever as they come expr.
son derece zeki as clever as they come expr.
aşırı zeki as clever as they come expr.
yalnızca güzel değil zeki de more than just a pretty face expr.
Speaking
ben zeki biriyim I am an intelligent person expr.
ben zeki biriyim I am a smart person expr.
ne kadar zeki olduğumuzu düşünsek de no matter how clever we think we are expr.
zeki olduğunu mu sanıyorsun! you think you're so smart! expr.
Trade/Economic
zeki ve deneyimli borsa simsarı wolf n.
Politics
siyahilerin beyazlardan daha az zeki savunan inanış jensenism n.
Technical
zeki terminal intelligent terminal n.
zeki brainy adj.
Computer
zeki terminal intelligent terminal n.
Psychology
zeki insanları seksi bulan kişi sapiosexual n.
Astronomy
zeki dünya dışı yaşam alien intelligence n.
Zoology
macaristan'a özgü oldukça zeki bir çoban köpeği ırkı puli n.
Literature
zeki olma astucity n.
zeki astucious [obsolete] adj.
Basketball
rakibin hatalarından yararlanmasını bilen zeki oyuncu heady player n.
Mythology
insan formunda olup büyü yapabilen, zeki ve fesat olarak betimlenen hayali yaratık fairies n.
Archaic
çok zeki kimse wit n.
daha zeki olmak outwit v.
Slang
çekici ama pek zeki olmayan kadın bim n.
zeki sharp cookie n.
bilim, teknik, bilgisayar, edebiyat gibi bir veya birden fazla konu üzerinde bilgili ve aşırı saplantılı olan, zeki, kültürlü, yetenekli ve entelektüel özelliklere sahip sıradışı veya tuhaf kişi geek n.
çok zeki brainbox n.
çok zeki ancak sosyal ilişkilerde başarısız olan kimse nerd n.
zeki ve seksi erkek a stud-muffin n.
zeki ama ucube olan kişi nerd n.
zeki ama anti-sosyal olma durumu geekdom n.
zeki geçinen tip a clever dick (brit) n.
zeki ve seksi smexy n.
zeki ama antisosyal kişi frog face n.
çok zeki ancak sosyal ilişkilerde başarısız olan kimse nurd [obsolete] n.
zeki ama anti-sosyal geke n.
bilim, teknik, bilgisayar, edebiyat gibi bir veya birden fazla konu üzerinde bilgili ve aşırı saplantılı olan, zeki, kültürlü, yetenekli ve entelektüel özelliklere sahip sıradışı veya tuhaf kişi geke n.
küstah ve zeki kimse smartarse n.
zeki geçinmek play the smart-ass v.
kendini olduğundan zeki göstermek fake the funk v.
zeki/uyanık olmak know shit from shinola v.
zeki/uyanık olmak tell shit from shinola v.
aşırı zeki too far north adj.
akıl küpü (çok zeki oldukları düşünülen kuzey ingiltereli insanlara atıfla kullanılan bir ifade) too far north adj.
çok zeki değil not the full quid expr.
yeteri kadar zeki olmama elevator doesn't go to the top floor expr.
pek zeki olmayan the elevator doesn't go all the way to the top expr.
pek zeki değil the elevator doesn't go (all the way) to the top floor expr.
biri pek zeki değil someone's elevator doesn't go all the way to the top expr.
pek akıllı/zeki değil three bricks shy of a (full) load expr.
British Slang
sosyal standartları düşük olan genelde çalışan kesimden olup fazla zeki olmayan ve kötü giyinen kızları nitelemek için söylenen aşağılayıcı bir söz sharon and tracy n.
zeki tip clever-dick n.
zeki tip clever-clogs n.
zeki/akıllı tip egghead n.
Modern Slang
yakışıklı ve zeki erkek a bengali menace n.
zeki olduğu halde bilerek aptal gibi davranma amathia n.
pek zeki değil ain't that bright adj.