apex - Turc Anglais Dictionnaire

apex

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "apex" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 24 résultat(s)

Anglais Turc
General
apex n. doruk
He reached the apex of power in the early 1970s.
1970'lerin başında gücünün doruğuna ulaştı.

More Sentences
apex n. zirve
Aiden managed to be at the apex of social elites.
Aiden toplumdaki elit kesimin zirvesine ulaşmayı başardı.

More Sentences
Construction
apex n. tepe noktası
The wall height at the low point of the roof (apex of the wall curve) is only 28cm high.
Çatının alçak noktasındaki duvar yüksekliği (duvar eğrisinin tepe noktası) sadece 24 cm yüksekliğindedir.

More Sentences
Automotive
apex n. apeks
Apex Legends was developed by Respawn Entertainment and published by Electronic Arts.
Apex Legends, Respawn Entertainment tarafından geliştirilmiş ve Electronic Arts tarafından yayınlanmıştır.

More Sentences
Medical
apex n. apeks
Apex Legends is developed by Respawn Entertainment and published by Electronic Arts.
Apex Legends, Respawn Entertainment tarafından geliştirilmiş ve Electronic Arts tarafından yayınlanmıştır.

More Sentences
General
apex n. tepe
apex n. şahika
apex n. açı tepesi
apex n. uç
apex n. günerek
apex n. en üst nokta
apex n. viraj ortası
apex n. başarıda en üst nokta
Technical
apex n. tepe
Aeronautic
apex n. önceden yolculuk alım tarifesi
apex n. özel indirimli uçak bileti tarifesi
apex n. ucuz tarife
Medical
apex n. afeks
Math
apex n. tepe noktası
Marine Biology
apex n. apeks
Botanic
apex n. yaprağın uç kısmı
Linguistics
apex n. dil ucu
Geography
apex n. north carolina eyaletinde yerleşim yeri
apex n. north carolina eyaletinde şehir

Sens de "apex" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 30 résultat(s)

Anglais Turc
Zoology
apex predator n. apeks yırtıcı
The apex predators are at the highest trophic level.
Apeks yırtıcılar en yüksek trofik seviyededir.

More Sentences
Trade/Economic
apex club [australia] n. toplum refahını artırmak için kurulmuş iş adamları ve meslek adamları derneği
Law
apex court n. (güney asya ve afrika'da) yüksek mahkeme
apex court n. (güney asya ve afrika'da) anayasa mahkemesi
apex court n. (güney asya ve afrika'da) temyiz mahkemesi
Technical
sheet apex n. kabuk mahyası
apex of the theoretical triangle n. teorik üçgenin tepesi
apex of the theoretical triangle n. kuramsal üçülün tepesi
apex angle n. tepe açısı
tip apex n. uç tepesi
Automotive
apex seal n. apeks conta
early apex n. erken apeks
late apex n. geç apeks
double apex n. çift apeks
Aeronautic
apex chute n. tepe paraşütü
Medical
near the apex n. parapeksiyan
apex of the left lung n. sol akciğer apeksi
cardiac apex beat n. kalp tepe atımı
heart apex beat n. kalp tepe atımı
Dentistry
root apex n. kök ucu
Optics
orbital apex n. orbita apeksi
Marine Biology
apex predator n. uç yırtıcı
Astronomy
apex of the sun's way n. göksel küre üzerinde güneş ve güneş sisteminin sabit yıldızlara göre doğru hareket eder gibi göründüğü nokta
solar apex n. göksel küre üzerinde güneş ve güneş sisteminin sabit yıldızlara göre doğru hareket eder gibi göründüğü nokta
apex of the earth's motion n. dünya'nın yörüngesinde hareket ettiği göksel nokta
Zoology
apex predator n. apeks avcı
apex predator n. süper avcı
British Slang
go base over apex v. tepetaklak düşmek
base over apex expr. tepetaklak
base over apex expr. başaşağı