benzin - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

benzin



Sens de "benzin" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 1 résultat(s)

Anglais Turc
Chemistry
benzin n. benzin

Sens de "benzin" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 23 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
benzin gas n.
benzin gasoline n.
benzin petrol n.
General
benzin gasolene n.
benzin juice n.
benzin fuel n.
benzin gasolin n.
benzin benzoline n.
benzin motor spirit n.
benzin benzine n.
Colloquial
benzin motion-lotion n.
Technical
benzin benzine n.
benzin gasoline n.
Automotive
benzin gasoline n.
benzin gas n.
benzin juice n.
benzin petrol n.
benzin petroleum n.
benzin volatility n.
Chemistry
benzin benzine n.
benzin benzin n.
Geology
benzin benzene n.
British Slang
benzin juice n.

Sens de "benzin" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 353 résultat(s)

Turc Anglais
General
benzin düzeyi gasoline level n.
benzin deposu tank n.
kurşunsuz benzin unleaded gas n.
benzin tüketimi petrol consumption n.
benzin bidonu gasoline can n.
benzin seviyesi petrol level n.
benzin pompası gasoline pump n.
benzin seviyesi gasoline level n.
benzin deposu petrol tank n.
normal benzin regular gas n.
benzin tüketimi gasoline consumption n.
ağır benzin heavy petrol n.
benzin süzgeci gasoline strainer n.
yüksek oktanlı benzin high octane gasoline n.
benzin düzeyi petrol level n.
benzin memesi carburetor jet n.
benzin deposu gas tank n.
benzin pompası petrol pump n.
benzin pompası bowser n.
süper benzin four star petrol n.
benzin bidonu petrol can n.
benzin motoru petrol engine n.
dizel benzin derv n.
benzin göstergesi gasoline gauge n.
benzin yakan running on gasoline n.
pompa alanı (benzin istasyonlarında) forecourt n.
benzin deposu kapağı gasoline tank cap n.
kurşunsuz benzin lead-free petrol n.
normal benzin two-star petrol n.
benzin göstergesi petrol gauge n.
benzin bidonu jerry can n.
benzin pompacısı petrol attendant n.
benzin pompacısı gasoline station attendant n.
benzin pompacısı filling station attendant n.
benzin bidonu gas can n.
benzin göstergesi gas gauge n.
birini yakarak öldürmek için boynuna dolanan ve benzin döküp ateşe verilen lastik necklace [south african] n.
kurşunlu benzin leaded petrol n.
benzin pompası oil pump n.
bazen doğal gazla birlikte bulunan hafif, benzin benzeri bir hidrokarbon sıvısı drip gas n.
benzin istasyonu gas station n.
benzin istasyonu filling station n.
benzin istasyonu gasoline station n.
benzin istasyonu petrol station n.
benzin istasyonu garage n.
benzin istasyonu pompacısı filling station attendant n.
benzin istasyonu pompacısı gasoline station attendant n.
benzin istasyonu pompacısı petrol attendant n.
(benzin istasyonu) pompacı gas pump attendant n.
amerikalılar tarafından işletilen (otel, benzin istasyonu) american-owned n.
(benzin deposu) fulleme fill-up n.
(benzin deposu) tamamen doldurma fill-up n.
otomobil ve diğer motorlu taşıtlara benzin ve gaz satışı yapan istasyon filling station n.
(benzin deposu) fulleme fill-up n.
(benzin deposu) tamamen doldurma fill-up n.
(benzin istasyonu) chevron chevron n.
benzin almak tank up v.
benzin almak gas up v.
benzin deposunu doldurmak gas up v.
doldurmak (taşıtın benzin deposunu) tank up v.
benzin doldurmak fuel up v.
benzin doldurmak fuel v.
benzin almak refuel v.
benzin almak gas v.
benzin almak fuel up v.
arabaya benzin/yakıt koymak/almak fuel the car up v.
benzin almak için durmak stop to get gas v.
benzin bitmek run out of petrol v.
benzin bitmek run out of gas v.
birinin arabasına benzin koymak put gasoline on someone's car v.
gelmek için benzin parasını zar zor denkleştirmek barely had enough gas money to come v.
benzin sızdırmak leak gas v.
tüketmek (enerji/benzin) take v.
(benzin) tutuşturmak impinge v.
benzin ile temizlemek petrol [uk] v.
(makinenin) karbüratörüne benzin dökmek prime v.
kükürtsüz (benzin) sweet adj.
kurşunsuz (benzin) nonleaded adj.
benzin doldurulmuş fuelled adj.
çok benzin tüketen fuel guzzling adj.
çok benzin yakan fuel guzzling adj.
benzin doldurulmuş fueled adj.
kurşunsuz (benzin) non-leaded adj.
benzin motorlarına ait veya ilgili petrolic adj.
depo benzin sızdırıyor the gas tank is leaking expr.
Phrasals
araca benzin almak gas something up v.
Colloquial
benzin istasyonları gas stations n.
çok fazla benzin yakan büyük bir araba gas guzzler n.
benzin istasyonları the pump n.
ücret ödemeden benzin istasyonunu terk etme drive-off n.
benzin istasyonu servo [australia] n.
benzin almak get some petrol v.
(yakıt, benzin) az kalmak be down v.
az benzin harcayan great on gas adj.
Idioms
benzin canavarı a gas guzzler n.
çok benzin yakan araba a gas guzzler n.
ateşe benzin dökmek blow the coals v.
benzin bitmek üzere olmak run on fumes v.
(bir araca durup benzin almadan) belli bir mesafe gidebilmek get (some kind of) mileage out of (something) v.
çok az benzin/yakıt harcamak run off the smell of an oily rag [australia/new zealand] v.
benzin almak take on fuel v.
Speaking
benzin istasyonu filling station n.
benzin istasyonu petrol station (uk) n.
benzin istasyonu petrol pump (india) n.
benzin istasyonu petrol garage n.
benzin istasyonu garage n.
benzin istasyonu gas station (us) n.
benzin istasyonu gasbar n.
benzin istasyonu fueling station n.
benzin istasyonu servo (aus) n.
benzin istasyonu service station (aus) n.
benzin almak pump gas v.
benzin doldurmak pump gas v.
betin benzin attı you turned white as a ghost expr.
Trade/Economic
benzin vergisi gasoline tax n.
benzin vagonu tank car n.
benzin zammı gasoline price hike n.
benzin istihkakı gasoline allowance n.
benzin geliri petromoney n.
Law
benzin klozu gasoline clause n.
kaçak benzin smuggled gasoline n.
kaçak benzin smuggled fuel n.
Politics
benzin vergisi gasoline tax n.
benzin ve elektrik gibi birden fazla temel hizmeti sunan kamu hizmeti kuruluşu multiutility n.
benzin ve elektrik gibi birden fazla temel hizmeti sunan kamu hizmeti kuruluşu multi-utility n.
Industry
fazla miktarda akaryakıt tüketen benzin motoru oil burner n.
Technical
atılır benzin deposu droppable fuel tank n.
benzin karışımı gasoline blend n.
benzin bidonu fuel can n.
benzin tankı bölmesi petrol tank compartment n.
benzin motoru spark ignition engine n.
benzin borusu gas line n.
benzin ve alkol karışımı gasohol n.
benzin pompası fuel pump n.
benzin deposu gasoline supply tank n.
benzin hattı gas line n.
benzin pompası kiti fuel pump kit n.
benzin motorlarında buji elektrotları arasındaki kıvılcımın olması gereken zamandan önce oluşması advance n.
benzin motoruna yakıt sağlayan depo gasoline supply tank n.
benzin bidonu jerry can n.
benzin deposu kapağı gasoline tank cap n.
benzin ile çalışan jeneratör gasoline generator n.
benzin katıkları gasoline additives n.
benzin numunesi gasoline sample n.
benzin fraksiyonları gasoline fractions n.
büyük benzin veya yağ kabı jerrycan n.
beyaz benzin white gasoline n.
doğal benzin natural gasoline n.
geliştirilmiş benzin reformed gasoline n.
hava-benzin karışımı gas-air mixture n.
ilk hareket başlatma tek ya da çift silindirli benzin motoru gasoline-starting engine n.
karbüratör benzin filtresi carburettor fuel filter n.
kamyon benzin motoru gasoline-truck engine n.
karbüratörlü veya benzin püskürtmeli makine gasoline engine n.
kurşunlu benzin leaded fuel n.
kullanıma hazır benzin finished gasoline n.
kurşunlu benzin ethylated gasoline n.
kurşunlu benzin lead doped petrol n.
kurşunlu benzin lead gasoline n.
kurşunsuz benzin nonleaded gas n.
kurşunlu benzin ethyl gasoline n.
olefin ihtiva etmeyen benzin olefin-free gasoline n.
olefin içermeyen benzin olefin-free gasoline n.
oktan oranı düşük benzin straight run gasoline n.
polimer benzin polymer gasoline n.
uçak benzin ve yağları class 3 n.
yeniden formüle edilmiş benzin reformulated gasoline n.
yardımcı benzin motoru auxiliary gasoline engine n.
yüksek oktanlı benzin high-grade fuel n.
yüksek oktanlı benzin high octane fuel n.
kurşunsuz benzin white gasoline n.
benzin ocağı hydrocarbon burner n.
benzin istasyonu service station n.
benzin pompası sludger n.
yeniden benzin alınabilir refuellable adj.
yeniden benzin alınabilir refuelable adj.
direkt benzin enjeksiyonlu gasoline direct injection adj.
Dyeing
kumaş boyama, mürekkep yapımı, doku kesitlerini boyama ve benzin renklendirme için kullanılan sarımsı kırmızı renkte bir boya eosin n.
kumaş boyama, mürekkep yapımı, doku kesitlerini boyama ve benzin renklendirme için kullanılan sarımsı kırmızı renkte bir boya eosine n.
Automotive
ağır benzin heavy petrol n.
amerikan bağımsız benzin pazarlamacıları birliği society of independent gasoline marketers of america n.
az kurşunlu benzin low lead fuel n.
benzin kapağı fuel fill lid n.
benzin hava karışım oranı mixture ratio n.
benzin tüketimi petrol consumption n.
benzin oktan değeri fuel octane n.
benzin oktan ayarı fuel octane adjustment n.
benzin seviyesi petrol level n.
benzin göstergesi gasoline gauge n.
benzin borusu flexible fuel tubing n.
benzin deposu havalandırması fuel tank ventilation n.
benzin düzeyi gasoline level n.
benzin deposu gasoline tank n.
benzin buharlaşma hattı fuel vapour line n.
benzin bidonu gasoline can n.
benzin motoru petrol motor n.
benzin süzgeci petrol strainer n.
benzin motoru otto engine n.
benzin deposu kapağı gas cap n.
benzin tüketimi gas consumption n.
benzin göstergesi petrol content gauge n.
benzin pompası gasoline pump n.
benzin karbüratörü petrol carburettor n.
benzin bidonu jerry-can n.
benzin enjeksiyon pompası gasoline injection pump n.
benzin vergisi gasoline tax n.
benzin ikmali refueling n.
benzin buharı petrol vapour n.
benzin seviyesi gasoline level n.
benzin sarfiyatı gas consumption n.
benzin musluğu petrol cock n.
benzin bidonu petrol can n.
benzin göstergesi fuel gauges n.
benzin geliş borusu petrol supply pipe n.
benzin basınç göstergesi petrol pressure gauge n.
benzin düzeyi petrol level n.
benzin deposu havalandırmasının tıkanması fuel tank vent blockage n.
benzin deposu gas tank n.
benzin musluğu petrol tap n.
benzin deposu fuel tank n.
benzin sarfiyatı petrol consumption n.
benzin motoru petrol engine n.
benzin tüketimi gasoline consumption n.
benzin enjeksiyon sistemi jetronic n.
benzin deposu seviye şamandırası fuel tank level float n.
benzin deposu tank n.
benzin ayırıcı gasoline separator n.
benzin göstergesi gasoline indicator n.
benzin sarfiyatı gasoline consumption n.
benzin tüketimi göstergesi petrol consumption indicator n.
benzin deposu buharlaşma borusu fuel tank vapour tube n.
benzin süzgeci gasoline strainer n.
benzin çıkışı fuel outlet pipe n.
benzin ekonomizeri petrol economizer n.
benzin ayırıcı petrol separator n.
benzin püskürtme pompası gasoline injection pump n.
benzin deposu şamandırası fuel tank float n.
benzin enjeksiyon donanımı petrol injection equipment n.
benzin deposu kapağı petrol cap n.
benzin banyosu fuel wash n.
benzin bidonu gas container n.
benzin kromatografisi gas chromatography n.
benzin sınıflandırması gasoline grades n.
benzin solenoyit valfi petrol solenoid valve n.
benzin basınç göstergesi petrol pressure indicator n.
benzin tankı fuel tank n.
benzin püskürtme pompası petrol injection pump n.
benzin pompası petrol pump n.
benzin filtresi petrol filter n.
benzin deposu havalandırma hortumu fuel tank vent hose n.
benzin motoru gasoline engine n.
benzin enjeksiyonu gasoline injection n.
benzin supabı petrol valve n.
benzin deposu doldurma borusu fuel tank filler pipe n.
benzin enjeksiyon pompası petrol injection pump n.
benzin ikmali refuelling n.
benzin deposu kapağı fuel cap n.
benzin pompası gas pump n.
benzin partikül filtresi gasoline particulate filter n.
büyük hacimli motorlara sahip güçlü ve aşırı derecede benzin yakan amerikan üretimi otomobil muscle car n.
çok noktadan benzin enjektörü multi-point fuel injection n.
çok benzin yakan gas-guzzler n.
düşük kurşunlu benzin low lead fuel n.
düşük uçuculuğa sahip konvansiyonel benzin low volatility conventional gasoline n.
düz sıra benzin filtresi line-fitting fuel filter n.
elektrikli benzin pompası electric fuel pomp n.
elektronik kumandalı benzin enjeksiyonu electronically-controlled fuel injection n.
elektronik benzin püskürtme electronic gasoline injection n.
gazohol içeren oksijenatlı benzin oxygenated gasoline including gasohol n.
etil benzin ethyl gasoline n.
karbüratör benzin filtresi carburettor fuel filter n.
karbüratör benzin filtresi carburettor filter n.
kaliforniya temiz yanma özellikli benzin california cleaner-burning gasoline n.
konvansiyonel benzin conventional gasoline n.
kurşun tetra etil benzin ethyl n.
kurşunlu benzin leaded gasoline n.
kurşunsuz benzin unleaded gasoline n.
kurşunsuz normal benzin unleaded midgrade gasoline n.
kurşunsuz süper benzin unleaded premium gasoline n.
kuru benzin dry gas n.
kurşunlu benzin lead gasoline n.
kurşunlu benzin lead doped petrol n.
kurşunsuz benzin lead free n.
kurşunsuz normal benzin unleaded regular gasoline n.
kurşunlu benzin için tasarımlanmış motorlar engines designed for leaded petrol n.
kurşunsuz benzin unleaded fuel n.
motor emisyon kontrolü-benzin engine emission control-gasoline n.
mor benzin purple gasoline n.
oksijenli benzin oxygenated gasoline n.
orta dereceli benzin mid-grade gasoline n.
normal benzin regular gasoline n.
süper benzin super n.
süper benzin premium gasoline n.
standart benzin kullanan yarış otomobili gas burner n.
şamandıra haznesindeki benzin seviyesi float level n.
süper benzin high-octane gasoline n.
süper benzin premium gasoline n.
standart benzin kullanan yarış otomobili gasser n.
91 oktan benzin 91 octane petrol n.
95 oktan benzin 95 octane petrol n.
yüksek oktanlı benzin high-octane petrol n.
yüksek oktanlı benzin high-test n.
arabaların benzin deposunda bulunan vakum pompası autovac n.
genellikle benzin motoru ile çalışan küçük, hafif, yere yakın ve dört tekerlekli bir taşıt kart n.
(motorlu araç yarışında) iki zamanlı benzin motoru ile çalışan küçük boyutlu bir yarış motosikleti replikası minimoto n.
(motorlu araç yarışında) iki zamanlı benzin motoru ile çalışan küçük boyutlu bir yarış motosikleti replikası pocketbike n.
benzin göstergesi gas gage n.
benzin göstergesi gasoline gage n.
benzin istasyonu petrol station n.
benzin istasyonu gasoline service station n.
benzin istasyonu gasoline station n.
motorlu araçlarda benzin deposuna doldurma borusunu takmaya yarayan alet filler cap n.
benzin hortumu petrol line n.
çok benzin yakan gas-guzzling adj.
benzin bitti the gas has run out expr.
benzin bitti the petrol has run out expr.
depo benzin sızdırıyor the petrol tank is leaking expr.
Transportation
buhar/benzin gücüyle veya atla taşınan kütük kızağı trailer n.
Aeronautic
havada yakıt ikmali için kullanılan, büyük benzin depoları içeren yük uçağı tanker n.
benzin ikmal uçağı nurse plane n.
benzin tipi türbin yakıtı avtag n.
havada atılabilir benzin deposu belly tank n.
kanat ucu benzin deposu tiptank n.
Marine
e-tahrikli benzin motoru gasoline-driven engine with e-drive n.
şaft tahrikli benzin motoru gasoline-driven engine with shaft drive n.
tahrikli benzin motoru gasoline-driven engine with jet propulsion n.
z tahrikli benzin motoru gasoline-driven engine with z-drive n.
Petrol
benzin üretimini artırmak amacıyla kimyasal katalizörlerin uygulanması thermofor process n.
benzin ve dizel yakıt kalitesinin değerlendirilmesi assessment of petrol and diesel quality n.
az miktarda tetraetil kurşun içeren benzin unleaded n.
kurşunsuz benzin unleaded n.
kurşunsuz benzin unleaded petrol n.
süper benzin high-test n.
katalitik benzin reformasyonu hydroforming n.
izooktan ve n heptan karışımındaki izooktan yüzdesi olarak ifade edilip belirli benzinle aynı vuruntu önleyici özelliklere sahip bir yakıtı belirten bir benzin kalitesi ölçüsü octane number n.
koklamaya uygun olmayan bir benzin türü opal [australia] n.
benzin istasyonlarında yakıt pompalarının bulunduğu yükseltilmiş platform island n.
benzin pompası island dispenser n.
nispeten düşük sıcaklıkta kaynayan (benzin) high-test adj.
(benzin) az uçucu ve yüksek kaynama noktalı low-test adj.
Mining
kurşunsuz benzin unleaded gasoline n.
Chemistry
alkollü benzin gasohol n.
benzin ve alkol karışımı gasohol n.
beyaz benzin white spirit n.
Environment
(sivrisinekleri uzaklaştırmak için) su kütlesi üzerine benzin eklenmesi petrolage n.
Geology
benzin içeren petroliferous adj.
benzin veren petroliferous adj.
benzin çıkaran petroliferous adj.
Military
benzin bombası gasoline bomb n.
bez benzin deposu fabric fuel tank n.
Engineering
(birleşik krallık'ta satılan) kurşunlu benzin four-star petrol [uk] n.
Slang
benzin pompacısı gas jockey n.
benzin istasyonu servo n.