conservative - Turc Anglais Dictionnaire

conservative

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "conservative" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 52 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
conservative adj. muhafazakar
He was prepared for the management's conservative views.
Yönetimin muhafazakâr görüşlerine karşı hazırlıklıydı.

More Sentences
conservative adj. tutucu
The reasons for that are, I hope, recognised to be practical and justified and not insular or conservative.
Bunun nedenlerinin dar görüşlü ya da tutucu değil, pratik ve haklı nedenler olduğunun kabul edildiğini umuyorum.

More Sentences
General
conservative adj. konservatif
They may include both surgical and conservative procedures.
Hem cerrahi hem de konservatif prosedürleri içerebilirler.

More Sentences
conservative adj. tutucu
The English are said to be conservative.
İngilizlerin tutucu olduğu söyleniyor.

More Sentences
conservative adj. mazbut
She was wearing a long conservative dress.
Üzerinde uzun, mazbut bir elbise vardı.

More Sentences
Politics
conservative n. muhafazakar parti üyesi
The Conservatives lost ground to the Democrats in the last election.
Muhafazakârlar son seçimlerde Demokratlara karşı güç kaybetti.

More Sentences
conservative adj. muhafazakar
To encourage it to do so, the UK Conservative delegation will vote against this report.
Bunu yapmaya teşvik etmek için Birleşik Krallık Muhafazakâr delegasyonu bu rapora karşı oy kullanacaktır.

More Sentences
General
conservative n. tutucu kimse
conservative n. köklü olana bağlı kimse
conservative n. ölçülü kimse
conservative n. temkinli kimse
conservative n. sağduyulu kimse
conservative n. muhafazakar görüş
conservative adj. eski kafalı
conservative adj. hiç aşırıya kaçmayan
conservative adj. gösterişsiz
conservative adj. mutedil
conservative adj. korunumlu
conservative adj. göze çarpmayan
conservative adj. muhafazakar partili
conservative adj. sağcı
conservative adj. ölçülü
conservative adj. klasik
conservative adj. ılımlı
conservative adj. koruyucu
conservative adj. mevcudu sürdürmeye meyilli kimse
conservative adj. köklü veya esaslı değişimlere karşı olan
conservative adj. çok az değişim gösteren
conservative adj. neredeyse hiç değişmeyen
conservative adj. geleneksel
Politics
conservative n. siyasi muhafazakarlığı savunan kimse
conservative n. muhafazakar parti destekçisi
conservative n. (birleşik krallık'ta) muhafazakar parti'ye mensup kimse
conservative n. kanada muhafazakar partisi üyesi
conservative n. kanada muhafazakar partisi destekçisi
conservative n. kanada muhafazakar partisi'nin taşradaki muadillerini destekleyen kimse
conservative adj. muhafazakarlık ilkelerini savunan siyasi partiye ait veya ilişkili
conservative adj. muhafazakarlık ilkelerini savunan siyasi partiyi oluşturan
conservative adj. (birleşik krallık'ta) kökenini 18. yüzyıldaki toriler'den alan iki ana siyasi partiye ait
conservative adj. (birleşik krallık'ta) kökenini 18. yüzyıldaki toriler'den alan iki ana siyasi partiyi oluşturan
conservative adj. (kanada'da) birleşik krallık ve ingiliz milletler topluluğu ile yakın bağlar kurmayı hedefleyen ve ekonomik milliyetçiliği savunan ana partiye ait veya ilişkili
Medical
conservative adj. belirtileri hafifletmeye yönelik (tedavi)
Math
conservative adj. rotasyoneli sıfıra eşit olan (vektör veya vektör fonksiyonu)
conservative adj. irrotasyonel
conservative adj. dönmesiz
conservative adj. katmanlı
Physics
conservative adj. mevcut niceliği koruyan
Religious
conservative adj. muhafazakar yahudiliğe ait
conservative adj. muhafazakar yahudilikle ilişkili
Archaic
conservative n. koruyucu etken
conservative n. koruyucu ilke
conservative n. muhafaza eden şey

Sens de "conservative" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 41 résultat(s)

Anglais Turc
Politics
conservative parties n. muhafazakar partiler
It was because of the discredited policies of his own Conservative Party.
Bunun nedeni kendi Muhafazakar Partisinin gözden düşmüş politikalarıydı.

More Sentences
Religious
conservative judaism n. muhafazakar yahudilik
Orthodox Judaism is distinct from Conservative Judaism.
Ortodoks Yahudilik, Muhafazakâr Yahudilikten farklıdır.

More Sentences
General
conservative field n. konservatif alan
conservative system n. konservatif sistem
conservative blogger n. muhafazakar blog yazarı
conservative-democratic adj. muhafazakar demokrat
Trade/Economic
conservative central banker n. tutucu merkez bankacısı
conservative estimate n. ihtiyatlı tahmin
conservative estimate n. tedbirli tahmin
conservative [uk] n. denk bütçeyi destekleyen, harcama kesintilerini veya vergi artışlarını borçlanmaya tercih eden ve serbest piyasayı teşvik eden kimse
Politics
conservative parties n. tutucu partiler
conservative government n. muhafazakar hükümet
conservative wing n. muhafazakar kanat
conservative democrat n. muhafazakar demokrat
conservative political action conference n. muhafazakar siyasi eylem konferansı
nationalist-conservative n. milliyetçi muhafazakar
young conservative [uk] n. (eskiden) muhafazakar parti'nin gençlik kolu
conservative party n. (britanya'da) kökenini 1830'larda ortaya çıkan toriler'den alan sağ görüşlü ana parti
conservative party n. değişime karşı olan siyasi parti
conservative party n. (kanada'da) birleşik krallık ve ingiliz milletler topluluğu ile yakın bağlar kurmayı hedefleyen ve ekonomik milliyetçiliği savunan ana parti
hardline conservative n. katı muhafazakâr
Technical
conservative climb n. ılımlı tırmanma
conservative motion n. ılımlı devinim
conservative force n. korunumlu kuvvet
conservative climb n. olağan tırmanma
conservative motion n. olağan devinim
Medical
conservative treatment of scoliosis n. skolyozun konservatif tedavisi
resistant to conservative treatment adj. konservatif tedaviye dirençli
Statistics
conservative process n. tutucu süreç
conservative confidence interval n. tutucu güven aralığı
Physics
conservative systems n. korunumlu sistemler
conservative field n. konservatif alan
conservative system n. konservatif sistem
conservative system n. korunumlu dizge
conservative field n. korunumlu alan
Religious
conservative judaism n. geleneksel yahudi dininin temel unsurlarını muhafaza eden ve dini uygulamaların modernleştirilmesi konusunda esneklik barındıran bir hareket
conservative jew n. musa hukukunun bazı koşullarını muhafaza edip kalanını modern şartlara uyduran yahudi
conservative jew n. muhafazakar yahudi
Geology
conservative margin n. konservatif kenar
conservative margin n. koruyucu kenar
Abbreviation
yc [brit] (young conservative) n. genç muhafazakar