fiyatı - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

fiyatı



Sens de "fiyatı" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

Turc Anglais
Idioms
fiyatı the going rate n.

Sens de "fiyatı" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
fiyatı fazla yükseltmek overcharge v.
General
toptan fiyatı wholesale price n.
set fiyatı sluicegate price n.
açılış fiyatı opening entry n.
borsa kapanış fiyatı final quotation n.
peşin fiyatı cash price n.
gezi fiyatı excursion rate n.
denge fiyatı equilibrium price n.
damping fiyatı throwaway prices n.
birim fiyatı unit price n.
denkleştirme fiyatı equalisation price n.
birim fiyatı unit cost n.
fabrika fiyatı factory price n.
piyasa fiyatı quotation n.
satınalma fiyatı purchase price n.
piyasa fiyatı market value n.
fiyatı arttıran enhancer n.
borsa fiyatı stock exchange quotation n.
satış fiyatı sale price n.
birim fiyatı price per unit n.
birim fiyatı price each n.
yenileme fiyatı renewal price n.
perakende fiyatı retail price n.
adet fiyatı unit price n.
oda fiyatı room price n.
peşin satış fiyatı cash sale price n.
arsa fiyatı land price n.
kampanya fiyatı campaign price n.
müşteri fiyatı customer price n.
teslim fiyatı turn-key cost n.
yerli fiyatı domestic price n.
sabit alış fiyatı fixed price n.
sabit alış fiyatı fixed purchase price n.
bina fiyatı building rate n.
bilet fiyatı ticket price n.
sezon fiyatı regular price n.
fiyatı uygun giysiler affordable dresses n.
fiyatı uygun elbiseler affordable clothes n.
fiyatı uygun elbiseler affordable dresses n.
fiyatı uygun giysiler affordable clothes n.
tahıl fiyatı grain price n.
gösteride en pahalı koltukların fiyatı top n.
bir gecelik yatak fiyatı bed n.
uyuşturucu maddenin karaborsa fiyatı street value n.
sıkı bir pazarlık yaparak fiyatı çok indirmek drive a hard bargain v.
fiyatı (belirli bir miktar) olmak cost v.
fiyatı veya değeri düşmek disembark v.
fiyatı düşürmek discount v.
bir şeyin fiyatı düşmek come down in price v.
fiyatı düşürmek decrease the price v.
mezatta çekici vurup malı son fiyatı verenin üzerine bırakmak knock down v.
yükseltmek (fiyatı) hike v.
indirmek (fiyatı) knock down v.
fiyatı düşürmek reduce the price of v.
fiyatı düşürmek lower the price v.
faturada fiyatı yüksek göstermek overbill v.
fiyatı indirmek bring down the price v.
fiyatı düşürmek bring down the price v.
fiyatı indirmek cut the price v.
fiyatı indirmek mark down the price v.
fiyatı düşürmek mark down the price v.
fiyatı düşürmek cut the price v.
fiyatı indirmek push down price v.
fiyatı düşürmek push down price v.
fiyatı düşürmek reduce the price v.
fiyatı indirmek slash the price v.
fiyatı düşürmek slash the price v.
fiyatı aşağı çekmek lower the price v.
fiyatı aşağı çekmek reduce the price v.
fiyatı şişirmek raise (the price) artificially v.
fiyatı aşağı çekmek mark down the price v.
fiyatı şişirmek inflate the price v.
fiyatı aşağı çekmek bring down the price v.
fiyatı aşağı çekmek push down the price v.
fiyatı aşağı çekmek cut the price v.
fiyatı aşağı çekmek slash the price v.
fiyatı yükseltmek increase the price v.
fiyatı yükseltmek mark up the price v.
fiyatı arttırmak increase the price v.
fiyatı arttırmak mark up the price v.
fiyatı artırmak mark up the price v.
fiyatı artırmak increase the price v.
fiyatı artmak (something's price) to increase v.
fiyatı yükselmek something's price increase v.
fiyatı (aşağı) çekmek push down the price v.
fiyatı (aşağı) çekmek reduce the price v.
fiyatı (aşağı) çekmek bring down the price v.
fiyatı (aşağı) çekmek lower the price v.
fiyatı (aşağı) çekmek mark down the price v.
fiyatı düşmek (one's price) fall v.
fiyatı düşmek (one's price) go down v.
fiyatı düşmek (one's price) slump v.
fiyatı düşmek (one's price) drop v.
fiyatı saklamak hide the price v.
fiyatı yukarı çekmek increase the price v.
fiyatı yukarı çekmek raise the price v.
fiyatı ayarlamak adjust the price v.
fiyatı yeniden değerlendirmek reconsider the price v.
fiyatı yuvarlamak round the price v.
fiyatı yükseltmek escalate v.
fiyatı yükseltmek raise the price v.
fiyatı düşürmek fall in price v.
fiyatı fazla yükseltmek rack v.
fiyatı yüksek tutmak keep the price high v.
fiyatı indirmek reduce the price v.
fiyatı indirmek lower the price v.
makul bir fiyatı hak etmek command a fair price v.
(fiyatı/oranı) yükseltmek kite v.
(fiyatı) arttırmak hain [uk] [dialect] v.
(fiyatı) aniden yükseltmek hike v.
(fiyatı) adaletsizce yükseltmek hike v.
(hisse) fiyatı yükselmek bull v.
(fiyatı) artmak oker [dialect] v.
(markette) en iyi fiyatı kovalamak shop v.
(fiyatı) yüksek seviyede tutmak support v.
herhangi bir fiyatı olmayan tariffless adj.
fiyatı indirilemez nondepreciable adj.
fiyatı belirlenmiş valorized adj.
fiyatı saptanmış valorised adj.
fiyatı saptanmış valorized adj.
fiyatı belirlenmiş valorised adj.
fiyatı koyulmamış unpriced adj.
fiyatı artmış marked-up adj.
fiyatı indirilmiş/düşürülmüş discounted adj.
fiyatı makul affordable adj.
fiyatı uygun affordable adj.
fiyatı uygun reasonably priced adj.
fiyatı makul reasonably priced adj.
fiyatı düşük off adj.
fiyatı bir noktada sabitlenen pegged adj.
etiket fiyatı sabit olan fixed-price adj.
Phrasals
konuşarak yükseltmek (fiyatı/oranları) talk up v.
(fiyatı) indirmek knock off v.
(bir ürününü veya hizmetin) fiyatı … kadar olmak charge (something) for (something) v.
fiyatı aşağıya çektirmek talk someone down v.
pazarlık edip fiyatı düşürmek bargain down v.
pazarlık edip fiyatı düşürmek beat down v.
(bir şey) nedeniyle aniden hissenin fiyatı artmak surge off (of) (something) v.
(fiyatı, ücreti, vergiyi) düşürmek bring something down v.
(fiyatı, ücreti, vergiyi) aşağı çekmek bring something down v.
(fiyatı, ücreti, vergiyi) indirmek bring something down v.
Phrases
daha çok miktarda alıp birim fiyatı daha ucuza getirme cheaper by the dozen expr.
Proverb
bir şey sadece fiyatı ucuz olduğu için alınmaz a thing you don't want is dear at any price n.
bir şey sadece fiyatı ucuz olduğu için alınmaz thing you don't want is dear at any price
herkesin bir fiyatı vardır everyone has their price
bir şey sadece fiyatı ucuz olduğu için alınmaz something you don't want is dear at any price
Colloquial
bir şeyin fiyatı the damage n.
anlaştıktan sonra satış gerçekleşmeden fiyatı artırmak gazumph v.
fiyatı düşmek be off v.
herkesin bir fiyatı vardır every man has his price expr.
fiyatı düşürün decrease the price expr.
kişi başı yemek biletlerinin fiyatı 40 dolar the tickets for the dinner were $40 a throw expr.
fiyatı umurumda bile değil damn the expense expr.
fiyatı önemli değil damn the expense expr.
fiyatı ne? how much will it be? exclam.
fiyatı ne olacak/olur? how much will it be? exclam.
Idioms
tam kararında fiyatı olan şey a good five-cent cigar n.
en düşük fiyatı kovalama bottom fishing n.
en düşük fiyatı araştırma bottom fishing n.
fiyatı uygun şey a good five-cent cigar n.
bir şeyin fiyatı karşısında yaşanan şok sticker shock n.
bir şeyin fiyatı karşısında dudağı uçuklama sticker shock n.
(bir şeyin) fiyatı the going rate (for something) n.
en yüksek fiyatı ödemek pay top dollar v.
fiyatı hızlıca yükselmek go into orbit v.
fiyatı kırdırtmak cut down to v.
fiyatı yükseltmek up the ante v.
fiyatı indirtmek cut down to v.
fiyatı kendisi koymak set one's own price v.
fiyatı yükseltmek raise the ante v.
(fiyatı) düşerken hisse almak catch a falling knife v.
(fiyatı) düşmekte olan hisseyi almak catch a falling knife v.
(yatırımcı) alım veya satım yapmaya hazır olduğu fiyatı sunmak make a market v.
fiyatı düşürmek sharpen your pencil v.
fiyatı biraz yüksek/fazla olmak be a bit steep v.
fiyatı biraz fahiş olmak be a bit steep v.
fiyatı beklenenden biraz pahalı/yüksek olmak be a bit steep v.
fiyatı biraz/oldukça yüksek olmak be a bit steep v.
fiyatı biraz/oldukça fahiş olmak be a bit steep v.
fiyatı beklenenden biraz/oldukça pahalı olmak be a bit steep v.
fiyatı biraz/oldukça yüksek olmak be rather steep v.
fiyatı biraz/oldukça fahiş olmak be rather steep v.
fiyatı beklenenden biraz/oldukça pahalı olmak be rather steep v.
fiyatı biraz/oldukça yüksek olmak be a bit/rather steep v.
fiyatı biraz/oldukça fahiş olmak be a bit/rather steep v.
fiyatı aşağı çekmek drive a price down v.
fiyatı düşürmek drive a price down v.
fiyatı artırmak drive a price up v.
fiyatı yükseltmek drive a price up v.
fiyatı aşağı çekmek drive down a price v.
fiyatı düşürmek drive down a price v.
fiyatı (bir şey) olarak tahmin etmek estimate the cost at (something) v.
maksimum/en yüksek piyasa fiyatı üzerinden as much as the traffic will bear adv.
daha çok miktarda alıp birim fiyatı daha ucuza getirme cheaper by the dozen expr.
bedeli/fiyatı ne olursa olsun no matter the price expr.
herkesin bir fiyatı vardır every man/everyone has his price expr.
Speaking
bunun fiyatı nedir? how much does it cost? expr.
düşündüğünüz fiyatı söyleyin name your price expr.
herkesin bir fiyatı vardır everybody has their price expr.
fiyatı ne? what is its price? expr.
Trade/Economic
teklif fiyatı bid price n.
piyasa fiyatı önceden belirlenmiş bir düzeye ulaştığında piyasaya yavaş yavaş sunulan devlet tahvili tap n.
kira ve faiz dahil olmak üzere, bir malın spot fiyatı ile vadeli fiyatı arasındaki fark backwardation n.
tetikleme fiyatı trigger price n.
amerikan satış fiyatı uygulaması american selling price n.
alıcının fiyatı bid price n.
alış fiyatı buying rate n.
alım fiyatı buying price n.
asgari ihraç fiyatı minimum export price n.
adil getiri fiyatı fair-return price n.
alış fiyatı veya piyasa fiyatından düşük olanı ile değerleme lower-of-cost-or-market method n.
azami satış fiyatı maximum selling price n.
açılış fiyatı early-bird price n.
alış fiyatı buying price n.
alım fiyatı purchase price n.
asgari satış fiyatı upset price n.
ağırlıklı ortalama fiyatı weighted average price n.
alış fiyatı purchase price n.
anahtar teslim fiyatı turnkey price n.
arz fiyatı supply price n.
açılış fiyatı anlaşması opening price convention n.
adil piyasa fiyatı fair market price n.
arz fiyatı offer price n.
altının darphane fiyatı mint price of gold n.
açılış fiyatı opening price n.
anında teslim fiyatı o günkü fiyat spot rate n.
başlangıç fiyatı introductory price n.
belirli bir tarihe kadar geçerli olan piyasa fiyatı ile sipariş orders good until a specified time n.
başa baş fiyatı break-even price n.
bağlama yeri fiyatı berth rate n.
belirlenmiş müdahale fiyatı derived intervention price n.
belirli bir süre içinde fiyatı sınırlı tutulan sipariş time order n.
borsa fiyatı house price n.
birim fiyatı unit cost n.
brüt maliyet fiyatı gross cost price n.
borsa fiyatı stock quotation n.
birim fiyatı cost per unit n.
birkaç alıcının verdiği tekel fiyatı oligopsony price n.
borsa fiyatı stock price n.
borsadaki prim fiyatı option price n.
borsaya kayıtlı şirketlerin borsa fiyatı ile toplam hisse değerleri market capitalization n.
birim fiyatı unit price n.
borsa kapanış fiyatı final quotation n.
borsanın kapanış fiyatı closing price n.
birkaç alıcı tarafından verilen tekel fiyatı oligopsony price n.
bir işin yarışma yoluyla en düşük fiyatı teklif edene yaptırılması yöntemi auction by underbidding n.
bir malın ortalama fiyatı average price n.
bir varlığın gelecek fiyatı ile spot fiyatı arasındaki fark basis n.
birinin fiyatı değiştiğinde diğerinin talebi ters yönde etkilenen girdiler gross complements n.
borsa fiyatı stock exchange price n.
borsa fiyatı rate of exchange n.
borsa fiyatı stock exchange quotation n.
çıkarma fiyatı issue price n.
çıkış fiyatı issue price n.
çekince fiyatı reservation price n.
cif fiyatı cif price n.
çıktı fiyatı output price n.
çelik fiyatı steel price n.
cari piyasa fiyatı current market value n.
derhal teslim edilecek malın fiyatı spot price n.
denge fiyatı market clearing n.
darphaneye teslim edilen altın fiyatı mint price of gold n.
değiştirme fiyatı conversion parity price n.
damping fiyatı throwaway prices n.
devralma fiyatı take-over price n.
darphane fiyatı mint price of gold n.
destekleme fiyatı support price n.
destekleme fiyatı support price n.
denge fiyatı equilibrium price n.
değişim fiyatı exchange price n.
devralma fiyatı acquisition price n.
destekleme fiyatı supported price n.
depo satış fiyatı warehouse selling price n.
derhal teslim edilecek malın fiyatı cash price n.
derhal teslim malın fiyatı spot price n.
denge fiyatı equilibrium price n.
değer fiyatı mark price n.
döviz fiyatı rate of exchange n.
dönüştürme fiyatı conversion price n.
dövizin serbest piyasa fiyatı par exchange rate n.
dünya borsa fiyatı world stock price n.
erken rezervasyon fiyatı early-bird price n.
emeğin fiyatı price of labor n.
emisyon fiyatı price of issue n.
envanter fiyatı inventory price discrepancies n.
erken alım fiyatı early-bird price n.
eşik fiyatı threshold price n.
el değiştirme fiyatı transfer price n.
emisyon fiyatı emission price n.
elektrik fiyatı electricity price n.
elde ediliş fiyatı acquisition price n.
envanter fiyatı farkı inventory price variance n.
emtia fiyatı commodity price n.
fatura fiyatı invoice price n.
faktör fiyatı factor cost n.
fabrika fiyatı loco price n.
fiyatı aşırt yükseltme cornering n.
fiyatı indirme price cutting n.
faktör fiyatı factor price n.
fiyatı artmış tahvilleri veya menkul kıymetleri satıp fiyatı düşmüş olanları elde tutma cherrypicking n.
fiyatı indekse bağlı olan vadeli işlem sözleşmesi index futures n.
fabrika fiyatı factory price n.
faktör fiyatı factor price n.
fabrika fiyatı factory price n.
fabrika çıkış maliyeti/fiyatı ex-factory cost n.
faktör fiyatı bozulmaları factor-price distortions n.
fiyatı artmış tahvilleri veya menkul kıymetleri satıp fiyatı düşmüş olanları elde tutma cherry pick n.
fabrika teslim fiyatı ex works n.
fiyatı düşürülmüş mal distress merchandise n.
gelecek sözleşmesi fiyatı futures price n.
fiyatı artmış tahvilleri veya menkul kıymetleri satıp fiyatı düşmüş olanları elde tutma cherry picking n.
fabrika fiyatı manufacturer's price n.
etiket fiyatı ticket price n.
kapanış fiyatı closing rate n.
gemi bordosunda teslim fiyatı free alongside ship price n.
etiket fiyatı marked price n.
gemi bordosunda teslim fiyatı free on board n.
geliş fiyatı early-bird price n.
faktör fiyatı oranı factor price ratio n.
fiyatı artmış tahvilleri veya menkul kıymetleri satıp fiyatı düşmüş olanları elde tutma cherrypick n.
fabrika teslim fiyatı ex factory n.
gerçekte serbest piyasa fiyatı arm's-length price n.
geri çekme fiyatı withdrawal price n.
gölge fiyatı shadow price n.
giriş fiyatı entry price n.
günlük piyasa fiyatı current rate n.
gösterge fiyatı indicative price n.
gölge fiyatı shadow price n.
girdi fiyatı input price n.
güvertede teslim fiyatı free on board price n.
geri satınalma fiyatı redemption price n.
günlük piyasa fiyatı current market rate n.
gösterge fiyatı reference price n.
hisse senedine çevirme fiyatı conversion price n.
hazır mal fiyatı spot price n.
hesaplanmış müdahale fiyatı derived intervention price n.
ham petrol varil fiyatı price per barrel of crude oil n.
ham petrolün varil fiyatı price per barrel of crude oil n.
hisse senedi fiyatı share price n.
ham petrol fiyatı crude oil price n.
hurda fiyatı salvage value n.
hisse fiyatı equity price n.
hemen teslim fiyatı spot price n.
hisse fiyatı share price n.
ihale fiyatı tender price n.
indirimli satış fiyatı discount sale price n.
ıskontolu gelecek işlem fiyatı discounted future price n.
imalatçı satış fiyatı manufacturer's selling price n.
imalat fiyatı price of production n.
ihraç fiyatı export price n.
ihracat fiyatı export price n.
indirimli satış fiyatı sale price n.
iktisap fiyatı acquisition price n.
işlem giriş fiyatı entry trade price n.
işlemden çıkış fiyatı exit trade price n.
işlem fiyatı strike price n.
iskontolu satış fiyatı discount sale price n.
ıskontolu tahvil fiyatı discounted bond price n.
indeks fiyatı real price n.
itfa fiyatı redemption price n.
itfa fiyatı call price n.
ihraç fiyatı price of issue n.
ihale (teklif) fiyatı bid price n.
icra fiyatı striking price n.
ilk teklif fiyatı early-bird price n.
ilk satın alma fiyatı initial purchase price n.
ihale fiyatı bid price n.
ihraç fiyatı issue price n.
itfa fiyatı price of call n.
indirim yapılmadan önce bir mal veya hizmetin ilan edilmiş fiyatı rack rates n.
kapanış fiyatı closing rate n.
kambiyo alış fiyatı ile satış fiyatı arasındaki fark spread n.
kapanış fiyatı closing price n.
kapama fiyatı shut-down price n.
kapanış fiyatı closing price n.
kapanış fiyatı close price n.
kambiyo fiyatı rate of exchange n.
kar ile hisse senedinin fiyatı cumdividend n.
katalog fiyatı catalog price n.
kısa dönem endüstriden çıkış fiyatı short-run shutdown price n.
kayıtlı piyasa fiyatı quoted market price n.
kısa dönem başa baş fiyatı short-run break-even price n.
katalog fiyatı list price n.
kullanım fiyatı exercise price n.
konversiyon fiyatı conversion price n.
kullanım fiyatı strike price n.
kote edilmiş piyasa fiyatı quoted market price n.
konversiyon fiyatı conversion parity price n.
kullanım fiyatı strike price n.
konversiyon fiyatı automatic price n.
malın fiyatı own price n.
liste fiyatı base price n.
mağaza fiyatı retail price n.
maliyet fiyatı cost price n.
maliyet fiyatı ile satış fiyatı arasındaki fark margin n.
maliyet - satınalma fiyatı cost - purchase price n.
malın aracıya maliyeti ile aracının satış fiyatı arasındaki fark markup n.
malın üretim ya da dağıtım yerindeki fiyatı base price n.
maliyet fiyatı prime cost n.
malın gerçek fiyatı real price n.
maktu fiyatı fixed price n.
maliyet veya pazar cari fiyatı arasında en uygununun esas kabul edilmesi yöntemi cost or market whichever is lower n.
malın aracıya maliyeti ile aracının satış fiyatı arasındaki fark mark-up n.
liste fiyatı list price n.
muhasebe fiyatı accounting price n.
menkul kıymet fiyatı stock quotation n.
menkul kıymetin muhtemel fiyatı nominal quote n.
müzayede taban fiyatı upset price n.
menşe fiyatı original price n.
müşteri çekmek için fiyatı düşürülmüş mal price leader n.
müdahale fiyatı intervention price n.
menkul değerin ihraç fiyatı subscription price n.
mukavele fiyatı contract price n.
müdahale fiyatı intervention price n.
monopol piyasası fiyatı monopoly price n.
net sürüm fiyatı net back price n.
net fatura fiyatı net invoice price n.
narh fiyatı ceiling price n.
ortalama satış fiyatı average selling price (asp) n.
navlun fiyatı rate of freight n.
net alış alım fiyatı net purchases n.
ortalama birim fiyatı average unit price n.
oligopsoni fiyatı oligopsony price n.
opsiyon sözleşmesinde uygulama fiyatı ile spot fiyatın birbirine eşit olması durumu at-the-money n.
net alım fiyatı net purchase price n.
net alış fiyatı net purchase price n.
opsiyon fiyatı rate of option n.
net satış fiyatı net selling price n.
ödeşme fiyatı settlement price n.
önerilen perakende fiyatı recommended retail price n.
önerilen alış fiyatı bid price n.
ödeme fiyatı redemption price n.
perakende fiyatı public price n.
piyasa fiyatı current price n.
peşin fiyatı spot price n.
promosyon fiyatı promotion price n.
perakende satış fiyatı anlaşması resale price agreement n.
petrol fiyatı oil price n.
piyasa denge fiyatı market equilibrium price n.
piyasa takas fiyatı market clearing price n.
parça satış fiyatı unit sale price n.
piyasa fiyatı ruling price n.
piyasa fiyatı market price n.
perakende fiyatı retail price n.
perakende satış fiyatı resale price n.
perakendeci fiyatı yükseltmesi retail markup n.
pay senetlerinin asıl fiyatıyla piyasa fiyatı arasındaki artış premium n.
pazar fiyatı common price n.
peşin alışveriş fiyatı price for cash n.
piyasa fiyatı market price n.
parite fiyatı parity price n.
perakende piyasa fiyatı retail market price n.
petrol varil fiyatı price per barrel of oil n.
piyasa fiyatı market value n.
parça satış fiyatı price per piece n.
piyasada önder firmanın fiyatı belirlemesi ve onu izleyen ufak firmaların da aynı fiyatı koyması stackelberg strategy n.
piyasadan çekilme fiyatı shut-down price n.
pazarlık fiyatı asking price n.
pazarlama fiyatı marketing price n.
pazar fiyatı market price n.
piyasa fiyatı arm's-length price n.
peşin fiyatı cash price n.
rücu edilebilir akreditif geri dönülebilir tarihteki fiyatı revocable letter of credit n.
satış fiyatı asked price n.
satın alma fiyatı buying-in price n.
rekabet fiyatı competitive price n.
satış fiyatı price n.
safi maliyet fiyatı net cost n.
referans fiyatı reference price n.
satış fiyatı marketing price n.
satış fiyatı offer price n.
rekabet fiyatı competition price n.
sabit dolar fiyatı ile değer constant dollars n.
satıcının söz konusu ürünü daha aşağı bir fiyata satamayacağı asgari perakende satış fiyatı fixed resale price n.
satın alma fiyatı bid n.
referans fiyatı reference price n.
satınalma fiyatı purchase price n.
rezerv fiyatı reserve price n.
satınalma fiyatı buying price n.
satış fiyatı ask price n.
satın alma fiyatı purchase price n.
satış fiyatı selling price n.
satın alım fiyatı acquisition price n.
satın alma fiyatı first cost n.
satınalma yerinde malın fiyatı loco n.
rafineri çıkış fiyatı ex-refinery price n.
satış fiyatı sale price n.
satış fiyatı sales price n.
satın alma fiyatı buying price n.
satış fiyatı public price n.
serbest piyasa fiyatı curb market price n.
serbest piyasa fiyatı free market rate n.
set fiyatı slice gate price n.
set fiyatı slice-gate price n.
sınıf fiyatı class price n.
standart alış fiyatı standard purchase price n.
standart ürün fiyatı basic price rate n.
son fatura fiyatı last invoice price n.
spot fiyatı cash price n.
şişirilmiş enflasyon fiyatı inflated price n.