Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Historique
gelecekteki
Sens de
"gelecekteki"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
gelecekteki
prospective
adj.
2
General
gelecekteki
following
adj.
3
General
gelecekteki
future
adj.
Sens de
"gelecekteki"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 68 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
gelecekteki hayat
life in the future
n.
2
General
gelecekteki yaşam
life in the future
n.
3
General
gelecekteki planlarım
my plans for the future
n.
4
General
(gelecekteki ihtiyaçlara) hazırlıklı olma
forehandedness
n.
5
General
gelecekteki bir olayın göstergesi
foreshadow
n.
6
General
evrimsel mücadelede sağ kalmak üzere var olan gelecekteki insan
superman
n.
7
General
doğal seleksiyona meydan okuyan gelecekteki insan
superman
n.
8
General
malların gelecekteki değeri hakkında spekülasyon yapmak
deal in futures
v.
9
General
(gelecekteki bir olaya) işaret etmek
forehold
v.
10
General
gelecekteki bir felaketin habercisi olan
hellfire
adj.
11
General
gelecekteki düzenleme veya eklemeler için yeri olan
open-end
adj.
Colloquial
12
Colloquial
çok da uzak olmayan gelecekteki bir gün (orta vadede bir gün)
one day in the not-so-distant future
n.
13
Colloquial
gelecekteki üstün başarıya dair büyük potansiyel
lots of promise
n.
14
Colloquial
(birinin) gelecekteki programında/takviminde
on (one's) slate
expr.
Idioms
15
Idioms
gelecekteki iki
the next couple of
n.
16
Idioms
gelecekteki faydaların için şimdilik pek kar beklenmeye mali varlıklar
seed corn
n.
17
Idioms
gelecekteki sıkıntılı dönem
lean times ahead
n.
18
Idioms
bir olayı aşıp/geride bırakıp gelecekteki bir zamanı beklemek
look past
v.
19
Idioms
bir olayı aşıp/geride bırakıp sabırsızlıkla gelecekteki bir zamanı beklemek
look past
v.
Speaking
20
Speaking
gelecekteki planlarım
my future plans
expr.
21
Speaking
gelecekteki planlarım
my plans in the future
expr.
Trade/Economic
22
Trade/Economic
gelecekteki fiyat değişikliklerini öngörmek amacıyla geçmiş fiyat değişikliklerinin analizi
technical analysis
n.
23
Trade/Economic
gelecekteki fiyat değişikliklerini öngörmek amacıyla geçmiş fiyat değişikliklerinin analizi
technical analysis of stock trends
n.
24
Trade/Economic
bir hisse senedinin gelecekteki olası pay sayısı artışları dikkate alınarak en yüksek pay ayrıldıktan sonraki getirişi
fully diluted earnings per share
n.
25
Trade/Economic
çevrenin gelecekteki taleplerini sezerek bu potansiyel taleplere rakiplerden önce cevap verebilme
proactivity
n.
26
Trade/Economic
gelecekteki nakit akışı
future cash flow
n.
27
Trade/Economic
gelecekteki bir tarihe yazılmış çek
postdated check
n.
28
Trade/Economic
gelecekteki hizmetin şimdiki değeri
capitalized value
n.
29
Trade/Economic
gelecekteki yıllık ödemeleri karşılamaya yetecek tutardaki fonların bugünkü değeri
annuity fund
n.
30
Trade/Economic
gelecekteki fiyat riskine karşı vadeli akit yapma
hedging
n.
31
Trade/Economic
gelecekteki tüm belirsizlik durumlarında diğer bir mali varlığa göre daha düşük getiri sağlayan yatırım aracı
dominated asset
n.
32
Trade/Economic
gelecekteki değeri
future value
n.
33
Trade/Economic
gelecekteki fiyat
future price
n.
34
Trade/Economic
gelecekteki bir tarihe yazılmış çek
postdated cheque
n.
35
Trade/Economic
gelecekteki satın alıcı
prospective purchaser
n.
36
Trade/Economic
gelecekteki değer
future value
n.
37
Trade/Economic
gelecekteki ekonomik yarar
future economic benefit
n.
38
Trade/Economic
gelecekteki beklentiler
prospects
n.
39
Trade/Economic
gelecekteki döviz kuru
future exchange rate
n.
40
Trade/Economic
gelecekteki temettü ödemeleri karşılığı
reserve for payment of future dividends
n.
41
Trade/Economic
hisse senetlerinin gelecekteki fiyatlarının tahmini için belli bir şirketin incelenmesi
company analysis
n.
42
Trade/Economic
işletmenin gelecekteki gelir ve giderlerini tahmin etme
budgeting
n.
43
Trade/Economic
spot değişme kuru ile gelecekteki kur arasındaki fark
exchange agio
n.
44
Trade/Economic
(komisyonlu işte) işverenin işçiye gelecekteki (olası) komisyonlar için verdiği avans
draw
n.
45
Trade/Economic
gelecekteki bir tarihi koymak
postdate
v.
46
Trade/Economic
gelecekteki fiyat riskine karşı vadeli akit yapılmamış
unhedged
adj.
47
Trade/Economic
(rüçhanlı temettü veya şarta bağlı istihkak) süresi geldiğinde ödenmemesi halinde bir sonraki ödemeye veya gelecekteki bir ödemeye eklenen
cumulative
adj.
48
Trade/Economic
(hisse) süresi geldiğinde ödenmemesi halinde temettünün bir sonraki ödemeye veya gelecekteki bir ödemeye eklendiği
cumulative
adj.
Law
49
Law
gelecekteki haklar
future estates
n.
50
Law
gelecekteki alacak
dormant claim
n.
51
Law
gelecekteki benzer olayların nasıl çözüleceğine dair emsal oluşturan yasal karar
landmark decision
n.
52
Law
yasanın davanın belirli unsurlarına nasıl uygulanacağını belirten ve gelecekteki benzer vakalar için emsal teşkil edebilecek mahkeme görüşü kısmı
holding
n.
53
Law
yasanın davanın belirli unsurlarına nasıl uygulanacağını belirten ve gelecekteki benzer vakalar için emsal teşkil edebilecek mahkeme görüşleri
holdings
n.
54
Law
dava işlemlerinin gelecekteki bir güne ertelenmesi
continuance
n.
55
Law
(dava işlemlerini) gelecekteki bir güne ertelemek
continue
v.
Politics
56
Politics
mecliste gelecekteki seçimle yine aynı partinin alacağı kesin olan koltuk
safe seat
n.
Insurance
57
Insurance
gelecekteki yıllık prim
future annual premium
n.
Computer
58
Computer
gelecekteki geliştirmelerin daha kolay yapılmasını sağlayan özellik
hook
n.
Construction
59
Construction
gelecekteki altyapı projeleri
future infrastructure projects (fips)
n.
Aeronautic
60
Aeronautic
gelecekteki atm sistemleriyle insan bütünleşmesi
human integration in future atm systems
n.
61
Aeronautic
gelecekteki hava seyrüsefer sistemleri
future air navigation systems
n.
Biology
62
Biology
henüz farklılaşmamış embriyo dokusunun gelecekteki durumunun sabitlenmesi
determination
n.
63
Biology
(henüz farklılaşmamış embriyo dokusunun) gelecekteki durumunu belirlemek
determine
v.
Astronomy
64
Astronomy
gezegen, kuyruklu yıldız veya uyduların gelecekteki pozisyonlarını gösteren tablo
ephemeris
n.
Social Sciences
65
Social Sciences
kültürel ve tarihi kayıtları gelecekteki keşfine kadar koruyan nesne/kap
time capsule
n.
Military
66
Military
hedefin gelecekteki konumunu otomatik ve sürekli tahmin ederek doğru ateşleme verilerini hesaplayan bir çeşit makine
director
n.
Music
67
Music
afro amerikanların genellikle gelecekteki mutluluğu anlattıkları ilahi
jubilee
n.
Latin
68
Latin
gelecekteki hukuk
lex ferenda
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of gelecekteki
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy