kurallar - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

kurallar



Sens de "kurallar" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

Turc Anglais
General
kurallar book n.
Computer
kurallar rules n.

Sens de "kurallar" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 141 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
sınıflandırma ve genel kurallar classification and general rules n.
General
kurallar bütünü body of rules n.
dinsel kurallar kitabı directory n.
ilahi kurallar eternal verities n.
en temel kurallar rudiments n.
hastanedeki hastalar için geçerli olan kurallar standing orders n.
temel kurallar basic law n.
kurallar ve uygulamalar rules and practice n.
teorik kurallar theoretical rules n.
kurallar zinciri chain of rules n.
dini kurallar religious principles n.
kurallar kitabı book of rules n.
kurallar kitabı rules book n.
temel kurallar basic rules n.
kurallar dizisi set of rules n.
temel kurallar basic principles n.
tek tip kurallar uniform rules n.
yerel kurallar local rules n.
temel kurallar abc n.
uygulanabilir kurallar applicable rules n.
uygulanan kurallar applicable rules n.
kurallar koyma setting rules n.
evrensel kabul görmüş kurallar canon n.
teknik detaylar, kurallar ve metotlar technics n.
temel kurallar ground rules n.
şehvet, aşk ve evlilik konularında hindu hukukuna uygun kurallar içeren sanskritçe bir ilim eseri kama sutra n.
kati kurallar belirleyen kimse hardass n.
bazı alanlarda çalışan kimselerce kullanılan yöntemler, uygulamalar, prosedürler ve kurallar bütünü methodology n.
manastırın dışarıya kapalılığını belirleyen kurallar inclosure n.
katı kurallar koyan eğitmen drillmaster n.
otorite kabul edilen temel kurallar bütünü decalogue n.
kurallar sistemi system of rules n.
kompleks kurallar bütünü system of rules n.
sıkı kurallar koymak prescribe v.
(dini binayı veya alanı) belirli kurallar dahilinde dışarıya kapatmak inclose v.
sert kurallar koymak sermonize v.
sert kurallar koymak sermonise v.
sıkı kurallar koyan prescriptive adj.
kurallar doğrultusunda regulation adj.
belirli bir kurallar bütününe göre yapılmış compliant adj.
sıkı kurallar koyma eğilimi olan prescriptivist adj.
kurallar ile korumaya alınmış (av hayvanı, doğal yaşam alanı) preserved adj.
sıkı kurallar koyarak prescriptively adv.
Phrasals
(biri/bir şey üzerinde) kesin kurallar uygulamak crack down (on someone or something) v.
(bir şey üzerinde) kesin kurallar uygulamak crack down on (something) v.
belli kurallar/sınırlar/yasalar dahilinde hareket etmek stay within bounds v.
Phrases
kurallar çiğnenmek içindir rules are made to be broken expr.
kurallar çiğnenmek içindir rules are meant to be broken expr.
Colloquial
uyulması gereken kurallar do's and don'ts n.
genel kurallar/düzenlemeler do's and don'ts n.
kurallar böyle these are the rules expr.
kurallar yıkılmak/çiğnenmek içindir rules are made to be broken expr.
Idioms
boks sporundaki genel kurallar the queensberry rules n.
(birini) belli kurallar içerisinde tutmak keep (someone) within bounds v.
uygulanan kurallar dahilinde fair and square adv.
uygulanan kurallar dahilinde fair-and-square adv.
Speaking
kurallar değişti the rules changed expr.
kurallar herkes için geçerlidir the rules are for everyone expr.
kurallar üzerine anlaşmıştık we agreed on the rules expr.
kurallar olmasaydı if there are no rules expr.
Trade/Economic
akreditasyon kurallar dizini accreditation procedure n.
at kurallar dizini ec procedures n.
bildirim kurallar dizini notification procedure n.
emsal değerlendirme kurallar dizini peer assessment procedure n.
evrensel kurallar universal rules n.
garantilere ilişkin birörnek kurallar uniform rules for demand guarantees (urdg) n.
iki tarafın ödemelerini bazı esas ve kurallar çerçevesinde karşılıklı olarak değiştirmeleri swap n.
keyfi kurallar arbitrarily provisions n.
kurallar dizini procedure n.
muhasebe kayıtları tutulurken uyulması gereken ilke ve kurallar accounting policy n.
muhasebe işlemlerinin doğruluğunu sağlayan kurallar accounting control n.
ölçüm kurallar dizini measurement procedure n.
ölçüm kurallar dizini instrument n.
ticari kurallar trade rules n.
ticari kurallar commercial rules n.
talep garantileri için yeknesak kurallar uniform rules for demand guarantees (urdg) n.
Law
(abd) yasalara ilave olarak konan adli kurallar ve emsal kararlar chancery n.
anayasal kurallar constitutional rules n.
değişken kurallar variable rules n.
katı kurallar black letter rules n.
oyuncu statüsü komitesinin ve uyuşmazlık çözüm dairesinin prosedürlerini düzenleyen kurallar rules governing the procedures of the players' status committee and the dispute resolution chamber (fifa) n.
yasal kurallar legal rules n.
yazılı belgelerin yorumuna ait ana kurallar canon of construction n.
yetki verici kurallar authorising legal rules n.
yetki verici kurallar authorizing legal rules n.
(ingiliz hukukunda) sanığın işlediği suç sırasında yaptığının farkında olmaması veya yaptığı şeyin yanlış olduğunu idrak edememesi durumunda cinnet getirmiş sayılacağına dair kurallar mcnaughten rules n.
(ingiliz hukukunda) sanığın işlediği suç sırasında yaptığının farkında olmaması veya yaptığı şeyin yanlış olduğunu idrak edememesi durumunda cinnet getirmiş sayılacağına dair kurallar mcnaghten rules n.
dini kurallar topluluğu rubric n.
meclisin uyması gereken kurallar bütünü rules of order n.
Politics
etik kurallar codes of conduct n.
kilise mahkemeleri tarafından uygulanan kurallar ecclesiastics law n.
mahalli kurallar local statute n.
mülkiyet rejimini düzenleyen kurallar rules governing the system of property ownership n.
savaşların belirli kurallar dahilinde yürütülmesi gerektiğini savunan kuram just war theory n.
tarifenin uygulanmasına ilişkin genel kurallar general rules for the interpretation of the tariff n.
ürünlerin ihracına ilişkin ortak kurallar komitesi committee on common rules for exports of products n.
Insurance
müşterek avarya ayarlamasında uygulanan kurallar york-antwerp rules n.
Technical
sistemin fonksiyonlarını yerine getirmesini sağlayan parça ve elemanların etkileşimi ve birbirine bağlılığını düzenleyen asgari kurallar kümesi tecnical architecture n.
genel kurallar ve kılavuzlar general principles and guidelines n.
güvenlik dahil kurallar requirements including safety n.
göstergelerin ve kumanda tahrik tertibatının tasarımı için ergonomik kurallar ergonomics requirements for the design of displays and control actuators n.
genel kurallar ve ölçme yöntemleri general requirements and measuring methods n.
mecburi kurallar mandatory rules n.
ortak kurallar common rules n.
teknik emniyet kurallar technical safety requirements n.
teknik emniyet kurallar technical safety rules n.
tamamlayıcı kurallar supplementary rules n.
bir bilim, sanat veya disiplin tarafından kullanılan yöntemler, prosedürler, çalışma kavramları, kurallar ve varsayımlar bütünü methodology n.
Computer
hatalı kurallar rules in error n.
kurallar listesi rules list n.
temel kurallar basic rules n.
yatay kurallar horizontal ules n.
kurallar sınanıyor testing rules expr.
kurallar çalıştırılıyor running rules expr.
Telecom
tekrarlanamayan kurallar non-duplication rules n.
Traffic
(ingiltere'de) çocukların trafikte karşıdan karşıya güvenli bir şekilde geçmesini sağlayan kurallar green cross code [uk] n.
Aeronautic
uçak kullanan personelin uçuş çevresindekilerini rahatlıkla görebilmesi ve kendilerinin de görülmesine dair kurallar see-and-be seen rules n.
Marine
hayat kurtaran kurallar life-saving rules n.
Math
kurallar kümesi set of rules n.
bir dizi bağlantılı noktanın belirli kurallar çerçevesinde komşularıyla etkileşimde olduğu çeşitli matematiksel modellere verilen ad sandpile n.
Logic
mantık sistemini belirleyen sistematik kurallar bütünü syntax n.
Social Sciences
katı normlar/kurallar strict norms n.
Education
akademik kurallar ve yönetmelikler academic rules and regulations n.
lisans eğitimine ilişkin akademik kurallar ve düzenlemeler examinations and assessments n.
lisans eğitimine ilişkin akademik kurallar ve düzenlemeler academic rules and regulations concerning undergraduate period of study n.
Linguistics
zorunlu kurallar obligatory rules n.
özellikleri hem biçimbilimsel hem de sözdizimsel ölçütlere göre tanımlanabilen dil birimlerini belirleyen kurallar dizisi morphosyntax n.
dili esnek olmayan kurallar dahilinde ele alıp tanımlayan dilbilim prescriptive linguistics n.
(dönüşümsel dil bilgisi) bütün bir grubun dönüşümü sonrası uygulanan kurallar ile ilgili post-cyclic adj.
Religious
kabul gören kurallar canon n.
(hristiyanlık'ta) isa mesih tarafından söylediği varsayılan kurallar tradition n.
islami kurallar islamic rules n.
17. yüzyılda anglikan kilisesi'nde katı kurallar ve düzenin gereksiz olduğunu savunan rahip latitudinarian n.
(roma katolik kilisesi'nde) katı fransiskanları yöneten kurallar observance n.
dini kurallar bütünü decree n.
reform öncesi ingiltere'de kullanılan dini kurallar bütünü pie n.
reform öncesi ingiltere'de kullanılan dini kurallar bütünü pye n.
(musevilik'te) yemesi caiz olan hayvanların kesimiyle ilgili kurallar schechita n.
Sport
(golf) oyuncuya oyun sırasında kurallar çerçevesinde yardımcı olan kişi caddie n.
belirlenmiş hedef veya kurallar olmaksızın kar kayağı sporu yapmak freeride v.
Printery
genel kurallar general rules n.