Historique

satisfy

Sens de "satisfy" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 34 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	satisfy v.	tatmin etmek
General
2	General	satisfy v.	doyurmak
3	General	satisfy v.	yerine getirmek
4	General	satisfy v.	karşılamak
5	General	satisfy v.	inandırmak
6	General	satisfy v.	memnun etmek
7	General	satisfy v.	uymak
8	General	satisfy v.	tamamlamak
9	General	satisfy v.	yetmek
10	General	satisfy v.	sevindirmek
11	General	satisfy v.	tatmin etmek
12	General	satisfy v.	cevap vermek
13	General	satisfy v.	hoşnut etmek
14	General	satisfy v.	ikna etmek
15	General	satisfy v.	kandırmak
16	General	satisfy v.	sağlamak
17	General	satisfy v.	ödemek
18	General	satisfy v.	gidermek
19	General	satisfy v.	sonlandırmak
20	General	satisfy v.	son vermek
21	General	satisfy v.	yok etmek
22	General	satisfy v.	örneklendirmek
23	General	satisfy v.	somutlaştırmak
24	General	satisfy v.	memnuniyet yaratmak
25	General	satisfy v.	hoşnut etmek
26	General	satisfy v.	yeterli gelmek
Trade/Economic
27	Trade/Economic	satisfy v.	mali yükümlülüğü karşılamak
Math
28	Math	satisfy v.	şartlarını karşılamak
29	Math	satisfy v.	gereklerini yerine getirmek
30	Math	satisfy v.	(değişken) denklemi sağlamak
Chemistry
31	Chemistry	satisfy v.	kimyasal birleşim ile yanıt vermek
32	Chemistry	satisfy v.	kimyasal birleşim yaratarak tepkimeye girmek
Religious
33	Religious	satisfy v.	(günah için) kefaret etmek
34	Religious	satisfy v.	(günahı) affettirmek

Sens de "satisfy" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 80 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	satisfy oneself v.	kanaat getirmek
2	General	satisfy a desire v.	hevesini almak
3	General	satisfy a need v.	ihtiyacı karşılamak
4	General	satisfy one's hunger v.	açlığını yatıştırmak
5	General	satisfy somebody's curiosity v.	merakını gidermek
6	General	satisfy the criteria v.	kriterleri karşılamak
7	General	satisfy the criteria v.	kriterleri yerine getirmek
8	General	satisfy the demand v.	talebi karşılamak
9	General	satisfy the needs v.	ihtiyaçları gidermek
10	General	satisfy the conditions v.	şartları sağlamak
11	General	satisfy the needs v.	ihtiyaçlara cevap vermek
12	General	satisfy the needs v.	ihtiyaçları karşılamak
13	General	satisfy the conditions v.	şartları karşılamak
14	General	satisfy one's need v.	ihtiyacını gidermek
15	General	satisfy the need v.	ihtiyaç karşılamak
16	General	satisfy the demands v.	talepleri karşılamak
17	General	satisfy one's needs v.	ihtiyaçlarını karşılamak
18	General	satisfy a need v.	eksiklik gidermek
19	General	satisfy one's needs v.	ihtiyaçlarına cevap vermek
20	General	satisfy one's curiosity v.	merakını gidermek
21	General	satisfy one's curiosity v.	merak gidermek
22	General	satisfy a need v.	ihtiyaç gidermek
23	General	satisfy the expectation v.	beklentiyi karşılamak
24	General	satisfy the need v.	ihtiyaca cevap vermek
25	General	satisfy the requirement v.	gereksinime cevap vermek
26	General	fail to satisfy v.	beklentileri karşılayamamak
27	General	fail to satisfy v.	başaramamak
28	General	fail to satisfy v.	bekleneni verememek
29	General	fail to satisfy v.	beklentileri karşılamamak
30	General	fail to satisfy v.	yetersiz kalmak
31	General	fail to satisfy v.	bekleneni vermemek
32	General	satisfy the expectations v.	beklentileri karşılamak
33	General	satisfy everyone v.	herkesi memnun etmek
34	General	not satisfy v.	tatmin etmemek
35	General	satisfy the need v.	ihtiyacı karşılamak
36	General	satisfy one's ego v.	egosunu tatmin etmek
37	General	satisfy [obsolete] v.	telafi etmek
38	General	satisfy [obsolete] v.	karşılığını vermek
39	General	fail to satisfy v.	beklentileri karşılamamak
40	General	enough to satisfy adj.	doyumluk
Phrasals
41	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) by (doing something) v.	(bir şey yaparak) tatmin/hoşnut etmek
42	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) by (doing something) v.	(bir şey yapmaktan) keyif almak/memnun olmak/tatmin olmak
43	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) by (doing something) v.	(bir şeyi yapmak) birinin hoşuna gitmek/birini hoşnut etmek
44	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) by (doing something) v.	(bir şeyi yaparak) bir zorunluluğu yerine getirmek/koşulları sağlamak
45	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) by (doing something) v.	(bir şeyi yaparak) inandırmak/ikna etmek
46	Phrasals	satisfy something by something v.	(bir şeyi yaparak) bir zorunluluğu yerine getirmek/koşulları sağlamak
47	Phrasals	satisfy something with something v.	(bir şeyi yaparak) bir zorunluluğu yerine getirmek/koşulları sağlamak
48	Phrasals	satisfy someone with something v.	ile hoşnut/memnun etmek
49	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) by (doing something) v.	(bir şey yaparak birini) memnun etmek
50	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) by (doing something) v.	(bir şey yaparak birini) mutlu etmek
51	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) by (doing something) v.	(bir şey yaparak) bir ihtiyacı karşılamak
52	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) by (doing something) v.	(bir şey yaparak) bir gerekliliği yerine getirmek
53	Phrasals	satisfy something by something v.	bir gerekliliği bir şekilde karşılamak/yerine getirmek
54	Phrasals	satisfy something by something v.	bir ihtiyacı bir şekilde karşılamak
55	Phrasals	satisfy something with something v.	bir gerekliliği bir şekilde karşılamak/yerine getirmek
56	Phrasals	satisfy something with something v.	bir ihtiyacı bir şekilde karşılamak
57	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) with (something) v.	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) memnun etmek
58	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) with (something) v.	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) tatmin etmek
59	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) with (something) v.	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) hoşnut etmek
60	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) with (something) v.	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) mutlu etmek
61	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) with (something) v.	(birinin/bir şeyin/kendinin) ihtiyacını (bir şeyle) karşılamak
62	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) with (something) v.	(birini/bir şeyi/kendini bir şeyle) doyurmak
63	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) with (something) v.	(birinin/bir şeyin/kendinin) gereksinimlerini (bir şeyle) yerine getirmek
64	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) with (something) v.	(birinin/bir şeyin/kendinin) isteklerini (bir şeyle) yerine getirmek
65	Phrasals	satisfy (someone, something, or oneself) with (something) v.	(birinin/bir şeyin/kendinin) ihtiyaçlarını (bir şeyle) gidermek
66	Phrasals	satisfy by v.	-erek tatmin/hoşnut etmek
67	Phrasals	satisfy by v.	ile tatmin/hoşnut etmek
68	Phrasals	satisfy by v.	-den keyif almak/memnun olmak/tatmin olmak
69	Phrasals	satisfy by v.	-erek inandırmak/ikna etmek
70	Phrasals	satisfy by v.	-erek bir zorunluluğu yerine getirmek
71	Phrasals	satisfy by v.	-erek bir ihtiyacı karşılamak
72	Phrasals	satisfy with v.	ile hoşnut/memnun etmek
73	Phrasals	satisfy with v.	bir ihtiyacı bir şekilde karşılamak/yerine getirmek
74	Phrasals	satisfy with v.	ile tatmin etmek
Idioms
75	Idioms	the best way to overcome a desire is to satisfy it expr.	arzuyu yenmenin en iyi ilacı onu tatmin etmektir
Speaking
76	Speaking	nothing on earth can satisfy you expr.	gözünü toprak doyursun
Trade/Economic
77	Trade/Economic	satisfy demand v.	talebi karşılamak
Law
78	Law	satisfy a right v.	hak itfa etmek
79	Law	satisfy laws and regulations v.	kanunları yerine getirmek
Food Engineering
80	Food Engineering	methods of analysis for verifying that certain additives used in foodstuffs satisfy criteria of purity n.	gıda katkı maddelerinin saflık kriterleri analiz metotları