uyumlu hale getirmek

Sens de "uyumlu hale getirmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 19 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	uyumlu hale getirmek	harmonise v.
Perhaps we are starting quite late in the day and we need to harmonise this therapy. Belki de güne oldukça geç başlıyoruz ve bu terapiyi uyumlu hale getirmemiz gerekiyor. More Sentences
2	General	uyumlu hale getirmek	harmonize v.
The new law aims to harmonize the emission levels through the states. Yeni yasa emisyon seviyelerini eyaletler arasında uyumlu hale getirmeyi amaçlıyor. More Sentences
3	General	uyumlu hale getirmek	accord v.
4	General	uyumlu hale getirmek	key v.
5	General	uyumlu hale getirmek	chime (with) v.
6	General	uyumlu hale getirmek	congenialize v.
7	General	uyumlu hale getirmek	congenialise v.
8	General	uyumlu hale getirmek	connaturalize v.
9	General	uyumlu hale getirmek	connaturalise v.
10	General	uyumlu hale getirmek	comply [obsolete] v.
11	General	uyumlu hale getirmek	pan v.
12	General	uyumlu hale getirmek	square v.
13	General	uyumlu hale getirmek	sympathise [uk] v.
14	General	uyumlu hale getirmek	sympathize v.
Phrasals
15	Phrasals	uyumlu hale getirmek	tune into v.
Automotive
16	Automotive	uyumlu hale getirmek	synchronize v.
17	Automotive	uyumlu hale getirmek	synchronise v.
Music
18	Music	uyumlu hale getirmek	rhythmize v.
19	Music	uyumlu hale getirmek	rhythmise v.

Sens de "uyumlu hale getirmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 15 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	birşeyi bir şeyle uyumlu hale getirmek	bring something into conformity with something v.
2	General	ile uyumlu hale getirmek	align with v.
3	General	birbirleriyle uyumlu hale getirmek	sync up v.
4	General	birbirleriyle uyumlu hale getirmek	synch up v.
5	General	gönyeburun ekleme ile birbirine uyumlu hale getirmek	miter v.
6	General	bir fikirle uyumlu hale getirmek	line v.
7	General	önceden uyumlu hale getirmek	preattune v.
Phrasals
8	Phrasals	zorla uyumlu hale getirmek	whip into v.
9	Phrasals	(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) uyumlu hale getirmek	attune (someone or something) to (someone or something else) v.
10	Phrasals	(bir şeyi) uyumlu hale getirmek	keep to (something) v.
Idioms
11	Idioms	birini/bir şeyi (biriyle/bir şeyle) uyumlu hale getirmek	bring somebody/something into line (with somebody/something) v.
12	Idioms	birini/bir şeyi (biriyle/bir şeyle) uyumlu hale getirmek	bring someone or something into line v.
Technical
13	Technical	iki ya da daha fazla şeyi birbirine uyumlu hale getirmek	synchronize v.
14	Technical	iki ya da daha fazla şeyi birbirine uyumlu hale getirmek	synchronise v.
Music
15	Music	(uyumsuz akoru veya sesi) uyumlu hale getirmek	resolve v.