yitirmek - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

yitirmek



Sens de "yitirmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 4 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
yitirmek lose v.
General
yitirmek lose v.
yitirmek disperse v.
Archaic
yitirmek lese v.

Sens de "yitirmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 366 résultat(s)

Turc Anglais
General
cesaretini yitirmek lose heart v.
güncelliğini yitirmek lose its currency v.
cesaretini yitirmek collapse v.
saygınlığını yitirmek lose face v.
cesaretini yitirmek lose courage v.
insanlığını yitirmek dehumanise v.
inancını yitirmek disenchant v.
umudunu yitirmek quail v.
umudunu yitirmek despair v.
kontrolünü yitirmek (bir aracın vb) lose control of something v.
cesaretini yitirmek chicken out v.
ümidini yitirmek despair v.
tüm parasını yitirmek lose one's shirt v.
önemini yitirmek lose its significance v.
belleğini yitirmek lose one's memory v.
el becerisini yitirmek rust v.
saygınlığını yitirmek be discredited v.
anlam yitirmek become meaningless v.
ümidini yitirmek droop v.
geçerliliğini yitirmek expire v.
canlılığını yitirmek languish v.
itibarını yitirmek fall from grace v.
popülerliğini yitirmek fall from grace v.
akıl sağlığını yitirmek lose one's mind v.
akıl sağlığını yitirmek lose one's sanity v.
değer yitirmek lose value v.
dengeyi yitirmek lose the balance v.
dengesini yitirmek stumble over v.
sahipliğini yitirmek fail to keep possession of v.
yaşamını yitirmek die v.
yaşamını yitirmek lose one´s life v.
anlamını yitirmek become almost meaningless v.
anlam yitirmek lose meaning v.
anlamını yitirmek become meaningless v.
anlamını yitirmek lose meaning v.
değerini yitirmek lose one's value v.
yolunu yitirmek stray v.
geçerliliği yitirmek lose validity v.
sabrını yitirmek lose patience v.
cazibesini yitirmek lose one's charm v.
işlevini yitirmek lose one's function v.
geçerliğini yitirmek expire v.
geçerliğini yitirmek lose validity v.
etkisini yitirmek lose one's effect v.
etkisini yitirmek lose one's influence v.
canlılığını yitirmek fade away v.
netliğini yitirmek get out of focus v.
tutkularını yitirmek get into a rut v.
yaşam zevkini ya da coşkusunu yitirmek get into a rut v.
canlılığını yitirmek trail off v.
direncini yitirmek lose one’s resistance v.
güncelliğini yitirmek lose one's actuality v.
güncelliğini yitirmek lose one’s topicality v.
çekiciliğini yitirmek lose attractiveness v.
çekiciliğini yitirmek lose charm v.
itibarını yitirmek lapse from grace v.
saygınlığını yitirmek lapse from grace v.
çekiciliğini yitirmek lose attraction v.
(yüz vb) parlaklığını yitirmek one's face cloud over v.
duyma yeteneğini yitirmek lose one's hearing v.
dengesini yitirmek lose one's balance v.
sorumluluk duygusunu yitirmek lose one's sense of responsibility v.
sorumluluk hissini yitirmek lose one's sense of responsibility v.
geçerliliğini yitirmek lose validity v.
kaldırıldığı hastanede yaşamanı yitirmek lose one's life in the hospital he/she was taken v.
ambulans beklerken yaşamını yitirmek die waiting for an ambulance v.
kendine olan güvenini yitirmek lose one's self-confidence v.
özgüvenini yitirmek lose one's self-confidence v.
ambulans beklerken yaşamını yitirmek die while waiting for an ambulance v.
özünü yitirmek lose its essence v.
güven yitirmek lose confidence v.
kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmek die in the hospital where he/she was taken v.
ümidini yitirmek give up one's hope v.
umudunu yitirmek lose one's hope v.
ümidini yitirmek lose one's hope v.
umudunu yitirmek give up one's hope v.
dikkatini yitirmek lose the point v.
yasallığını yitirmek lose its legitimacy v.
hevesini yitirmek lose one's passion v.
-ile irtibatı yitirmek fall out of touch with v.
inancını yitirmek lose one's faith v.
inancını yitirmek lose one's belief v.
inancını yitirmek lose one's confidence v.
%1 değer kaybetmek/yitirmek fall by 1.0 percent v.
etkinliğini yitirmek lose one's activity v.
etkinliğini yitirmek lose one's efficiency v.
inancını yitirmek lose one’s faith v.
önemini yitirmek lose its importance v.
çok para kaybetmek/yitirmek lose a lot of money v.
motivasyonunu yitirmek lose one's motivation v.
bütün ailesini bir kazada yitirmek lose one's entire family in an accident v.
ümidini yitirmek become desperate v.
umudunu yitirmek become desperate v.
hükmünü yitirmek become obsolete v.
hareket halindeki bir araçtan açılan ateş sonucu hayatını yitirmek be killed by a drive by shooting v.
insanlığını yitirmek dehumanize v.
aktüalitesini yitirmek lose its actuality v.
bir anda/birden bilincini yitirmek lose consciousness unexpectedly v.
bilincini yitirmek lose consciousness v.
umudunu yitirmek cease to hope v.
(sıcaklık/rüzgar) etkisini yitirmek spend itself v.
önemini yitirmek lose caste v.
(bazı özelliklerini) yitirmek change v.
aklını yitirmek unbalance v.
aklını yitirmek turn v.
ümidini yitirmek languish v.
anlamını yitirmek eviscerate v.
canlılığını yitirmek exanimate [obsolete] v.
umudunu yitirmek quayd [obsolete] v.
atlayış sırasında yerle teması yitirmek huck v.
etkisini yitirmek go v.
umudunu yitirmek darken v.
estetik, sanatsal veya edebi kalitesini yitirmek degenerate v.
işlevini yitirmek degrade v.
gücünü yitirmek dehydrate v.
anlamını yitirmek dehydrate v.
canlılığını yitirmek dehydrate v.
doğal özelliklerini yitirmek denature v.
etkisini yitirmek rot v.
canlılığını yitirmek rot v.
kullanılmadığı için işlevini yitirmek rust v.
ihmal sonucu işlevini yitirmek rust v.
şeklini yitirmek disform v.
ümidini yitirmek dispond [obsolete] v.
ilişkisini yitirmek divagate v.
canlılığını yitirmek dwine [dialect] v.
bir an için bilincini yitirmek dover [scotland] v.
hevesini yitirmek droop v.
kuvvetini yitirmek deaden v.
önemini yitirmek fine v.
etkisini yitirmek fine v.
cazibesini yitirmek flag v.
cesaretini yitirmek flummox v.
aniden yitirmek shock v.
kıymetini yitirmek sink v.
önemini yitirmek slough v.
etkisini yitirmek slough v.
önemini yitirmek outlive its usefulness v.
hoş kokusunu yitirmek become flat v.
geçerliliğini yitirmek superannuate v.
(umutlarını) yitirmek surrender v.
Phrasals
etkisini yitirmek taper off v.
sadakatini yitirmek fall off v.
canlılığını yitirmek trail off v.
canlılığını yitirmek trail away v.
çevrede olanlara ilgisini yitirmek zone out v.
bazı şeylerin anlamını yitirmek get/put something out of perspective v.
(bir şeyin) anlamını yitirmek get (something) out of perspective v.
işlevini yitirmek freeze up v.
işlevini yitirmek go off v.
ilgisini yitirmek switch off v.
işlevini yitirmek wash out v.
yoğunluğunu yitirmek let up v.
(birine/bir şeye) karşı heyecanını yitirmek sour on (someone or something) v.
itibarını yitirmek fall by the wayside v.
geçerliğini yitirmek run out v.
(bir şey) fırsatını yitirmek lose out on (something) v.
konuşarak (bir şeydeki) şansını yitirmek talk (oneself) out of (something) v.
Colloquial
eski yaşam dengesini yitirmek go into a spin v.
hakimiyetini yitirmek lose one's hold over v.
hakimiyetini yitirmek lose one's hold on v.
ilgisini yitirmek be off v.
ilgisini yitirmek lose interest in v.
ilgisini yitirmek become disinterested v.
kontrolünü yitirmek lose one's hold on v.
kontrolünü yitirmek lose one's hold over v.
kontrolünü yitirmek let rip v.
umudunu yitirmek lose heart v.
(ağır bir travma sonrası) bilincini yitirmek black out v.
aklını yitirmek do (one's) nana [australia] v.
aklını yitirmek lose one's nana [australia] v.
(bir şey için) heyecandan aklını yitirmek/kaçırmak go dotty v.
akli dengesini yitirmek go moggy [south africa] v.
(bir şey için) heyecandan aklını yitirmek/kaçırmak go moggy [south africa] v.
aklını kaybetmek/yitirmek go potty [uk] v.
tüm yaşama şansını yitirmek have had it v.
farkındalığını yitirmek space out v.
sakinliğini yitirmek lose it v.
korkudan aklını yitirmek be scared witless v.
gerçeklik algısını yitirmek be out of it v.
soğukkanlılığını yitirmek blow cool v.
aklını yitirmek do your nana [australia] v.
aklını yitirmek lose your nana [australia] v.
popülerliğini yitirmek have had your day v.
popülerliğini yitirmek have had its day v.
Idioms
avantaj yitirmek lose ground v.
sakinliğini yitirmek lose one's head v.
popülerliğini yitirmek drop off the map v.
eve gelince tüm neşesini yitirmek hang up (one's) fiddle when (one) comes home v.
geçerliliğini yitirmek cease to be v.
aklını yitirmek have taken leave of one's senses v.
aklını yitirmek be off one's head v.
aklını yitirmek go off one's trolley v.
aklını yitirmek go off one's rocker v.
aklını yitirmek be off one's trolley v.
aklını yitirmek lose one's mind v.
aklını yitirmek be off one's nut v.
aklını yitirmek be out of one's head v.
aklını yitirmek go off one's nut v.
aklını yitirmek take leave of one's senses v.
aklını yitirmek be off one's rocker v.
ansızın bilincini yitirmek go out like a light v.
ansızın bilincini yitirmek be out like a light v.
avantajını yitirmek lose ground v.
birisi üzerindeki hakimiyetini yitirmek lose one's hold on someone v.
birisi üzerindeki hakimiyetini yitirmek lose one's grip on someone v.
birisi üzerindeki hakimiyetini yitirmek lose one's hold over someone v.
cazibesini yitirmek novelty wears off v.
hevesini yitirmek go cold on v.
forsunu yitirmek lose power v.
gerginliğini yitirmek ease off v.
güvenini yitirmek let down v.
etkisini yitirmek go off the boil v.
eski canlılığını yitirmek go off the boil v.
gerçeklikle bağlarını yitirmek lose touch with reality v.
enerjisini ve coşkusunu yitirmek be no ball of fire v.
hakimiyetini yitirmek lose one's composure v.
forsunu yitirmek lose popularity v.
forsunu yitirmek have no more influence v.
heyecanını yitirmek die inside v.
fırsatı yitirmek let the chance slip by v.
isteğini yitirmek go cold on v.
itibarını yitirmek fall from grace v.
ilgisini yitirmek switch off v.
kullanımını yitirmek lose the use of something v.
neşesini yitirmek somebody's heart sinks v.
özelliğini yitirmek/kaybetmek lose one's edge v.
özdenetimini yitirmek forget oneself v.
saygınlığını yitirmek fall into disgrace v.
sabrını yitirmek lose one's patience v.
saygınlığını yitirmek fall from grace v.
soğukkanlılığını yitirmek lose one's composure v.
soğukkanlılığını yitirmek blow one's cool v.
saygınlığını yitirmek lose face v.
saygınlığını yitirmek fall into disrepute v.
şiddetini yitirmek blow itself out v.
soğukkanlılığını yitirmek lose one's cool v.
ruhunu yitirmek be no ball of fire v.
popülerliğini yitirmek have had its day v.
yeteneğini/becerisini yitirmek lose one's edge v.
zaman kavramını yitirmek lose track of time v.
ümidini yitirmek hope deferred make the heart sick v.
ününü/popülerliğini yitirmek drop off the map v.
(birine olan) sabrını yitirmek lose patience with someone v.
(sinirden vb) mantığını yitirmek lose one's reason v.
ününü/popülerliğini yitirmek fall off the map v.
ümidini yitirmek hope deferred makes the heart sick v.
umudunu yitirmek hope deferred makes the heart sick v.
umudunu yitirmek hope deferred make the heart sick v.
zincirleme trafik kazasında yaşamını yitirmek die in a pile-up v.
aklını yitirmek go off (one's) dot v.
aklını yitirmek join (up) the dots v.
umudunu kaybetmek/yitirmek drop (one's) bundle [australia/new zealand] v.
umudunu kaybetmek/yitirmek drop your bundle [australia/new zealand] v.
elindekini avucundakini kaybetmek/yitirmek eat (one's) shirt v.
umudunu yitirmek throw up (one's) hands in despair v.
hırsını/azmini yitirmek lay down and die v.
hırsını/azmini yitirmek lie down and die v.
(bir şeyin) anlamını yitirmek put (something) out of perspective v.
(bir şeyin) önemini yitirmek put (something) out of perspective v.
çeviride anlamını yitirmek be lost in translation v.
aklını kaçırmak/yitirmek go off one's head v.
azmini yitirmek go soft v.
aklını kaçırmak/yitirmek go out of (one's) senses v.
mantığını yitirmek go out of (one's) senses v.
etkisini yitirmek have seen (one's) day v.
akli dengesini yitirmek have straws in (one's) hair [obsolete] v.
hevesini yitirmek lose (one's) mojo v.
mutluluğunu/enerjisini yitirmek lose (one's) mojo v.
büyüsünü yitirmek lose (one's) mojo v.
umudunu yitirmek lose (one's) spirit v.
mantıkla bağını yitirmek lose touch with sanity v.
gerçeklikle/gerçek hayatla bağını yitirmek lose touch with sanity v.
aklını yitirmek lose touch with sanity v.
akıl sağlığını yitirmek lose touch with sanity v.
ruh sağlığını yitirmek lose touch with sanity v.
mantığını/mantıklı düşünme yetisini yitirmek lose touch with sanity v.
(birinin/bir şeyin) farkındalığını yitirmek lose trace of (someone or something) v.
zamanla (biriyle) teması yitirmek lose trace of (someone) v.
tüm amacını/motivasyonunu yitirmek the bottom falls out of (one's) world v.
tüm amacını/motivasyonunu yitirmek the bottom falls out of your world v.
sakinliğini yitirmek lose one's grip v.
odak noktasını kaybetmek/yitirmek lose the plot [uk] v.
bir şeyin yanında önemini yitirmek pale into insignificance v.
evini barkını yitirmek be out of house and home v.
geçerliliğini yitirmek be off the table v.
işlevini yitirmek be out of action v.
işlevini yitirmek be out of kilter v.
işlevini yitirmek be out of order v.
değerini yitirmek be past its sell-by date v.
aklını yitirmek be out of your mind v.
aklını yitirmek go out of your mind v.
eski halini/güzelliğini yitirmek become a shadow of (someone's or something's) old self v.
eski halini/güzelliğini yitirmek become a shadow of (someone's or something's) former self v.
popülerliğini yitirmek bite the dust v.
bir an için zekasını yitirmek have a blond moment v.
soğukkanlılığını yitirmek blow your cool v.
sakinliğini yitirmek blow your cool v.
bir şey/bir şey yapma alışkanlığını yitirmek get out of the way of something/of doing something v.
(bir şeyden) aklını oynatmak/yitirmek go out of (one's) mind with (something) v.
ahlakını yitirmek go to the devil v.
popülerliğini yitirmek have had your chips [uk] v.
soğukkanlılığını yitirmek lose your temper v.
(bir şeye/birine) olan güvenini/inancını yitirmek lose (one's) faith (in something or someone) v.
(biri) üzerindeki otoritesini yitirmek lose (one's) hold on (someone) v.
(biri) üzerindeki otoritesini yitirmek lose (one's) hold over (someone or something) v.
soğukkanlılığını yitirmek lose cool v.
üzerindeki hakimiyetini yitirmek lose hold on v.
üzerindeki kontrolünü yitirmek lose hold on v.
üzerindeki otoritesini yitirmek lose hold on v.
sakinliğini yitirmek lose one's hold v.
(birine) karşı sabrını yitirmek lose patience (with one) v.
mantığını yitirmek lose reason v.
tüm parasını yitirmek lose shirt v.
(birinin/bir şeyin) görüşünü yitirmek lose sight of (someone or something) v.
kullanımını yitirmek lose the use of v.
-in farkındalığını yitirmek lose trace of v.
(bir şey) kavramını yitirmek lose track of (something) v.
soğukkanlılığını yitirmek lose your cool v.
yeteneğini/becerisini yitirmek lose your edge v.
özelliğini yitirmek/kaybetmek lose your edge v.
hakimiyetini yitirmek lose your grip v.
sakinliğini yitirmek lose your head v.
akıl sağlığını yitirmek lose your mind v.
hevesini yitirmek lose your mojo v.
mutluluğunu/enerjisini yitirmek lose your mojo v.
büyüsünü yitirmek lose your mojo v.
tüm paranı yitirmek lose your shirt v.
(bir konudaki) yetisini/becerisini yitiriyor olmak/yitirmek lose your touch v.
aklını yitirmek take leave of senses v.
aklını yitirmek take leave of your senses v.
aklını yitirmek/kaçırmak snap v.
(birine) karşı sabrını yitirmek lose (one's) patience (with someone)
Law
hukuki ehliyetini yitirmek lose one's legal capacity v.
Politics
bağlılığını yitirmek dealign v.
oy verdiği partiye olan sadakatini yitirmek dealign v.
milli vasıflarını yitirmek denationalize v.
milli vasıflarını yitirmek denationalise v.
Technical
parlaklığını yitirmek tarnish v.
Electric
(voltaj, gerilim) kademeli olarak gücünü yitirmek decay v.
Automotive
kontrolü yitirmek cross up v.
Medical
hayatiyetini yitirmek nectrotize v.
hayatiyetini yitirmek nectrotise v.
Psychology
ağır bir süreçle aklını yitirmek descent into madness v.
Pathology
(doku veya organ) fonksiyonel faaliyetini yitirmek degenerate v.
Food Engineering
rengini yitirmek discolor v.
rengini yitirmek discolour v.
Religious
sadakatini yitirmek fall away v.
maneviyatını yitirmek die v.
Archaic
iradesini yitirmek faint v.
refahını yitirmek decay v.
hissini yitirmek sleep v.
Slang
aklını yitirmek crack up v.
aklını yitirmek lose one's shit v.
aklını yitirmek nut up v.
aklını yitirmek go postal v.
(ağır bir travma sonrası) bilincini yitirmek zonk out v.
(bir şey için) heyecandan aklını yitirmek/kaçırmak go batshit v.
özgüvenini yitirmek/kaybetmek flake out v.
cesaretini yitirmek/kaybetmek flake out v.
azmini yitirmek/kaybetmek flake out v.
aklını yitirmek hit by the stupid stick v.
aklını yitirmek hit with the stupid stick v.
British Slang
aklını yitirmek do one's head in v.
cesaretini yitirmek bottle it v.
cesaretini yitirmek lose one's bottle v.