yurt - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

yurt



Sens de "yurt" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 2 résultat(s)

Anglais Turc
General
yurt n. yurt
yurt n. kubbeli asya çadırı

Sens de "yurt" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 25 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
yurt dorm n.
yurt country n.
General
yurt fatherland n.
yurt student residence n.
yurt homeland n.
yurt hostel n.
yurt home n.
yurt diggings n.
yurt native country n.
yurt youth hostel n.
yurt dig n.
yurt hall n.
yurt digs n.
yurt hearth n.
yurt hall of residence n.
yurt house n.
yurt habitat n.
yurt dormitory n.
yurt habitation n.
yurt yurt n.
yurt make-up n.
yurt student lodging n.
yurt ger n.
Construction
yurt dormitory n.
Education
yurt student dormitory n.

Sens de "yurt" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 251 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
yurt dışında abroad adv.
General
ana yurt homeland n.
yurt yöneten kadın housemother n.
yurt dışı abroad n.
özellikle rahipler veya rahibeler tarafından idare edilen misafirhane/yurt hospice n.
yurt içinde tahsil edilen vergi inland revenue n.
berduşların kalabileceği yurt flophouse n.
yurt bilgisi civics n.
rahiplerin hacılar ve seyyahları misafir ettikleri yurt hospice n.
yurt sahibi housefather n.
yurt dışı uçuş foreign flight n.
yurt özlemi nostalgia n.
bir hayvan veya bitkinin yeni bir yere uyum sağlayarak orayı yurt edinmesi denizenship n.
yurt içi domestic n.
yurt içi deniz ve kara taşımacılığı inland surface transport n.
yurt/yatakhane dortour n.
yurt/yatakhane dorture n.
yurt dışı outland n.
yurt gezisi nationwide tour n.
yurt hasreti nostomania n.
karşı konulmaz derecede yurt hasreti nostomania n.
yurt dışında okumanın avantajları advantages of studying abroad n.
yurt müdürü dorm manager n.
yurt müdürü dormitory manager n.
yurt arkadaşı dormitory mate n.
yurt arkadaşı dormmate n.
yurt dışına gönderme ablegation n.
dini eğitim gören rahip ve rahibe adaylarının kaldığı bina/yurt novitiate n.
hızlı kar amacıyla yurt dışında geçici iş arayan kimse chancer [african] n.
seyahat, yurt dışında eğitim veya araştırma için verilen burs traveling fellowship n.
(askeriye, yurt) yatak yoklaması bed check n.
yurt dışına göç ettikten sonra ülkesine dönen kimse repat n.
yurt tutmak settle in v.
yurt dışına çıkmak go abroad v.
sürmek (yurt dışı vb) exile v.
yasadışı yoldan yurt dışına çıkarmak take it out of the country illegally v.
yasadışı yoldan yurt dışına çıkarmak smuggle out of the country v.
yurt dışına çıkarmak take something/someone out of the country v.
yurt dışına çıkarmak get something/someone out of the country v.
yurt dışına çıkış yapmak slip across the border v.
yurt dışına çıkış yapmak drive over the border v.
yurt dışına göç etmek emigrate v.
yurt dışına çıkış yapmak slip over the border v.
yurt dışına çıkış yapmak go abroad v.
yurt dışına çıkış yapmak cross the border v.
yurt içinden ürün satın almak purchase goods within the country v.
yurt dışından ürün satın almak import goods from abroad v.
yurt dışından ürün satın almak import products from abroad v.
yurt dışına açılmak expand overseas v.
yurt dışına açılmak expand abroad v.
yurt dışından gelmek come from abroad v.
yurt dışında doğmak be born abroad v.
yurt dışında okumak study overseas v.
yurt dışında eğitim görmek study overseas v.
yurt dışında eğitim görmek study abroad v.
yurt dışında okumak study abroad v.
yurt dışına çıkmak take the air v.
yurt çapında nationwide adj.
yurt dışı foreign adj.
yurt dışı oversea adj.
yurt dışı overseas adj.
yurt özlemi çeken homesick adj.
yurt geneli nationwide adj.
yurt dışından gelen exterraneous adj.
yurt dışında olan offshore [new zealand] adj.
yurt dışından from abroad adv.
yurt dışına abroad adv.
yurt dışında abroad adv.
yurt içinden domestically adv.
yurt içinden within the country adv.
yurt çapında across the country adv.
yurt genelinde across the country adv.
yurt çapında across the nation adv.
yurt genelinde across the nation adv.
yurt dışına offshore [new zealand] adv.
yurt içinden on shore adv.
Phrasals
yurt dışında birine/bir şeye bir şey satmak export something to someone or something v.
yurt dışında öğretmenlik yapmak teach away v.
Colloquial
(yurt veya okuldan alınan) izin overnight n.
Idioms
yurt dışında askerlik hizmetinde in country adj.
Trade/Economic
daha önce yurt dışında çalışmaya giden işçilerin ana ülkelerine dönmeye başlamaları back flows n.
gayri safi yurt içi tasarruflar gross domestic savings n.
gayrisafi yurt içi hasıla gross domestic product n.
gayri safı özel yurt içi yatırım gross private domestic investment n.
gayri safi yurt içi hasıla gross domestic product n.
kişi başına gayri safi yurt içi hasıla gross national product per capita n.
net yurt içi yatırım net private domestic investment n.
nominal gayrı safı yurt içi hasıla nominal gross domestic income n.
tarifeler sonucu etkin olmayan kaynak kullanımı ile yurt içi üretimin artırılması ve tüketimde ortaya çıkan bozulmaların toplum açısından toplam maliyeti protection costs of a tariff n.
ülkenin uluslararası rezervleri ile yurt içi kredilerinin toplamı base money n.
ülkeden yurt dışına sermaye çıkışı outflow of capital n.
yurt dışı fiyatlar overseas prices n.
yurt dışına yolculuk foreign travel n.
yurt dışından ithal edilen enflasyon imported inflation n.
yurt dışında tutulan varlıklar assets held abroad n.
yurt içi ekonomik amaç internal economic goal n.
yurt dışına yapılan yolculuk overseas journey n.
yurt içi şirket domestic corporation n.
yurt içi ticaret domestic trade n.
yurt dışı çalışmalar overseas operations n.
yurt dışı posta overseas mail n.
yurt dışı yatırımlar overseas investments n.
yurt içi fiyatı domestic price n.
yurt içi yatırım domestic investment n.
yurt içi ticaret domestic commerce n.
yurt içi bireysel yatırımcı domestic retail investor n.
yurt dışında çalışan işçilerin ailelerinin geçimi ya da yatırım amacı ile ana yurda gönderdikleri paralar workers' remittances n.
yurt içi bireysel yatırımcılar domestic retail investors n.
yurt içi işlem internal transaction n.
yurt dışından alacaklar receivables from foreign countries n.
yurt dışı taşımacılık overseas transport n.
yurt içi sermaye birikimi domestic capital formation n.
yurt dışından alınan bağış ve yardımlar grants and aids from abroad n.
yurt dışı satışlar overseas sales n.
yurt içi katkı kuralı domestic content rules n.
yurt içi ticaret hadleri domestic terms of trade n.
yurt içi faktör hareketliliği internal factor mobility n.
yurt dışı sipariş overseas order n.
yurt dışına borçlar payables to foreign countries n.
yurt içi satışlar domestic sales n.
yurt içi gelir internal revenue n.
yurt içi endüstri domestic industry n.
yurt dışı sermaye overseas capital n.
yurt dışından sağlanan gelirler overseas income n.
yurt dışı hizmet foreign service n.
yurt içi ekonomik amaç domestic economic goal n.
yurt dışı mevki overseas post n.
yurt dışına akan para money flowing abroad n.
yurt dışı yolculuk overseas travel n.
yurt içi pazar home market n.
yurt dışı alışveriş cross border shopping n.
yurt dışı vergilerin mahsubu foreign tax credit n.
yurt dışından alınan sipariş indent n.
yurt dışına seyahat foreign travel n.
yurt içi tasarruflar domestic savings n.
yurt içi varlıklar domestic assets n.
yurt dışı seyahati overseas journey n.
yurt dışı yatırım overseas investment n.
yurt dışına göç edenlerin ana yurda gönderdikleri paralar immigrant remittances n.
yurt dışı firmaları overseas companies n.
yurt içi tasarruflar domestic savings n.
yurt dışı satışlar export sales n.
yurt dışı yatırım overseas investment n.
yurt dışından taşınmaz mülk alınması buy-to-let n.
yurt dışından taşınmaz mülk alınması fly-to-let n.
yurt dışından taşınmaz mülk alınması jet-to-let (uk) n.
yurt dışına kaçırılan sermaye flight capital n.
yurt dışı cross-border adj.
Law
yurt dışında işlenen suç extra territorial offence n.
yurt dışına çıkış yasağı international travel ban n.
(yurt vb) oda tamir tazminatı detriment n.
yurt dışında işlenen suç extraterritorial offence n.
sanığın varlıklarını yurt dışına kaçırmaması için bloke eden mahkeme kararı freezing injunction n.
yurt dışında abroad adj.
yurt içi domestic adj.
Politics
evsizler için mobilyalı geçici yurt temporary homeless furnished accommodation n.
yurt dışında bulunan finans merkezleri off-shore financial center n.
yurt dışı oy kullanımı external vote n.
yurt dışı oy kullanımı external voting n.
yurt bilgisi civics n.
yurt içi kaynak domestic resource n.
yurt içi kaynakların harekete geçirilmesi domestic resource mobilization n.
yurt içi politika eylemi domestic policy action n.
yurt içi politika domestic policy n.
yurt içi talep domestic demand n.
yurt içi üretim domestic production n.
yurt içi üretim national output n.
yurt içi talep national demand n.
yurt içi politika national policy n.
yurt içi üretim national production n.
abd dışişleri bakanlığı'nın yurt dışında yer alan kurumlarına verilen ad diplomatic and/or consular facility n.
birleşik krallık'ı yurt dışında temsil eden diplomatların bulunduğu devlet dairesi diplomatic service [uk] n.
Institutes
gayrısafi yurt içi hasıla gdp n.
yurt içi yurt dışı kurum ve kuruluşlarla ilişkiler şube müdürlüğü section of relations with domestic and foreign institutions and organizations n.
yurt madenciliğini geliştirme vakfı foundation for development of domestic mining n.
Industry
birden fazla ülkede şubesi olan şirketin yurt dışında çalışmaya gönderdiği elemanı international n.
Insurance
yurt dışı seyahat sigortası foreign travel insurance n.
sürücüleri yurt dışındaki kazalara karşı koruyan bir seyahat sigorta poliçesi green card n.
Tourism
ülke vatandaşlarının yurt dışındaki turizm faaliyetleri outbound tourism n.
yurt içi tatil paketi domestic holiday package n.
yurt içi tatili domestic holiday n.
yurt içi tur domestic tour n.
Technical
yurt dışından getirmek import v.
Telecom
yurt içi sabit kamu hizmeti domestic fixed public service n.
yurt içi kamu telsiz hizmeti domestic public radio service n.
yurt dışına gönderilen telgraf overseas telegram n.
yurt dışına gönderilen telgraf international telegram n.
hattını yurt dışına açmak roam v.
yurt dışında telefon hattını kullanmak roam v.
Transportation
yurt dışına gönderilen kargo paketinin/kolisinin üzerinde yer alan, paket/koli içeriğini ve içindekilerin değerini gösteren form customs slip n.
havalimanında yurt dışına direkt uçuşlar bulunan şehir gateway n.
Aeronautic
yurt içi uçuşlar national flights n.
yurt dışına çıkış harcı departure fee n.
yurt dışına çıkış vergisi departure tax n.
Mining
yurt madenciliğini geliştirme vakfı mining development foundation of turkey n.
Gastronomy
yurt içinde üretilen home-grown adj.
yurt içinde üretilen homegrown adj.
Social Sciences
yurt dışına göç ettikten sonra ülkesine dönen kimse repatriator n.
Education
karma yurt co-ed dorm n.
karma yurt mixed-sex dormitory n.
karma yurt co-ed dormitory n.
(yurt vb'de) öğrenci danışmanı resident advisor (ra) n.
yerleşik yurt/yatakhane danışmanı peer advisor n.
(yurt vb'de) öğrenci danışmanı senior resident n.
(yurt vb'de) öğrenci danışmanı resident mentor n.
yerleşik yurt/yatakhane danışmanı senior resident n.
(yurt vb'de) öğrenci danışmanı community assistant (ca) n.
yurt öğrencisi hostel student n.
yurt yaşantısı konusunda sorunu veya sorusu olan öğrencilerin ilk danıştığı görevli senior resident n.
yurt yaşantısı konusunda sorunu veya sorusu olan öğrencilerin ilk danıştığı görevli resident advisor (ra) n.
yerleşik yurt/yatakhane danışmanı resident advisor (ra) n.
yurt yaşantısı konusunda sorunu veya sorusu olan öğrencilerin ilk danıştığı görevli community advisor n.
(yurt vb'de) öğrenci danışmanı resident assistant (ra) n.
yerleşik yurt/yatakhane danışmanı community advisor n.
yerleşik yurt/yatakhane danışmanı resident mentor n.
yurt dışında eğitim study abroad n.
yerleşik yurt/yatakhane danışmanı resident assistant (ra) n.
(yurt vb'de) öğrenci danışmanı peer advisor n.
yerleşik yurt/yatakhane danışmanı community assistant (ca) n.
yurt yaşantısı konusunda sorunu veya sorusu olan öğrencilerin ilk danıştığı görevli peer advisor n.
yurt yaşantısı konusunda sorunu veya sorusu olan öğrencilerin ilk danıştığı görevli community assistant (ca) n.
(yurt vb'de) öğrenci danışmanı community advisor n.
yurt yaşantısı konusunda sorunu veya sorusu olan öğrencilerin ilk danıştığı görevli resident mentor n.
yurt yaşantısı konusunda sorunu veya sorusu olan öğrencilerin ilk danıştığı görevli resident assistant (ra) n.
yurt öğrencisi dormitory student n.
siyahi kız öğrenciler için kurulmuş ilk yurt alpha kappa alpha n.
amerika'daki siyahi kız öğrenciler için kurulmuş ilk yurt alpha kappa alpha sorority, inc. n.
asyalı amerikalı kız öğrenciler için kurulmuş ilk yurt alpha kappa delta phi n.
Military
amerikan yurt dışı seferi kuvvetleri american expeditionary forces n.
müşterek yurt dışı seferi kuvveti joint expeditionary force n.
yurt dışı seferi kuvveti expeditionary force n.
yurt dışı hizmet rozeti foreign service clasp n.
yurt içi malzeme tedarik şekli bildirimi domestic advice of availability n.
yurt dışı seferi kuvvet mesajı expeditionary force message n.
yurt içi bölgesi zone of interior n.
yurt içi hastanesi unnumbered hospital n.
yurt içi istihbaratı domestic intelligence n.
yurt dışı seferi harekat expedition n.
yurt dışı seferi kıtaları expeditionary troops n.
yurt içi yük gönderme sıra numarası domestic freight route order number n.
yurt topraklarının savunulması territorial defence n.
yurt içi bölgesi zi (zone of the interior) n.
kanada'da yurt dışı hizmetlerine gönüllü olmayıp sadece yurt içi hizmette görev alan asker zombi [canada] n.
kanada'da yurt dışı hizmetlerine gönüllü olmayıp sadece yurt içi hizmette görev alan asker zombie [canada] n.
(ingiltere'de) hem yurt içinde hem de dışındaki tüm karargahlarda hizmet vermeye uygun alay marching regiment n.
askerlerin yurt dışı intikalleri arasında ülkelerindeki ana üstte geçirdikleri görev süresi dwell time n.
yurt dışı harekatları, istihbarat toplanması ve analizi ile istihbarat bilgilerinin karşılıklı paylaşımından sorumlu rus istihbarat servisi foreign intelligence service n.
Abbreviation
yurt içi veya yurt dışındaki ingiliz askeri personeli için kantin, dükkan vb. hizmet sağlayan kurum naafi (navy, army, and air force institutes) n.
ulusal yurt partisi ncp (national country party) n.
Archaic
yurt içi inward adj.
yurt dışı forein adj.