Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
développement écologiquement viable
crème et sucre
interposes
Geçmiş
Cümleler
"interposes"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 25 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
interpose
f.
arasına girmek
He
interposed
himself between the two arguing parties.
Adam, tartışan iki tarafın
arasına girdi.
More Sentences
2
Genel
interpose
f.
söylemek için lafa karışmak
She couldn't help but
interpose
her opinion.
Fikrini
söylemek
amacıyla
lafa karıştı
.
More Sentences
3
Genel
interpose
f.
tavassut etmek
4
Genel
interpose
f.
iki şeyin arasına koymak
5
Genel
interpose
f.
karşı çıkmak
6
Genel
interpose
f.
araya girmek
7
Genel
interpose
f.
itiraz etmek
8
Genel
interpose
f.
araya koymak
9
Genel
interpose
f.
ileri sürmek
10
Genel
interpose
f.
arasına koymak
11
Genel
interpose
f.
lafa karışmak
12
Genel
interpose
f.
kendini araya koymak
13
Genel
interpose
f.
zorla içeri girmek
14
Genel
interpose
f.
izinsiz girmek
15
Genel
interpose
f.
(açıklama, soru veya argüman) eklemek
16
Genel
interpose
f.
getirmek
17
Genel
interpose
f.
vermek
18
Genel
interpose
f.
yoluna engel koymak
19
Genel
interpose
f.
araya girip söylemek
Law
20
Hukuk
interpose
f.
aracılık yapmak
21
Hukuk
interpose
f.
bildirmek
22
Hukuk
interpose
f.
engel olmak
23
Hukuk
interpose
f.
müdahale etmek
24
Hukuk
interpose
f.
karşı koymak
Chess
25
Satranç
interpose
f.
(taşı) tehdit altındaki değerli taşı korumak için hareket ettirmek
"interposes"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 15 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Phrasals
1
Öbek Fiiller
interpose with
f.
arasına koymak
2
Öbek Fiiller
interpose someone between people
f.
(birini/birilerinin) arasına sokmak
3
Öbek Fiiller
interpose something in (to) something
f.
bir şeyi bir şeyin arasına sokmak
4
Öbek Fiiller
interpose something in (to) something
f.
bir şeyi bir şeyin arasına sıkıştırmak
5
Öbek Fiiller
interpose something in (to) something
f.
lafın arasına bir şey sokmak
6
Öbek Fiiller
interpose something in (to) something
f.
araya bir soru sıkıştırmak
7
Öbek Fiiller
interpose something in (to) something
f.
tartışmayı/konuşmayı bir soruyla bölmek
8
Öbek Fiiller
interpose something in (to) something
f.
bir şeyin arasına bir şeyle girmek
9
Öbek Fiiller
interpose (one, oneself, or something) between (someone or something)
f.
(birini/kendini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin) arasına koymak
10
Öbek Fiiller
interpose (one, oneself, or something) between (someone or something)
f.
(birini/kendini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin) arasında konumlandırmak
11
Öbek Fiiller
interpose between people or things
f.
birilerinin/bir şeylerin arasına koymak
12
Öbek Fiiller
interpose between people or things
f.
birilerinin/bir şeylerin arasında konumlandırmak
13
Öbek Fiiller
interpose in
f.
-in arasına sokmak
14
Öbek Fiiller
interpose in
f.
'-in arasına sıkıştırmak
15
Öbek Fiiller
interpose in
f.
'-in arasına girmek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of interposes
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy