örgütlü - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

örgütlü



"örgütlü" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç

Türkçe İngilizce
General
örgütlü organized s.
örgütlü organised s.
örgütlü institute [obsolete] s.
Trade/Economic
örgütlü organised s.
örgütlü organized s.

"örgütlü" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tek yönetim altında bulunan örgütlü siyasal toplum state i.
federal bir cumhuriyetin bir parçasını oluşturan örgütlü siyasal toplum state i.
örgütlü suç organized crime i.
insanların kendi sıralarını sakince ve örgütlü (toplu) bir biçimde bekledikleri kuyruklar orderly queues i.
örgütlü grupta meydana gelen bölünme rent i.
örgütlü olma organization i.
örgütlü olma organisation i.
(örgütlü yapı vb.) çatırdamak unravel f.
örgütlü bir şekilde in an organized manner zf.
örgütlü bir şekilde in an organised manner zf.
Trade/Economic
örgütlü piyasa organized market i.
örgütlü işgücü organized labour i.
örgütlü para piyasası organized money market i.
sanayi alanında örgütlü sendika vertical labor union i.
market örgütlü piyasa organised s.
market örgütlü piyasa organized s.
Law
örgütlü suçlarla mücadele fight against organized crimes i.
örgütlü suçla mücadele fight against organised crime i.
örgütlü ağır suçlar dairesi serious organised crime agency (soca) i.
Politics
örgütlü suç organized crime i.
örgütlü suç organised crime i.
(siyasi veya sosyal olarak) örgütlü olmayan unpolicied [obsolete] s.
Industry
örgütlü çalışanlarla işveren arasında imzalanan sözleşmede, belirtilen sorunun sözleşmenin süresinin dolmasından önceki bir tarihte yeniden ele alınacağını ifade eden madde reopener i.
Technical
öz-örgütlü program self-organizing program i.
Computer
sayamak örgütlü bellek digit organized memory i.
Psychology
örgütlü oyun organized play i.
Social Sciences
örgütlü toplum organized society i.
örgütlü toplum organised society i.
History
(güney afrika'da) örgütlü boer birliği commando i.
(güney afrika'da) örgütlü bir boer birliğinin yaptığı baskın commando i.
Environment
çevre sorunları, emisyonu azaltma vs. gibi konularla ilgilenen örgütlü hareket ecomovement i.
Military
örgütlü savaşçıların yöntem ve geleneklerine göre olan military s.
Sport
(atletizm müsabakası) hızı giderek artan örgütlü bir grup tezahüratı locomotive i.
örgütlü bir spora resmen katılma competition i.