İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Common Usage | ||
Yaygın Kullanım | amaze f. | şaşırtmak |
General | ||
Genel | amaze i. | şaşkınlık |
Genel | amaze i. | hayranlık |
Genel | amaze i. | hayret |
Genel | amaze f. | afallatmak |
Genel | amaze f. | hayrette bırakmak |
Genel | amaze f. | hayran bırakmak |
Genel | amaze f. | hayrete düşürmek |
Genel | amaze f. | hayret ettirmek |
Genel | amaze f. | şaşkına çevirmek |
Genel | amaze f. | hayret uyandırmak |
Genel | amaze f. | şaşkınlık uyandırmak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | amaze [obsolete] i. | akıl karışıklığı |
Genel | amaze [obsolete] i. | panik |
Genel | amaze [obsolete] f. | allak bullak etmek |
Genel | amaze [obsolete] f. | birbirine katmak |
Speaking | ||
Konuşma | you amaze me expr. | beni şaşırtıyorsun |
Konuşma | you never cease to amaze me expr. | sürekli beni şaşırtıyorsun |