Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
birileri
"birileri"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
birileri
people
i.
2
Genel
birileri
some people
i.
3
Genel
birileri
ones
zm.
4
Genel
birileri
anyone
zm.
Chat Usage
5
Chatleşme Dili
birileri
som1
kısalt.
"birileri"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 78 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
komiteden birileri
some of the people on the committee
i.
2
Genel
kuruldan birileri
some of the people on the committee
i.
3
Genel
kafi gelmemek (varolan şeyler/birileri)
be short of
f.
Phrasals
4
Öbek Fiiller
birileri/bir şeyler arasında sürekli el değiştirmek
buffet someone or something (from someone or something) (to someone or something)
f.
5
Öbek Fiiller
biri/birileri tarafından kabul edilmek
get in
f.
6
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında bağlantı kurmak
interface with (someone or something)
f.
7
Öbek Fiiller
birileri/bir şeyler ile başka birileri bir şeyler arasında bağlantı kurmak
interface someone or something with someone or something
f.
8
Öbek Fiiller
(birileri arasında) paylaştırmak/bölüştürmek
apportion something out (among some people)
f.
9
Öbek Fiiller
birileri/bir şeyler arasından seçim yapmak
choose among someone or something
f.
10
Öbek Fiiller
birileri/bir şeyler arasında çalışmak
work among someone or something
f.
11
Öbek Fiiller
birileri/bir şeyler arasında işini yapmak
work among someone or something
f.
12
Öbek Fiiller
birileri arasında kabul görmek
assimilate with some people
f.
13
Öbek Fiiller
(birileri arasında) popüler olmak
catch on with (one)
f.
14
Öbek Fiiller
(birileri tarafından) tutmak
catch on with (one)
f.
15
Öbek Fiiller
(birileri tarafından) ilgi görmek
catch on with (one)
f.
16
Öbek Fiiller
(birileri arasında) rağbet görmek
catch on with (one)
f.
17
Öbek Fiiller
birileri/bir şeyler arasından seçmek
choose from someone or something
f.
18
Öbek Fiiller
birileri/bir şeyler arasından bir tercihte bulunmak
choose from someone or something
f.
19
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasından seçmek
choose from (people or things)
f.
20
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasından bir tercihte bulunmak
choose from (people or things)
f.
21
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında yayılmak
circulate among (someone or something)
f.
22
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında dolaştırmak
circulate among (someone or something)
f.
23
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında gezdirmek
circulate among (someone or something)
f.
24
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında dağıtmak
circulate among (someone or something)
f.
25
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında dolaşmak
circulate among (someone or something)
f.
26
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında dolaşmak
circulate through (something)
f.
27
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında gezmek
circulate through (something)
f.
28
Öbek Fiiller
(birileri) arasında seçim yapmak
decide among (someone and someone else)
f.
29
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında göz gezdirmek
gaze around at (someone or something)
f.
30
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında göz gezdirmek
gaze at (someone or something)
f.
31
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında göz gezdirmek
gaze on (someone or something)
f.
32
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında ilişki kurmak
link to (someone or something)
f.
33
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında bağlantı kurmak
link to (someone or something)
f.
34
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında ilişki kurmak
link together (with someone or something)
f.
35
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında bağlantı kurmak
link together (with someone or something)
f.
36
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında yer almak/sayılmak
rank among (someone or something)
f.
37
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında saymak
rank among (someone or something)
f.
38
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında sayılmak
rank with (someone or something)
f.
39
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında saymak
rank with (someone or something)
f.
40
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında koşmak/koşturmak
run between (someone or something)
f.
41
Öbek Fiiller
(birileri/bir şeyler) arasında gidip gelmek
run between (someone or something)
f.
42
Öbek Fiiller
(birileri/bir grup) arasından seçmek
select from (something)
f.
Colloquial
43
Konuşma Dili
mutlaka birileri bir şey görmüştür
somebody must've seen something
expr.
44
Konuşma Dili
(birileri/bir şeyler) arasında en müstesna olanı
a (certain type of person or thing) among (others)
expr.
45
Konuşma Dili
(birileri/bir şeyler) arasında en özel olanı
a (certain type of person or thing) among (others)
expr.
46
Konuşma Dili
(birileri/bir şeyler) arasında en üstün özelliklere sahip olan kişi/şey
a (certain type of person or thing) among (others)
expr.
Idioms
47
Deyim
(insanlar/birileri arasında) dargınlık
bad blood (between people) [old-fashioned]
i.
48
Deyim
(insanlar/birileri arasında) düşmanlık
bad blood (between people) [old-fashioned]
i.
49
Deyim
(insanlar/birileri arasında) kin
bad blood (between people) [old-fashioned]
i.
50
Deyim
(insanlar/birileri arasında) öfke
bad blood (between people) [old-fashioned]
i.
51
Deyim
(insanlar/birileri arasında) husumet
bad blood (between people) [old-fashioned]
i.
52
Deyim
(insanlar/birileri arasında) kızgınlık
bad blood (between people) [old-fashioned]
i.
53
Deyim
(birileri arasında) dargınlık
bad blood (between a and b) [old-fashioned]
i.
54
Deyim
(birileri arasında) düşmanlık
bad blood (between a and b) [old-fashioned]
i.
55
Deyim
(birileri arasında) kin
bad blood (between a and b) [old-fashioned]
i.
56
Deyim
(birileri arasında) öfke
bad blood (between a and b) [old-fashioned]
i.
57
Deyim
(birileri arasında) husumet
bad blood (between a and b) [old-fashioned]
i.
58
Deyim
(birileri arasında) kızgınlık
bad blood (between a and b) [old-fashioned]
i.
59
Deyim
birileri veya bir şey üzerinde hakimiyet kurmak
get a grip on
f.
60
Deyim
birileri veya bir şey üzerinde hakimiyet kurmak
have a grip on
f.
61
Deyim
'birileri ile safları sıklaştırmak
close ranks with someone
f.
62
Deyim
(birileri) arasında bir hit olmak
be a hit with (someone)
f.
63
Deyim
(birileri) arasında (büyük) bir hit olmak
be/make a (big, large, great) hit with somebody
f.
64
Deyim
birileri arasında büyük bir hit olmak
be a hit with somebody
f.
65
Deyim
birileri arasında büyük bir hit olmak
make a hit with somebody
f.
66
Deyim
birileri arasında büyük bir hit olmak
make a (big, great) hit with somebody
f.
67
Deyim
birileri arasında büyük bir hit olmak
be a (big, great) hit with somebody
f.
68
Deyim
(birileri arasında/bir şeyde) karmaşa yaratmak
raise hell with (someone or something)
f.
69
Deyim
birileri arasında karmaşa yaratmak
raise hell with someone
f.
70
Deyim
(birileri arasında/bir şeyde) karmaşa yaratmak
raise the devil with (someone or something)
f.
71
Deyim
(birileri/bir şeyler) arasından seçmek
take (one's) pick of (someone or something)
f.
72
Deyim
(birileri/bir şeyler) arasından seçimini yapmak
take (one's) pick of (someone or something)
f.
73
Deyim
(birileri/bir şeyler arasında)/(bir yerde) aniden çok başarılı olmak/yayılmak
take (someone, something, or some place) by storm
f.
74
Deyim
(birileri veya bir şeyler) kaynama
swimming with someone or something
s.
Speaking
75
Konuşma
birileri bir şey yapmazsa
if somebody doesn't do something
expr.
76
Konuşma
burada tanıdığın birileri var mı?
do you know anybody here?
expr.
77
Konuşma
birileri sizi kolluyor
somebody's looking out for you
expr.
78
Konuşma
lütfen birileri gelsin
please someone come
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of birileri
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy