blinking - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

blinking

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"blinking" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 15 sonuç

İngilizce Türkçe
General
blinking i. göz kırpma
blinking i. yanıp sönme
blinking s. tam
blinking s. has
blinking zf. boşu boşuna
Colloquial
blinking s. lanet olası
blinking s. allah'ın cezası
Technical
blinking i. işıldama
blinking i. selektör
blinking s. ışıldayan
blinking s. kırpışan
Computer
blinking i. yanıp sönme
blinking s. yanıp sönen
Slang
blinking s. kahrolası
British Slang
blinking expr. çok

"blinking" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 23 sonuç

İngilizce Türkçe
General
blinking lights i. yanıp sönen ışıklar
blinking neon-sign i. yanıp sönen ışıklar
non-blinking record i. göz kırpmama rekoru
happen in the blinking of an eye f. göz açıp kapayıncaya kadar olmak
Idioms
without blinking an eye expr. gözünü bile kırpmadan
without blinking an eye expr. gözünü kırpmadan
in the blinking of an eye expr. göz açıp kapayıncaya kadar
in the blinking of an eye expr. göz açıp kapayıncaya dek
in the blinking of an eye expr. göz açıp kapatana kadar
in the blinking of an eye expr. kaşla göz arasında
without (even) blinking an eye expr. duraksamadan
without (even) blinking an eye expr. gözünü (bile) kırpmadan
without (even) blinking an eye expr. tereddüt etmeden
Computer
rate of insertion point blinking i. imlecin yanıp sönme hızı
menu blinking i. menü yanıp sönme hızı
menu blinking i. menü yanıp sönmehızı
blinking cursor i. yanıp sönen imleç
blinking square i. yanıp sönen kare
blinking bar i. yanıp sönen çubuk
Optics
voluntary blinking i. istemli göz kırpma
reflex blinking i. refleks göz kırpma
spontaneous blinking i. spontane göz kırpma
Botanic
blinking chickweed i. kuzey bölgelere özgü küçük bir hint marulu