dindirmek - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

dindirmek



"dindirmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç

Türkçe İngilizce
General
dindirmek cease f.
dindirmek suppress f.
dindirmek ease f.
dindirmek mollify f.
dindirmek salve f.
dindirmek quiet f.
dindirmek palliate f.
dindirmek appease f.
dindirmek allay f.
dindirmek slake f.
dindirmek stop f.
dindirmek alleviate f.
dindirmek quieten f.
dindirmek soothe f.
dindirmek attemper f.
dindirmek dulcify f.
dindirmek kill f.
dindirmek abate f.
dindirmek assuage f.
dindirmek quench f.
dindirmek relieve f.
dindirmek asswage f.
dindirmek deescalate f.
dindirmek de-escalate f.
dindirmek acquiet [obsolete] f.
dindirmek relent [obsolete] f.
dindirmek aleye f.
dindirmek gloze f.
dindirmek delay [obsolete] f.
dindirmek demulce f.
dindirmek plaster f.
dindirmek sink f.
dindirmek slack f.
dindirmek solace f.
dindirmek succor [us] f.
dindirmek succour [uk] f.
dindirmek counter f.
Technical
dindirmek quench f.
dindirmek relieve f.
Archaic
dindirmek alay f.
dindirmek lay f.
dindirmek slack f.

"dindirmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 51 sonuç

Türkçe İngilizce
General
eklem ve romatizma ağrılarını dindirmek için kullanılan merhem liniment i.
dindirmek (susuzluğu) slake f.
ağrıyı dindirmek relieve the pain f.
ağrısını dindirmek relieve one's pain f.
dindirmek (fırtına vb'ni) still f.
acıyı dindirmek obtund f.
acıyı dindirmek help f.
kanı dindirmek staunch the flaw of blood f.
dindirmek (susuzluk) slake f.
ağrıyı dindirmek obtund f.
acısını dindirmek salve f.
acısını dindirmek stop one's pain f.
acısını dindirmek kill one's pain f.
acısını dindirmek control one's pain f.
acısını dindirmek dull one's pain f.
acısını dindirmek alleviate one's pain f.
acısını dindirmek relieve one's pain f.
acısını dindirmek deaden one's pain f.
acısını dindirmek ease one's pain f.
ağrılarını dindirmek control ones's pains f.
ağrılarını dindirmek relieve ones's pains f.
ağrılarını dindirmek ease ones's pains f.
ağrılarını dindirmek deaden ones's pains f.
ağrılarını dindirmek stop ones's pains f.
ağrılarını dindirmek dull ones's pains f.
ağrılarını dindirmek alleviate ones's pains f.
ağrılarını dindirmek kill ones's pains f.
özlem dindirmek fulfill one's longing f.
tansiyonu dindirmek defuse tension f.
baş ağrısını dindirmek kill the headache f.
stresi dindirmek relieve the stress f.
karın ağrısını dindirmek relieve the abdominal pain f.
acısını dindirmek ease one’s suffering f.
birinin acısını dindirmek ease someone's pain f.
Phrasals
bir şey uygulayarak acıyı dindirmek deaden something with something f.
ile acıyı dindirmek deaden with f.
(bir hayvanın) acısını/ıstırabını dindirmek için onu öldürmek put down (an animal) f.
Colloquial
öfkesini dindirmek cool off f.
Idioms
fırtınayı dindirmek pour oil on troubled waters f.
(bir konu hakkındaki) soruları dindirmek lay (something) at rest f.
öperek acıyı dindirmek kiss the pain away f.
öperek birinin acısını dindirmek kiss one's pain away f.
öperek (birinin) göz yaşlarını dindirmek kiss (one's) tears away f.
öperek (birinin) göz yaşlarını dindirmek kiss (one's) tears away f.
bir hayvanı acısını dindirmek/acısına son vermek için öldürmek put something out of its misery f.
(bir hayvanı) acısını dindirmek/ıstırabına son vermek için öldürmek put (something) to sleep f.
bir hayvanı acısını/ıstırabını dindirmek için öldürmek put some creature out of its misery f.
Medical
genellikle vücuttaki ağrıları dindirmek için bir sinirin cerrahi olarak kesilmesi veya gerilmesi neurotomy i.
Pharmaceutics
güçlü analjezik özelliklere sahip olup şiddetli ağrıları dindirmek için kullanılan uyuşturucu bir ilaç markası diconal® i.
Modern Slang
üzüntüsünü geçici olarak dindirmek amaçlı içki içme alcohol therapy i.
acısını/üzüntüsünü dindirmek için içki içme alcohol therapy i.