fallen - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

fallen

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"fallen" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 7 sonuç

İngilizce Türkçe
General
fallen s. düşük
fallen s. düşen
fallen s. düşmüş
fallen s. günahkar
fallen s. düşkün
fallen s. mealen (bir çatışmada) ölmüş (kişi)
fallen s. yenik

"fallen" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 58 sonuç

İngilizce Türkçe
General
fallen woman i. fahişe
fallen angel i. yeryüzüne inmiş melek
fallen arch i. düztaban
fallen angel i. tanrının emirlerine karşı gelerek cennetten sürgün edilen melek
fallen woman i. düşmüş kadın
fallen out f. kavga etmek
fallen to bits f. parçalanmak
fallen back on f. başvurmak
fallen to pieces s. hurdahaş
fallen in love with s. aşık olmuş
fallen on hard times s. düşkün
Proverb
how the mighty have fallen neydi ne oldu
how the mighty have fallen ne oldum dememeli ne olacağım demeli
how the mighty are fallen ne oldum dememeli ne olacağım demeli
how the mighty are fallen neydi ne oldu
how the mighty are fallen bak ne hale düştü/geldi
Colloquial
fallen from grace s. gözden düşmüş
fallen from grace expr. çaptan düşmüş
Idioms
fallen angel i. sürgün edilen melek
fallen angel i. cennetten kovulan melek
fallen angel i. şeytan
fallen angel i. değer kaybeden hisse/bono
fallen angel i. değeri düşen hisse/bono
fallen angel i. inişe geçen hisse/bono
fallen angel i. form kaybeden şey
a fallen idol i. bir zamanların gözdesi
a fallen idol i. eskinin idolü
a fallen idol i. gözden düşmüş idol
fallen angel i. eskiden başarılı olup artık başarılı olmayan kurum vb.
a fallen angel i. düşmüş melek
a fallen angel i. ahlakı/huyu bozulmuş kimse
a fallen angel i. yoldan çıkmış kimse
a fallen angel i. eski başarısını kaybetmiş kurum/takım
a fallen angel i. formundan düşmüş kurum/takım
a fallen angel i. eski formunu kaybetmiş kurum/takım
fallen idol i. bir zamanların gözdesi
fallen idol i. eskinin idolü
fallen idol i. gözden düşmüş idol
be fallen flat on its face f. yere serilmek
fallen flat on its face f. (bir gösteride vb) başarısız olmak
fallen flat on its face f. yüzüstü kapaklanmak
fallen on evil days expr. başı belada
how the mighty have fallen expr. bak ne hale düştü/geldi
fallen on evil days expr. başı dertte
Speaking
I guess I have fallen in love with expr. aşık oldum galiba
I think I have fallen in love with expr. aşık oldum galiba
I guess I have fallen in love with expr. aşık oldum sanırım
we've fallen in love expr. biz birbirimize aşık olduk
have you ever fallen in love? expr. hiç aşık oldun mu?
I've fallen deeply in love with a woman expr. kadının birine sırılsıklam aşık oldum
you must have fallen asleep expr. uykuya dalmış olmalısın
I must have fallen asleep expr. uyuyakalmış olmalıyım
Technical
fallen wool i. ölü hayvan yapağısı
Textile
fallen wool i. ölü hayvan yapağısı
Medical
fallen arches i. düz taban
Military
fallen soldiers i. savaşta vefat etmiş askerler
Slang
fallen angels i. riskli olarak kabul edilen fakat iyi bir yatırım olarak görülen devlet tahvilleri
Star Wars
fallen teeth i. düşmüş diş