İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | fog i. | sis | ||
The thick fog in the mornings is common in San Francisco. Sabahları yoğun sis, San Francisco'da çok görülen bir durumdur. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | fog i. | bulanıklık | ||
It looks like your mind is in a fog today. Bugün zihnin bulanık gibi. More Sentences |
||||
Genel | fog i. | sis | ||
Yesterday, there was fog at the airport; today, you are producing fog in the Chamber. Dün havaalanında sis vardı; bugün ise Mecliste sis üretiyorsunuz. More Sentences |
||||
Genel | fog f. | buğulandırmak | ||
Steam has fogged my glasses. Buhar gözlüklerimi buğulandırdı. More Sentences |
||||
Genel | fog f. | buğulanmak | ||
My glasses fogged up as soon as I stepped outside. Dışarı adımımı atar atmaz gözlüklerim buğulandı. More Sentences |
||||
Computer | ||||
Bilgisayar | fog i. | sis | ||
We were also told that there was fog, so it was obviously difficult to identify the animals involved. Ayrıca bize sis olduğu söylendi, bu nedenle söz konusu hayvanları tespit etmek açıkçası zordu. More Sentences |
||||
Meteorology | ||||
Meteoroloji | fog i. | sis | ||
San Francisco is known for its fog and its hills among other things. San Francisco diğer şeylerin yanı sıra sisi ve tepeleriyle de bilinir. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | fog i. | duman | ||
Genel | fog i. | pus | ||
Genel | fog i. | buharlaştırılmış sıvı bulutu | ||
Genel | fog i. | yangınla mücadelede kullanılan kimyasal sprey | ||
Genel | fog i. | zihinsel karışıklık durumu | ||
Genel | fog i. | gizleyen şey | ||
Genel | fog i. | sis gibi örten şey | ||
Genel | fog i. | düşünce bulanıklığı | ||
Genel | fog i. | hafif sis | ||
Genel | fog i. | (böcek ilacı) ince sprey | ||
Genel | fog i. | sis mavisi | ||
Genel | fog i. | duman rengi | ||
Genel | fog i. | mavimsi açık gri | ||
Genel | fog f. | karartmak | ||
Genel | fog f. | donuklaştırmak | ||
Genel | fog f. | sisle kaplamak | ||
Genel | fog f. | sis basmak | ||
Genel | fog f. | donuklaşmak | ||
Genel | fog f. | sis kaplamak | ||
Genel | fog f. | sislemek | ||
Genel | fog f. | sislenmek | ||
Genel | fog f. | belirsizleştirmek | ||
Genel | fog f. | kapatmak | ||
Genel | fog f. | muğlaklaştırmak | ||
Genel | fog f. | puslu hale getirmek | ||
Genel | fog f. | puslanmak | ||
Genel | fog f. | buğulanmak | ||
Genel | fog f. | belirsizleşmek | ||
Genel | fog f. | spreyle püskürtmek | ||
Genel | fog f. | sprey halinde uygulamak | ||
Genel | fog f. | belirsizleştirmek | ||
Genel | fog f. | karmaşıklaştırmak | ||
Genel | fog f. | ışık veya radyasyona maruz kalarak silik hale gelmek | ||
Genel | fog f. | acele etmek | ||
Genel | fog f. | telaş etmek | ||
Genel | fog f. | dört nala gitmek | ||
Genel | fog f. | koşturmak | ||
Genel | fog f. | koşmak | ||
Genel | fog f. | bulanıklık içinde belirsizleşmek | ||
Genel | fog f. | belli belirsiz uygulamak | ||
Genel | fog f. | yalandan serpiştirmek | ||
Genel | fog f. | teferruata boğulmak | ||
Genel | fog f. | buhulandırmak | ||
Genel | fog i. | karartı | ||
Technical | ||||
Teknik | fog f. | şişlemek | ||
Computer | ||||
Bilgisayar | fog i. | bulut sistemi ile beraber yerel ağ üzerinde veri işleme ve saklama | ||
Chemistry | ||||
Kimya | fog i. | gazın içine dağılmış akışkan parçacıklarından oluşan asıltı | ||
Agriculture | ||||
Tarım | fog i. | biçilmiş veya otlatılmış arazide yeni çıkan otlaklar | ||
Tarım | fog i. | kış boyunca arazilerde biçilmeden bırakılan uzun ve kaba otlar | ||
Photography | ||||
Fotoğrafçılık | fog i. | banyo edilmiş bir fotoğrafik görüntüdeki bulanıklık | ||
Fotoğrafçılık | fog f. | (fotoğrafik görüntüyü) bulanıklaştırmak | ||
Fotoğrafçılık | fog f. | (fotoğrafik görüntüyü) loşlaştırmak | ||
Fotoğrafçılık | fog f. | bulanık olmak (fotoğrafik görüntü) | ||
Fotoğrafçılık | fog f. | loş olmak (fotoğrafik görüntü) | ||
Fotoğrafçılık | fog f. | (görüş alanını) keskin odaklanmayı önleyen merceklerle görüş testi öncesinde bulanıklaştırmak | ||
Fotoğrafçılık | fog f. | (fotoğraf) bulanıklıktan etkilenmek | ||
Slang | ||||
Argo | fog i. | bunaklık | ||
Argo | fog f. | (beyzbol topunu) atmak |