|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Yaygın Kullanım |
|
1 |
Yaygın Kullanım |
kapatmak |
close down f.
|
|
Our message, therefore, is that we are stepping up our action and closing down these sites.
Bu nedenle mesajımız, eylemlerimizi hızlandırdığımız ve bu siteleri kapattığımızdır.
More Sentences
|
2 |
Yaygın Kullanım |
kapatmak |
shut down f.
|
|
At the Copenhagen Summit, Lithuania promised to shut down Ignalina in 2009.
Kopenhag Zirvesi'nde Litvanya 2009 yılında Ignalina'yı kapatma sözü verdi.
More Sentences
|
3 |
Yaygın Kullanım |
kapatmak |
close f.
|
|
I wish to close with a few words about Turkey.
Türkiye hakkında birkaç kelime ile kapatmak istiyorum.
More Sentences
|
4 |
Yaygın Kullanım |
kapatmak |
shut f.
|
|
What some colleagues want to do, is to shut that down.
Bazı meslektaşlarımızın yapmak istediği şey bu konuyu kapatmak.
More Sentences
|
Genel |
|
5 |
Genel |
kapatmak |
seal f.
|
|
We sealed the door shut.
Kapıyı sıkıca kapattık.
More Sentences
|
6 |
Genel |
kapatmak |
retract f.
|
|
The plane retracted its wheels after the take-off.
Uçak kalkıştan sonra tekerlerini kapattı.
More Sentences
|
7 |
Genel |
kapatmak |
shut up f.
|
|
We might just as well shut up shop and go home.
Dükkanı kapatıp evimize de gidebiliriz.
More Sentences
|
8 |
Genel |
kapatmak |
turn off f.
|
|
Experience shows that it is no use trying to dry out a flooded room without turning off the taps.
Tecrübeler, su basmış bir odayı muslukları kapatmadan kurutmaya çalışmanın faydası olmadığını göstermektedir.
More Sentences
|
9 |
Genel |
kapatmak |
bar f.
|
|
A fallen tree branch barred their way.
Devrilmiş bir ağaç dalı yollarını kapatmıştı.
More Sentences
|
10 |
Genel |
kapatmak |
turn out f.
|
|
Be sure to turn out the light when you go out.
Dışarı çıkarken ışığı kapattığından emin ol.
More Sentences
|
11 |
Genel |
kapatmak |
confine f.
|
|
He confined himself to his room.
Kendini odasına kapattı.
More Sentences
|
12 |
Genel |
kapatmak |
switch off f.
|
|
Businesses that do not fall within the scheme will need to switch off installations or even shut down divisions.
Programa dahil olmayan işletmelerin tesisatlarını kapatmaları ve hatta bölümlerini kapatmaları gerekecektir.
More Sentences
|
13 |
Genel |
kapatmak |
cloud f.
|
|
The morning fog has clouded the view from my window.
Sabah sisi penceremden gördüğüm manzarayı kapatıyor.
More Sentences
|
14 |
Genel |
kapatmak |
enclose f.
|
|
We can claim to enclose a number of possible loopholes.
Bir dizi olası boşluğu kapattığımızı iddia edebiliriz.
More Sentences
|
15 |
Genel |
kapatmak |
close f.
|
|
It opens negotiations and is not designed to close them.
Müzakereleri açar, bir yandan müzakereleri kapatmak için tasarlanmamıştır.
More Sentences
|
16 |
Genel |
kapatmak |
lock up f.
|
|
When I am queen, I will lock up Tom in the dungeon.
Kraliçe olduğumda, Tom'u zindana kapatacağım.
More Sentences
|
17 |
Genel |
kapatmak |
block f.
|
|
The traffic jammed as the broken car was blocking the main road.
Bozulan araba ana yolu kapattığı için trafik sıkıştı.
More Sentences
|
18 |
Genel |
kapatmak |
mask f.
|
|
Vines masked the small door of the secret entrance.
Sarmaşıklar, gizli girişin küçük kapısını kapatmıştı.
More Sentences
|
Öbek Fiiller |
|
19 |
Öbek Fiiller |
kapatmak |
pay off f.
|
|
An alternative method is to pay off the smallest loans first.
Alternatif bir yöntem, önce en küçük kredileri kapatmaktır.
More Sentences
|
20 |
Öbek Fiiller |
kapatmak |
cut off f.
|
|
He did not respond and cut off the phone.
Cevap vermedi ve telefonu kapattı.
More Sentences
|
|
21 |
Öbek Fiiller |
kapatmak |
wash out f.
|
|
Last night's storm washed out the road.
Dün geceki fırtına yolu kapattı.
More Sentences
|
Teknik |
|
22 |
Teknik |
kapatmak |
shut off f.
|
|
I need to shut off this service.
Bu hizmeti kapatmam gerekiyor.
More Sentences
|
23 |
Teknik |
kapatmak |
shut f.
|
|
What some colleagues want to do, is to shut that down.
Bazı meslektaşlarımızın yapmak istediği şey, bunu kapatmaktır.
More Sentences
|
24 |
Teknik |
kapatmak |
close f.
|
|
That is an excellent answer with which to close this debate.
Bu tartışmayı kapatmak için mükemmel bir cevap.
More Sentences
|
Tekstil |
|
25 |
Tekstil |
kapatmak |
close f.
|
|
I shall close there - my time is up in any case.
Bu konuyu kapatacağım; her halükarda sürem doldu.
More Sentences
|
Bahisçilik |
|
26 |
Bahisçilik |
kapatmak |
cover f.
|
|
I hate it when people yawn without covering their mouths.
İnsanlar ağzını kapatmadan esnediğinde gıcık oluyorum.
More Sentences
|
Genel |
|
27 |
Genel |
kapatmak |
liquidate f.
|
|
28 |
Genel |
kapatmak |
pen up f.
|
|
29 |
Genel |
kapatmak |
the close of the day f.
|
|
30 |
Genel |
kapatmak |
incarcerate f.
|
|
31 |
Genel |
kapatmak |
keep a mistress f.
|
|
32 |
Genel |
kapatmak |
blot something out f.
|
|
33 |
Genel |
kapatmak |
intern f.
|
|
34 |
Genel |
kapatmak |
cap f.
|
|
35 |
Genel |
kapatmak |
shut out f.
|
|
36 |
Genel |
kapatmak |
hush up f.
|
|
37 |
Genel |
kapatmak |
turn something off f.
|
|
38 |
Genel |
kapatmak |
furl f.
|
|
39 |
Genel |
kapatmak |
occlude f.
|
|
40 |
Genel |
kapatmak |
shut to f.
|
|
|
41 |
Genel |
kapatmak |
clear f.
|
|
42 |
Genel |
kapatmak |
seal off f.
|
|
43 |
Genel |
kapatmak |
pay something off f.
|
|
44 |
Genel |
kapatmak |
heal f.
|
|
45 |
Genel |
kapatmak |
impound f.
|
|
46 |
Genel |
kapatmak |
buy up f.
|
|
47 |
Genel |
kapatmak |
lock f.
|
|
48 |
Genel |
kapatmak |
envelop f.
|
|
49 |
Genel |
kapatmak |
hush f.
|
|
50 |
Genel |
kapatmak |
get something cheaply f.
|
|
51 |
Genel |
kapatmak |
pen f.
|
|
52 |
Genel |
kapatmak |
obturate f.
|
|
53 |
Genel |
kapatmak |
put up f.
|
|
54 |
Genel |
kapatmak |
inclose f.
|
|
55 |
Genel |
kapatmak |
blind f.
|
|
56 |
Genel |
kapatmak |
coop up f.
|
|
57 |
Genel |
kapatmak |
lock in f.
|
|
58 |
Genel |
kapatmak |
instore f.
|
|
59 |
Genel |
kapatmak |
tine [dialect] f.
|
|
60 |
Genel |
kapatmak |
tynd [obsolete] f.
|
|
61 |
Genel |
kapatmak |
tyne [dialect] f.
|
|
62 |
Genel |
kapatmak |
make [dialect] f.
|
|
63 |
Genel |
kapatmak |
emprison [obsolete] f.
|
|
64 |
Genel |
kapatmak |
enwall f.
|
|
65 |
Genel |
kapatmak |
uphasp f.
|
|
66 |
Genel |
kapatmak |
beshut f.
|
|
67 |
Genel |
kapatmak |
mail [obsolete] f.
|
|
68 |
Genel |
kapatmak |
make [dialect] f.
|
|
69 |
Genel |
kapatmak |
hele [dialect] [uk] f.
|
|
70 |
Genel |
kapatmak |
obstipate f.
|
|
71 |
Genel |
kapatmak |
impen f.
|
|
72 |
Genel |
kapatmak |
compinge f.
|
|
73 |
Genel |
kapatmak |
include f.
|
|
74 |
Genel |
kapatmak |
instop f.
|
|
75 |
Genel |
kapatmak |
dit [scotland] f.
|
|
76 |
Genel |
kapatmak |
ditt f.
|
|
77 |
Genel |
kapatmak |
conclude [obsolete] f.
|
|
78 |
Genel |
kapatmak |
paddock f.
|
|
79 |
Genel |
kapatmak |
pin f.
|
|
80 |
Genel |
kapatmak |
inhoop [obsolete] f.
|
|
|
81 |
Genel |
kapatmak |
inmew [obsolete] f.
|
|
82 |
Genel |
kapatmak |
pend [obsolete] f.
|
|
83 |
Genel |
kapatmak |
portcullis f.
|
|
84 |
Genel |
kapatmak |
finalize f.
|
|
85 |
Genel |
kapatmak |
finalise f.
|
|
86 |
Genel |
kapatmak |
fog f.
|
|
87 |
Genel |
kapatmak |
foreclose [obsolete] f.
|
|
88 |
Genel |
kapatmak |
outshut f.
|
|
89 |
Genel |
kapatmak |
scoth f.
|
|
90 |
Genel |
kapatmak |
shroud f.
|
|
91 |
Genel |
kapatmak |
shut out f.
|
|
92 |
Genel |
kapatmak |
cub [dialect] [uk] f.
|
|
93 |
Genel |
kapatmak |
spring f.
|
|
94 |
Genel |
kapatmak |
superinduce f.
|
|
95 |
Genel |
kapatmak |
shutter f.
|
|
96 |
Genel |
kapatmak |
spar [obsolete] f.
|
|
97 |
Genel |
kapatmak |
steek [scotland] f.
|
|
98 |
Genel |
kapatmak |
steik f.
|
|
99 |
Genel |
kapatmak |
restringe f.
|
|
Öbek Fiiller |
|
100 |
Öbek Fiiller |
kapatmak |
pull something to f.
|
|
101 |
Öbek Fiiller |
kapatmak |
close out f.
|
|
102 |
Öbek Fiiller |
kapatmak |
snap off f.
|
|
103 |
Öbek Fiiller |
kapatmak |
power down f.
|
|
104 |
Öbek Fiiller |
kapatmak |
cage up f.
|
|
Deyim |
|
105 |
Deyim |
kapatmak |
cut across f.
|
|
Teknik |
|
106 |
Teknik |
kapatmak |
close up f.
|
|
107 |
Teknik |
kapatmak |
break f.
|
|
108 |
Teknik |
kapatmak |
collapse f.
|
|
Bilgisayar |
|
109 |
Bilgisayar |
kapatmak |
vary-off f.
|
|
Medikal |
|
110 |
Medikal |
kapatmak |
tap f.
|
|
Eski Kullanım |
|
111 |
Eski Kullanım |
kapatmak |
enwomb f.
|
|
112 |
Eski Kullanım |
kapatmak |
stifle f.
|
|
|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Genel |
|
1 |
Genel |
telefonu kapatmak |
hang up f.
|
|
I hung up the phone and cried for hours.
Telefonu kapatıp saatlerce ağladım.
More Sentences
|
2 |
Genel |
çarparak kapatmak (kapıyı/kapağı) |
slam f.
|
|
The guards slammed the main gates.
Muhafızlar ana kapıları çarparak kapattı.
More Sentences
|
3 |
Genel |
(geçidi) kapatmak |
jam f.
|
|
The police jammed all the entrances to the city centre.
Polis şehir merkezindeki tüm girişleri kapattı.
More Sentences
|
4 |
Genel |
borcu kapatmak |
pay off f.
|
|
Tom paid off his student loans.
Tom öğrenim kredisi borcunu kapattı.
More Sentences
|
5 |
Genel |
çenesini kapatmak |
shut up f.
|
|
Now will you shut up and listen?
Şimdi çeneni kapatıp dinleyecek misin?
More Sentences
|
6 |
Genel |
arayı kapatmak |
catch up with f.
|
|
Tom caught up with Mary.
Tom Mary ile arayı kapattı.
More Sentences
|
7 |
Genel |
fermuarını kapatmak |
zip f.
|
|
Tom zipped up his coat.
Tom ceketinin fermuarını kapattı.
More Sentences
|
8 |
Genel |
dosyayı kapatmak |
close the file f.
|
|
Save your changes, and close the file.
Değişikliklerinizi kaydedin ve dosyayı kapatın.
More Sentences
|
9 |
Genel |
pencereyi kapatmak |
shut the window f.
|
|
Would you mind shutting the window?
Pencereyi kapatmamda bir sakınca var mı?
More Sentences
|
10 |
Genel |
pencereyi kapatmak |
close the window f.
|
|
You can close the window when you are finished.
İşiniz bittiğinde pencereyi kapatabilirsiniz.
More Sentences
|
11 |
Genel |
pencere kapatmak |
shut the window f.
|
|
Would you mind shutting the windows?
Pencereleri kapatmamda bir sakınca var mı?
More Sentences
|
12 |
Genel |
konuyu kapatmak |
drop the subject f.
|
|
Let's drop the subject.
Konuyu kapatalım.
More Sentences
|
13 |
Genel |
pencere kapatmak |
close the window f.
|
|
We have to close the windows.
Pencereleri kapatmalıyız.
More Sentences
|
14 |
Genel |
dükkanı kapatmak |
shut the shop f.
|
|
Mr Hobson shut the shop and went home.
Bay Hobson, dükkanı kapattı ve eve gitti.
More Sentences
|
15 |
Genel |
dükkanı kapatmak |
close the shop f.
|
|
They closed the shop.
Dükkanı kapattılar.
More Sentences
|
16 |
Genel |
kapıyı kapatmak |
shut the door f.
|
|
Is it not true that the guidelines are really too weak to shut the door to impunity arrangements?
Kılavuz ilkelerin cezasızlık düzenlemelerine kapıyı kapatmak için gerçekten çok zayıf olduğu doğru değil mi?
More Sentences
|
17 |
Genel |
kapılarını kapatmak |
close one's doors f.
|
|
God closes one door and opens another.
Allah bir kapıyı kapatır, diğerini açar.
More Sentences
|
18 |
Genel |
kapıyı kapatmak |
close the door f.
|
|
Open borders could easily lead to us closing the door on dynamism and improvements.
Sınırların açılması, dinamizm ve gelişmelere kapıyı kapatmamıza neden olabilir.
More Sentences
|
19 |
Genel |
sürekli içten yanmayı sağlamak için ateşin üstünü kapatmak |
bank f.
|
|
James banked up the fire before they went to bed.
James yatmadan önce ateşin üstünü kapattı.
More Sentences
|
20 |
Genel |
çevirerek kapatmak |
screw f.
|
|
He poured a drink and screwed the cap back onto the bottle.
Bir içki doldurdu ve şişenin kapağını çevirerek geri kapattı.
More Sentences
|
21 |
Genel |
(gözlerini) kapatmak |
shutter f.
|
|
The company had to shutter some of its stores.
Şirket bazı mağazalarını kapatmak zorunda kaldı.
More Sentences
|
Öbek Fiiller |
|
22 |
Öbek Fiiller |
arayı kapatmak |
catch up f.
|
|
It is clear that the Lithuanian government has made enormous strides to catch up.
Litvanya hükümetinin arayı kapatmak için çok büyük adımlar attığı açıktır.
More Sentences
|
23 |
Öbek Fiiller |
(işyeri, dükkan) kapatmak |
close up f.
|
|
However, we need new legislation now to close up the loopholes.
Bununla birlikte, boşlukları kapatmak için şimdi yeni bir mevzuata ihtiyacımız var.
More Sentences
|
Genel |
|
24 |
Genel |
hesabı kapatmak için ödenen para |
settlement i.
|
|
25 |
Genel |
müslüman kadınların yüz kapatmak için kullandığı örtü |
yashmac i.
|
|
26 |
Genel |
müslüman kadınların yüz kapatmak için kullandığı örtü |
yashmak i.
|
|
27 |
Genel |
müslüman kadınların yüz kapatmak için kullandığı örtü |
yasmak i.
|
|
28 |
Genel |
yeni elde edilmiş kaynakları daha önceki bir açığı kapatmak için kullanmak |
lap i.
|
|
29 |
Genel |
hile veya aldatmanın üstünü kapatmak için aptal rolü yapma |
hocus-pocus i.
|
|
30 |
Genel |
penisi kapatmak için kullanılan bir giyim eşyası |
phallocrypt i.
|
|
31 |
Genel |
penisi kapatmak için kullanılan bir giyim eşyası |
penis sheath i.
|
|
32 |
Genel |
doldurarak kapatmak (bir deliği) |
stuff up f.
|
|
33 |
Genel |
birdenbire kapatmak |
spring f.
|
|
34 |
Genel |
çenesini kapatmak |
belt up f.
|
|
35 |
Genel |
ağzını kapatmak |
shut up f.
|
|
36 |
Genel |
telefonu yüzüne kapatmak |
hang up on someone f.
|
|
37 |
Genel |
arayı kapatmak |
go fast enough to join f.
|
|
38 |
Genel |
birini bir yere kapatmak |
shut someone up in f.
|
|
39 |
Genel |
telefonu suratına kapatmak |
hang up on someone f.
|
|
40 |
Genel |
manastıra kapatmak |
cloister f.
|
|
41 |
Genel |
açığı kapatmak |
meet the deficit f.
|
|
42 |
Genel |
bir hesabı kapatmak |
settle an account f.
|
|
43 |
Genel |
yeniden kapatmak |
reclose f.
|
|
44 |
Genel |
hesabı kapatmak |
pay one's debt f.
|
|
45 |
Genel |
kapatmak (bir ticaret kuruluşunu) |
liquidate f.
|
|
46 |
Genel |
kepenk kapatmak |
take down the shutters f.
|
|
47 |
Genel |
işyeri vb'ni kapatmak |
shut down f.
|
|
48 |
Genel |
işyerini kapatmak (iş gününün bitiminde) |
close up shop f.
|
|
49 |
Genel |
kapatmak (ışık/gaz/makine vb'ni) |
shut off f.
|
|
50 |
Genel |
cezaevine kapatmak |
gaol f.
|
|
51 |
Genel |
hesabı kapatmak |
close off f.
|
|
52 |
Genel |
telefonu yüzüne kapatmak |
hang up in someone's ear f.
|
|
53 |
Genel |
kafese kapatmak |
confine in a cage f.
|
|
54 |
Genel |
devreyi kapatmak |
switch off f.
|
|
55 |
Genel |
birini tımarhaneye kapatmak |
lock someone up f.
|
|
56 |
Genel |
borcunu kapatmak |
pay one's debt f.
|
|
57 |
Genel |
kapatmak (işyerini) |
close up f.
|
|
58 |
Genel |
dikerek kapatmak |
sew up f.
|
|
59 |
Genel |
kapatmak (borcu) |
be in the clear f.
|
|
60 |
Genel |
cezaevine kapatmak |
jail f.
|
|
61 |
Genel |
telefonu suratına kapatmak |
hang up in someone's ear f.
|
|
62 |
Genel |
ile kapatmak |
cover with f.
|
|
63 |
Genel |
üzerini kapatmak |
cover f.
|
|
64 |
Genel |
çarparak kapatmak |
slam f.
|
|
65 |
Genel |
kepenk kapatmak |
close up a shop f.
|
|
66 |
Genel |
düğmesini çevirerek elektrikli bir aygıtı kapatmak |
switch off f.
|
|
67 |
Genel |
tuğla örerek kapatmak |
brick up f.
|
|
68 |
Genel |
önüne bir şey koyarak kapatmak |
screen off f.
|
|
69 |
Genel |
perdeyi kapatmak |
curtain f.
|
|
70 |
Genel |
kapatmak (devreyi) |
make f.
|
|
71 |
Genel |
gülerek konuyu kapatmak |
laugh away f.
|
|
72 |
Genel |
ahırdaki bölmeye kapatmak (hayvanı) |
stall f.
|
|
73 |
Genel |
bir şeyi dikip kapatmak |
sew something up f.
|
|
74 |
Genel |
kapatmak (işyerini) |
close down f.
|
|
75 |
Genel |
ödeyip kapatmak (borcu) |
liquidate f.
|
|
76 |
Genel |
akıl hastanesine kapatmak |
put away f.
|
|
77 |
Genel |
mandal ile kapatmak |
latch f.
|
|
78 |
Genel |
odaya kapatmak |
closet f.
|
|
79 |
Genel |
farkı kapatmak |
make up the difference f.
|
|
80 |
Genel |
kapatmak (borç) |
ante up f.
|
|
81 |
Genel |
musluğu kapatmak |
turn off the faucet f.
|
|
82 |
Genel |
ucuza kapatmak |
get something at a bargain price f.
|
|
83 |
Genel |
ucuza kapatmak |
buy something dirt cheap f.
|
|
84 |
Genel |
yarışta aradaki mesafeyi kapatmak |
make up f.
|
|
85 |
Genel |
bilgisayarı kapatmak |
turn off computer f.
|
|
86 |
Genel |
arayı kapatmak |
catch up on f.
|
|
87 |
Genel |
geçici olarak kapatmak |
close up f.
|
|
88 |
Genel |
çıkışı kapatmak |
close the exit f.
|
|
89 |
Genel |
delik kapatmak |
cover a hole f.
|
|
90 |
Genel |
devreyi kapatmak |
finish the half f.
|
|
91 |
Genel |
devreyi kapatmak |
finish the season f.
|
|
92 |
Genel |
dosyayı kapatmak |
close a file f.
|
|
93 |
Genel |
borcu kapatmak |
pay off a debt f.
|
|
94 |
Genel |
bakiyeyi kapatmak |
pay off the balance f.
|
|
95 |
Genel |
telefonu kapatmak |
put down the telephone f.
|
|
96 |
Genel |
zarar kapatmak |
offset the loss f.
|
|
97 |
Genel |
zarar kapatmak |
recover the loss f.
|
|
98 |
Genel |
zarar kapatmak |
recoup the loss f.
|
|
99 |
Genel |
borç kapatmak |
pay off a debt f.
|
|
100 |
Genel |
borç kapatmak |
pay off debt f.
|
|
101 |
Genel |
zararı kapatmak |
indemnify a loss f.
|
|
102 |
Genel |
zararı kapatmak |
recover loss f.
|
|
103 |
Genel |
bilgisayarı kapatmak |
shut down the computer f.
|
|
104 |
Genel |
pencere kapatmak |
roll up the window f.
|
|
105 |
Genel |
pencereyi kapatmak |
roll up the window f.
|
|
106 |
Genel |
ışıkları kapatmak |
switch off the lights f.
|
|
107 |
Genel |
ışıkları kapatmak |
turn off the lights f.
|
|
108 |
Genel |
ışıkları kapatmak |
turn out the lights f.
|
|
109 |
Genel |
ışıkları kapatmak |
put off the lights f.
|
|
110 |
Genel |
şalter kapatmak |
turn off a switch f.
|
|
111 |
Genel |
borç kapatmak |
clear debt f.
|
|
112 |
Genel |
suyu kapatmak |
turn off the tap f.
|
|
113 |
Genel |
çeşmeyi kapatmak |
turn off the tap f.
|
|
114 |
Genel |
şalteri kapatmak |
turn off the switch f.
|
|
115 |
Genel |
sıkı kapatmak |
close tightly f.
|
|
116 |
Genel |
sıkı kapatmak |
close firmly f.
|
|
117 |
Genel |
sıkıca kapatmak |
close tightly f.
|
|
118 |
Genel |
sıkıca kapatmak |
close firmly f.
|
|
119 |
Genel |
hesabını kapatmak |
pay off f.
|
|
120 |
Genel |
trafiğe kapatmak |
pedestrianize f.
|
|
121 |
Genel |
trafiğe kapatmak |
pedestrianise f.
|
|
122 |
Genel |
siparişi kapatmak |
close the order f.
|
|
123 |
Genel |
motoru kapatmak |
switch off the engine f.
|
|
124 |
Genel |
telefonu kapatmak |
ring off f.
|
|
125 |
Genel |
hesabı kapatmak |
foot the bill f.
|
|
126 |
Genel |
-e kapatmak |
confine to f.
|
|
127 |
Genel |
-i camla kapatmak |
glass in f.
|
|
128 |
Genel |
-i çivileyerek kapatmak |
nail up f.
|
|
129 |
Genel |
tekrar kapatmak |
re-cover f.
|
|
130 |
Genel |
hapishaneye kapatmak |
jail f.
|
|
131 |
Genel |
ağzını kapatmak |
cork f.
|
|
132 |
Genel |
arazi kapatmak |
buy up land f.
|
|
133 |
Genel |
(düğmeye basıp) kapatmak |
switch off f.
|
|
134 |
Genel |
düğmeye basıp açmak/kapatmak |
switch f.
|
|
135 |
Genel |
duvarla kapatmak |
wall-up f.
|
|
136 |
Genel |
tuğla örerek kapatmak |
brick in f.
|
|
137 |
Genel |
tuğlayla kapatmak |
brick in f.
|
|
138 |
Genel |
tuğlayla kapatmak |
brick up f.
|
|
139 |
Genel |
tuğla örerek kapatmak |
brick over f.
|
|
140 |
Genel |
tuğlayla kapatmak |
brick over f.
|
|
141 |
Genel |
kodese kapatmak |
lock in jail f.
|
|
142 |
Genel |
başını kapatmak |
cover one's head f.
|
|
143 |
Genel |
piyasayı kapatmak |
close the market f.
|
|
144 |
Genel |
pazarı kapatmak |
close the market f.
|
|
145 |
Genel |
halkevlerini kapatmak |
close the community centres f.
|
|
146 |
Genel |
kalıcı olarak kapatmak |
shut permanently f.
|
|
147 |
Genel |
kapıyı yüzüne kapatmak |
shut the door in his face f.
|
|
148 |
Genel |
kapıyı suratına kapatmak |
shut the door in his face f.
|
|
149 |
Genel |
kapıyı suratına kapatmak |
shut the door in someone's face f.
|
|
150 |
Genel |
kapıyı yüzüne kapatmak |
shut the door in someone's face f.
|
|
151 |
Genel |
maçı galibiyetle kapatmak |
win the match f.
|
|
152 |
Genel |
maçı galibiyetle kapatmak |
win the game f.
|
|
153 |
Genel |
toplantıyı kapatmak |
adjourn a meeting f.
|
|
154 |
Genel |
kepenk kapatmak |
shut down f.
|
|
155 |
Genel |
kepenk kapatmak |
go out of business f.
|
|
156 |
Genel |
zararı kapatmak |
cover the loss f.
|
|
157 |
Genel |
fonksiyonlarını kapatmak |
shut down its functions f.
|
|
158 |
Genel |
açığı kapatmak |
close the gap f.
|
|
159 |
Genel |
arayı kapatmak |
bridge f.
|
|
160 |
Genel |
sahnedeki ışıkları kapatmak |
black out f.
|
|
161 |
Genel |
kaydını kapatmak |
check out f.
|
|
162 |
Genel |
hapishaneye kapatmak |
gaol f.
|
|
163 |
Genel |
üstünü kapatmak |
cover f.
|
|
164 |
Genel |
telefon kapatmak |
hang up f.
|
|
165 |
Genel |
kapsül içine kapatmak |
capsulise f.
|
|
166 |
Genel |
kapsül içine kapatmak |
capsulate f.
|
|
167 |
Genel |
kapsül içine kapatmak |
capsule f.
|
|
168 |
Genel |
kapsül içine kapatmak |
capsulize f.
|
|
169 |
Genel |
parti kapatmak |
close a party f.
|
|
170 |
Genel |
kredi kapatmak |
pay off a loan f.
|
|
171 |
Genel |
elektrik şalterini kapatmak/indirmek |
switch the main breaker off ( on the electrical panel) f.
|
|
172 |
Genel |
elektrik şalterini kapatmak/indirmek |
shut/turn off the power on the electrical panel f.
|
|
173 |
Genel |
elektrik şalterini kapatmak/indirmek |
turn off the main power disconnect f.
|
|
174 |
Genel |
elektrik şalterini kapatmak/indirmek |
turn off the main disconnect breaker f.
|
|
175 |
Genel |
elektrik şalterini kapatmak/indirmek |
switch the main power to the off position f.
|
|
176 |
Genel |
televizyonu kapatmak |
turn off the television f.
|
|
177 |
Genel |
televizyonu kapatmak |
switch off the television f.
|
|
178 |
Genel |
bilgisayarı kapatmak |
turn off the computer f.
|
|
179 |
Genel |
davayı kapatmak |
settle the case f.
|
|
180 |
Genel |
farkı kapatmak |
be closing the gap f.
|
|
181 |
Genel |
farkı kapatmak |
close the gap f.
|
|
182 |
Genel |
kulübe gibi küçük bir yere kapatmak |
cabin f.
|
|
183 |
Genel |
televizyonu kapatmak |
turn off the tv f.
|
|
184 |
Genel |
borcu kapatmak |
acquite [obsolete] f.
|
|
185 |
Genel |
hücreye kapatmak |
cell f.
|
|
186 |
Genel |
odaya kapatmak |
chamber f.
|
|
187 |
Genel |
telefonu kapatmak |
hang up the phone f.
|
|
188 |
Genel |
(cam tüpün) ısıtılmış boynunu sıkıştırarak kapatmak |
nip [obsolete] f.
|
|
189 |
Genel |
bulutla kapatmak |
nubilate [obsolete] f.
|
|
190 |
Genel |
açığı kapatmak |
stop a gap f.
|
|
191 |
Genel |
sandığa kapatmak |
trunk f.
|
|
192 |
Genel |
bir yere kapatmak |
keep f.
|
|
193 |
Genel |
geneleve kapatmak |
embrothel [obsolete] f.
|
|
194 |
Genel |
kasaya kapatmak |
enchest f.
|
|
195 |
Genel |
sandığa kapatmak |
enchest f.
|
|
196 |
Genel |
manastıra kapatmak |
encloister [obsolete] f.
|
|
197 |
Genel |
bir yere kapatmak |
yard f.
|
|
198 |
Genel |
cezaevine kapatmak |
enjail f.
|
|
199 |
Genel |
dikerek kapatmak |
enseam [obsolete] f.
|
|
200 |
Genel |
gözlerini kapatmak |
enseel [obsolete] f.
|
|
201 |
Genel |
(konunun, fiziksel bir şeyin) üstünü kapatmak |
envelop f.
|
|
202 |
Genel |
etrafını kapatmak |
environ f.
|
|
203 |
Genel |
katlayarak kapatmak |
jackknife f.
|
|
204 |
Genel |
görüş alanını kapatmak |
unsight f.
|
|
205 |
Genel |
fermuarı kapatmak |
zip f.
|
|
206 |
Genel |
fermuarı çekerek kapatmak (bir şeyi) |
zip f.
|
|
207 |
Genel |
hapishaneye kapatmak |
bastille f.
|
|
208 |
Genel |
(ipotekli borcu) kapatmak |
lift f.
|
|
209 |
Genel |
fanusa kapatmak |
bell f.
|
|
210 |
Genel |
girişini kapatmak |
blank (off) f.
|
|
211 |
Genel |
korumak veya saklamak için kışın üzerini kapatmak |
winter-ground f.
|
|
212 |
Genel |
bitkinin köklerinin üzerini kapatmak |
winter-ground f.
|
|
213 |
Genel |
atkıyla kapatmak |
wimple f.
|
|
214 |
Genel |
(yanlışa, hataya, adaletsizliğe) gözünü kapatmak |
blink f.
|
|
215 |
Genel |
yolu kapatmak |
blackade f.
|
|
216 |
Genel |
şişmanlatmak için kapatmak |
mew [obsolete] f.
|
|
217 |
Genel |
şişmanlatmak için kümese kapatmak |
mew [obsolete] f.
|
|
218 |
Genel |
küçük bir alana kapatmak |
hasp [obsolete] f.
|
|
219 |
Genel |
(kapıyı) kapakla kapatmak |
hatch [dialect] [uk] f.
|
|
220 |
Genel |
üzerini kapatmak |
hele [dialect] f.
|
|
221 |
Genel |
çevreleyip kapatmak |
hem f.
|
|
222 |
Genel |
tuğlayla kapatmak |
brick f.
|
|
223 |
Genel |
sınırlarla kapatmak |
hold f.
|
|
224 |
Genel |
duymayı engellemek için kapatmak (kulakları) |
hold f.
|
|
225 |
Genel |
başlıkla kapatmak |
hood f.
|
|
226 |
Genel |
çevreleyip kapatmak |
hum f.
|
|
227 |
Genel |
iştahını kapatmak |
spoil one's appetite f.
|
|
228 |
Genel |
arayı kapatmak |
gain f.
|
|
229 |
Genel |
(kıyafet) bir bölümü kapatmak |
ride f.
|
|
230 |
Genel |
düğmeyle kapatmak |
button f.
|
|
231 |
Genel |
sımsıkı kapatmak |
button up f.
|
|
232 |
Genel |
çenesini kapatmak |
choke f.
|
|
233 |
Genel |
(tandır fırını) ıslak kil ile kapatmak |
clam [dialect] [uk] f.
|
|
234 |
Genel |
ısı veya buhar oluşumunu azaltmak için (fırındaki ateşi) nemli kömür, kül veya cüruf ile kapatmak |
damp f.
|
|
235 |
Genel |
yeri kapatmak |
heat [obsolete] f.
|
|
236 |
Genel |
devreyi kapatmak |
off [singapore] f.
|
|
237 |
Genel |
(düğmeye basıp) kapatmak |
off [singapore] f.
|
|
238 |
Genel |
üzerini kapatmak |
overhele [obsolete] f.
|
|
239 |
Genel |
ağ ile kapatmak |
overnet f.
|
|
240 |
Genel |
(görsel veya sunumda) manzarayı kapatmak |
overpicture f.
|
|
241 |
Genel |
dış mekan görüntüsünü kapatmak |
overpicture f.
|
|
242 |
Genel |
üzerini kapatmak |
overtop f.
|
|
243 |
Genel |
kendini topluma kapatmak |
immure f.
|
|
244 |
Genel |
(hayvanları) bahçeye kapatmak |
impark f.
|
|
245 |
Genel |
(tükenmez kalem) ağzını kapatmak |
impen f.
|
|
246 |
Genel |
(bir madde ile) delikleri kapatmak |
impregnate f.
|
|
247 |
Genel |
resmi olarak bir yere kapatmak (ruh sağlığı tesisi) |
commit f.
|
|
248 |
Genel |
(dini binayı veya alanı) belirli kurallar dahilinde dışarıya kapatmak |
inclose f.
|
|
249 |
Genel |
(toprak parçasının) etrafını kapatmak |
infield f.
|
|
250 |
Genel |
yolu kapatmak |
dit [scotland] f.
|
|
251 |
Genel |
hendek ile kapatmak |
ditch f.
|
|
252 |
Genel |
yolu kapatmak |
ditt f.
|
|
253 |
Genel |
yapıştırarak kapatmak |
cloom f.
|
|
254 |
Genel |
kullanıma kapatmak |
close f.
|
|
255 |
Genel |
(sürü, ırk) dış soylara kapatmak |
close f.
|
|
256 |
Genel |
kalıcı olarak kapatmak |
condemn f.
|
|
257 |
Genel |
mağaraya kapatmak |
incave f.
|
|
258 |
Genel |
bir yere kapatmak |
pinfold f.
|
|
259 |
Genel |
bir yere kapatmak |
penfold f.
|
|
260 |
Genel |
borcunu kapatmak |
pony f.
|
|
261 |
Genel |
farkı kapatmak |
clear (with) [obsolete] f.
|
|
262 |
Genel |
şişenin kapağını kapatmak |
crown f.
|
|
263 |
Genel |
dikiş ile kapatmak |
inseam f.
|
|
264 |
Genel |
hastaneye kapatmak |
intern f.
|
|
265 |
Genel |
içine kapatmak |
introvert f.
|
|
266 |
Genel |
sandığa kapatmak |
intrunk f.
|
|
267 |
Genel |
adaya kapatmak |
island f.
|
|
268 |
Genel |
etrafı çitle çevrili yere kapatmak |
paddock f.
|
|
269 |
Genel |
yara lapası ile kapatmak |
poultice f.
|
|
270 |
Genel |
şapkayla kapatmak |
coif f.
|
|
271 |
Genel |
(karkas eti) müslin bez ile kapatmak |
shroud f.
|
|
272 |
Genel |
alçaltarak kapatmak |
shut down f.
|
|
273 |
Genel |
(iş yerini) kapatmak |
shutter f.
|
|
274 |
Genel |
mekanı kapatmak |
shutter f.
|
|
275 |
Genel |
iş yerini kapatmak |
shutter f.
|
|
276 |
Genel |
mühür ile kapatmak |
sigillate f.
|
|
277 |
Genel |
(baca veya silah namlusu) kapatmak |
foul f.
|
|
278 |
Genel |
pencere kafesindeki çubukları kapatmak |
slat f.
|
|
279 |
Genel |
kar ile kapatmak |
snow f.
|
|
280 |
Genel |
çapraz eleman ile kapatmak |
span f.
|
|
281 |
Genel |
(yoğunluğu belirtmek için) kapıyı kapatmak |
sport [uk] f.
|
|
282 |
Genel |
(yüzeyi) samanla kapatmak |
straw f.
|
|
283 |
Genel |
önünü kapatmak |
screen f.
|
|
284 |
Genel |
(cihazın vb.) sesini kapatmak |
mute f.
|
|
285 |
Genel |
(bilgisayar programını) kapatmak |
exit f.
|
|
286 |
Genel |
tıpa ile kapatmak |
stopple f.
|
|
287 |
Genel |
yarayı kapatmak |
paint f.
|
|
288 |
Genel |
(bir şeyi) yeniden sıkıca kapatmak |
resecure f.
|
|
289 |
Genel |
tapa ile kapatmak |
stopple f.
|
|
290 |
Genel |
eve kapatmak |
house f.
|
|
291 |
Genel |
dikerek kapatmak |
suture f.
|
|
292 |
Genel |
güvenli şekilde kapatmak için kullanılan |
sealing s.
|
|
Öbek Fiiller |
|
293 |
Öbek Fiiller |
aradaki mesafeyi kapatmak |
gain on f.
|
|
294 |
Öbek Fiiller |
aradaki farkı kapatmak |
gain on f.
|
|
295 |
Öbek Fiiller |
karı zararını kapatmak |
break even f.
|
|
296 |
Öbek Fiiller |
kafese kapatmak |
cage in f.
|
|
297 |
Öbek Fiiller |
hesabını kapatmak |
pay off f.
|
|
298 |
Öbek Fiiller |
bir yere kapatmak |
immure in f.
|
|
299 |
Öbek Fiiller |
dar bir yere kapatmak |
pen in f.
|
|
300 |
Öbek Fiiller |
(borcunu) kapatmak |
pay off f.
|
|
301 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin üzerini) boyayla kapatmak |
paint something out f.
|
|
302 |
Öbek Fiiller |
su yolunu kapatmak |
lock off f.
|
|
303 |
Öbek Fiiller |
trafik konileri yardımıyla yolu veya yolun bir kısmını kapatmak |
cone something off f.
|
|
304 |
Öbek Fiiller |
örgüyü kapatmak |
cast off f.
|
|
305 |
Öbek Fiiller |
mühürleyerek kapatmak |
sear up f.
|
|
306 |
Öbek Fiiller |
borçları kapatmak için (borçlunun) mallarını satmak |
sell out f.
|
|
307 |
Öbek Fiiller |
kapıyı pencereyi kapatmak |
shut up f.
|
|
308 |
Öbek Fiiller |
çarparak kapatmak |
slam to f.
|
|
309 |
Öbek Fiiller |
dağlayarak kapatmak |
sear up f.
|
|
310 |
Öbek Fiiller |
(oturumu) kapatmak |
let out f.
|
|
311 |
Öbek Fiiller |
çeneyi kapatmak |
shut up f.
|
|
312 |
Öbek Fiiller |
(faturaları) ödeyerek kapatmak |
run off f.
|
|
313 |
Öbek Fiiller |
(ışık vb.) kapatmak |
flip off f.
|
|
314 |
Öbek Fiiller |
görüşünü kapatmak/engellemek |
block something out f.
|
|
315 |
Öbek Fiiller |
sıkıca kapatmak |
button up f.
|
|
316 |
Öbek Fiiller |
kapıyı bacayı kapatmak |
button up f.
|
|
317 |
Öbek Fiiller |
(vana ya da şalterden) kapatmak |
turn out f.
|
|
318 |
Öbek Fiiller |
çatlakları kapatmak |
chink up (something) f.
|
|
319 |
Öbek Fiiller |
yarıkları kapatmak |
chink up (something) f.
|
|
320 |
Öbek Fiiller |
(hesap, şirket) kapatmak |
close out f.
|
|
321 |
Öbek Fiiller |
(makine, cihaz) kapatmak |
close up f.
|
|
322 |
Öbek Fiiller |
(ameliyatın sonunda) yarayı kapatmak |
close someone up f.
|
|
323 |
Öbek Fiiller |
şişeyi mantarla kapatmak |
cork up f.
|
|
324 |
Öbek Fiiller |
şişeyi mantarla kapatmak |
cork something up f.
|
|
325 |
Öbek Fiiller |
bir yere kapatmak |
cage someone or something up in something f.
|
|
326 |
Öbek Fiiller |
kapatmak (perde) |
roll down f.
|
|
327 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) kapatmak |
draw (something) to f.
|
|
328 |
Öbek Fiiller |
çekip kapatmak |
draw (something) to f.
|
|
329 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi kapatmak/çekmek/örtmek (perde, örtü) |
draw something to f.
|
|
330 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) bir kutuya/korunaklı bir şeyin içine kapatmak |
enclose (something) (with)in (something) f.
|
|
331 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi bir yere kapatmak |
enclose someone or something (with)in something f.
|
|
332 |
Öbek Fiiller |
birinin/bir şeyin çevresini kapatmak |
enclose someone or something (with)in something f.
|
|
333 |
Öbek Fiiller |
arayı kapatmak |
fetch up f.
|
|
334 |
Öbek Fiiller |
aradaki farkı kapatmak |
fetch up f.
|
|
335 |
Öbek Fiiller |
bir deliği, boşluğu kapatmak |
fill in f.
|
|
336 |
Öbek Fiiller |
birinin bilgi açığını kapatmak |
fill in f.
|
|
337 |
Öbek Fiiller |
bir şeyle kapatmak |
finish off f.
|
|
338 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi/yeri) girişe kapatmak |
seal (someone or something) off from (someone or something) f.
|
|
339 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi birinin/bir şeyin erişimine kapatmak |
seal something off from someone or something f.
|
|
340 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi birinin/bir şeyin erişimine kapatmak |
seal something off f.
|
|
341 |
Öbek Fiiller |
inekleri sağma salonuna/bölmesine kapatmak |
bail up [australia] f.
|
|
342 |
Öbek Fiiller |
kepenkleri kapatmak |
bar off f.
|
|
343 |
Öbek Fiiller |
itip kapatmak |
push to f.
|
|
344 |
Öbek Fiiller |
bastırıp kapatmak |
push to f.
|
|
345 |
Öbek Fiiller |
fermuarı kapatmak |
zip something up f.
|
|
346 |
Öbek Fiiller |
fermuarı çekerek giysinin önünü kapatmak |
zip something up f.
|
|
347 |
Öbek Fiiller |
elektronik bir aleti kapatmak |
snap off f.
|
|
348 |
Öbek Fiiller |
televizyonu, radyoyu, telsizi kapatmak |
snap off f.
|
|
349 |
Öbek Fiiller |
ile borcu kapatmak |
square with f.
|
|
350 |
Öbek Fiiller |
biriyle borcu kapatmak |
square with someone f.
|
|
351 |
Öbek Fiiller |
ile hesabı kapatmak |
square with f.
|
|
352 |
Öbek Fiiller |
bir yere kapatmak |
stick in f.
|
|
353 |
Öbek Fiiller |
(bir şeye/yere) kapatmak |
stick into (something) f.
|
|
354 |
Öbek Fiiller |
devreyi kapatmak |
switch something out f.
|
|
355 |
Öbek Fiiller |
birine olan borcunu kapatmak |
square up with someone f.
|
|
356 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin) üstünü kapatmak/örtmek |
pave (something) over f.
|
|
357 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi bir şeyin üstüne kapatmak |
pop something on something f.
|
|
358 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi bir şeyin üstüne kapatmak |
pop something onto something f.
|
|
359 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi pat/çat diye bir şeyin üstüne kapatmak |
pop something onto something f.
|
|
360 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi bir şeyin üstüne kapatmak |
pop something on f.
|
|
361 |
Öbek Fiiller |
üstünü kapatmak/örtmek |
pave over f.
|
|
362 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi pat/çat diye bir şeyin üstüne kapatmak |
pop something on something f.
|
|
363 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi pat/çat diye bir şeyin üstüne kapatmak |
pop something on f.
|
|
364 |
Öbek Fiiller |
kayıp önünü kapatmak |
slip over f.
|
|
365 |
Öbek Fiiller |
hava şartları yüzünden geçici olarak kapatmak |
sock in f.
|
|
366 |
Öbek Fiiller |
çalışıp borcunu ödemek/kapatmak |
work off f.
|
|
367 |
Öbek Fiiller |
üstünü bir şeyle kapatmak |
put over f.
|
|
368 |
Öbek Fiiller |
(biriyle) arayı kapatmak |
visit with (one) f.
|
|
369 |
Öbek Fiiller |
biriyle arayı kapatmak |
visit with someone f.
|
|
370 |
Öbek Fiiller |
önünü kapatmak |
pinch off f.
|
|
371 |
Öbek Fiiller |
önünü kapatmak |
pinch out f.
|
|
372 |
Öbek Fiiller |
tahtalarla kapatmak |
batten down f.
|
|
373 |
Öbek Fiiller |
kapakla kapatmak |
head up f.
|
|
374 |
Öbek Fiiller |
üstünü kapatmak |
blank out f.
|
|
375 |
Öbek Fiiller |
önünü kapatmak |
block out f.
|
|
376 |
Öbek Fiiller |
görünüşünü kapatmak/engellemek |
block out f.
|
|
377 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi kapatmak |
box someone or something in f.
|
|
378 |
Öbek Fiiller |
birini küçük bir yere kapatmak |
box someone up f.
|
|
379 |
Öbek Fiiller |
birini kutu gibi bir yere kapatmak |
box someone up f.
|
|
380 |
Öbek Fiiller |
arsızca/yüzsüzce üstünü kapatmak |
brazen out f.
|
|
381 |
Öbek Fiiller |
bir boşluğu, açıklığı tuğlayla örmek/kapatmak |
brick something up f.
|
|
382 |
Öbek Fiiller |
bir boşluğu, açıklığı tuğla örerek kapatmak/doldurmak |
brick something up f.
|
|
383 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi kafese kapatmak |
cage someone or something in f.
|
|
384 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi bir yere kapatmak |
cage someone or something in f.
|
|
385 |
Öbek Fiiller |
kafese/bir yere kapatmak |
cage up f.
|
|
386 |
Öbek Fiiller |
aradaki mesafeyi kapatmak |
catch up f.
|
|
387 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyle) ilgili arayı kapatmak |
catch up on (something) f.
|
|
388 |
Öbek Fiiller |
(biriyle/bir şeyle) arayı kapatmak |
catch up to (something or someone) f.
|
|
389 |
Öbek Fiiller |
(biriyle) arayı kapatmak) |
catch up with (someone) f.
|
|
390 |
Öbek Fiiller |
(biriyle) aradaki mesafeyi kapatmak |
catch up with (someone) f.
|
|
391 |
Öbek Fiiller |
arayı kapatmak |
catch with f.
|
|
392 |
Öbek Fiiller |
sıkıca kapatmak |
chain up f.
|
|
393 |
Öbek Fiiller |
güvenli bir şekilde kapatmak/kilitlemek |
chain up f.
|
|
394 |
Öbek Fiiller |
çatlakları kapatmak |
chink up f.
|
|
395 |
Öbek Fiiller |
yarıkları kapatmak |
chink up f.
|
|
396 |
Öbek Fiiller |
inşa ederek önünü kapatmak |
build up f.
|
|
397 |
Öbek Fiiller |
(koşu yarışında) yaklaşarak arayı kapatmak |
gain upon f.
|
|
398 |
Öbek Fiiller |
birini bir yere kapatmak |
clap someone in some place f.
|
|
399 |
Öbek Fiiller |
birini bir yere kapatmak |
clap someone into some place f.
|
|
400 |
Öbek Fiiller |
birini bir yere/bir şeye (hapse, kodese) kapatmak |
clap (one) into (something or some place) f.
|
|
401 |
Öbek Fiiller |
birini bir yere/bir şeye (hapse, kodese) kapatmak |
clap (one) in (something or some place) f.
|
|
402 |
Öbek Fiiller |
parmaklıklar ardına kapatmak/tıkmak |
clap in some place f.
|
|
403 |
Öbek Fiiller |
bir yere tıkmak/atmak/kapatmak |
clap in some place f.
|
|
404 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi birine kapatmak |
close something to someone f.
|
|
405 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi kapatmak |
close something up f.
|
|
406 |
Öbek Fiiller |
(bir gösteriyi, konseri biriyle/bir şeyle) kapatmak |
close with (someone or something) f.
|
|
407 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi kapatmak |
close something down f.
|
|
408 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi kapatmak |
shut something down f.
|
|
409 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi (bir şeye) kapatmak |
close someone or something in (something) f.
|
|
410 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi (bir şeyin) içine kapatmak |
close someone or something in (something) f.
|
|
411 |
Öbek Fiiller |
ile aynı yere kapatmak |
closet with f.
|
|
412 |
Öbek Fiiller |
arayı kapatmak |
come back f.
|
|
413 |
Öbek Fiiller |
trafik konileri yardımıyla yolu veya yolun bir kısmını kapatmak |
cone off f.
|
|
414 |
Öbek Fiiller |
-e kapatmak |
confine within f.
|
|
415 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi bir yere kapatmak |
coop someone or something up f.
|
|
416 |
Öbek Fiiller |
birinin/bir şeyin üstünü kapatmak |
cover someone or something up f.
|
|
417 |
Öbek Fiiller |
bir şeyin üstünü kapatmak |
cover something up f.
|
|
418 |
Öbek Fiiller |
perdeyle kapatmak |
curtain off f.
|
|
419 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin) üzerini kapatmak/kaplamak |
drape over (something) f.
|
|
420 |
Öbek Fiiller |
çekip kapatmak |
draw to f.
|
|
421 |
Öbek Fiiller |
-e kapatmak |
enclose in f.
|
|
422 |
Öbek Fiiller |
kutuya/korunaklı bir şeyin içine kapatmak |
enclose in f.
|
|
423 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi bir şeye) kapatmak |
entomb (someone or something) in (something) f.
|
|
424 |
Öbek Fiiller |
birini kaçamayacağı bir yere kapatmak |
lock away f.
|
|
425 |
Öbek Fiiller |
düğmesinden kapatmak |
flick off f.
|
|
426 |
Öbek Fiiller |
işi kapatmak |
fold something up f.
|
|
427 |
Öbek Fiiller |
(biriyle/bir şeyle) arasındaki mesafeyi kapatmak |
gain on (someone or something) f.
|
|
428 |
Öbek Fiiller |
oyunu kapatmak |
game out f.
|
|
429 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi camla kapatmak |
glass something in f.
|
|
430 |
Öbek Fiiller |
telefonu kapatmak |
hang something up f.
|
|
431 |
Öbek Fiiller |
(birini bir yere) kapatmak/hapsetmek |
imprison (someone) in (something) f.
|
|
432 |
Öbek Fiiller |
-e kapatmak/hapsetmek |
imprison in f.
|
|
433 |
Öbek Fiiller |
(birini bir şeye/yere) kapatmak |
incarcerate (someone) in (something) f.
|
|
434 |
Öbek Fiiller |
(bir şeye/yere) kapatmak |
intern in (something) f.
|
|
435 |
Öbek Fiiller |
birini bir şeye/yere kapatmak |
intern someone in something f.
|
|
436 |
Öbek Fiiller |
düğmesinden/anahtarından kapatmak |
key off f.
|
|
437 |
Öbek Fiiller |
boyayla kapatmak |
paint out f.
|
|
438 |
Öbek Fiiller |
üzerini boyayarak kapatmak |
paint out f.
|
|
439 |
Öbek Fiiller |
boyayla kapatmak |
paint over f.
|
|
440 |
Öbek Fiiller |
üzerini boyayarak kapatmak |
paint over f.
|
|
441 |
Öbek Fiiller |
sıvayıp kapatmak |
plaster up f.
|
|
442 |
Öbek Fiiller |
sıvayla, alçıyla kapatmak |
plaster up f.
|
|
443 |
Öbek Fiiller |
çekip kapatmak |
pull to f.
|
|
444 |
Öbek Fiiller |
çekmek (kapatmak) |
pull to f.
|
|
445 |
Öbek Fiiller |
çatısını kapatmak |
roof over f.
|
|
446 |
Öbek Fiiller |
ızgarayla/sineklikle kapatmak |
screen in f.
|
|
447 |
Öbek Fiiller |
-i girişe kapatmak |
seal off from f.
|
|
448 |
Öbek Fiiller |
-in erişimine kapatmak |
seal off from f.
|
|
449 |
Öbek Fiiller |
(bir anlaşmayı, girişimi, etkinliği kapatmak |
sew (something) up f.
|
|
450 |
Öbek Fiiller |
(dijital bir hesapta/ağda) oturumu kapatmak |
sign out of (something or some place) f.
|
|
451 |
Öbek Fiiller |
(dijital bir hesapta/ağda) başka birinin oturumunu kapatmak |
sign out of (something or some place) f.
|
|
452 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi bir şeyle) kapatmak |
submerge (something) under (something) f.
|
|
453 |
Öbek Fiiller |
adisyonu ödeyip kapatmak |
tab out f.
|
|
454 |
Öbek Fiiller |
bantlayıp üstünü kapatmak |
tape out f.
|
|
455 |
Öbek Fiiller |
bantla kapatmak/örtmek |
tape out f.
|
|
456 |
Öbek Fiiller |
'-e kapatmak |
wall in f.
|
|
457 |
Öbek Fiiller |
duvarla kapatmak |
wall up f.
|
|
458 |
Öbek Fiiller |
duvarlar arasına kapatmak |
wall up f.
|
|
459 |
Öbek Fiiller |
borcu kapatmak |
clear (off) f.
|
|
460 |
Öbek Fiiller |
mühürle kapatmak |
seal in f.
|
|
461 |
Öbek Fiiller |
mühürlercesine kapatmak |
seal in f.
|
|
462 |
Öbek Fiiller |
(baskı yüzeyini) kısmen kapatmak |
stop out f.
|
|
463 |
Öbek Fiiller |
(çinkografi için hazırlanan negatifi) opak maddeyle kapatmak |
stop out f.
|
|
464 |
Öbek Fiiller |
(dizgi haznesinin bir bölümünü) bal mumuyla kapatmak |
stop out f.
|
|
İfadeler |
|
465 |
İfadeler |
ışığı kapatmak |
douse the glim f.
|
|
Konuşma Dili |
|
466 |
Konuşma Dili |
çenesini kapatmak |
shut someone's mouth f.
|
|
467 |
Konuşma Dili |
hesabını kapatmak |
clear out one’s tab f.
|
|
468 |
Konuşma Dili |
konuyu kapatmak |
let it drop f.
|
|
469 |
Konuşma Dili |
(işi) kapatmak |
bag it f.
|
|
470 |
Konuşma Dili |
gün sonu hesap kapatmak |
cash out f.
|
|
471 |
Konuşma Dili |
bir şeye giden yolu kapatmak |
shut down f.
|
|
472 |
Konuşma Dili |
bir kıyafeti kapatmak |
do something up f.
|
|
473 |
Konuşma Dili |
bir şeyi kapatmak |
shut down f.
|
|
Deyim |
|
474 |
Deyim |
eski defterleri kapatmak |
let bygones be bygones f.
|
|
475 |
Deyim |
ağzını kapatmak |
settle someone's hash f.
|
|
476 |
Deyim |
gözlerini kapatmak |
shut one's eyes to f.
|
|
477 |
Deyim |
gözlerini kapatmak |
turn a blind eye f.
|
|
478 |
Deyim |
perdeyi kapatmak |
bring the curtain down f.
|
|
479 |
Deyim |
kapıyı yüzüne kapatmak |
close the doors f.
|
|
480 |
Deyim |
yitirilen zamanı kapatmak için yoğun çalışmak |
make up for lost time f.
|
|
481 |
Deyim |
anlaşmayı kapatmak |
seal the deal f.
|
|
482 |
Deyim |
eski defterleri kapatmak |
wipe out an old score f.
|
|
483 |
Deyim |
eski bir hesabı kapatmak |
wipe out an old score f.
|
|
484 |
Deyim |
birçok kusuru kapatmak |
hide a multitude of sins f.
|
|
485 |
Deyim |
birçok kusuru kapatmak |
cover a multitude of sins f.
|
|
486 |
Deyim |
işyeri vb'ni kapatmak |
shut up shop f.
|
|
487 |
Deyim |
işyeri vb'ni kapatmak |
close up shop f.
|
|
488 |
Deyim |
.. .meselesini kapatmak |
close the books on something f.
|
|
489 |
Deyim |
izlerini kapatmak/yok etmek |
cover someone's tracks up f.
|
|
490 |
Deyim |
telefonu birinin yüzüne kapatmak |
hang up on somebody f.
|
|
491 |
Deyim |
telefonu birinin suratına kapatmak |
hang up on somebody f.
|
|
492 |
Deyim |
işe geç başlayıp erken çıkmak/kapatmak |
keep banker's hours f.
|
|
493 |
Deyim |
(bir şeyleri düşünmek için) kendini bir yere kapatmak |
take oneself off f.
|
|
494 |
Deyim |
kullanıma kapatmak |
put a hold on something f.
|
|
495 |
Deyim |
arayı kapatmak için sıkı çalışmak/fazla mesai yapmak |
play catch-up f.
|
|
496 |
Deyim |
hesapları kapatmak |
square accounts with f.
|
|
497 |
Deyim |
rahatsız edilmemek için odasının kapısını kapatmak |
sport one's oak f.
|
|
498 |
Deyim |
(ışığı/makineyi) açmak ya da kapatmak |
flip a switch f.
|
|
499 |
Deyim |
ucuza kapatmak |
be a steal f.
|
|
500 |
Deyim |
(bir şeyin) üstüne perde indirmek/kapatmak |
bring down the shutters f.
|
|