in the long

"in the long" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	in the long zf.	uzun zamanda

"in the long" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	in the long run zf.	zamanla
2	Genel	in the long run zf.	nihayet
3	Genel	in the long run zf.	uzun vadede
4	Genel	in the long term zf.	ileride
5	Genel	in the long run zf.	en sonunda
6	Genel	in the long run zf.	sonunda
7	Genel	in the long run zf.	eninde sonunda
8	Genel	in the long term zf.	uzun vadede
9	Genel	in the long term zf.	uzun dönemde
10	Genel	for the first time in a long time zf.	uzun süredir ilk defa/kez
Phrases
11	İfadeler	in the long view expr.	gelecekte
12	İfadeler	in the long view expr.	önümüzdeki dönemde/süreçte
13	İfadeler	in the long view expr.	uzun dönemde
14	İfadeler	in the long view expr.	uzun vadede
Colloquial
15	Konuşma Dili	in the long run expr.	sonunda
Idioms
16	Deyim	be long in the tooth f.	çok yaşlı olmak
17	Deyim	be long in the tooth f.	çok yaşlanmak
18	Deyim	be in something for the long haul f.	kendini uzun süre bir şeye adamak
19	Deyim	be in something for the long haul f.	uzun süre bir şeyi sürdürmeye istekli olmak
20	Deyim	be in something for the long haul f.	sonuna kadar bir şeyde var olmak
21	Deyim	be in something for the long haul f.	bir şeye uzun vadeli olarak girmek
22	Deyim	be in something for the long haul f.	uzun soluklu bir sürece girmek/kendini adamak
23	Deyim	long in the tooth expr.	çok yaşlı/yaşlanmış
24	Deyim	in the long haul expr.	uzun vadede
25	Deyim	in the long run expr.	uzun vadede
26	Deyim	in (something) for the long haul expr.	kendini uzun süre (bir şeye) adamış
27	Deyim	in (something) for the long haul expr.	uzun süre (bir şeyi) sürdürmeye istekli
28	Deyim	in (something) for the long haul expr.	sonuna kadar (bir şeyde)/(bir şeye) girmiş
29	Deyim	in (something) for the long haul expr.	(bir şeye) uzun vadeli olarak girmiş
30	Deyim	in (something) for the long haul expr.	uzun soluklu (bir sürece) girmiş/kendini adamış
Trade/Economic
31	Ticaret/Ekonomi	allowance for market decline in the value of long term security investments i.	bağlı menk kıy değer düş karş
32	Ticaret/Ekonomi	allowance for the decline in the value of long-term marketable securities i.	bağlı menkul kıymetler değer düşüklüğü karşılığı
33	Ticaret/Ekonomi	in the long run zf.	uzun vadede
Institutes
34	Kurum/Kuruluş	european co-operation for the long term in defence i.	uzun dönemde savunmada avrupa işbirliği
Technical
35	Teknik	ageing by the use of thermal ageing by long term exposure in a ventilated oven at elevated temperature i.	uzun süre yüksek sıcaklığa maruz bırakarak ısıl yaşlandırma uygulamak suretiyle suni yaşlandırma
Medical
36	Medikal	neurological disability in the long term i.	uzun dönemde nörolojik sekel
Slang
37	Argo	long in the tooth s.	yaşlı başlı
38	Argo	long in the tooth expr.	yaşını başını almış