kıyıda - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kıyıda



"kıyıda" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 10 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kıyıda inshore s.
kıyıda onshore zf.
kıyıda ashore zf.
kıyıda onshore zf.
kıyıda onshore zf.
Technical
kıyıda aland zf.
kıyıda ashore zf.
Marine
kıyıda aland zf.
kıyıda ashore zf.
Archaic
kıyıda aland zf.

"kıyıda" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 40 sonuç

Türkçe İngilizce
General
liman gibi kıyıya yakın veya kıyıda bulunan bölge waterfront i.
deniz kazasına uğrayıp ıssız bir kıyıda mahsur kalan kimse castaway i.
kıyıda bulunan tatil yeri watering place i.
kıyıda gezinti yeri esplanade i.
kıyıda veya gözden uzak bir yerde birkaç gün süren kısa bir yolculuk şeklindeki parti marooning party i.
kıyıda kırılan dalgalar breakers i.
kıyıda yuvarlanan uzun ağır dalga roller i.
kıyıda yaşayan kimse shoreman i.
kıyıda yaşayan kimse shoresman i.
kıyıda yıkamak cast up f.
kıyıda büyüyen bankside s.
kıyıda bulunan bankside s.
kıyıda meydana gelen bankside s.
kıyıda yer alan shore s.
kıyıda bulunan shoreside s.
Colloquial
kıyıda köşede kalmış kimse/şey cast-off i.
Idioms
kenarda kıyıda kalmış çalışan a small frog in a big pond i.
uzak, kıyıda köşede kalmış yerler god's country i.
uzak, kıyıda köşede kalmış yerler god's (own) country [cliché] i.
kıyıda köşede off the beaten path s.
kıyıda bucakta in odd corners expr.
Marine
fırtına sonrası kıyıda oluşan az eğimli bölge storm berm i.
kıyıda oluşan kum tepesi sand banking i.
kıyıda kara oluşumu coastal landform i.
küresel deniz tehlike ve emniyet sistemi kıyıda bakım sertifikası gmdss shore based maintenance certificate i.
geminin uzun süre ile kıyıda kalması long haul i.
özellikle kıyıda kullanılan hantal bir yük gemisi drogher i.
Marine Biology
kıyıda yaşayan organizmaya ait sublittoral s.
kıyıda yaşayan organizma ile ilgili sublittoral s.
Fishery
balıkları tutmak için kıyıda oluşturulmuş gölcük crawl i.
Geography
dalgalar sonucu kıyıda şekillenmiş buz ballicatter i.
kıyıda belirgin çıkıntı hump i.
dalganın kıyıda kırıldıktan sonra geri dönerken oluşturduğu geçici oluk rill i.
Geology
kıyıda bulunan sublittoral s.
Military
taktik hava grubu (kıyıda konuşlanmış) tactical air groups (shore-based) i.
kıyıda görevli bahriyeli horse marine i.
karada/kıyıda çıkarma kuvvetine operasyon boyunca muharebe hizmet desteği sağlamada gerekli malzeme, ekipman, tertibat ve unsurları kapsayan alan combat service support area (cssa) i.
kıyıda konuşlanmış shore based s.
Ornithology
halkalı cılıbıt, çulluk gibi kıyıda yaşayan çeşitli küçük kuşlara verilen ad sea lark [uk] i.
Slang
kıyıda köşede kalmış şey hind tit i.