Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
opened
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"opened"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
opened
s.
açılmış
General
2
Genel
opened
s.
açık
3
Genel
opened
s.
(ağız, göz) açık
"opened"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 37 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
be opened
f.
açılmak
2
Yaygın Kullanım
be opened
f.
açılmak (kapı)
General
3
Genel
opened window
i.
açık pencere
4
Genel
(stitches) be opened
f.
dikişleri açılmak
5
Genel
(stitches) be opened
f.
dikişi açılmak
6
Genel
get opened
f.
açılmak
7
Genel
be opened to settlement
f.
yerleşime açılmak
8
Genel
be opened for settlement
f.
yerleşime açılmak
9
Genel
be opened to visit
f.
ziyarete açılmak
10
Genel
be opened to tourism
f.
turizme açılmak
11
Genel
be opened for use
f.
kullanıma açılmak
12
Genel
be opened to use
f.
kullanıma açılmak
13
Genel
be opened to worship
f.
ibadete açılmak
14
Genel
be opened from the outside
f.
dışarıdan açılmak
15
Genel
be opened from the inside
f.
içeriden açılmak
16
Genel
be opened part way
f.
aralanmak
17
Genel
be opened for worship
f.
ibadete açılmak
18
Genel
recently opened up for use
s.
kısa bir süre önce kullanıma açılan
Idioms
19
Deyim
heavens opened
expr.
adeta gök delindi (yağmur)
20
Deyim
the heavens opened
expr.
adeta gök delindi (yağmur)
21
Deyim
the heavens opened
expr.
(bardaktan boşanırcasına) yağmur yağmaya başladı
22
Deyim
heavens opened
expr.
(bardaktan boşanırcasına) yağmur yağmaya başladı
Speaking
23
Konuşma
soon as you opened your mouth
expr.
ağzını açar açmaz
24
Konuşma
the heavens opened
expr.
bardaktan boşalırcasına yağmur yağmaya başladı
25
Konuşma
heavens opened
expr.
bardaktan boşalırcasına yağmur yağmaya başladı
26
Konuşma
when I opened the door
expr.
kapıyı açtığımda
27
Konuşma
I opened the door
expr.
kapıyı açtım
28
Konuşma
I opened my umbrella
expr.
şemsiyemi açtım
Trade/Economic
29
Ticaret/Ekonomi
opened quota
i.
açık kota
Politics
30
Siyasal
number of ballot boxes opened
i.
açılan sandık sayısı
Computer
31
Bilgisayar
flows opened
i.
açılmış akış sayısı
32
Bilgisayar
get opened
f.
açılmak (mail vb)
33
Bilgisayar
opened by
expr.
açan
34
Bilgisayar
port opened
expr.
bağlantı noktası açıldı
35
Bilgisayar
wormhole opened
expr.
solucan deliği açık
Automotive
36
Otomotiv
fully opened
s.
tam açık
Slang
37
Argo
who opened their lunch?
expr.
kim osurdu?
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of opened
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy