| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| Genel | predispose f. | uygun hale getirmek | ||
| Genel | predispose f. | önceden hazırlamak | ||
| Genel | predispose f. | eğilimli olmak | ||
| Genel | predispose f. | tanzim etmek | ||
| Genel | predispose f. | yetenek kazandırmak | ||
| Genel | predispose f. | beceri kazandırmak | ||
| Genel | predispose f. | meyletmek | ||
| Genel | predispose f. | meylettirmek | ||
| Genel | predispose f. | eğilimli yapmak | ||
| Genel | predispose f. | eğilimli olmak | ||
| Genel | predispose f. | tesir etmek | ||
| Genel | predispose f. | etki etmek | ||
| Genel | predispose f. | etkilemek | ||
| Genel | predispose f. | önceden tahsis etmek | ||
| Genel | predispose f. | vasiyetname vasıtasıyla bağışlamak | ||
| Genel | predispose f. | tertip etmek | ||
| Genel | predispose f. | önceden düzenlemek | ||
| Genel | predispose f. | önceden kaldırmak | ||
| Genel | predispose f. | zemin hazırlamak | ||
| Medical | ||||
| Medikal | predispose f. | predispoze etmek | ||
| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | predispose to f. | önceden hazırlamak |
| Genel | predispose to f. | -e yatkınlaştırmak |
| Phrasals | ||
| Öbek Fiiller | predispose (someone or something) to (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeye) meylettirmek |
| Öbek Fiiller | predispose (someone or something) to (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeye) yatkın hale getirmek |
| Öbek Fiiller | predispose (someone or something) to (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeye) yöneltmek |
| Öbek Fiiller | predispose (someone or something) to (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeye) duyarlı hale getirmek |
| Öbek Fiiller | predispose (someone or something) to (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeye) elverişli/yatkın kılmak |
| Öbek Fiiller | predispose (someone or something) to (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeye) yatkınlaştırmak |
