Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
prescription
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"prescription"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 44 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
prescription
i.
reçete
General
2
Genel
prescription
i.
süreaşımı
3
Genel
prescription
i.
müruruzaman
4
Genel
prescription
i.
talimat
5
Genel
prescription
i.
ilaç yazma
6
Genel
prescription
i.
zamanaşımı
7
Genel
prescription
i.
kural koyma
8
Genel
prescription
i.
yönerge
9
Genel
prescription
i.
buyruk
10
Genel
prescription
i.
emir
11
Genel
prescription
i.
reçete yazma
12
Genel
prescription
i.
kuralları belirtme
13
Genel
prescription
i.
uzun süre kullanım amacıyla hak iddia etme
14
Genel
prescription
i.
yazılı gözlük merceği düzeltme prosedürü
15
Genel
prescription
i.
zedelenme veya sakatlık durumunda fiziksel tedavi için verilen yazılı talimat
16
Genel
prescription
i.
uzun süredir sürdürülen otoriter gelenek
17
Genel
prescription
i.
örfe dayalı iddia
18
Genel
prescription
i.
(roma hukukunda) bir iddia veya kanunun kapsamını sınırlayan başlangıç ifadesi
19
Genel
prescription
i.
küçük tavsiye
Trade/Economic
20
Ticaret/Ekonomi
prescription
i.
buyruk
21
Ticaret/Ekonomi
prescription
i.
emir
22
Ticaret/Ekonomi
prescription
i.
müruru zaman
23
Ticaret/Ekonomi
prescription
i.
zaman aşımı
24
Ticaret/Ekonomi
prescription
i.
zaman aşımı ile kazanma
Law
25
Hukuk
prescription
i.
arazinin uzun süreli kullanımı yoluyla edinilmesi
26
Hukuk
prescription
i.
emir
27
Hukuk
prescription
i.
kazandırıcı zamanaşımı
28
Hukuk
prescription
i.
müruru zaman
29
Hukuk
prescription
i.
müruruzaman
30
Hukuk
prescription
i.
talimat
31
Hukuk
prescription
i.
zamanaşımı
32
Hukuk
prescription
i.
zilyetlikten edinme
Politics
33
Siyasal
prescription
i.
mülkiyet hakkı
34
Siyasal
prescription
i.
zaman aşımına dayanan hak
Technical
35
Teknik
prescription
i.
reçete
36
Teknik
prescription
i.
süre aşımı
Construction
37
İnşaat
prescription
i.
müruru zaman
38
İnşaat
prescription
i.
zaman aşımı
Medical
39
Medikal
prescription
i.
preskripsiyon
40
Medikal
prescription
i.
reçeteli ilaç
41
Medikal
prescription
i.
reçeteye tabi ilaç
42
Medikal
prescription
i.
tertip
Pharmaceutics
43
Eczacılık
prescription
s.
reçeteye bağlı
44
Eczacılık
prescription
s.
reçeteli
"prescription"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 70 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
prescription monitoring
i.
reçete izlemi
2
Genel
prescription glasses
i.
numaralı gözlük
3
Genel
glasses prescription
i.
gözlük reçetesi
4
Genel
prescription pad
i.
reçete defteri
5
Genel
prescription [obsolete]
i.
sınır veya kısıtlamalar koyma
6
Genel
prescription [obsolete]
i.
sınırlama
7
Genel
prescription [obsolete]
i.
etrafını çizme
8
Genel
prescription [obsolete]
i.
kısıtlama
9
Genel
prescription [obsolete]
i.
sınırlandırma
10
Genel
write out a prescription
f.
reçete yazmak
11
Genel
fill a prescription
f.
reçetedeki ilaçları vermek
12
Genel
write out a prescription
f.
reçetelemek
13
Genel
write a prescription
f.
reçete yazmak
14
Genel
write a prescription
f.
reçetelemek
15
Genel
make up a prescription
f.
reçete hazırlamak
16
Genel
acquire by prescription
f.
zamanaşımı yoluyla elde etmek
17
Genel
buy a drug in a drugstore without a prescription
f.
eczaneden reçetesiz ilaç almak
Phrases
18
İfadeler
available by prescription only
expr.
sadece reçeteyle satılır
Idioms
19
Deyim
get (one's) prescription filled
f.
eczaneden ilaç almak
20
Deyim
get (one's) prescription filled
f.
ilaç almak üzere reçete ile eczaneye başvurmak
21
Deyim
get (one's) prescription refilled
f.
aynı ilaçtan tekrar almak
22
Deyim
get (one's) prescription refilled
f.
aynı ilaçtan bir kez daha almak üzere reçete ile eczaneye başvurmak
23
Deyim
refill a prescription
f.
reçeteyi/ilaçları yenilemek
24
Deyim
get (one's) prescription filled
f.
reçeteyle verilen ilaçları eczaneden almak
25
Deyim
get (one's) prescription filled
f.
eczaneden ilaçlarını almak
26
Deyim
get (one's) prescription filled
f.
yazılan ilaçları eczaneden almak
27
Deyim
get (one's) prescription filled
f.
reçete edilen ilaçları eczaneden almak
28
Deyim
fill (one's) prescription
f.
(birinin) reçetesini karşılamak
29
Deyim
fill (one's) prescription
f.
(birinin) reçetesinde yazan ilaçları almak
30
Deyim
refill (one's) prescription
f.
(birinin) reçetesini yenilemek/reçetesinde yazan ilaçları vermek
31
Deyim
refill (one's) prescription
f.
ilaçlarını almak
32
Deyim
refill (one's) prescription
f.
reçetesini yaptırmak
Trade/Economic
33
Ticaret/Ekonomi
acquisitive prescription
i.
kazandırıcı zamanaşımı
34
Ticaret/Ekonomi
negative prescription
i.
müruru zaman
35
Ticaret/Ekonomi
tax prescription
i.
vergi zamanaşımı
36
Ticaret/Ekonomi
interruption of prescription
i.
zamanaşımının kesilmesi
37
Ticaret/Ekonomi
negative prescription
i.
zamanaşımı
Law
38
Hukuk
period of prescription
i.
hak düşürücü süre
39
Hukuk
acquisitive prescription
i.
kazandırıcı zamanaşımı
40
Hukuk
extraordinary prescription
i.
olağanüstü zamanaşımı
41
Hukuk
positive prescription
i.
pozitif zamanaşımı
42
Hukuk
suspension of prescription
i.
zamanaşımının kesilmesi
43
Hukuk
prescription period
i.
zamanaşımı süresi
44
Hukuk
positive prescription
i.
zaman aşımı ile edinilen hak
45
Hukuk
easement by prescription
i.
zamanaşımıyla kazanılan irtifak hakkı
46
Hukuk
barred by prescription
s.
zamanaşımına uğramış
47
Hukuk
barred by prescription
s.
zaman aşımına uğramış
48
Hukuk
acquired by prescription
s.
zaman aşımı ile iktisap edilmiş
Politics
49
Siyasal
policy prescription
i.
politik talimat
50
Siyasal
drop due to prescription
f.
zaman aşımına uğramak
Medical
51
Medikal
dialysis prescription
i.
diyaliz reçetesi
52
Medikal
electronic prescription
i.
e-reçete
53
Medikal
e-prescription
i.
e-reçete
54
Medikal
drug prescription
i.
ilaç reçetesi
55
Medikal
red prescription
i.
kırmızı reçete
56
Medikal
prescription medication
i.
reçeteli ilaca
57
Medikal
prescription drug
i.
reçeteli ilaca
58
Medikal
prescription drug
i.
reçeteli ilaç
59
Medikal
prescription medicine
i.
reçeteli ilaç
60
Medikal
risk of prescription drug abuse
i.
reçetelendirilmiş ilacın kötüye kullanım riski
61
Medikal
non-prescription drugs
i.
reçetesiz ilaçlar
62
Medikal
prescription drug
i.
reçeteye tabi ilaç
63
Medikal
prescription medicine
i.
reçeteye tabi ilaç
64
Medikal
no prescription necessary
i.
reçetesiz satılan ilaç
65
Medikal
green' prescription
i.
yeşil reçete
Pharmaceutics
66
Eczacılık
non-prescription drug
i.
reçetesiz ilaç
67
Eczacılık
non-prescription
s.
reçete dışı
Optics
68
Optik
prescription glasses
i.
dereceli gözlük
69
Optik
prescription of contact lenses
i.
kontakt lens reçetesi
70
Optik
prescription glasses
i.
numaralı gözlük
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of prescription
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy