Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
sıra halinde
"sıra halinde"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
sıra halinde
in series
zf.
"sıra halinde"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 60 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
tek sıra halinde yürüme
defiling
i.
2
Genel
özellikle kale duvarının tepesine inşa edilen sıra halinde ahşaptan geçici barınaklar
bratticings [obsolete]
i.
3
Genel
sıra halinde düzenlenmiş şeyler
column
i.
4
Genel
sıra halinde düzenlenmiş bir insan grubu
column
i.
5
Genel
uzun sıra halinde ilerleyen bir dizi insan
crocodile
i.
6
Genel
sıra, dizi veya topluluk halinde bulunup zorlu bir sınav teşkil eden şey
gauntlet
i.
7
Genel
tek sıra halinde çıkmak
file out
f.
8
Genel
sıra halinde olmak
range
f.
9
Genel
belirli bir sıra halinde geçmek
parade
f.
10
Genel
sıra halinde gitmek
string
f.
11
Genel
sıra halinde girmek
file into something
f.
12
Genel
sıra halinde yürümek
defile
f.
13
Genel
sıra halinde art arda gelmek
cavalcade
f.
14
Genel
tek sıra halinde yürümek
file
f.
15
Genel
6 sıra halinde
drawn up six deep
s.
16
Genel
iki sıra halinde düzenlenmiş
distichous
s.
17
Genel
sıra halinde dizili olmayan
astichous
s.
18
Genel
iki sıra halinde düzenlenmiş
distich
s.
19
Genel
tek sıra halinde
single file
zf.
20
Genel
tek sıra halinde
in single file
zf.
21
Genel
tek sıra halinde
in tandem
zf.
22
Genel
sıra halinde/birbiri ardına gelen
like beads-on-a-string
zf.
23
Genel
art arda tek sıra halinde
in trail
zf.
24
Genel
tek sıra halinde
uniserially
zf.
25
Genel
tek sıra halinde
uniseriately
zf.
26
Genel
iki sıra halinde
distichously
zf.
Phrasals
27
Öbek Fiiller
(bir yerden) tek sıra halinde çıkmak
file out of (something)
f.
28
Öbek Fiiller
sıra halinde girmek
file in
f.
29
Öbek Fiiller
(bir şeye/bir yere) sıra halinde girmek
file into (something or some place)
f.
30
Öbek Fiiller
(bir şeye/bir yere) sıra halinde girmek
file in (something or some place)
f.
31
Öbek Fiiller
tek sıra halinde girmek
file in
f.
Colloquial
32
Konuşma Dili
iki tane beşlik sıra halinde dizilmiş on şişe şaraptan oluşan paket
decimal dozen
i.
33
Konuşma Dili
tek sıra halinde
single file
expr.
34
Konuşma Dili
tek sıra halinde
in indian file
expr.
Idioms
35
Deyim
tek sıra halinde yürümek
walk in a single file
f.
36
Deyim
tek sıra halinde yürümek
march in single line
f.
37
Deyim
tek sıra halinde yürümek
walk in a single line
f.
38
Deyim
tek sıra halinde yürümek
march in a single line
f.
39
Deyim
tek sıra halinde yürümek
march in a single file
f.
40
Deyim
tek sıra halinde yürümek
walk in single line
f.
41
Deyim
sıra halinde geçip gitmek
file past
f.
42
Deyim
tek sıra halinde
indian file
zf.
Mechanic
43
Mekanik
kullanılan tüm parçalar üç sıra halinde olacak şekilde perçinlemek
triple-rivet
f.
Marine
44
Denizcilik
gemilerin tek sıra halinde dizilmesi
column
i.
Botanic
45
Botanik
yaprakları üç sıra halinde olan yosunları içeren, hypnaceae familyasından olan bir yosun cinsi
hypnum
i.
46
Botanik
uzun sıra halinde dikilmiş bir grup çiçek
drift
i.
47
Botanik
düz sıra halinde dizilmiş
rectiserial [rare]
s.
48
Botanik
dört düşey sıra halinde (çiçek)
tetrastichous
s.
49
Botanik
merkezi bir eksenin her iki yanında iki sıra halinde parçası olan
bifarious
s.
50
Botanik
gövde ekseninin bir tarafına tek sıra halinde dizilmiş
monostichous
s.
Agriculture
51
Tarım
(bitkileri) eşit uzaklıkta sıra halinde dikmek
checkrow
f.
Breeding
52
Hayvancılık
parazit ilaçlama girişinde koyunların tek sıra halinde yürüyebileceği yol
sheep race [new zealand]
i.
Military
53
Askeri
birkaç sıra halinde yerleştirilen kama şekilli betondan tanksavar engeller
dragon's teeth
i.
54
Askeri
tek sıra halinde yürüyen askerlerin arkasında veya kısa sıralar halinde yürüyen askerlerin kanat kısmında bulunup hataları düzelten subay veya astsubay
file closer
i.
55
Askeri
tek sıra halinde yürüyen birliklerin en önündeki asker
file leader
i.
Hunting
56
Silah/Atıcılık
avı çekmek için sıra halinde yerleştirilen leş parçaları
train
i.
57
Silah/Atıcılık
mermileri çaprazlama olarak çift sıra halinde sıralayan şarjör
double column magazine
i.
58
Silah/Atıcılık
mermileri tek sıra halinde sıralayan dar şarjör
single column magazine
i.
Music
59
Müzik
çiftlerin iki uzun sıra halinde yüzleri birbirlerine dönük şekilde gerçekleştirdiği yöresel bir dans
longways dance
i.
60
Müzik
(çiftlerin yüzleri birbirine dönük) iki uzun sıra halinde
longways
zf.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of sıra halinde
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy