Geçmiş

shout

"shout" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 37 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	shout i.	haykırış
2	Yaygın Kullanım	shout f.	bağırmak
3	Yaygın Kullanım	shout f.	haykırmak
4	Yaygın Kullanım	shout i.	bağırma
General
5	Genel	shout i.	nida
6	Genel	shout i.	yaygara
7	Genel	shout i.	çığlık
8	Genel	shout i.	ses
9	Genel	shout i.	haykırı
10	Genel	shout i.	avaz
11	Genel	shout i.	bağırış
12	Genel	shout i.	feryat
13	Genel	shout i.	nara
14	Genel	shout i.	bağırtı
15	Genel	shout f.	haykırmak
16	Genel	shout f.	seslenmek
17	Genel	shout f.	çağırmak
18	Genel	shout f.	bağırmak
19	Genel	shout f.	banlamak
20	Genel	shout f.	göze çarpmak
21	Genel	shout f.	dikkat çekmek
22	Genel	shout f.	(görünüş olarak) ben buradayım demek
23	Genel	shout f.	toplumsal mesele yaratmak
24	Genel	shout f.	kamuoyu yaratmak
Colloquial
25	Konuşma Dili	shout i.	radyo kanalından gönderilen selam
Religious
26	Dini	shout i.	hareketli dansların gerçekleştirildiği dini ritüel
27	Dini	shout f.	ayin dansı yapmak
28	Dini	shout f.	ayin dansına katılmak
29	Dini	shout f.	(hareketli) dini ritüele katılmak
Music
30	Müzik	shout i.	tezahürat
31	Müzik	shout i.	protesto müziği
32	Müzik	shout f.	ağır şarkı sözlerini hareketli hale getirmek
Archaic
33	Eski Kullanım	shout f.	tezahürat yapmak
34	Eski Kullanım	shout f.	bağırarak övmek
Ornithology
35	Kuşbilim	shout f.	(kuş) ötmek
36	Kuşbilim	shout f.	(kuş) cikciklemek
Slang
37	Argo	shout i.	ünlem işareti

"shout" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 160 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	shout out f.	haykırmak
2	Yaygın Kullanım	shout at each other f.	bağrışmak
General
3	Genel	shout [australia] i.	bedava içki
4	Genel	shout [australia] i.	ısmarlama içki
5	Genel	shout [australia] i.	müesseseden içki
6	Genel	shout [australia] i.	sipariş sırası
7	Genel	shout [australia] i.	afrikalı kölelerin gerçekleştirdiği dini dans ritüeli
8	Genel	shout to f.	çağırmak
9	Genel	shout to f.	seslenmek
10	Genel	shout at the top of one's voice f.	avaz avaz bağırmak
11	Genel	shout at the top of one's voice f.	bar bar bağırmak
12	Genel	shout loudly f.	bangır bangır bağırmak
13	Genel	shout out f.	bağırmak
14	Genel	shout out f.	avazı çıktığı kadar bağırmak
15	Genel	make somebody shout f.	bağırtmak
16	Genel	shout all at once f.	bağrışmak
17	Genel	shout loudly f.	bangırdamak
18	Genel	shout someone down f.	bağırarak birini konuşturtmamak
19	Genel	shout at the top of one's voice f.	yırtınmak
20	Genel	shout at f.	bağırmak
21	Genel	shout at f.	yüzüne bağırmak
22	Genel	shout at the top of one's voice f.	avazı çıktığı kadar bağırmak
23	Genel	shout and quarrel f.	curcunayı koparmak
24	Genel	shout slogans f.	slogan atmak
25	Genel	shout something from the rooftops f.	davul çalmak
26	Genel	shout at someone f.	birisine bağırmak
27	Genel	shout down f.	bağırmak
28	Genel	shout down f.	bağırarak bir konuşmayı bölmek
29	Genel	shout anti-government slogans f.	hükümet aleyhine slogan atmak
30	Genel	shout after someone f.	birinin arkasından seslenmek
31	Genel	shout goal f.	gol diye bağırmak
32	Genel	give a shout out f.	birine seslenmek (yayın sırasında)
33	Genel	give a shout out f.	(yayında vb) selam göndermek
34	Genel	shout [australia] f.	yemek ısmarlamak
35	Genel	shout [australia] f.	içki ısmarlamak
Phrasals
36	Öbek Fiiller	shout at f.	(birine) anırarak gülmek
37	Öbek Fiiller	shout at f.	(birine) bağırarak küfürler etmek
38	Öbek Fiiller	shout someone down f.	bağırarak birinin sesini bastırmak
39	Öbek Fiiller	shout at someone f.	birine bağırmak
40	Öbek Fiiller	shout about f.	(bir şey için) bağırıp çağırmak
Phrases
41	İfadeler	to shout about expr.	kayda değer
42	İfadeler	to shout about expr.	heyecan verici
43	İfadeler	to shout about expr.	gururlanacak/gurur duyulacak
44	İfadeler	to shout about expr.	çarpıcı/şaşırtıcı
45	İfadeler	to shout about expr.	takdire değer
46	İfadeler	to shout about expr.	dikkat çekici
Colloquial
47	Konuşma Dili	parnell shout [new zealand] i.	gruptaki herkesin kendi hesabını ödediği sosyal etkinlik
48	Konuşma Dili	shout (oneself) silly f.	avazı çıktığı kadar bağırmak
49	Konuşma Dili	shout (oneself) silly f.	deli/manyak gibi bağırmak
50	Konuşma Dili	shout (oneself) silly f.	aşırı yüksek sesle bağırmak
51	Konuşma Dili	be something to shout about f.	kayda değer bir şey olmak
52	Konuşma Dili	be something to shout about f.	gururlanacak/gurur duyulacak bir şey olmak
53	Konuşma Dili	be something to shout about f.	heyecan verici bir şey olmak
54	Konuşma Dili	be something to shout about f.	çarpıcı/şaşırtıcı bir şey olmak
55	Konuşma Dili	be something to shout about f.	övünülecek/övülecek bir şey olmak
56	Konuşma Dili	be something to shout about f.	takdire değer bir şey olmak
57	Konuşma Dili	be something to shout about f.	dikkat çekici bir şey olmak
58	Konuşma Dili	wouldn't shout if a shark bit him [australia] expr.	cebinde akrep olan
59	Konuşma Dili	wouldn't shout if a shark bit him [australia] expr.	cimri
60	Konuşma Dili	wouldn't shout if a shark bit him [australia] expr.	pinti
Idioms
61	Deyim	something to shout about i.	gurur duyulacak/gururlanacak/övünülecek bir şey
62	Deyim	something to shout about i.	olağanüstü/fevkalade/kayda değer bir şey
63	Deyim	(someone or something) to shout about i.	gurur duyulacak (biri/bir şey)
64	Deyim	(someone or something) to shout about i.	dikkat çekici (biri/bir şey)
65	Deyim	(someone or something) to shout about i.	takdire değer (biri/bir şey)
66	Deyim	(someone or something) to shout about i.	önemli (biri/bir şey)
67	Deyim	(someone or something) to shout about i.	kayda değer (biri/bir şey)
68	Deyim	a shout i.	selam
69	Deyim	a shout i.	iyi dilek
70	Deyim	a shout i.	saygı
71	Deyim	a shout i.	seslenme
72	Deyim	shout about someone or something f.	(birine veya bir şeye) bağırıp çağırmak
73	Deyim	shout about someone or something f.	bağırarak söylemek
74	Deyim	shout about someone or something f.	gurur duyulacak/gururlanacak/övünülecek bir şey veya biri
75	Deyim	not be much to shout about f.	abartılacak kadar iyi olmamak
76	Deyim	be nothing to shout about f.	abartılacak kadar iyi olmamak
77	Deyim	shout one's head off f.	avaz avaz bağırmak
78	Deyim	shout one's head off f.	avazı çıktığı kadar bağırmak
79	Deyim	shout one’s mouth off f.	avazı çıktığı kadar bağırmak
80	Deyim	shout at the top of one's lungs f.	avazı çıktığı kadar bağırmak
81	Deyim	shout at the top of one's voice f.	avazı çıktığı kadar bağırmak
82	Deyim	shout something from the rooftops f.	bütün dünyaya ilan etmek
83	Deyim	shout at the top of one's voice f.	bas bas bağırmak
84	Deyim	shout something from the rooftops f.	duyurmak için can atmak
85	Deyim	shout one's head off f.	cıyak cıyak bağırmak
86	Deyim	have something to shout about f.	gururlanacak/coşmaya değer bir şeyi olmak
87	Deyim	give a shout f.	seslenmek
88	Deyim	shout (something) from the housetop f.	(bir şeyi) herkese ilan etmek/duyurmak
89	Deyim	shout (something) from the housetop f.	(bir şeyi) bütün dünyaya ilan etmek
90	Deyim	shout (something) from the housetop f.	(bir şeyi) herkese söylemek
91	Deyim	shout (something) from the housetop f.	(bir şeyi) herkese yaymak
92	Deyim	shout (something) from the housetop f.	(bir şeyi) yüksek sesle ilan etmek
93	Deyim	shout (something) from the housetops f.	(bir şeyi) herkese ilan etmek/duyurmak
94	Deyim	shout (something) from the housetops f.	(bir şeyi) bütün dünyaya ilan etmek
95	Deyim	shout (something) from the housetops f.	(bir şeyi) herkese söylemek
96	Deyim	shout (something) from the housetops f.	(bir şeyi) herkese yaymak
97	Deyim	shout (something) from the housetops f.	(bir şeyi) yüksek sesle ilan etmek
98	Deyim	shout something from the housetops/rooftops f.	bir şeyi herkese ilan etmek/duyurmak
99	Deyim	shout something from the housetops/rooftops f.	bir şeyi bütün dünyaya ilan etmek
100	Deyim	shout something from the housetops/rooftops f.	bir şeyi herkese söylemek
101	Deyim	shout something from the housetops/rooftops f.	bir şeyi herkese yaymak
102	Deyim	shout something from the housetops/rooftops f.	bir şeyi yüksek sesle ilan etmek
103	Deyim	shout the odds f.	sinirle bağırmak
104	Deyim	shout the odds f.	bağırıp çağırmak
105	Deyim	shout the odds f.	tehditkar şekilde bağırmak
106	Deyim	shout the odds f.	tehditler savurmak
107	Deyim	shout the odds f.	inatçı ve yüksek sesle konuşmak
108	Deyim	shout the odds f.	dediğim dedik bir tavırla konuşmak
109	Deyim	be in with a shout f.	başarması muhtemel/olası olmak
110	Deyim	be in with a shout f.	başarma şansı çok yüksek olmak
111	Deyim	be in with a shout f.	büyük ihtimalle/olasılıkla başaracak olmak
112	Deyim	be in with a shout f.	kazanma şansı çok yüksek olmak
113	Deyim	be in with a shout (of something/of doing something) f.	(bir şeyi/bir şeyi yapmayı) başarması muhtemel/olası olmak
114	Deyim	be in with a shout (of something/of doing something) f.	(bir şeyi/bir şeyi yapmayı) başarma şansı çok yüksek olmak
115	Deyim	be in with a shout (of something/of doing something) f.	(bir şeyi/bir şeyi yapmayı) büyük ihtimalle/olasılıkla başaracak olmak
116	Deyim	be in with a shout (of something/of doing something) f.	(bir şeyi) kazanma/yapma şansı çok yüksek olmak
117	Deyim	be nothing to shout about f.	kayda değer olmamak
118	Deyim	be nothing to shout about f.	dikkat çekici olmamak
119	Deyim	be nothing to shout about f.	matah olmamak
120	Deyim	be nothing to shout about f.	sıkıcı olmak
121	Deyim	be nothing to shout about f.	vasat olmak
122	Deyim	be nothing to shout about f.	orta karar olmak
123	Deyim	be nothing to shout about f.	sıradan olmak
124	Deyim	be nothing to shout about f.	ilginç olmamak
125	Deyim	be nothing to shout about f.	ahım şahım olmamak
126	Deyim	give (one) a shout f.	(birine) seslenmek
127	Deyim	give (one) a shout f.	(birini) çağırmak
128	Deyim	give somebody a shout f.	birine seslenmek
129	Deyim	give somebody a shout f.	birini çağırmak
130	Deyim	shout from the housetops f.	herkese yaymak
131	Deyim	shout from the housetops f.	herkese söylemek
132	Deyim	shout from the housetops f.	yüksek sesle ilan etmek
133	Deyim	shout from the housetops f.	ilan etmek/duyurmak
134	Deyim	shout from the housetops f.	bütün dünyaya ilan etmek
135	Deyim	shout from the rooftops f.	herkese yaymak
136	Deyim	shout from the rooftops f.	herkese söylemek
137	Deyim	shout from the rooftops f.	yüksek sesle ilan etmek
138	Deyim	shout from the rooftops f.	ilan etmek/duyurmak
139	Deyim	shout from the rooftops f.	bütün dünyaya ilan etmek
140	Deyim	in with a shout expr.	başarması muhtemel/olası
141	Deyim	in with a shout expr.	başarma şansı çok yüksek
142	Deyim	in with a shout expr.	büyük ihtimalle/olasılıkla başaracak
143	Deyim	in with a shout expr.	kazanma şansı çok yüksek
144	Deyim	in with a shout expr.	iyi bir başarı/başarma/kazanma şansı elde etmiş
145	Deyim	nothing to shout about expr.	abartılacak kadar iyi değil
146	Deyim	nothing to shout about expr.	kayda değer bir şey değil
147	Deyim	nothing to shout about expr.	matah bir şey değil
148	Deyim	nothing to shout about expr.	vasat
149	Deyim	nothing to shout about expr.	orta karar
150	Deyim	nothing to shout about expr.	sıradan
151	Deyim	nothing to shout about expr.	ahım şahım değil
Speaking
152	Konuşma	give me a shout expr.	bana seslen
153	Konuşma	don't shout at me expr.	bana bağırma
154	Konuşma	I heard you shout expr.	seslendiğini duydum
Politics
155	Siyasal	shout slogan f.	slogan atmak
Music
156	Müzik	ring-shout i.	abd'nin güney eyaletlerindeki siyahi kiliselerinde hala yapılmakta olan bir batı afrika dansı
Slang
157	Argo	give a shout-out f.	teşekkürlerini sunmak
158	Argo	it's your shout mate (aus slang) expr.	içkileri alma sırası sende
British Slang
159	İngiliz Argosu	shout-out i.	(radyo programında vb) saygıyla anma
160	İngiliz Argosu	it's your shout expr.	içki ısmarlama sırası sende