İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | strike down f. | devirmek |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | strike down f. | (mahkeme) bir yasayı veya yönetmeliği hükümsüz kılmak |
Öbek Fiiller | strike down f. | öldürmek |
Öbek Fiiller | strike down f. | '-den götürmek |
Öbek Fiiller | strike down f. | canını almak |
Öbek Fiiller | strike down f. | reddetmek |
Öbek Fiiller | strike down f. | iptal etmek |
Öbek Fiiller | strike down f. | feshetmek |
Öbek Fiiller | strike down f. | geçersiz kılmak |
Öbek Fiiller | strike down f. | hükümsüz kılmak |
Öbek Fiiller | strike down f. | yıkmak |
Öbek Fiiller | strike down f. | yere yıkmak |
Öbek Fiiller | strike down f. | yere sermek |
Öbek Fiiller | strike down f. | etkisiz kılmak |
Öbek Fiiller | strike down f. | güçsüz hale getirmek |
Öbek Fiiller | strike down f. | güçsüz düşürmek |
Öbek Fiiller | strike down f. | düşürmek |
Öbek Fiiller | strike down f. | güçten düşürmek |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | sit down strike i. | oturma eylemi | ||
Genel | strike someone down f. | birini öldürmek | ||
Genel | strike someone down f. | birini yere yıkmak | ||
Genel | strike down scaffolding f. | iskeleyi sökmek | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | strike something down f. | bir şeyi feshetmek | ||
Öbek Fiiller | strike something down f. | bir şeyi geçersiz kılmak | ||
Öbek Fiiller | strike something down f. | bir şeyi hükümsüz kılmak | ||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | may god strike me down if I lie expr. | eğer yalan söylüyorsam allah beni çarpsın | ||
Konuşma Dili | Let god strike me down if I'm lying expr. | eğer yalan söylüyorsam allah beni çarpsın | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | sit-down strike i. | işçilerin iş yerini terk etmeden yaptıkları grev | ||
Ticaret/Ekonomi | sit-down strike i. | oturma grevi | ||
Ticaret/Ekonomi | stage a sit-down strike f. | oturma grevi yapmak |