| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Common Usage | ||||
| Yaygın Kullanım | artist i. | artist | ||
|
It is clear that he is a great artist. Onun büyük bir artist olduğu açık. More Sentences |
||||
| Yaygın Kullanım | artist i. | sanatçı | ||
|
Should an artist's heir be able to exercise his or her rights seventy years after the event? Bir sanatçının varisi olaydan yetmiş yıl sonra haklarını kullanabilmeli mi? More Sentences |
||||
| Yaygın Kullanım | artist i. | ressam | ||
|
She's being questioned by our sketch artist. Ressamımız tarafından sorgulanıyor. More Sentences |
||||
| General | ||||
| Genel | artist i. | ressam | ||
|
Mary is an artist. Mary bir ressamdır. More Sentences |
||||
| Genel | artist i. | usta | ||
|
Bruce Lee is a martial artist. Bruce Lee bir savunma sanatları ustasıdır. More Sentences |
||||
| Art | ||||
| Sanat | artist | sanatçı | ||
|
These rights are property rights because they vest economic rights and benefits in the artist. Bu haklar, sanatçıya ekonomik haklar ve faydalar sağladığı için mülkiyet haklarıdır. More Sentences |
||||
| Common Usage | ||||
| Yaygın Kullanım | artist i. | sanatkar | ||
| General | ||||
| Genel | artist i. | resimci | ||
| Genel | artist i. | heykeltıraş | ||
| Genel | artist i. | sanatkar | ||
| Genel | artist i. | çok yetenekli kimse | ||
| Slang | ||||
| Argo | artist i. | sahtekar kimse | ||
| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | the award winning artist i. | ödüllü sanatçı |
| Institutes | ||
| Kurum/Kuruluş | coordination office of the international relations and artist organizations i. | uluslararası ilişkiler ve sanatçı organizasyon koordinatörlüğü |
